Paralel örgütün, Başbakan Erdoğan'ı İran lideri Ahmedinecat ve Lübnan Hizbullah lideri Nasrallah ile birlikte terör örgütü yöneticisi göstermeye çalıştığı 'Selam-Tevhid soruşturmasında usulsüzlük' davası başladı. 1 nolu sanık olarak Fetullah Gülen'in yer aldığı davada 55'i tutuklu toplam 122 sanık yargılanıyor. Davanın dün başlayan ilk duruşması usul ve reddi hakim tartışmalarıyla geçti. Davaya bu hafta boyunca devam edilecek.
02.02.2016 09:52 Takipsizlik kararıyla ortadan kalkan Selam-Tevhid soruşturması'nda usulsüzlük yapıldığı iddiasıyla Fetullah Gülen, Emre Uslu ve eski emniyet müdürü Yurt Atayün'ün aralarında bulunduğu 55'i tutuklu toplam 122 sanığın yargılanmasına başlandı. İlk duruşmada, hakkında tutuklanma kararı bulunan sanık Fetullah Gülen'in avukatları reddi hakim talebinde bulundu.
69 SANIK VE 44 MÜŞTEKİ KATILDI
İstanbul 14'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşma sanık sayısının fazla olması nedeniyle Çağlayan'daki İstanbul Adliyesinin en büyük duruşma salonunda görülmeye başlandı. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen ilk duruşmaya, 55 tutuklu sanık, 12 tutuksuz sanık ve 2'si başka suçtan tutuklu sanık ile 44 şikayetçi katıldı. Haklarında yokluklarında tutuklama kararı verilen firari sanıklardan Fetullah Gülen adına üç, Emre Uslu adına ise bir avukat duruşmada yer aldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu'nun aralarında bulunduğu müştekileri avukatları temsil etti.
Bu arada CHP milletvekillleri Oğuz Kaan Salıcı, Zeynel Emre, Onursal Adıgüzel ise duruşmayı bir süre izledikten sonra salondan ayrıldılar. Adliye önünde basın açıklaması yapan CHP'liler davayı eleştirip sanıklara sahip çıktılar.
Duruşmada sanıklar Fetullah Gülen ile Emre Uslu'nun yokluklarında tutuklanmalarına yönelik tevkif müzekkeresi ve kırmızı bülten talep edildiği, kırmızı bülten ve tercüme evraklarının ilgili adli makamlara gönderildiği tutanağa geçirildi.
DAVAYA KATILMA TALEBİNDE BULUNDULAR
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Başdanışmanı Mustafa Varank, Başbakan Yardımcısı Yalçın Akdoğan, Adalet Bakanı Bekir Bozdağ ile eski bakanlar Recep Akdağ, Hayati Yazıcı, Taner Yıldız, Ali Babacan, iş adamı Rıza Sarraf, AK Parti Genel Başkanlığı ve Anadolu Ajansı avukatlarının davaya katılma talebinde bulundukları tutanağa geçirildi.
17 Aralık yolsuzluk kumpası dosyasının şüphelilerinden Reza Zarrab'ın da aralarında olduğu isimler müşteki olma talebinde bulundu. Zarrab, avukatı Şeyma Yıldırım aracılığıyla mahkemeye sunduğu dilekçede müşteki olma talebini iletti. Ayrıca çok sayıda başka ismin de müşteki olma talebinde bulunması dikkat çekti. İddianamede daha önce müşteki olarak gösterilen 2 kişi ise şikayetçi olmaktan vazgeçti.
GÜLEN'İN AVUKATLARINDAN REDDİ HAKİM TALEBİ
Mahkeme Başkanı Canel Rüzgar, sanık Fetullah Gülen'in avukatları tarafından reddi hakim talebinde bulunulduğunu belirtti. Bazı sanık avukatları tarafından görevsizlik ve Anayasa'ya aykırılık talebinde bulunulduğunu da söyleyen Başkan Rüzgar, öncelikle reddi hakim talepleri hususunda değerlendirme yapılacağını, görevsizlik ve davanın gizli yürütülmesine ilişkin hususları sonra değerlendireceklerini ifade etti.
Duruşmaya başlarken bir konuşma yapan mahkeme heyeti başkanı Canel Rüzgar, duruşma işleyişini anlattı. Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile gerçekleştirilecek duruşmada sanıkların kimlik tespitlerinin yapılmasının ardından, iddianamede talep edilen gizlilik kararı verilmesi ile sanık Fetullah Gülen'in avukatlarının celse arasında sundukları reddi hakim taleplerinin değerlendirileceğini aktaran Rüzgar, başka reddi hakim talebi olan avukatların da bu husustaki taleplerini mahkemeye sunmasını istedi.
Duruşmaya katılan 44 müştekiye de seslenen Rüzgar, davanın devamı için reddi hakim talepleri ile tutukluluk durumlarının öncelikli olarak değerlendirilmesi gerektiğini belirterek, müştekilerin bu süre içinde davaya gelme ya da gelmeme zorunluluğunun olmadığını, müşteki ifadesine talep değerlendirme süreçlerinden sonra geçileceğini ve isteyen müştekinin duruşmadan ayrılabileceğini söyledi.
SANIKLARIN KİMLİK TESPİTİNDEN SONRA ARA VERİLDİ
Dosyaya gelen belgelerin okunması sırasında söz alan sanıklar Yurt Atayün ile Ömer Köse'nin avukatı Ömer Kavilli, usul yasasına göre göre dosyaya giren belgelerin tek tek okunması gerektiğini belirtti. Heyet, evrakların taraf avukatlarının almasına açık olduğu ve görülebileceği gerekçesiyle bu talebi reddetti.
Sanıklardan Bekir Karataş'ın avukatı Ahmet Kaya ise basında " Harput" isimli gizli tanığın ifade verdiğine dair haberlerin yer aldığını belirterek, dosyada bu isimde birinin gizli tanık olarak ifadesinin yer alıp almadığına cevap verilmesini istedi.
Duruşmanın Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile kayıt altına alınmasına karar verilmesinin ardından sanıkların kimlik tespitine geçildi. Tutuklu sanık Yurt Atayün kimlik sorgusu sırasında, "Zorunlu olarak emekli edildim, ancak maaşımı bilmiyorum. Bugüne kadar yürütmenin hasmane tutumu nedeniyle emekli maaşım henüz yatmadı" dedi.
AVUKATLAR AÇIK KİMLİK TESPİTİNE İTİRAZ ETTİ
Kimlik tespiti sırasında avukat Kemal Şimşek, sanık polislerin birçok terör operasyonunda görev aldıkları ve örgütlerin hedefinde olduklarından valilik tarafından hala koruma tedbirine tabi olduklarını hatırlattı. Avukat Şimşek, Ceza Muhakemeleri Kanunu'na göre (CMK) göre sanık polislerin gizli tutulması gerektiği halde, açık kimlik ve adreslerinin kullanılmasına itiraz etti. Heyet, açık kimlik ve adreslerin iddianamede de yer aldığını gerekçe göstererek itirazı reddetti.
GÜLEN'İN AVUKATI REDDİ HAKİM TALEP ETTİ
Mahkeme Başkanı Canel Rüzgar, Fetullah Gülen'in avukatı Nurullah Albayrak'ın reddi hakim dilekçesi verdiğini duyurdu. Başkan Rüzgar, reddi hakim talebinin bulunması nedeniyle duruşmada sadece acil işler diye tanımlanan tutuk incelemesinin yapılabileceğini açıkladı.
Fetullah Gülen'in avukatı Nurullah Albayrak, reddi hakim talebinde, iddianamenin gerekli yasal niteliklere sahip olmamasına rağmen mahkemece kabul edilmesinin ret gerekçesi olduğunu kaydetti. Av Albayrak, iddianamenin CMK, Yargıtay ve AİHM kararlarınca yasal nitelik taşımadığını 20 ayrı maddede tek tek anlattı. Albayrak, "İddianamede açık kaynaklara dayandırılarak Brezilya'da yapılan yolsuzluk operasyonu bile bu salondaki sanıklara isnat ediliyor. Mahkemenin bu gibi iddiaların yer aldığı iddianameyi kabulü tarafsız olmadığının göstergesidir." dedi.
RÜZGAR: KİME İSTERSENİZ ORAYA ŞİKAYET EDİN
Ardından başkan duruşma öncesinde dosyaya gelen bir takım evrakları okudu. Bu sırada Yurt Atayün'ün avukat Ömer Kavili itirazda bulundu. Gelen evrakların içeriğinin de okunmasını isteyen Kavili aksi takdirde tutanaklara "Evrak görüldü." şeklinde ifadenin geçirilmesini istedi. Hakim ile Kavili arasında kısa süreli bir tartışma yaşandı. Bunun üzerine Başkan Rüzgar, "Kime isterseniz oraya şikayet edin." diyerek olayı kapattı.
SUBAY: "TSK ÖRGÜTÜNDE SUBAYIM"
Suriye'ye yardım götüren MİT TIR'larının durdurulmasında görev aldıkları için tutuklanan sanık askerlerin kimlik tespitleri yapıldı. Mesleği sorulan bir subay: "Türk Silahlı Kuvvetleri Örgütü'nde subayım." dedi.
ASKERLERİN DOSYASI YARGITAY'A GÖNDERİLSİN TALEBİ
Asker avukatı, mahkeme heyetine askerlerin dosyasının tefrik edilerek Yargıtay'a yollaması talebinin acilen değerlendirilmesini istedi. Mahkeme, savcılığın gizlilik talebinin değerlendirileceğini söyledi. Avukatlar önce reddi hakim talebinin karara bağlanmasını talep ediyor. Heyet, gizlilik talebinin reddihakim talebi değerlendirildikten sonra ele alınması kararı verdi.
"BEN BU ÇETENİN MÜŞTEKİSİYİM"
Duruşmada sanık avukatları gün boyu reddi hakim talebinde bulunarak gerekçelerini anlattılar. Sanıklardan Yurt Atayün'ün avukatı Mehmet Sami Selçuk reddi hakim talebinde bulunduğu sırada müşteki avukatlarından Faik Işık, "Ben bu çetenin müştekisiyim" diye bağırınca ortalık karıştı. Avukat Faik Işık, mahkeme başkanına dönerek sanık avukatlarının esasa girdiklerini söyledi. Işık'ın bu sözleri üzerine tutuklu sanıklar ve sanıkların avukatları "Kim çeteymiş" diye bağırdı. Işık da "Bunlar FETÖ'cü" ifadesini kullandı. Sanık avukatları Işık'ın dışarı çıkarılmasını talep etti. Mahkeme Başkanı Canel Rüzgar da müşteki Işık'ın dışarı çıkmasını istedi. Işık ise elindeki cübbeyi giyerek "Ben avukatım" dedi. Diğer avukatlar da Işık'a "Provokatörlük yapıyorsun" diye seslendi. Tartışmanın uzaması ve tarafların birbirlerinin üzerine yürümesi üzerine jandarma görevlileri araya girerek önlem aldı. Tartışmalar nedeniyle duruşmaya, ertesi gün (bugün) devam edilmek üzere, ara verildi.
"MAHKEMEYLE NASIL DALGA GEÇTİKLERİNİ GÖRÜYORUZ"
Taraf avukatlarının sözlü tartışmasının uzaması üzerine mahkeme başkanı salonun boşaltılmasını isteyerek, duruşmaya ara verdiğini belirtti. Başkanın duyurusu üzerine salonun boşaltılması esnasında da tansiyon düşmedi. Bir müşteki avukatı, sanıklar ve avukatlarına tepki göstererek, "Sabahtan beri mahkemeyi nasıl tiye aldıklarını, kimlik tespiti esnasında mahkemeyle nasıl dalga geçtiklerini görüyoruz" diye bağırdı. Karşılıklı sözlü atışmaların devam etmesi üzerine duruşma Salı'ya (bugüne) ertelendi.
CEZA TALEPLERİ
İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili İrfan Fidan tarafından hazırlanan 10 bin 529 sayfalık iddianamede, aralarında firari sanıklar Gülen, Emre Uslu ile eski emniyet müdürleri Atayün, Köse ve muvazzaf subaylarında bulunduğu 122 sanık yer alıyor. İddianamede, 122 sanığın " Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması talep ediliyor.
Gülen, Uslu, Atayün ve Ömer Köse'nin de aralarında bulunduğu 48 sanığın ayrıca "devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklama" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılması talep edilen iddianamede, Gülen, Uslu ve Atayün'ün, "silahlı terör örgütü kurma veya yönetme, özel hayatın gizliliğini ihlal etme, hukuka aykırı kişisel verileri kaydetme, resmi belgede sahtecilik, suç uydurma, devletin güvenliğine ilişkin gizli kalması gereken bilgileri casusluk maksadıyla açıklama, suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme, hukuka aykırı olarak kişiler verileri kaydetmek" suçlarından ayrı ayrı 67,5 yıla kadar, diğer şüphelilerin de benzer suçlardan değişen oranlarda hapisle cezalandırılmaları isteniyor.
İddianamede, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Başbakan Ahmet Davutoğlu, bakanlar, MİT Müsteşarı, üst düzey siyasi parti temsilcileri, gazeteciler ve kamu görevlilerinin de aralarında bulunduğu 968 kişi müşteki sıfatıyla yer aldı.
Paralel yapı-Selam-Tevhit kumpası manşetlerimiz
Paralel yapı-22 Temmuz (2014) operasyonları '25 Aralık/Selam-Tevhid kumpasları' manşetlerimiz
Dündar'a müebbet talebi
(02 Şubat 2016, 09:52)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: