Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının 'usulsüz dinleme' iddialarına ilişkin soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve tutuklama talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen 20 polis adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı. Soruşturma kapsamında 46 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarılmış, 22'si yakalanabilmişti. Şüphelilerin siyasetçi, gazeteci, yargı mensubu ve iş adamlarından 432'sini usulsüz dinlediği iddia ediliyor.
01.01.2016 20:52 Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının "usulsüz dinleme" iddialarına ilişkin soruşturması kapsamında tutuklama talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen şüpheliler adli kontrol kararıyla serbest bırakıldı.
Ankara Emniyet Müdürlüğündeki işlemlerin tamamlanmasının ardından adliyeye getirilen ve soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısınca nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen 20 şüpheli hakkında hakim, adli kontrol şartıyla tamamının serbest bırakılmasına karar verdi. Adli kontrol kapsamında şüphelilere yurt dışı çıkış yasağı getirildi.
Cumhuriyet savcısı, Ankara Emniyet Müdürlüğündeki işlemlerinin ardından adliyeye getirilen 21 şüpheliden 20'sini, "kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği", "silahlı terör örgütü üyesi olmak", "haberleşmenin gizliliğini ihlal" ve "iftira" suçlarından tutuklanmaları talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk ederken, 1 şüpheli hakkında hakimlikçe adli kontrol kararı çıkarılmasını talep etmişti.
Şüphelilerden birinin sorgu başlamadan önce rahatsızlanarak, ambulansla hastaneye kaldırılması nedeniyle şüphelilerden 20'si sulh ceza hakimince sorgulandı. Mahkeme zanlılar hakkında tutuksuz yargılanma kararı verdi. Sevkedildiği hastanedeki sağlık kontrolü sonrası tekrar adliyeye getirilip mahkemeye çıkarılan 21'inci zanlı da mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Hakimlik 21 kişiyi, aynı kişiler hakkında Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılamanın devam ediyor olması, delillerin toplanmış olması, şüphelilerin delilleri karartma ihtimalinin olmamasını nedeniyle yurt dışı çıkış yasağı koyarak adli kontrol şartı ile serbest bıraktığı öğrenildi.
Soruşturmanın şüphelilerinden A.U isimli bir kişinin de sonraki günlerde gözaltına alındığı bildirildi. Bu kişi de adli kontrol talebiyle çıkarıldığı mahkemece serbest bırakıldı. Böylece şu ana kadar 46 kişiden 22'si hakkında işlem yapılmış oldu.
24 KİŞİ ARANIYOR
46 kişilik gözaltı listesinde yer alana ancak kendilerine ulaşılamayan 24 şüphelinin yakalanması için çalışmalara ise devam ediliyor.
-Soruşturma-
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Bürosunun yürüttüğü "usulsüz dinleme" iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında, 25 Aralık Cuma günü 25 ilde operasyonlar düzenlenmişti. Soruşturmada şu ana kadar, hakkında gözaltı kararı bulunan 46 şüpheliden 22'si yakalandı.
Soruşturmanın, Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başmüfettişliğinin, kapatılan CMK'nın 250. maddesiyle görevli Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesinin, istihbari mahiyette iletişimin dinlenmesi kararları üzerinde yaptığı incelemelerde hukuka aykırı işlemler bulması üzerine başlatıldığı belirtilmişti.
Şüpheliler, 2007-2009 yılları arasında, siyasetçiler, yüksek yargı ve TSK mensupları, bürokratlar ve gazetecilerin aralarında olduğu 432 mağduru, ilgileri bulunmayan organize suç örgütleri ve terör örgütleriyle irtibatlı göstererek, sahte isimlerle alınan kararlara dayanarak dinlemekle suçlanıyor.
ZAMAN AYARLI MARKAJI DİNLEMELERLE KURMUŞLAR
Diğer yandan siyasetçi, bürokrat, gazeteci ve iş adamı 432 kişiyi FETÖ adına dinlediği ortaya çıkan istihbaratçı polislerin, telekulak için seçtikleri zaman dilimi ile ilginç tespitler yapıldı. Bunlardan en önemlisi BBP ile ilgili... Siyaseti dizayn etmek isteyen paralel örgüt, BBP lideri Yazıcıoğlu’nun şaibeli bir kaza sonucu hayatını kaybetmesinin hemen ardından harekete geçerek 3 isim için mahkemeden karar çıkardı. Yazıcıoğlu Mart 2009’da öldü; 24 Mayıs’ta BBP Genel Kurulu toplandı. Fakat FETÖ, partinin önemli isimleri Yalçın Topçu, Mustafa Destici ve Hasan Çağlayan’ı 10 gün önceden dinlemeye başlamıştı...
Yenişafak'tan Osman Özgan'ın haberine göre; Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) müfettişleri, Ankara 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 'istihbari mahiyette iletişimin dinlenmesi kararları' üzerinde inceleme yaptı. Müfettişler, 2007-2009 yılları arasındaki çoğu kararda usulsüzlük tespit etti. Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçları Soruşturma Bürosu, başlatılan soruşturma kapsamında o dönem Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Dairesi Başkanlığı ve Ankara Emniyeti İstihbarat Şube Müdürlüğü'nde görevli 128 istihbaratçının bu dinlemelerde imzası olduğu belirlendi. Bu kapsamda gerçekleştirilen ilk dalga operasyonda 46 şüpheli için düğmeye basılırken, soruşturma dosyasına da önemli bilgiler girdi.
FETÖ İÇİN DİNLEDİLER
Soruşturma dosyasında, şüphelilerin 432 kişinin iletişimlerini dinlemede kişisel bir çıkarlarının sözkonusu olmadığına yer verildi. FETÖ'nün yasadışı faaliyetlerinde, kişilerin iletişimlerinin dinlenmesi ve özel hayatlarının takip edilmesinin önemli yer tuttuğu vurgulanırken, örgütün, dinlenen kişilerin irtibatlarını ve faaliyetlerini takip etmeyi ve varsa 'açıklarını tespit etmeyi' amaçladığı kaydedildi. Elde edilen bilgileri kendi menfaati için kullanan FETÖ'nün, açıklarını bulduğu kamu görevlilerini tasfiye ederek yerlerine kendi üyelerini yerleştirdiği, tasfiye edemediklerini de kendi kontrolüne almayı amaçladığı ifade edildi.
BBP'Yİ DİZAYN TAKİBİ
FETÖ üyelerinin bazı siyasilere uyguladığı zaman ayarlı takip ise dikkat çekiyor. O dönem BBP Genel Başkanı olan merhum Muhsin Yazıcıoğlu, 2009 yılı mahalli seçimleri için kampanya sırasında 25 Mart 2009 tarihinde meydana gelen şaibeli bir helikopter kazası sonrası hayatını kaybetmişti. 24 Mayıs 2009'da ise BBP Genel Kurulu toplanarak partinin yeni yönetimi belirlenmişti. Paralel örgüt, bu tarihten sadece 10 gün önce, partinin ağır topları Yalçın Topçu, Mustafa Destici ve Hasan Çağlayan hakkında dinleme kararları çıkardı. Bulgulara göre FETÖ, bu üç ismi 14 Mayıs 2009'da dinlemeye başladı. Siyaseti her yöntemi kullanarak dizayn etmek isteyen örgüt, genel kurul toplantısı öncesi parti yöneticilerini dinleyerek BBP'nin kongre sürecini ve yeni yönetimini adım adım izledi.
Tek kişilik dinleme ordusu
FETÖ'nün dinlemeyle ilgili beyin takımının kaç işleme imza attığı da soruşturma dosyasında verildi.
*Dönemin EGM İstihbarat Daire Başkan Yardımcısı Recep Güven, 118 evrakı imzalayarak 164 ismin kayda alınmasını sağladı.
*Dönemin İstihbarat Dairesi Başkan Yardımcısı Ayhan Falakalı, 81 evrakı imzaladı, 99 ismi dinletti.
*Dönemin İstihbarat Dairesi Başkanlığı Şube Müdür Yardımcısı Ahmet Ümit Seçgin, 164 evrakı imzalayıp 224 ismin iletişimin dinlenmesini sağladı.
*O dönem İstihbarat Dairesi Başkanlığı'nda polis memuru olarak çalışan Mustafa Alptekin, 75 mahkeme üst yazısını parafladı, 124 ismin dinlenmesini sağladı.
*Aynı kurumdaki bir başka polis Adem Çoban, 87 mahkeme üst yazısı parafladı, 127 ismi dinletmiş oldu.
'Özel kalem' taktiği
432 kişinin dinlenilmesine ilişkin soruşturma dosyasında, suç tarihinde İçişleri Bakanı olan Beşir Atalay'ın Özel Kalem Müdürü Neşat Kırcalı'nın dinlendiğine yer verilirken, aslında buradaki asıl hedefin Atalay olduğuna işaret edildi. O dönem Saadet Partisi Genel Başkanı olan Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un da eşi Sevgi Kurtulmuş ve Özel Kalemi Hüseyin Demir üzerinden takip edildiği belirtildi. FETÖ, 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'i de özel doktoru Aylin Cesur üzerinden takip etmeyi ihmal etmedi. Paralel örgütün soru hırsızlığıyla gündeme gelen ÖSYM de dinlemelerden nasibini aldı. O dönemki ÖSYM Başkanı Ünal Yarımağan'ın da aralarında bulunduğu çok sayıda ÖSYM çalışanı, yine sahte isimlerle adım adım izlenerek kaydedildi.
Ankara merkezli 23 ilde operasyon
Paralel yapı-25 Aralık (2015) 'Ankara Telekulak' soruşturması manşetlerimiz
(01 Ocak 2016, 20:52)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: