Tam
EskidenYeniye
 

Flaş!!! TSK´dan açıklama ve AK Parti´den jet cevap..

Genelkurmay´da hazırlandığı iddia edilen ´İrticayla Mücadele Eylem Planı´yla ilgili TSK bir açıklama yaptı. Dolaylı ve tereddütlü ifadelerin kullanıldığı TSK açıklamasından andıç belgesinin kuruma ait olup olmadığı anlaşılamadı. TSK´nın bu tereddütünün olayı soğutmak için zaman kazanmak amacıyla yapıldığını belirten yorumlara hükümette olan AK Parti´den gelen destek giderek açık ve net hale geliyor. AK Parti Grup Başkanvekili ortaya çıkan Bekir Bozdağ, ´Açıklama şüpheleri kuvvetlendiriyor. Genelkurmay Başkanlığının çok net bir tavır alması beklenir. Doğrusu da bu. Denecek şey çok basit; ´Böyle bir belge Genelkurmay´da yoktur.´ Bunu araştırmaya da gereği yok. Çünkü bu belgenin altında imzası olduğu söylenen Kıdemli Kurmay Albay´ı çağırıp, ´Böyle bir belge var mı yok mu? Genelkurmay´ın sağlıklı gelenekleri var: kayıt düzeni, arşivi var. Bu belgenin bu kayıtta, bu düzende, arşivde kayıtta var mı yok mu? Çok basit bir şey. ´Böyle bir belge yoktur, böyle bir belge gerçek dışıdır, sahtedir ve bu gerçek dışı belgeyi gerçekmiş gibi yayınlayıp TSK´yı yıpratan ilgili gazete hakkında şöyle bir şikayette bulunmuştur ya da tazminat davası açılmıştır.´ Bunu demek icap ederdi, denmedi. Böyle bir açıklama Cuma, Cumartesi, Pazar günü gelmedi. Böyle bir şey olmadı. Veyahut da ´Böyle bir belge vardır, doğrudur. Ancak bu belge emir komuta zinciri dışında olmuştur, komuta katının ilgi ve onayı yoktur, bir takım kişiler kendilerince vazife ihdas ederek böyle bir şey yapmışlardır. Onlarla ilgili görevden el çektirildi, gerekli soruşturma başlatıldı´ denilirdi´ dedi.

Önceki haber title=Sonraki haber

FLAŞ!!! TSK´dan açıklama ve AK Parti´den jet cevap..

Genelkurmay´da hazırlandığı iddia edilen ´İrticayla Mücadele Eylem Planı´yla ilgili TSK bir açıklama yaptı. Dolaylı ve tereddütlü ifadelerin kullanıldığı TSK açıklamasından andıç belgesinin kuruma ait olup olmadığı anlaşılamadı. TSK´nın bu tereddütünün olayı soğutmak için zaman kazanmak amacıyla yapıldığını belirten yorumlara hükümette olan AK Parti´den gelen destek giderek açık ve net hale geliyor. AK Parti Grup Başkanvekili ortaya çıkan Bekir Bozdağ, ´Açıklama şüpheleri kuvvetlendiriyor. Genelkurmay Başkanlığının çok net bir tavır alması beklenir. Doğrusu da bu. Denecek şey çok basit; ´Böyle bir belge Genelkurmay´da yoktur.´ Bunu araştırmaya da gereği yok. Çünkü bu belgenin altında imzası olduğu söylenen Kıdemli Kurmay Albay´ı çağırıp, ´Böyle bir belge var mı yok mu? Genelkurmay´ın sağlıklı gelenekleri var: kayıt düzeni, arşivi var. Bu belgenin bu kayıtta, bu düzende, arşivde kayıtta var mı yok mu? Çok basit bir şey. ´Böyle bir belge yoktur, böyle bir belge gerçek dışıdır, sahtedir ve bu gerçek dışı belgeyi gerçekmiş gibi yayınlayıp TSK´yı yıpratan ilgili gazete hakkında şöyle bir şikayette bulunmuştur ya da tazminat davası açılmıştır.´ Bunu demek icap ederdi, denmedi. Böyle bir açıklama Cuma, Cumartesi, Pazar günü gelmedi. Böyle bir şey olmadı. Veyahut da ´Böyle bir belge vardır, doğrudur. Ancak bu belge emir komuta zinciri dışında olmuştur, komuta katının ilgi ve onayı yoktur, bir takım kişiler kendilerince vazife ihdas ederek böyle bir şey yapmışlardır. Onlarla ilgili görevden el çektirildi, gerekli soruşturma başlatıldı´ denilirdi´ dedi.

Bu soruşturma askeri değil adli savcıların yetki alanındadır

AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, açıklamanın tatmin edici olmadığını açıkladı. Bozdağ şöyle konuştu: Açıklama böyle bir belge vardır ya da yoktur şeklinde olmalıydı. Bu tür bir açıklama için süreye ihtiyacı yok. TSK, köklü gelenekleri olan bir kurumdur ve arşivi bu işin aslını ortaya koymak için kafidir. Genelkurmay´dan 4 gündür açıklama yapılmaması manidardır. Savcılar bu suça karışanları tespit etmeli ve gerekli işlemleri başlatmalıdır. Bu soruşturma askeri değil adli savcıların yetki alanındadır.

AK Parti Grup Başkanvekili Bekir Bozdağ, Taraf Gazetesinde yayınlanan belgeyle ilgili olarak, ´Bu belge eğer doğruysa, bu darbe teşebbüsü belgesidir. Eğer bu, bilgi ve onay dışındaysa, bu bir cunta çalışması belgesidir´ dedi. TBMM´de gazetecilerin sorularını yanıtlayan Bozdağ, 12 Haziran Cuma günü bir gazetede yayınlanan belgenin doğru olması halinde bunun; ´Türk demokrasisi, Türkiye´nin ulaştığı hukuk devleti ve Türk siyaseti açısından çok vahim bir durum´ anlamına geleceğini söyledi. Bu belgeden sonra bütün Türkiye´nin bir infiale kapıldığını ifade eden Bozdağ, sözlerini şöyle sürdürdü:

GENELKURMAY NİÇİN TEREDDÜT EDİYOR, YOKSA?..

´Yani düşünebiliyor musunuz, masum insanların evinde silah, mühimmat bulundurulacak. Bu, askeri yargının alanına girmiyorsa oraya sokulacak. Yargılanacak, kovuşturulacak. Yani milletin iradesiyle iktidara gelmiş bir parti bölünecek, parçalanacak, etkisizleştirilecek. İktidardan indirmek için bir takım çalışmalar yapılacak. Okuduğu zaman kişinin tüyleri diken diken oluyor. Olmaz böyle bir şey, olamaz böyle bir şey diyor ve gerçekten pek çok insan, Türkiye´nin tamamı, bu belgenin gerçek olmaması için dua ediyordur. Böyle bir belge olamaz, olmamalıdır, olması mümkün değildir. Türkiye´de Genelkurmay böyle bir belgenin hazırlanmasına, böyle bir zeminin oluşmasına imkan ve fırsat vermez. Ancak Cuma gününden sonra gelişen olaylara baktığımız zaman, bu konuda Genelkurmay Başkanlığının çok net bir tavır alması beklenir. Doğrusu da bu. Denecek şey çok basit; ´Böyle bir belge Genelkurmay´da yoktur.´ Bunu araştırmaya da gereği yok. Çünkü bu belgenin altında imzası olduğu söylenen Kıdemli Kurmay Albay´ı çağırıp, ´Böyle bir belge var mı yok mu? Genelkurmay´ın sağlıklı gelenekleri var: kayıt düzeni, arşivi var. Bu belgenin bu kayıtta, bu düzende, arşivde kayıtta var mı yok mu? Çok basit bir şey. ´Böyle bir belge yoktur, böyle bir belge gerçek dışıdır, sahtedir ve bu gerçek dışı belgeyi gerçekmiş gibi yayınlayıp TSK´yı yıpratan ilgili gazete hakkında şöyle bir şikayette bulunmuştur ya da tazminat davası açılmıştır.´ Bunu demek icap ederdi, denmedi. Böyle bir açıklama Cuma, Cumartesi, Pazar günü gelmedi. Böyle bir şey olmadı. Veyahut da ´Böyle bir belge vardır, doğrudur. Ancak bu belge emir komuta zinciri dışında olmuştur, komuta katının ilgi ve onayı yoktur, bir takım kişiler kendilerince vazife ihdas ederek böyle bir şey yapmışlardır. Onlarla ilgili görevden el çektirildi, gerekli soruşturma başlatıldı´ denilirdi.´

´BÖYLE BİR BELGE YOKTUR´ DENMESİ LAZIMDI..

Bozdağ, askeri savcılığın konuyla ilgili açıklamasını okuduğunu belirterek, ´Bu açıklama, ´Böyle bir belge yoktur´ diye kesin hüküm veren bir açıklama değil. Bir kanaati, temenniyi ifade eden bir açıklamadır. Şüpheleri gidermekten ziyade şüphe edenleri haklı çıkaran bir açıklama gibi...´ dedi. Genelkurmay tarafından yapılan ikinci açıklamayı da okuduğunu kaydeden Bozdağ, şöyle konuştu: ´Bu açıklamada da çok net bir şekilde şunun denmesi lazım: ´Böyle bir belge yoktur, bu belge sahtedir, gerçek dışıdır.´ Bunun için fazla araştırmaya hacet yok. Dursun Çiçek´i çağırıp, ´Siz böyle bir belge hazırladınız mı, bu imza sizin mi, gazetede belgenin bir sureti yayınlanıyor ve orada kayıtlar vardır, bir takım şeyler vardır.´ Eğer Genelkurmay´da kayıt dışı iş ve işlemler varsa, o ayrı bir konu... Ama Genelkurmay´da kayıt dışı iş ve işlem olmadığını herkes biliyor. Onun için bu noktada şunun denmesi lazım, ´Böyle bir belge yoktur, gerçek dışıdır.´ Bu bütün şüpheleri ortadan kaldıran bir açıklamadır. ´Bu belge sahtedir. Sahte belgeyi gerçekmiş gibi yayınlayıp TSK´yı yıpratanlar hakkında gerekli yasal işlemler başlatılmıştır. Tazminat davasıdır, suçla ilgili savcılıklara şikayette bulunma dahil.´ Bunun yapılması, yaptırılması lazımdı. Bu yapılmamıştır. Burada tabii bu belge eğer doğruysa, bu darbe teşebbüsü belgesidir. Eğer bu, bilgi ve onay dışındaysa, bu bir cunta çalışması belgesidir. Bunun üzerine gitmek de şikayet konusu değil. Resen bu konuların üzerine gitmek Cumhuriyet savcılarının görev ve yetki alanındadır. Konunun üzerine onlar da gitmeli ve böyle bir iş varsa, gereken kişiler hakkında yasal soruşturma ve kovuşturma yapılmalı, gereken süreç işletilmelidir. Ben yargı mensuplarının gereğini yapacağına inanıyorum.´

GENELKURMAY´IN AÇIKLAMASI

Genelkurmay Başkanlığından yapılan yazılı açıklamada, ´Türk Silahlı Kuvvetleri daha önce de ifade edildiği üzere demokrasi ve hukuk devleti ilkeleri ile bağdaşmayan davranış ve düşüncelere sahip bulunan personelini bünyesinde barındıramaz´ denildi. GenelkurmayBaşkanlığınca yapılan yazılı açıklamada, 12 Haziran 2009 tarihinde bir gazetede, Genelkurmay Başkanlığı Bilgi Destek Dairesi tarafından hazırlandığı iddia edilen bir planla ilgili haber yer aldığı hatırlatıldı. Konunun ciddi görülmesi üzerine, aynı gün derhal Genelkurmay Askeri Savcılığına konunun bütün boyutlarıyla soruşturulması emri verildiği belirtilen açıklamada, şunlar kaydedildi:

Dursun Çiçek daha önce de başka bir andıç hazırladığı halde hala görevde değil mi?..

´Konuya ilişkin son durum hakkında, Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı tarafından bugün kamuoyuna bilgi sunulmuştur. Türk Silahlı Kuvvetleri, hukuk devleti ilkelerine, hukukun üstünlüğüne bağlıdır ve bu konulara ilişkin en ufak bir çekincesi de bulunmamaktadır. Ayrıca, bugüne kadar bağımsız Askeri Yargı tarafından uygulanan hukuki süreçler de ortadadır. Türk Silahlı Kuvvetleri, daha önce de ifade edildiği üzere, demokrasi ve hukuk devleti ilkeleri ile bağdaşmayan davranış ve düşüncelere sahip bulunan personelini bünyesinde barındıramaz.

Durum böyle iken; Genelkurmay Başkanlığının, Askeri Savcılığa hemen soruşturma emri vererek, konuyu yargıya taşımasının öneminin ve nedenlerinin pek anlaşılamadığı gözlenmiştir. Bazıları tarafından, konunun yargıya taşınmasının, olayın kabul edildiği şeklinde yorumlanması, sonuçlara ulaşılması ise her şeyden önce hukukun temel ilkelerine saygısızlıktır. Aksine bu tutum, Türk Silahlı Kuvvetlerinin Komuta Kademesi ve kurum olarak kendine olan güveninin ve bu konunun en kısa zamanda açıklığa kavuşturulması talebinin bir göstergesidir. Bu davranıştan, bazılarının rahatsız olduğu da ortadadır. En azından soruşturma süreci bile beklenmeksizin, iddiaları hemen doğru kabul ederek veya doğru olabileceğini düşünerek, Türk Silahlı Kuvvetlerini hedef alan açık veya ima yoluyla sözlü veya yazılı olarak yapılan yorumlar ve açıklamalar hiçbir şekilde kabul edilemez.

Askeri Savcılığa intikal ettirilen konuya ilişkin, soruşturmada belirli aşamalara ulaşılmadan, hemen açıklamalar yapılmasının beklenmesini de anlamak zordur. Genelkurmay Askeri Savcılığı tarafından bugün açıklandığı şekilde, soruşturmada şu ana kadar elde edilen delillerden Askeri Savcılık, iddia edilen belgenin Genelkurmay Başkanlığının herhangi bir biriminde hazırlandığına ilişkin bir kanaate ulaşamamıştır. Kriminal inceleme sonucunda, belgenin sahte veya gerçek olduğuna ilişkin, Askeri Savcılık kesin bir kanaate varabilecektir. Önemli olan da hazırlandığı iddia edilen belgenin sahte veya gerçek olduğunun, Askeri Yargı tarafından en kısa zamanda ortaya çıkartılmasıdır. Belgenin doğruluğu ispat edilirse, sorumluların yasalar çerçevesinde yargı makamları tarafından cezalandırılacağına ilişkin güvencemiz tamdır. Türk Silahlı Kuvvetleri bu konunun en yakın takipçisi olacaktır. Eğer belge sahte ise Türk Silahlı Kuvvetleri, bunun kimler tarafından ve ne amaçla hazırlandığının ortaya çıkarılmasının da sonuna kadar takipçisi olacaktır.

Hukuk süreçlerine ilişkin kurumsal olarak, en ufak bir endişemiz yoktur. Haklı gerekçelerle yapılabilecek her türlü hukuksal girişimlere de açığız. Hukuk devleti ilkelerine ve hukukun üstünlüğüne gereken bağlılığı ve hassasiyeti gösteren Türk Silahlı Kuvvetlerinin, herkes tarafından da aynı bağlılığın ve hassasiyetin gösterilmesini beklemesi, hakkı ve talebidir. Türk Silahlı Kuvvetleri; ciddi, sağduyulu, görev ve sorumluluklarının bilincinde ve tahriklere kapılmadan görevinin başındadır. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.´

Genelkurmay Başkanlığı Askeri Savcılığı´nca yapılan ?basın açıklaması? ise şöyle:

?Taraf Gazetesinin 12 Haziran 2009 tarihli sayısında, ´AKP ve Gülen´i Bitirme Planı´ başlıklı haberde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca (CMK 250. madde ile yetkili bölümü) yürütülen soruşturma kapsamında bir şüphelinin ofisinde yapılan aramada ele geçirildiği iddia edilen bir belgeye istinaden Genelkurmay Harekat Başkanlığı Bilgi Destek Dairesi 3. Bilgi Destek Şube Müdürlüğünde ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ adı altında bir çalışma yapıldığı, çalışmayı içeren belgenin altında 3. Bilgi Destek Şube Müdürü Deniz Kurmay Albay Dursun Çiçek´in paraf ve imzasının bulunduğu iddia edilmiş ve belgeye ait fotokopiler yer almıştır. Taraf gazetesinde yayımlanan haber üzerine Genelkurmay Başkanlığınca derhal soruşturma emri verilmiş ve aynı gün saat 09.00´da Askeri Savcılığımızca olayla ilgili soruşturmaya başlanılmıştır. Soruşturma olayın bütün yönleriyle aydınlatılması kapsamında belgenin gerçek olup olmadığı, gerçekse kim veya kimlerin emriyle ne zaman nerede ve kim tarafından hazırlandığı, belgenin şüpheliye kim veya kimler tarafından verildiği hususlarını da içerecek şekilde süratle icra edilmektedir.

Anılan gazetede yayımlanan haberde bir şüphelinin ofisinde yapılan aramada ele geçirildiği iddia edilen belgenin, milli güvenlik, kamu düzeni ve kamu güvenliği bakımından önem arz eden bilgiler içerdiğinde kuşku bulunmamaktadır. Bu nedenle Askeri Savcılığımızca olayla ilgili olarak başlatılan soruşturmanın gereğine uygun olarak yerine getirilmesi amacıyla talebimiz üzerine Genelkurmay Başkanlığı Askeri Mahkemesince aynı gün belgenin içeriğiyle ilgili ´yayım yasağı´ konulmasına karar verilmiş ve karar tüm basın ve yayın organlarına ulaştırılmıştır. Haberin yayımlandığı gün ve onu takip eden 13, 14 ve 15 Haziran 2009 tarihli basın ve yayın organlarında, haberde belirtilen belgenin gerçek olduğu varsayımıyla haberler yapıldığı, yorum ve değerlendirmelerde bulunulduğu görülmüştür. Bu gelişme Genelkurmay Askeri Mahkemesince alınan yayın yasağı kararının yasal ve haklı gerekçesini göstermektedir. 5271 sayılı CMK´nın 157. maddesi gereğince ´Soruşturma evresindeki usuli işlemler gizli´ olmakla birlikte, haberde yer alan iddiaların hassasiyeti, bazı basın ve yayın organlarında ele alınış ve kamuoyuna sunuluş şekli, yapılan yorum ve değerlendirmeler karşısında Askeri Savcılığımızca soruşturmanın gizliliğine halel gelmeyecek şekilde aşağıdaki açıklamanın yapılması zorunlu görülmüştür:

Askeri Savcılığımızca olayla ilgili olarak yapılan soruşturmada şu ana kadar elde edilen deliller değerlendirildiğinde, ele geçirildiği iddia edilen belgenin Genelkurmay Başkanlığının herhangi bir biriminde hazırlanmadığına ilişkin bir kanaate varılmıştır. Bununla birlikte, üzerinde gerekli ve zorunlu kriminal incelemelerin yapılması amacıyla habere konu belge 12 Haziran 2009 tarihinde, ele geçirildiği şekliyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığından ve ulaştırıldığı şekliyle Taraf gazetesinden istenmiş, ancak belge henüz Askeri Savcılığımıza ulaşmamıştır. En kısa sürede Askeri Savcılığımıza gönderilmesi beklenen belge üzerinde yapılacak kriminal inceleme sonucunda, belgenin sahte veya gerçek olduğuna ilişkin kesin bir kanaate varılmasının mümkün olacağı değerlendirilmektedir.

Ergenekon savcılarına ve Taraf gazetesine dolaylı itham var

Diğer yandan, Taraf gazetesindeki haberde İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca (CMK 250. Madde ile Yetkili Bölümü) yürütülmekte olan soruşturmada, bir şüphelinin ofisinde ele geçirildiği belirtilen ve yalnızca soruşturma makamlarında bulunması gereken belgenin, anılan gazeteye ne şekilde ulaştırıldığının ve yayımlanmasının Türk Ceza Kanunu´nun ilgili maddelerindeki suçları oluşturduğu dikkate alındığında, adli yargı makamlarınca sorumlular hakkında gerekli adli işlemlerin başlatılacağı düşünülmektedir. Kamuoyuna saygıyla duyurulur.?

´ANDIÇ´ AÇIKLAMASI KAMUOYUNU TATMİN ETMEDİ

ERGUN BABAHAN STAR: Bu belge, Genelkurmay´da değil de Emniyet İstihbarat imzasıyla ortaya çıksaydı bugün neler olurdu? Savcılar bir yandan medya bir yandan büyük bir kampanya başlatır, sorumlular cezasız kalmazdı. Bu ülkede hala dengeler asker lehine ağırlıkta. Hükümet ve Başbakan bu çıkışın arkasında duracak mı göreceğiz. Bu işe bulaşmış komutanlar ağustosta YAŞ´da emekli edilecek mi?

FATİH ALTAYLI HABERTÜRK: Askeri savcılık, belgenin içeriği ve nasıl oluştuğuyla ilgili değil, nasıl sızdığı ile ilgili açıklama yapıyor. Gazeteciyi de neden yayınladığı konusunda eleştiriyor. Gazetecinin işi bu tip belgeleri ortaya çıkarmaktır. Ayrıca TSK, bu belgeyi ortaya çıkardığı için gazeteyi kutlamalı. Genelkurmay´ın komuta kademesi de dahil, kimse bu belgenin gerçekliğini yalanlayamadı.

OKTAY EKŞİ HÜRRİYET: Yapılan açıklamada muğlak ifadeler kullanılmakta. Genelkurmay´ın işi ciddiyetle ele alması, sonucu duyuracağını belirtmesi elbette önemli. Ama Türkiye´de pek çok örneğinde gördüğümüz gibi adaletin tecellisi, konunun ilgililerini bezdirecek sürece tabi tutuluyor sonra da sizin hafızanızdan çıktığı tarihte ´şu sonuca varılmıştır´ deniyor. Ben Genelkurmay´ın böyle yaptığı yolunda bir kanaat ifade etmiyorum. Genel olarak ifade ediyorum. Adam orada, mesele burada. Sorarsınız, ne diyorsa kamuoyuna açıklarsınız.

ORAL ÇALIŞLAR RADİKAL: Genelkurmay Askeri Savcılığı´nın yaptığı açıklama çok tuhaf. Savcılık hem ´belgeyi görmedim, istedim´ diyor, hem de hiçbir araştırma ve inceleme yapmadan Bu belge Genelkurmay´da hazırlanmamıştır. kanaatini açıklıyor. Görülmeyen bir belge hakkında nasıl bu kadar emin olabiliyor?

ŞAMİL TAYYAR STAR: Askeri savcılık kanaat belirten yer değildir. Kesin bulguları elde ettikten sonra ihtiyaç hissedilirse sonuç alınmak üzere mahkemeye sevk eder. Burada böyle bir kanaatin belirtilmesi zihinlerde soru işareti bıraktı. 1. açıklamanın ardından gelen 2. açıklamanın bunu telafi amacı taşıdığını düşünebiliriz. 2. açıklamada da demokrasi ve hukuk devleti vurgusunun ön plana çıkması önemlidir. Açıklamalardan Genelkurmayın belgeyi sahiplenmediği ortaya çıkıyor.

MEHMET ALTAN STAR: Bu belgenin ortaya çıkmasıyla Türkiye, tarihi bir dönemece geldi. Belge, askerin içindeki darbeci yapıya karşı, yine devletin ve askerin içinde bir karşıtlık oluştuğunu gösteriyor. Askerin Türkiye´de evrensel hukuk kuralları içinde yaşamaya devam etmesi için bugün düğmeye basılması gerekiyor.

NABİ YAĞCI TARAF: Andıç, ordudan çıktıktan ve sivil yargıya taşınacakken askeri savcılığın söz konusu açıklamayı yapması, sivil yargıya müdahaledir.

YAVUZ BAYDAR SABAH: Açıklamalar tatmin edici değil. Bu konunun doğruluğu yanlışlığı ancak sivil yargının inisiyatifiyle ortaya çıkabilir.

Anlaşılıyor ki, ordunun içinde cuntacılar var

Eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Bülent Orakoğlu, askeri savcılığın açıklamasını tatmin edici bulmadığını anlattı. Ordunun içerisine yuvalanmış cuntacı bir kesim ihtimali üzerinde duran Orakoğlu, şunları söyledi: Durumun dışarıdan görünüşü, belgeyi hazırlayanların ordu içinde bir cunta olduğudur. Çünkü TSK´dan yapılan açıklamalardan bu belgenin hazırlanışından haberinin olmadığı anlaşılıyor. Birtakım karanlık eller tarafından bu ülkenin evlatları sıkıntı içine sokulmak isteniyor. Bu ülkede demokrasi ve huzur içinde yaşamak isteyenler, Genelkurmay´ın açıklamalarından tatmin olmadı. Belgeyi Genelkurmay´a rağmen hazırlamış ve Ergenekon´la da bağlantısı olan grubun askerin içinde önemli bir etkisi olduğu görülüyor. Bu durumda belge ile hedef alınan en başta Genelkurmay´ın kendisidir. TSK´nın içinde yer alan bu cunta hareketi hukukla yüzleşmelidir.

(15 Haziran 2009), son güncel.: (16 Haziran 2009)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:

´AKP ve Gülen´i Bitirme Planı´ manşetlerimiz

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=748    yazdır/print

ŞOK! TSK'daki Fetö'den darbe

15.07.2016 22:46 Türkiye, 15 Temmuz saat 22:00'den beri şok dakikalar yaşıyor.. İlk önce Jandarmadan bazı birliklerin İstanbul'un iki yakasını birbirine bağlayan köprüleri tanklarla ulaşıma kapattığı haberleri geldi. İlerleyen dakikala..
Tamamı 15.7.2016

İşte çılgınlıklarının nedeni

17.07.2016 14:13 TSK'daki Fetö'cülerin darbe girişimi "çılgınca" ve "gözü dönmüş" olarak değerlendiriliyor. Bir çok detay bu değerlendirmeye yol açıyor. Örneğin Meclis'in bombalanması.. Örneğin TRT'yi ele geçirirken canlı yayında darbe..
Tamamı 17.07.2016

İşte Paralel'in 81 il imamı

20.01.2015 21:02 Fetullah Gülen cemaatinin Marmara bölge imamı ile birlikte 8 il imamı olduğu iddia edildi. Bu isimlerin fotoğraflı özgeçmişleri yayınlandı. Bu imamların bir devlet memuru gibi terfi alarak kademe kademe yükseldiği iddia ediliyor..
Tamamı 20.01.2015

Paralel'e de Ergenekon'a da hayır

11.03.2014 14:52 Türkiye'de dün yargıda şiddetli bir deprem yaşandı. Daha önce benzeri yaşanmayan bu depremin merkez üssü, Ergenekon davasına bakan özel yetkili İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi oldu. Ergenekon davasına bakan İstanbul ..
Tamamı 11.3.2014

Büyükanıt: Huzurum kalmadı!

19.12.2015 23:00 Abdullah HARUN / kontrgerilla.com - 27 Nisan e-muhtırası soruşturmasında 'şüpheli' olarak sorgulanan dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın ifadesi ortaya çıktı. Kontrgerilla.com'un ulaştığı iki sayfalık ifaded..
Tamamı 19.12.2015

Fehmi Koru sitemize taş attı

12.10.2015 19:46 Maişet derdi nedeniyle yaklaşık 1 yıldır günlük yerine haftalık haber girişine geçmek zorunda kaldık. Dikkat edenler bunu farketmiştir. Saatlerdir süren bu haftalık haber girişini de az önce tamamlamış ve internet..
Tamamı 12.10.2015

Şok!!! Savcı Öz yurtdışına kaçtı

18.08.2015 20:19 HSYK tarafından haklarında terör örgütü üyeliği suçlamasıyla soruşturma başlatılan, ardından mahkemece yakalama kararı çıkarılan savcılar Zekeriya Öz ve Celal Kara'nın yurtdışına kaçtıkları ortaya çıktı. Mahkeme eski s..
Tamamı 18.08.2015

Balyoz Planı gerçek: 7 beraate itiraz

09.10.2016 13:55 Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Orgeneral Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 7 sanığın beraat kararının bozulması yönünde görüş bildirdi. 6 Ekim'de yaşanan gelişmeye göre, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı adına B..
Tamamı 9.10.2016

Belgesel: Gezi'nin ardındakiler

24.06.2013 11:20 Taksim Gezi olaylarına katılanlar.. Haber, açıklama ve attıkları twitlerle destek verenler.. 'Çapulcu' olduklarını açıkça belirtenler.. 'Mesele Gezi değil sen hala anlamadın mı?' diyerek hükümeti bir ayaklanma ile devirmeye destek verenler..
Tamamı 24.06.2013

7 sanıklı Balyoz davası kapandı mı?

16.12.2018 11:00 İstanbul'da, Fetö yargısının etkin olduğu dönemde açılan ve 237 sanığın müebbet hapse mahkum edildiği, Fetö ile mücadelenin başlamasının ardından davanın kumpas olduğuna dair somut delillerin ortaya çıkması üzerine..
Tamamı 16.12.2018

Humeyni planı suya düştü

08.11.2014 13:58 Yıllardır ABD'de yaşayan Türk vatandaşı Fetullah Gülen'in Türkiye'ye dönmekten kesinlikle vazgeçtiği ileri sürülüyor. Gülen cemaatinin liderliğini yapan Fetullah Gülen, kendisine DGM tarafından dava açılmadan hemen önc..
Tamamı 8.11.2014

Gülen: 28 Şubat MGK'sı sevaptı

01.11.2014 17:35 Erdoğan'ın ilk kez 'Cumhurbaşkanı' sıfatıyla başkanlık ettiği Ekim ayı MGK toplantısı 10 saati aşarak en uzun MGK rekorunu kırdı. 28 Şubat süreci kararlarının alındığı MGK toplantısı ise 8 saat sürmüştü. MGK'da paralel..
Tamamı 1.11.2014

Ayrıntılarıyla 7 Şubat krizi

08.02.2014 15:18 Tarih: 7 Şubat 2012.. Ankara, Cumhuriyet tarihinde benzeri görülmemiş bir olayla sarsıldı. MİT Müsteşarı Hakan Fidan dahil 5 MİT yöneticisi hakkında savcılık tarafından yakalama kararı çıkartıldı.. Sabah gazetesinden A..
Tamamı 8.2.2014

Beddua etti, suç duyurusu yağdı

27.01.2014 13:03 Fetullah Gülen'in avukatı: Psikolojik harekâtta yeni aşamaya geçildi.. Fetullah Gülen Hocaefendi'nin avukatı Nurullah Albayrak, müvekkili hakkında ortaya atılan iftiraların suç duyurusu şeklinde yargıya taşınması suret..
Tamamı 27.1.2014

Paralel Yapı = P2 Locası

14.01.2014 15:48 Gülen cemaatinin lideri Fethullah Gülen'in paralel yapıyı uzaktan yönetmek için yaptığı telefon görüşmeleri bugün internette yayınlandı. (1) Görüşmelerde Gülen'in, bir dini cemaat liderinin ötesine geçerek siyaset..
Tamamı 14.1.2014

Özkök ve Yalman'dan şok inkar

03.11.2014 19:23 Balyoz davasında Anayasa Mahkemesi'nin verdiği 'hak ihlali' kararı üzerine yeniden yargılama başladı. Duruşma, Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Anadolu Adalet Sarayı'ndaki 450 kişilik Şehit Hakan Kılıç Konferans Salo..
Tamamı 3.11.2014

Yabancı vakıflara suç duyurusu

02.12.2013 16:57 Sivil Toplum Kuruluşu Adalet Platformu, Türkiye'de faaliyet gösteren yabancı vakıflar hakkında, yasak olmasına karşın Türkiye'deki siyasi olaylara müdahale ettikleri gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusund..
Tamamı 2.12.2013

Düşünen adam da olacak mı?

19.06.2013 17:17 Taksim Gezi olayları 19 günlük bir süreç sonra polisin Gezi parkını boşaltmasıyla sona erdi. Ancak artçı gelişmeler sürüyor. İki gündür 'duran adam' eylemi gündemde. Hükümeti protesto eden ve Gezi eylemcilerine destek ..
Tamamı 19.6.2013

Fetö'nün Şok Mangasına dava

21.11.2022 14:22 Ankara'da, Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ'cü olmayan askeri öğrencilerin "şok mangası" yöntemiyle fiziki ve psikolojik şiddet uygulayarak okulu bırakmalarına neden oldukları ileri sürülen 8 eski asker hakkında "işkence ..
Tamamı 21.11.2022

Kara Kuvvetleri: 80 Müebbet Onandı

29.11.2022 10:33 Ankara'da, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) karargahında yaşanan olaylara ilişkin aralarında 4 eski generalin de bulunduğu 132 sanıklı dava dosyasının istinaf incelemesi tamamlandı..
Tamamı 29.11.2022

Kars: 12 Müebbetin Gerekçesi

30.11.2022 13:13 Kars'ta, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine katıldıkları ve örgütün kentteki sözde 'ana komuta kademesi'nde yer aldıkları iddia edilen, aralarında örgütün sözde 'sıkıyönetim komutanı' ve dönemin 14. Me..
Tamamı 30.11.2022

Yakalanan İlk Darbeciye Müebbet

29.11.2022 11:03 Bursa'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında Bursa'da sözde 'sıkıyönetim komutanı' olmayı beklerken 'yakalanan ilk darbeci' olan dönemin İl Jandarma Komutanı Yurdakul Akkuş'un da..
Tamamı 29.11.2022

Darbeci Yaver'in Müebbeti Onandı

29.11.2022 10:43 Ankara'da, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi akşamı Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın kaldığı oteli darbecilere bildirdiği belirlenen eski başyaver Ali Yazıcı'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet ile eski Dalaman Deni..
Tamamı 29.11.2022

Çatı Davada Müebbetler Değişmedi

29.11.2022 10:22 Ankara'da, Yargıtay'ın 15 Temmuz darbe girişiminden önce açılan FETÖ çatı davasında, örgütün tepe yöneticileri eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski milletvekili İlhan İşbilen, keski Zaman Gazetesi İm..
Tamamı 29.11.2022

Askeri Hakimlere Müebbet Onandı

02.12.2022 09:55 Ankara'da, Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesince FETÖ'nün darbe girişiminde yer alan dönemin Genelkurmay Başkanlığı adli müşavirleri Hayrettin Kaldırım ve Muharrem Köse'nin de aralarında bulundu..
Tamamı 2.12.2022

Poyrazköy Kumpası: 1. Dava Başladı

28.11.2022 13:39 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün "Poyrazköy'de ele geçirilen mühimmat, Kafes eylem planı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), Amirallere Suikast" gibi davalardaki usulsüzlüklere ilişkin polis mem..
Tamamı 28.11.2022

Poyrazköy Kumpası: 2. Dava Yargıya

28.11.2022 15:42 İstanbul'da, kamuoyunda 'Poyrazköy davası' olarak bilinen dava ve soruşturmalarda görev alan 48 eski hakim ve savcı hakkında 'gizliliği ihlal', 'iftira', 'suç delillerini yok etme', 'kişisel verileri hukuka aykırı olar..
Tamamı 28.11.2022

1985'teki Sınav Hırsızlığına Dava

02.12.2022 12:37 Ankara'da, FETÖ irtibatı nedeniyle hakkında dava açılan eski Albay Cengiz C.'nin, 1985'te yapılan askeri lisesi sınav sorularını, 'örgüt abisi' aracılığıyla önceden aldığını itiraf etmesi, verdiği bilgilerin doğru çı..
Tamamı 2.12.2022

Pinhan Restaurant'a 9 Hapis

30.11.2022 12:08 İstanbul'da, Fetullah Gülen liderliğindeki terör örgütü (Fetö) adına faaliyetlerde bulunulduğu gerekçesiyle kayyum atanan örgütün karargahı konumundaki Maltepe Pinhan Restoran yapılanmasına dair 45 sanıklı davaya devam..
Tamamı 30.11.2022

Zırhlı Tugay Darbe davası

30.11.2022 12:40 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında muvazzafların da bulunduğu 28'si tutuklu 138 askerin 'kamu malına zarar verme' suçundan altışar yıl ile 'Anayasal düzeni ort..
Tamamı 30.11.2022

Darbede Valilik İşgali davası

30.11.2022 12:29 İstanbul'da, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminde İstanbul Valiliğinin işgalini konu alan 90 sanıklı davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası Yargıtay tarafından bozulan eski Yarbay Recep Karaçam'ın yeniden yargılan..
Tamamı 30.11.2022

Donanma Darbe davası

28.11.2022 13:24 Kocaeli'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığındaki eylemlere ilişkin davada dosyaları ayrılan 6'sı tutuksuz, 13'ü firari 19 sanığın yargılanmasına devam edildi..
Tamamı 28.11.2022

Adana Yasadışı Dinleme davası

21.11.2022 12:10 Adana'da, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliğinden hüküm giyen eski İl Emniyet Müdürü Ahmet Zeki Gürkan ile terörden sorumlu emniyet müdür yardımcısı İsmail Bilgin'in, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensubunu yasa ..
Tamamı 21.11.2022

Tır Kumpası Organizatörleri davası

21.11.2022 11:57 Adana ve Hatay'da MİT tırlarının durdurulması ve aranmasını organize ettikleri gerekçesiyle haklarında 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 50 yıl 5'er ay hapis cezası istemiyle dava açılan Fetullahçı Terör Örgütü'nün ..
Tamamı 21.11.2022

13.08.2001'den beri ziyaretçi sayısı:
63.835.902