Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın başbakanlığı döneminde çalışma ofislerine dinleme cihazı konulmasına ilişkin, 11 kişi hakkında açılan yeni davada dört sanık hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Mahkeme bazı sanıklar hakkındaki tutuklama taleplerini ise reddetti. Davanın ilk celsesi 23 Şubat 2016'da görülecek. Davada dinlemeleri yapan örgütün liderinin Fetullah Gülen olduğu, örgütün dinlemeleri ABD istihbaratı adına yaptığı belirtiliyor.
04.11.2015 14:04 Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın başbakanlığı döneminde çalışma ofislerine dinleme cihazı konulmasına ilişkin, 11 kişi hakkında “terör örgütü üyeliği” suçundan açılan davanın dört sanığı hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi, duruşmaya hazırlık tutanağını tamamladı. Davanın ilk celsesinin 23 Şubat 2016’da görülmesini kararlaştıran mahkeme, sanıklardan Enes Çiğci, Serhat Demir, Ali Özdoğan ve Hasan Akın hakkında yakalama kararı çıkarttı.
TUTUKLAMA TALEPLERİ REDDEDİLDİ
Mahkeme, savcılığın şüpheliler hakkında istediği tutuklama taleplerini ise reddetti. Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu tarafından hazırlanan iddianamede aralarında Emniyet İstihbarat eski Daire Başkanı Ömer Altıparmak, TÜBİTAK eski başkan Yardımcısı Hasan Palaz'ın da bulunduğu 11 şüpheli hakkında iddianame hazırlamıştı. Daha önce Ankara 2. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, savcı şüphelilerin ayrı ayrı tutuklanmasını talep etmişti. Mahkeme, şüpheliler hakkında istenen tutuklanma istemini reddetti.
DAVA SANIKLARI
Başbakanlığı döneminde Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın çalışma ofislerine dinleme cihazı konulmasına ilişkin 13 kişi hakkında, “devletin güvenliğine ilişkin bilgileri temin etmek” ve “haberleşmenin gizliliğini ihlal”den davada daha önce 7 yıl 6’şar ay hapis cezasına çarptırılan sanıklar Sedat Zavar ve İlker Usta’nın duruşma günü hazır edilmesi için cezaevine müzekkere yazılmasına karar veren mahkeme, diğer sanıklar için ise çağrı kağıdı çıkartılmasını kararlaştırdı. Davanın sanıkları şu isimlerden oluşuyor:
Eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ömer Altıparmak, eski TÜBİTAK Başkan Yardımcısı ve BİLGEM Başkanı Hasan Palaz, eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı Teknik Şube Müdürü Ali Özdoğan, dönemin Başbakanlık Koruma Dairesi Başkanlığı Güvenlik Sistemleri Büro ve Emniyet Amiri Serhat Demir, dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı Teknik Şube Müdür Yardımcısı Sedat Zavar, dönemin Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı Teknik Şube Müdürlüğünde görevli Komiser Yardımcısı Enes Çiğci, suç tarihinde Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanlığı Teknik Şube Müdürlüğünde görevli polis memuru İlker Usta, dönemin Başbakanlık Koruma Dairesi Başkanlığında görevli Emniyet Müdürü Ahmet Türer, Türkiye’nin Washington Büyükelçiliği görevlilerinden Hasan Akın, dinleme cihazına ilişkin raporu hazırlayan Hamza Turhan ve Gökhan Vıcıl.
“GÜLEN’İN KİŞİSEL SIRLARI ÖĞRENMEYE ÖZEL MERAKI VAR”
İddianamede örgütlenmenin, organize şekilde usulsüz dinlemeyi eskiden beri alışkanlık haline getirdiği, örgütü yöneten Gülen’in, kişisel sırları öğrenmeye özel merakı bulunduğu belirtildi. Gülen’in, en yakınındaki kişiler dahil, herkesi dinletip, özel bilgiler elde ederek, bunları zamanı geldikçe kullandığı kaydedilen iddianamede, “örgüt yöneticisinin bu zafiyetinin örgüt üyelerince de taklit edildiği” belirtildi.
BÖCEK'TE İKİNCİ DAVA AÇILMIŞ OLDU
Bu Böcek davasındaki ikinci iddianame oldu. İlk davada terör örgütü suçlaması yer almıyordu. İddianamede, Başbakan'ın oturduğu mekanlara dinleme cihazı yerleştirip dinlenmesinin, 'Fetullahçı Paralel Devlet Yapılanması Terör Örgütü'nün (FETÖ)' bilgisi ve iştiraki olmadan yapılamayacağı ileri sürüldü. İddianamede örgütlenmenin, organize şekilde usulsüz dinlemeyi eskiden beri alışkanlık haline getirdiği, örgütü yöneten Gülen'in, kişisel sırları öğrenmeye özel merakı bulunduğu belirtildi. Gülen'in, en yakınındaki kişiler dahil, herkesi dinletip, özel bilgiler elde ederek, bunları zamanı geldikçe kullandığı ileri sürüldü. Savcının bu sözleri, Gülen'in vaazında dile getirdiği 'aşüfte'li telefon görüşmelerini anımsattı.
ABD'YE CASUSLUK YAPTILAR SUÇLAMASI
Önceki davada şüphelilerin ortak özelliğinin 'FETÖ üyeliği' olduğuna işaret edilen iddianamede, 'şüphelilerin, ABD'deki örgüt yöneticilerinden emir alarak uyguladıkları, aralarında örgütlü bağ bulunduğu, genel olarak bu örgüt mensuplarının yönetici veya 'abileri'nin emrini ilahi buyruk gibi kabul ederek uyguladıkları, Fetullah Gülen ve örgüt yöneticisinden gelen emirleri uygulamayı imani gereklilik sayan örgüt üyelerinin dinleme cihazlarını örgüt adına yerleştirip, bir süre siyasi casusluk maksadıyla Başbakan'ı dinledikleri, ülkelerine ihanet ettiklerinin açık seçik anlaşıldığı belirtiliyor.
İddianamede şüphelilerin dinlemeleri hizmet ettikleri istihbarat birimlerinin çıkarlarını korumak için yaptığına, elde ettikleri bilgileri ABD istihbaratına verdiğine de şu sözlerle işaret ediliyor: 'Bu casusluk olayında hizmet hareketi mensubu örgüt üyeleri, şüphelilerin yerli iş birlikçi olarak kullanıldığı, dinlemeyle elde edilen bilgilerin ABD'deki örgüt merkezine ulaştırıldığı, örgüt merkezinin bu bilgileri ABD'de nereye verdiği ve karşılığında ne aldığının da olayın gelişiminden net olarak anlaşılabildiği...'
'BÖCEKLERİN EFENDİSİ' DAVASI
Dinleme olayıyla Gülen'in bağlantısı soruşturmanın başladığı geçtiğimiz yıl gündeme gelmiş ve medyada Gülen için 'Böceklerin Efendisi' nitelendirmesi yapılmıştı. Bu nitelemeye tepki gösteren Gülen ise Erdoğan'ın ofisine yerleştiren böceklerle ilgisinin olmadığını iddia etmişti. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
Paralel yapı-Başbakanın ofisindeki böcek olayı ve soruşturması manşetlerimiz
Böcek davasında gerekçe açıklandı
Böcek davası bitti: 7 yıl hapis
Paralel yapı-Dış ülke bağlantıları manşetlerimiz
Paralel yapı-ABD bağlantıları manşetlerimiz
Paralel yapı-Vatana ihanet manşetlerimiz
(04 Kasım 2015, 14:04)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: