1 Kasım seçimlerinden AK Parti zaferle çıktı. Ancak seçimi kaybedenler sadece siyasi partiler olmadı. Yazarlardan sanatçılara, sivil toplum temsilcilerinden gazetecilere kadar açıkça AK Parti karşıtlığı içinde bulunan ve algı operasyonu yaparak seçmeni yönlendirmeye çalışan cephe seçimlerde tam anlamıyla tarumar oldu.
03.11.2015 23:58 1 Kasım seçimlerinden AK Parti zaferle çıktı. Başbakan Davutoğlu her ne kadar "Seçimin kaybedeni yok, 78 milyon kazandı" dese de kaybedenlerin olduğu belirtiliyor. Seçimi kaybedenler sadece siyasi partiler olmadı. Yazarlardan sanatçılara, sivil toplum temsilcilerinden gazetecilere kadar açıkça AK Parti karşıtlığı içinde bulunan ve algı operasyonu yaparak seçmeni yönlendirmeye çalışan cephe seçimlerde tam anlamıyla tarumar oldu. Bu isimlerin "kazanan 78 milyon"dan düşülmesi gereken kişiler olduğu dile getiriliyor.
İşte seçimin kaybedenleri:
FETÖ ile işbirliği yapan eski Taraf Gazetesi yayın yönetmeni ve gazeteci Ahmet Altan da seçimin kaybedenlerinden. Koza İpek Grubu'na yönelik operasyonlarla ilgili FETÖ kanalına konuşan Ahmet Altan, program boyunca Erdoğan'ın adını ağzından düşürmeyip darbe tehditleri savurmuş ve program boyunca "Türkiye Erdoğan'ı başkan yapmayacak" cümlesini tekrarlamış.
Hürriyet yazarı Ahmet Hakan Coşkun, 7 Haziran seçimleri öncesinde CNNTürk'e Selahattin Demirtaş'ı davet ederek saz çaldırmış ve halka sempatik göstermişti. Gazete yazılarında sürekli AK Parti ve Cumhurbaşkanı aleyhine yazılar yazıp HDP'ye destek çıkan Coşkun, ekran vasıtasıyla da PKK ve HDP'yi aklamayı tercih etmişti. Ama kaybetti...
Zaman'ın yazarı Ali Bulaç da İslami jargonları devreye sokarak AK Parti ve Erdoğan aleyhine kara propaganda yapmış ve FETÖ'nün değirmenine su taşımıştı. Seçim öncesi CHP liderini de ziyaret eden Bulaç, iktidarın devrilmesi gerektiğini sık sık dillendirmişti.
Algı operasyonu yazarlarından Milliyet yazarı Aslı Aydıntaşbaş da seçim sonuçları karşısında havlu atan isimlerin başında geldi. Milliyet yazarı Aydıntaşbaş, CNN Türk'teki yayına katılarak "Bu seçimin kazananı Tayyip Erdoğan olmuştur" dedi. Yazar twitter hesabından da "MHP, vekil sayısını yarıya düşürdü. CHP bütün sahilleri kaybetti. Liderler yine de istifayı düşünmüyor. Bu kafayla sonsuza dek AKP kalır..." yorumunda bulundu.
Ettiği küfür ve hakaretler nedeniyle FETÖ'ye bağlı Meydan Gazetesi'nde köşe sahibi olan magazin figürü Atilla Taş, seçim öncesinde AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a ağır hakaretler içeren yazılar yazmıştı. Seçim sonuçlarını içine sindiremeyen Taş, twitter hesabından "Birileri şunu kuş beyinlerine soksun! %99 la gelip diktatörlük kursanız bile, ülkeyi terketmeyiz, ahanda burdayız! Mücadele bitmez!" diyerek seçmene kuş beyinli nitelemesiyle hakaretler yağdırdı. Taş'a takipçileri yoğun tepki gösterdi.
Sahip olduğu medya gücünü AK Parti'nin güç kaybetmesi için harcayan ve teröre açıkça destek vererek Paralel Yapı ile kolkola görüntü sergileyen Doğan'ın algı operasyonları da ters tepti. Öncesinde AK Parti'ye demediğini bırakmayan Aydın Doğan medyası seçim sonuçlarının ardından u dönüşü yaparak zaferi kutsadı. Bu durum sosyal medyada alay konusu edilerek "Hürriyet'e kayyum mu atandı?' sorusunun sorulmasına neden oldu.
Halk en büyük faturayı MHP'ye kesti. MHP lideri Devlet Bahçeli'nin istifa ettiği çok yazılıp çizildi ama her şeye 'Hayır' diyen Bahçeli istifa için de 'hayır etmiyorum' dedi. MHP, aldığı oy oranıyla Türkiye haritasından adeta silindi.
FETÖ ile açıkça kolkola girerek desteklerini esirgemeyen CHP İstanbul milletvekili Barış Yarkadaş paralel tetikçi olarak görev yapmaktan çekinmedi. FETÖ ile aynı yalanların ardına sığınıp onların ağzından yalan yanlış bütün bilgileri servis eden Yarkadaş, FETÖ'ye aktif destek vererek onlarla birlikte eylemlere katılmıştı.
FETÖ'nün küfürbaz Today's Zaman Genel Yayın Yönetmeni Bülent Keneş de seçimin kaybedeni oldu. Her tür şer ittifakına açıkça destek verip, AK Partililere sürekli hakaret ederek küçümseyen Keneş, seçim sonuçlarının ardından da bu tavrını sürdürmeye devam etti.
FETÖ'nün yurtlarında yetişen ve ondan aldığı maddi destekle Sözcü Gazetesi'ni kuran Sözcü'nün sahibi Burak Akbay da kaybedenlerden oldu. Seçim günü manşetine bir beyin fotoğrafı koyup sandığa beyinle gitme çağrısı yaparak okurlarına alenen hakaret eden Sözcü, seçim sonuçlarını da hazmedemedi. Seçim öncesinde FETÖcülerle gazetesinden akıl almaz yalanlarla algı operasyonu yapan Akbay, bugün manşetinden "Terör arttı, döviz arttı, oylar arttı, saltanata devam" diye yazarak bildiği yoldan yürümeyi tercih etti.
FETÖ ile büyük bir işbirliğine giren Cumhuriyet Gazetesi'nin yayın yönetmeni Can Dündar da seçimin sonuçlarını hazmedemeyenlerden. "Ölümü gösterip sıtmaya razı ettiler" başlıklı bir yazı kaleme alan Dündar, Erdoğan'ın ve iktidarın tehdit ve şantajla seçimleri manipüle ettiğini savunarak komik duruma düştü. Kendi korkusunu seçmenin korkusuna bağlayan Dündar, gazetesinin manşetiyle de 'Korkunun Zaferi' gibi seviyesiz bir başlık atarak iktidarı ve seçim sonucunu hazmedemediğini bir kere daha gösterdi.
Doğan medyasına bağlı gazeteci Cengiz Çandar, Radikal'deki köşesinde "Şimdi sıra, 7 Haziran'da olduğu gibi, hatta daha da ağır bir 'seçim başarısızlığı'nda. Türkiye'nin selameti 'tek adam' hülyalarının ve 'tek başına AKP iktidarı'nın son bulmasında…" diye yazarak temennisini dile getirmiş ve FETÖ grubuna büyük destek vermişti.
Gazeteci yazar Cüneyt Özdemir'de seçim sonuçlarının ardından ortalıkta görünmeyenlerden. Seçim öncesinde kirli ittifakla işbirliği yapan Özdemir, ekranlara çıkmak yerine seçim sonuçlarını twitter hesabından yorumlayacağın yazdı. Ancak sandıktan umduğu sonucun çıkmadığını gören Özdemir, seçime dair hiçbir şey yazmadı. Özdemir gelecek tepkilerden çekindiği için yorum yapmak yerine birbirinin gözlerini kapatan heykel fotoğrafı paylaşıp, halkın iradesini görmezden geldiğini gösterdi.
Zaman Gazetesi'nin bir telefonla görevden alınan eski yayın yönetmeni Ekrem Dumanlı da yazılarında sürekli olarak AK Parti ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı suçlamış, ülkenin kaosa sürüklendiğini iddia etmişti. Ülkenin AK Parti'den kurtulacağını ümit eden Dumanlı'nın isteği ne yazık ki gerçekleşmedi.
Her twitinde ve konuşmasında milli iradeyi ve AK Parti'yi hedef alan Emre Kongar'da dün itibariyle havlu atan isimlerden oldu. Seçim sonuçlarını içine sindiremeyen Kongar "Türkiye rejim krizine 12 Eylül 2010'daki referanduma "yetmez ama evet" diyenler sayesinde (doğrusu 'yüzünden') girdi" diyerek takipçilerini güldürdü.
FETÖ'nün operasyoncu kalemlerinden olan ve yurtdışına kaçan Emre Uslu'da bu seçimde büyük hezimet yaşadı. Fuat Avni'den aldığı yalan yanlış bilgilerle aklınca operasyon yapmaya çalışan Uslu'nun ne öngörüleri tuttu ne de arzuladığı sonuç. Uslu AK Parti'nin seçim zaferinin ardından sessizliğe gömüldü.
FETÖ'ye bağlılığı ile bilinen basketbolcu Enes Kanter, seçim öncesinde de basketbolu bırakıp üzerine vazife olmayan siyaset alanında steps atmaya çalıştı. Her türlü kirli algı operasyonuna yoğun destek veren Kanter, seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından halkla dalga geçmeyi de ihmal etmedi. "Demokrasi eğitim işidir. Eğitimsiz kitlelerle demokrasiye geçilirse oligarşi olur. Sonra demagoglar türer. Demagoglardan da diktatörler türer." gibi hakaretvari yorumlarda bulunan Kanter, hocası Gülen'in yolunu takip ederek Polyannacılığa büründü. Kanter son olarak "Tüm zorluklara, belalara, musibetlere, haksızlıklara, hukuksuzluklara, karşı omuz omuza Elif gibi dimdik." ve "Çay koy keçeli" Hizmet'e devam.! Allah'a şükür." mesajını paylaştı.
CHP İstanbul milletvekili Eren Erdem hem partisinin yenilgisi hem de destek verdiği FETÖ'nün yenilgisiyle büyük kayba uğradı. FETÖ'nün yasadışı faaliyetleri hakkında açılan davalarda kendisini Fetullah Gülen'e siper eden CHP milletvekili Eren Erdem iki yıl önce Halk Tv'de yaptığı bir konuşmada "Gülencilik insanlığın en büyük belasıdır. Maske takmış salgın bir hastalıktır" demişti. "Nurjuvazi" isimli bir kitap yazarak Gülen örgütünün kirli işlerini deşifre eden Erdem, sonrasında FETÖ tarafından finanse edilen Karşı Gazetesi'ni kurmuştu. Erdem, FETÖ'nün tüm kirli eylemlerinde ve kara propaganda faaliyetlerinde en ön safta yer almıştı.
Bir dönem küfür ettiği Fetullahçılarla birlikte yürüme kararı alan ve sahip oldukları Millet Gazetesi'nde kendisine bir de köşe verilen gazeteci Ergun Babahan, yazılarında sürekli hakaret etmeyi kendisine şiar edinmişti. Oyunu HDP'ye vereceğini açıklayan ve herkesi HDP'ye oy vermeye çağıran FETÖ tetikçisi Babahan, kapağı en son T24 sitesine atmıştı. Babahan seçim sonuçlarının ardından seviyesiz üslubunu ve seçmene hakaretini sürdürerek "Seçim için son yorumum şu: Göbeğini kaşıyan bidon kafalı seçmen, sadece gazete okuyup kendini aydın sanan seçmenin a...na koydu:))" diye twit attı. Babahan'ın bir mesajı da CHP'ye: "CHP'liler çoğunlukta olduğu yerlerde hendek kazıp özyönetim ilan etsin yoksa önümüzdeki seçim denize dökülecekler:))".
Her fırsatta FETÖ medyasına konuşup milli irade kavramının tedavülden çıktığını iddia eden anayasa hukukçusu Ergun Özbudun da kaybedenlerden oldu. Özbudun daha önce de FETÖ üyelerinin gözaltına alınmasına tepki göstererek "Cebinde elma çakısı olmayan insanlar, yönetimi değiştirmeye çalışmakla suçlanıyor." ifadelerini kullanmıştı.
Hürriyet'in eski yayın yönetmeni Ertuğrul Özkök'te bu seçimin kaybedenleri arasına girdi. Seçmene "Sabır, bir dönem kapanıyor' başlıklı yazılar yazıp 2 Kasım sabahı tarihimizin bir döneminin kapanacağını muştulayan Özkök, sıklıkla yazılarında Türkiye'nin diktatörlükle yönetildiğini ve halkın buna gereken cevabı vereceğini belirtti. Ve halkta Özkök'e gereken cevabı sandıkta verdi.
FETÖ medyasına bağlı Zaman Gazetesi'nde analizler ve sosyal içerikli çıkarımlar yapan yazar Eser Karakaş'ın öngörüleri de tutmadı. Zaman Gazetesi'ndeki yazılarından açıkça iktidarı tehdit eden Karakaş, seçim öncesinde de twitter hesabından "Ortada artık AKP diye bir parti yok, hukuk dışı, güdümlü bir yapı var." twitiyle tepki çekmişti. Karakaş AK Parti'nin seçim saferinin ardından ise siyasi ve ekonomik istikrarın asla olmayacağını savunup, FETÖ'nün kurumları lehine hukuk işletilmesi isteğinde bulundu.
Fox TV'de seçim öncesinde sürekli AK Parti iktidarını ve seçim hükümetini hedef alan yayınlar yapan iki sunucunun halleri dün görülmeye değerdi. Seçim öncesinde keyifli pozlar vererek sosyal medyadan bunu servis eden ikili seçim akşamı adeta bozguna uğradı. Suratları düşen ve AK Parti'nin zaferi karşısında şaşkına dönen ikili yapmacık gülümsemelerle kendilerini kamufle etmeye çalıştılar.
Habertürk yazarı Fehmi Koru yazılarında sürekli olarak AK Parti'yi dizayn etmeye ve karıştırmaya yönelik yazılar yazarak algı operasyonu yaptı. AK Parti'nin eski haline dönmesini arzulayan Koru, AK Parti'nin tek başına seçim kazanamayacağı yönünde tereddütlerini beyan ederek algı operasyonuna destek çıkmıştı.
FETÖ'nün Pensilvanya'da yaşayan lideri Fetullah Gülen bu seçimin hiç şüphesiz en büyük kaybedeni oldu. AK Parti'nin güç kaybetmesi için bütün kirli ağlarla işbirliğine gören ve örgüt mensuplarıyla sahip olduğu medyadan algı operasyonu yapan Gülen'in tansiyonu seçim sonuçlarından sonra iyice yükselmiş olacak ki, sesi kesildi. Örgütün bu kadar çabaya rağmen hiçbir varlığının ve gücünün olmadığı bir kere daha tescillenmiş oldu.
Seçimin en büyük kaybedeni twitter fenomeni Fuat Avni oldu. FETÖ'nin algı operasyonu yapan, seçimler öncesinde attığı twitlerle Tayyip Erdoğan'ın devrileceğini savunan ve sandıklarda hile yapılacağını iddia eden Fuat Avni, seçim sonrasında attığı üç twitin ardından sustu. Takipçilerinin büyük küfür ve hakaretlerine maruz kalan Fuat Avni, tam anlamıyla rezil oldu.
Koalisyon beklentisinde olduğunu yazıp duran Sabancı Üniversitesi Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi ve Radikal yazarı Fuat Keyman da seçim sonuçlarına ilişkin başarısız tahminlerde bulunan isimlerden birisi oldu.
Paralel Yapı'nın en büyük destekçilerinden olan ve ilk şoku 7 Haziran seçimlerinden alan eski milletvekili Hakan Şükür, seçim öncesinde hükümet ve Cumhurbaşkanı aleyhine algı operasyonu yapan isimlerin başında geliyordu. Seçim günü de sandık bekçiliğine soyunan Şükür, AK Parti'nin zaferinin ardından millet nezdinde ofsayta düştüğünü bir kez daha görmüş oldu. Seçim sonuçlarının açıklanmasının ardından maçı kaybeden futbolcu suskunluğa bürünen Hakan Şükür ya şiir paylaştı ya da Cumhuriyet Gazetesi twitlerini retweet ederek çizgi dışından topa müdahale etmeye çalıştı. Şükür moral bozukluğundan olsa gerek twitter hesabından son olarak eski futbolculuk günlerini hatırlayarak "Gol atarken bir yandan rakip savunmacıyı emekli etmek." konulu bir videoya yer verdi.
FETÖ ile kolkola yürüyen ve örgüte desteğini esirgemeyip her fırsatta AK Parti ve Cumhurbaşkanı'na 'çakma'yı görev edinen T24 yazarı, gazeteci Hasan Cemal'de bu seçimin büyük kaybedenlerinden oldu. Cemal seçim sonrasında yazdığı yazıda 1 Kasım'da AKP oylarının artacağını, 276 sınırına kadar çıkabileceğini bekliyordum, ama böylesine bir başarı doğrusu aklıma hiç gelmemişti." diye yazarak yenilgiyi kabullendi. Akıllanmamış olacak ki huzur ve istikrarın yine çok uzakta olduğunu iddia etti.
PKK'ya terör örgütü diyemeyen Taraf yazarı Hayko Bağdat, seçim sonuçlarının ardından hüsrana uğrayan bir isim oldu. FETÖ kanallarında boy gösteren Bağdat, sonuçların açıklanmasının ardından Fuat Avni'ye "E hani?' diye seslenip bugün de 'Viski içmek için güzel bir gün' twitini atıp teselliyi şişelerde aradı.
Gezi darbe girişimindeki desteğiyle dikkat çeken yazar İhsan Eliaçık seçimle uğradığı moral bozukluğunu sağa sola sataşarak gidermeye çalıştı.
Cumhuriyet yazarı Nuray Mert, köşesinde "Doğrusu AK Parti'nin tek başına iktidar olabileceğini düşünmüştüm ama bu oy oranını beklemiyordum." diye itirafta bulundu. Seçim sonuçlarını FETÖ'nün kanalı Samanyolu'na değerlendiren ve büyük bir moral bozukluğu içinde olduğu görülen Mert, seçim öncesinde de FETÖ'ye büyük destek vermişti.
FETÖ medyasının İngilizce yayın yapan Today's Zaman Gazetesi'nde ve Meydan Gazetesi'nde tetikçilik yapan ve işi gücü AK Parti'yi yurtdışına gammazlamak olan İhsan Yılmaz, seçim sonuçlarının ardından iyice çıldıran isimlerin başında geliyor. "Benim de züğürt tesellisi de olsa ilk aklıma gelen bu. Nasılsanız öyle idare olunursunuz." twiti atan Yılmaz, yorum yapmak yerine muhalif bütün twitleri retweet ederek rahatlama çalıştı. Sosyal medyadaki her paylaşımında Cumhurbaşkanı Erdoğan'a hakaret eden FETÖ'ye yakın Fatih Üniversitesi'nin öğretim görevlisi olan İhsan Yılmaz, sosyal medyadaki FETÖ tetikçilerini "Dini terminolojiyi kullanmayın, laikler kaçmasın" uyarısı yapmasıyla biliniyor. İhsan Yılmaz daha önce de ABD'deki bir düşünce kuruluşunda yalanları ve İslam karşıtı söylemleriyle büyük tepki toplamıştı.
"Kanal D Haber Günaydın" programının sunan sunucu İrfan Değirmenci, her sabah ekranda AK Parti aleyhine zehir zemberek yorumlarda bulunuyordu. Seçim sonuçları açıklanmaya başlayınca "Bir kere de ben hatırlatayım: Şu ana kadarki sonuçlar manipülasyondan başka hiçbir şey ifade etmiyor." diye twit atan Değirmenci sonuçlar değişmeyince hüsrana uğradı. Seçim sonuçlarına ilişkin tek kelime etmeyen Değirmenci "Omurga iyidir, insanın dik durmasını sağlar. Esneklik de iyidir, kırılmazsın. Ama omurgasızlık kötüdür,sürünürsün! Gerçeklerle devam ediyoruz..." diye twet atarak kuyruğu dik tutmaya çalıştı.
Her türlü kirli ittifakla kolkola yürüyen Radikal Gazetesi muhabiri İsmail Saymaz, twitter kullanıcılarının taarruzuna uğradı. Seçim öncesinde hesabından sürekli algı operasyonu yapan Saymaz'a takipçileri seçim sonuçlarını hatırlatınca ülkeden kaçmayacağını belirterek cevap veren Saymaz, Fuat Avni gibi "Neyse enseyi karartmayın. Yarın yeni bir güne uyanacağız. Güzel günler göreceğiz" diye kendi kendini avutmayı seçti.
AK Parti'nin seçim zaferine en çok bozulan isimlerin başında gelen gazeteci Kadri Gürsel'de "Çetin Altan'ın "Enseyi karartmayın" sözü ile iyimserlik yaymaya çalıştı. Hiçbir kehaneti tutmamasına rağmen "AKP'nin 1 Kasım ürünü hormonlu oy oranını koruması her şekilde imkansızdır. Düşüş trendi şu veya bu şekilde devam edecektir." diye öngörülerde bulunmaya devam eden Gürsel, CNN Türk'te sunucu Şirin Payzın ile tartıştı. Sonuçlardan şaşkına dönen Gürsel, Şirin Payzın'a "Siz galiba biraz skor yorumculuğu yapıyorsunuz. Skora bakarak yorum yapıyorsunuz bana öyle geliyor." diyerek çıkıştı. Payzın ise Görsel'e "Şu anda elimizde skor var skora bakarak yorum yapmamız gerekiyor" diye cevap verdi.
CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu bu seçimin en çok kaybeden siyasetçilerinden birisi oldu. Oy oranını kısmen artırsa da bir çok ilde birinciliği AK Parti'ye kaptıran ve sahillerden bile silinen CHP, büyük bir sessizliğe gömüldü. CHP lideri seçim sonuçlarının ardından kamera karşısına geçerek başarısız olduğunu kabul etti ancak başarısızlığın nedenini PKK'nin terörüne bağladı.
Paralel Yapı'ya desteği ile bilinen diken.com.tr isimli internet sitesinin yazarı olan Levent Gültekin de seçimle birlikte yere çakılan isimlerden birisi oldu. FETÖ'nün medyasında sık sık boy gösteren ve kendisini AK Parti'ye laf sokmakla görevli bir tetikçi zanneden Gültekin, seçim akşamı kendisine sadece Fox TV'de yer bulabildi. Seçim öncesinde Oy ve Ötesi'ne, FETÖcülere ve Doğan medyasına selam çakıp duran Gültekin seçim sonuçlarının ardından moral bozukluğu içerisinde "Bu pespayeliğin muhalefet olduğu bir ülkede iktidar da bu olur zaten başka ne bekleyeceğiz ki?" diye yazarak suçu kendisine değil de muhalefete yüklemesi dikkat çekti. Gültekin Sözcü ve Nokta dergisine de çakmayı ihmal etmedi.
Boğaziçi Üniversitesi'nden atılan CHP'nin akıl hocası Koray Çalışkan, seçim öncesi AK Parti aleyhine onlarca görüş beyan edip twit atmıştı. Attığı twitlerle alay konusu olan Çalışkan, seçim sonuçlarından sonra kullanıcılar tarafından en çok dalga geçilen kişi oldu.
FETÖ medyasına kayyum atanmasının ardından hüngür hüngür ağlayacak kadar FETÖ destekçisi olan ve her eylemde örgüt üyelerinden daha çok ön planda olan CHP İstanbul milletvekili Mahmut Tanal da gözyaşlarının karşılığını alamayan siyasetçilerden oldu.
FETÖ'nün kanalı Mehtap Tv'deki Akıl Defteri programında şehitlere hakaret eden ve FETÖ'ye desteğini hiçbir zaman esirgemeyen Mehmet Altan'da seçim sonuçlarının ardından kafasını kuma gömenlerden oldu.
Gezicilere verdiği amansız destekle Hürriyet'te köşe kapan Melis Alphan da bu seçimde baltayı taşa vuranlardan. Çevre duyarlılığı maskesi altında sürekli olarak AK Parti'ye ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'a köşesinden ayar vermeye çalışan Alphan, bugün köşesini bile yazmadı. Seçim sonuçlarından hoşnut olmayan Alphan "Boş verin köşe yazarları ve sakil analizlerini. Alın bu kitabı okuyun. 50 kere önerdim, yine öneriyorum." diyerek takipçilerine Halis Çetin'in 'Korku Siyaseti ve Siyaset Korkusu' isimli kitabını tavsiye etti. Büyük umut bağladığı Fuat Avni'nin öngörülerinin de çıkmamasına bozulan Alphan "En azından şu Fuat Avni'yi hayatınızdan çıkarın artık. Lütfen." diye yardım istedi. Yazar Alphan daha sonra hesabından "Kaybetmek daha öğreticidir. Yola devam etmeyi öğrenirsiniz" diye teselli cümlelerine sararıp Kadri Gürsel'in dikan.com.tr'de yayınlanan "Enseyi Karartmayın" yazısını paylaştı.
Seçim sonuçlarının ardından yüzü düşenlerin en başında Mirgün Cabas geldi. Ahmet Hakan ile seçim sonuçlarını CNN Türk ekranlarından sunmaya çalışan sunucu Cabas, seçim öncesinde Herşey isimli programını AK Parti'yi yıpratacak konuklarla doldurup algı operasyonu yapmıştı. AK Parti'nin seçim zaferinin ardından Cabas sessizliğe gömüldü.
Oyunu MHP'ye vereceğini Zaman'daki köşesinden açıkça deklare eden Mümtazer Türköne, "İktidar değişirse Türkiye ağır bir yükten kurtulacak" diyerek algı operasyonunda başı çekmişti. Her fırsatta ağzından saray lafını düşürmeyen tetikçi yazar, seçimlerdeki bozgunun ardından yazdığı bugünkü yazısında seçimin meşrutiyetini tartışmaya açma nezaketsizliği sergiledi.
Gezici Araştırma Şirketi'nin sahibi Murat Gezici, seçim sonuçlarının ardından yaptığı tahminlerle sandığa gömülen isimlerin başında geldi. Anket adı altında araştırmalar yaparak algı operasyonu yürüten Yarkadaş, AK Parti'nin oy oranını yüzde 39 göstermişti. Ancak AK Parti Gezici'nin öngörüsünden yüzde 10 daha fazla oy alarak tek başına iktidar oldu.
Siyaset bilimci ve Anayasa hukukçusu Prof. Dr. Mustafa Erdoğan Zaman'da (11 Ağustos 2015) Ak Parti'nin sosyolojik anayasal meşruluğu olmadığı halde, sadece geçici olarak iktidarı nezaret etmesi gerekirken tam yetkili icra makamı gibi hareket etmesinin ürettiği ve meşruiyet sorunu olduğunu belirtmişti. Milletin iradesi karşısında sus pus oldu.
FETÖ medyası ile kolkola görüntüler verip eylemden eyleme koşan gazeteci Nazlı Ilıcak, seçim süresince de sandıklardan oy çalındığı yönünde algı operasyonu yapmayı ihmal etmedi. Oğlunun bile FETÖ ile kolkola olmasından rahatsız olduğu Ilıcak, seçim sonuçlarından sonra sessizliğe gömülen bir başka isim oldu.
Her fırsatta büyük çirkeflikler yaparak ve ağzı bozuk üslubuyla AK Parti'yi ve Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı hedef alan MHP'nin Grup Başkanvekili Vural, seçim öncesinde TRT muhabirine tepki göstermiş ve "İstemiyorum TRT'yi" diye bağırmıştı. Agresif tavırlarını her fırsatta sergileyen Vural, FETÖ medyasında sık sık boy göstermişti. Ancak onun akibeti de destek aldığı ve verdiği gruptan farklı olmadı.
FETÖ'nün akademisyen yazarlarından olan ve paralel site rotahaber.com'da yazarlık yapan Prof. Osman Özsoy, twitter hesabından "Bugün hiçbir mazeret başarının yerini tutmaz..." diyerek yenilgiyi kabul ettiğini yazdı. "Bugün dünden daha umutluyum. Sis kalktıkça görme mesafesi uzar. Karşıdan geleni de, çevrede olan biteni de görürsünüz. Yol güvenliğiniz artar" diyerek Polyannacılık oynayan Özsoy, sitede yazdığı seçim değerlendirmesi yazısında da Erdoğan ile Davutoğlu'nun arasının bozulmasını beklediğini ima etti.
Hiç şüphesiz 1 Kasım seçimlerinin en büyük kayıplarından birisini de Oy ve Ötesi isimli oluşum yaşadı. Sandıklara hile karıştırılacağı algısını daha seçimin olmasına günler kala yaymaya ve herkesi sandık başında bulunmaya davet eden FETÖ destekli oluşum, FETÖ ve Doğan medyasının yazarlarının desteğiyle de büyük bir taraftar toplamıştı. Seçim günü sandık başlarında bulunan ve "HDP'nin oyları çalınıyor" diye yaygara koparıp kavga çıkarmaya çalışan grubun üyeleri sandıklarda hileye rastlayamayınca büyük bir üzüntü duydu.
Basın Konseyi Başkanı Pınar Türenç, Koza İpek Grubu bünyesindeki şirketlere kayyum atanmasına tepki için Bugün ve Kanaltürk'ün olduğu binaya gelerek FETÖ'ye destek vermesiyle dikkat çekmişti. Savcılık kararını tanımayan ve kararı dünyaya rezil oluyoruz şeklinde değerlendiren Türenç, seçimlerden sonra tek kelime bile etmedi.
HDP eş başkanı Demirtaş 1 Kasım seçimlerinin ardından yine mızıkçılık yaparak 'Bu seçimin adil bir yarış içinde geçmediğini' söyledi. Sırtını Kandil'e yaslayan ve çözüm sürecini sabote ederek terör eylemlerinin başlamasına neden olan Demirtaş'a halk tepkisini verdiği desteği geri çekerek gösterdi. Güneydoğu'daki hakimiyetini kaybeden Demirtaş kaybedenlerden oldu.
Doğan medyası aracılığıyla Ne Oluyor? programında AK Parti dışındaki oluşuma desteğiyle tanınan Şirin Payzın da CNN ekranlarında seçimleri yorumladı. Mirgün Cabas ile Ahmet Hakan'la seçim sonuçlarını değerlendiren Payzın'ın beyaz kıyafetine takılan Ahmet Hakan, Payzın'a "AKşirin olmuşsun!" diye espri yapmayı ihmal etmedi. AK Parti'nin seçim zaferine ilişkin yorum yapmaktan kaçınan Payzın twitter hesabından da çözüm sürecinin AK Parti, CHP ve HDP tarafından birlikte ele alınması gerektiğini yazdı.
Algı operasyonunda baş sırayı çeken ve FETÖ'ye destek çıkan Hürriyet yazarı Şükrü Küçükşahin seçimden sonra adeta muma döndü. Sonuçların ardından hemen çark eden Küçükşahin, demokrasi ve hukukun üstünlüğü gibi yuvarlak lafların ardına sığınıp Erdoğan ve Davutoğlu lehine bir yazı kaleme aldı.
Hürriyet yazarı Taha Akyol, yazılarında sürekli Türkiye'deki kutuplaşma ve otoriterleşmeye vurgu yaparak AK Parti'nin büyük bir kayıp içinde olacağını belirtmişti. Akyol, geçen hafta Zaman Gazetesi'ne verdiği röportajda da "Söylemeye dilim varmıyor ama evet bir iç savaş endişem var" diyerek açıkça darbe çağrısı yapmıştı.
KONDA Araştırma ve Danışmanlık Şirketi'nin Yönetim Kurulu Başkanı ve Milliyet yazarı Tarhan Erdem de bu seçimlerin kaybedeni oldu. Erdem AK Parti'nin seçilerde 41.7 oy alacağını savunmuştu. Ancak seçimlerden sonra "Seçmenlerin çoğunluğu, var olan büyük ve çözülmesi zor sorunların sorumluluğunu koalisyon hükümeti yerine, tek partinin omuzlarına yüklemeyi doğru buldu." diyerek çark etti.
Kayyum atanan FETÖ medyasına ait Bugün TV yayın yönetmeni Tarık Toros, el konulma sırasında canlı yayında uzun süre şov yaparak mağduriyet algısı yaratmaya çalışmıştı. Mahmut Tanal'ın ağlamasına çok hüzünlenen ve twitterdan bunu paylaşan Toros, seçimlerle ilgili hiçbir yorum yapmayarak suskunluğa gömüldü.
Metropoll araştırma şirketinin sahibi Özer Sencar da bu seçimin kaybedenlerinden oldu. AK Parti'nin yüzde 42,5 oy alacağını öngören Sencar, seçimlerin ardından halkın tepkisi tespit edemediklerini ve başarısız olduklarını kabul etti.
Attığı twetlerle çözüm sürecine ilişkin çelişkileri nedeniyle sosyal medyada alay konusu olan Hürriyet yazarı Tufan Türenç, twitter hesabından seçim sürecinde de manipülasyon yapmıştı. Ağır cümlelerle Erdoğan'ı hedef alan Türenç "Bütün dünyadaki yaygın kanı AKP'nin ve Erdoğan'ın Türkiye'yi antidemokratik bir ülke haline getirdiği şeklindedir." ifadeleriyle düşüncesini itiraf etmişti. Seçim sonuçlarının ardından suçu devlet Bahçeli'ye yıkan Hürriyet yazarı "The Guardian'ın şu yorumuna katılmamak olanaksız: "Türkler istikrar uğruna ağır bir bedel ödeyebilir." şeklinde twet atarak yine dış destekçilerinin yorumlarıyla rahatlamaya çalıştı. (Sabah)
(03 Kasım 2015, 23:58)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: