Malatya´daki ´Zirve Yayınevi´ cinayeti davasının tutuklu sanıklarından Varol Bülent Aral, ´Ergenekon´ soruşturmasını yürüten cumhuriyet savcısı Zekeriya Öz´e ifade verdi. Tutuklu bulunduğu Metris Cezaevi´nden Beşiktaş´taki İstanbul Adliyesi´ne getirilen Aral´ın, ´Ergenekon´ soruşturmasını yürüten özel yetkili Cumhuriyet savcılarından Zekeriya Öz´e ifade verdiği öğrenildi. Malatya´da Zirve Yayınevi´ne baskın düzenlenmesi ve 3 kişinin öldürülmesiyle ilgili davada daha önce tanık olarak dinlenilen Varol Bülent Aral, ´azmettirici´ olduğu gerekçesiyle tutuklanmıştı.
Malatya misyoner katliamının kilit ismi Aral, Öz´e ifade verdi
Malatya´daki ´Zirve Yayınevi´ cinayeti davasının tutuklu sanıklarından Varol Bülent Aral, ´Ergenekon´ soruşturmasını yürüten cumhuriyet savcısı Zekeriya Öz´e ifade verdi. Tutuklu bulunduğu Metris Cezaevi´nden Beşiktaş´taki İstanbul Adliyesi´ne getirilen Aral´ın, ´Ergenekon´ soruşturmasını yürüten özel yetkili Cumhuriyet savcılarından Zekeriya Öz´e ifade verdiği öğrenildi. Malatya´da Zirve Yayınevi´ne baskın düzenlenmesi ve 3 kişinin öldürülmesiyle ilgili davada daha önce tanık olarak dinlenilen Varol Bülent Aral, ´azmettirici´ olduğu gerekçesiyle tutuklanmıştı.
Aral, Ergenekon´da kendi isteğiyle tanık olarak ifade verdi
Malatya´daki Zirve Yayınevi cinayeti davasında azmettirici olarak tutuklanan Varol Bülent Aral, Ergenekon soruşturmasında kendi başvurusu üzerine ´tanık´ olarak dinlendi. Malatya´daki Zirve Yayınevi cinayeti davasının bir numaralı sanığı Emre Günaydın´ı sana devlet desteği sağlarım diyerek azmettirdiği iddiasıyla tutuklanan Aral´ın Ergenekon soruşturması kapsamında tanık olarak ifadesine başvuruldu. Zirve cinayeti davasında önce tanık olarak dinlenen ardından da azmettirmek suçundan tutuklanarak Malatya Cezaevi´ne konulan Varol Bülent Aral´ın, Ergenekon soruşturması kapsamında ifade vermek için kendisinin başvuruda bulunduğu öğrenildi. Aral, önceki gün İstanbul´a getirildi. Ancak aynı gün ifadesi alınamadığı için Metris Cezaevi´ne konuldu. Sabah 09.00´da Beşiktaş´taki İstanbul Adliyesi´ne getirilen Aral, Ergenekon soruşturmasını yürüten Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz´e yaklaşık 1.5 saat ifade verdi. Ardından yeniden Metris Cezaevi´ne götürüldü.
Duruşmada kavga yaşanmıştı
Malatya´da Zirve Yayınevi´nde biri Alman, üç kişinin bıçaklanarak öldürülmesi davasının bir numaralı sanığı Emre Günaydın, cezaevinde Cumhuriyet Savcısı´na ifade vererek, kendisini Varol Bülent Aral´ın azmettirdiğini öne sürmüş, bunun üzerine de Aral, gözaltına alınmıştı. Aral, 4 Şubat 2009 günü çıkarıldığı Malatya Adliyesi´nde, ´terör örgütü yöneticisi olmak´, ´örgüt faaliyetleri çerçevesinde birden fazla şahsın öldürülmesi´, ´yağmaya teşebbüs suçuna azmettirmek´ ve ´birden fazla kişiyi hürriyetinden yoksun kılmak´ suçlarından tutuklandı. Cezaevine gönderilen Aral, duruşmaya getirilerek tanık olarak dinlenmişti. Aral´ın, tanık olarak dinlendiği duruşmada Günaydın, Aral´a hitaben Hani devlet desteği sağlayacaktın´ diye bağırmıştı. Günaydın, duruşmadan sonra cezaevinde verdiği ifadede kendisini Aral´ın azmettirdiğini ileri sürdü.
Malatya Misyoner Katliamı´nın kilit ismi ARAL, ´JİTEM´ demişti
Malatya Zirve Yayınevi´ne Nisan 2007´de düzenlenen kanlı baskından sonra bildiklerini anlatmak için savcılığa başvuran, ancak Malatya´ya getirilerek sorgulanmadığı için susmayı tercih eden Varol Bülent Aral, olaydan 2 yıl sonra çarpıcı bilgiler vermişti. Malatya otogarında kaybettiği ajandasından, Ergenekon davası sanıklarının isimleri çıkan Aral´a, sorgusunda haber elemanı olup olmadığı gibi sorular yöneltildi ve katliam şüphelisi bazı isimler soruldu. Bülent Aral´ın verdiği ifadenin bazı önemli noktaları ortaya çıktı. Katliam davasının bir numaralı ismi Emre Günaydın´ın ifadesi üzerine, azmettirici olduğu gerekçesiyle tutuklanan Aral, JİTEM´i işaret ederken, Malatya´da ?Türkmenevi? veya ?Türkmeneli? isimli dernekten destek alan bir grubun cinayeti tasarladığından kuşkulandığını aktardı. Malatya otogarında kaybettiği ajandasından, Ergenekon davası sanıklarının isimleri çıkan Aral´a, sorgusunda haber elemanı olup olmadığı gibi sorular yöneltildi ve katliam şüphelisi bazı isimler soruldu. Aral´ın ifadesinin bazı önemli noktaları şöyle:
BİRİLERİ 4 ÇEK VAAT ETMİŞ: ?Örgüt yöneticiliğinden suçlanmaktayım. Oysa Ceza Yasası´na göre örgütün olabilmesi için hiyerarşik bir yapı lazım. Ben bu hiyerarşik yapıya dahil değilim. Emre Günaydın tüm suçu üzerime yıkmaya çalışıyor. Adımı vererek kendisine başkalarının vaat ettiği menfaatlerin peşine düşmüş görüntüsü veriyor. Bahsettiği Hacı isimli şahıs, belki Günaydın hastanedeyken kendisine nezaret eden Hacı Üstün isimli jandarma görevlisi olabilir. Birileri anladığım kadarıyla kendisine 4 adet çek vaat etmiş, kendisi adımı kullanıp bu şahıslara mesaj göndermektedir.
BAĞLANTIM YOK AMA: Sabit ikametgahım yoktur. Adıyaman´da kalırken çeşitli öğrenci evlerinde kaldım. Hiçbir istihbarat birimiyle bağlantım yok. Adıyaman TEM Şube (Terörle Mücadele) beni JİTEM´ci, Hizbullahçı olarak niteliyor. Bana yine Dev-Sol, PKK´lısın denildi. Toplumda gördüğüm yanlışlığı düzeltmek için gerekli olayları bildiririm. Malatya Çevik Kuvvet yanında bakkal ve fotoğrafçılık yapan A.O.T. isimli şahsın sahte para basma olayını bir arkadaşından öğrendim. 8 kişiyi yaralayan ve bir kişiyi öldüren şahsı da Mali Şube´ye ihbar ettim.
BAYDEMİR´E SUİKAST: G.S. isimli şahsın adını Metris Cezaevi´nde duydum. Elazığ Cezaevi´nden getirilen iki mahkumdan bu şahısla ilgili bilgiler edindim. Bu şahsın Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı DTP´li Osman Baydemir´e suikast için Elazığ MHP İl Başkanı tarafından yönlendirilmiş olduğunu koğuş arkadaşlarımdan duymuştum.
DOSYA GETİRDİ: Malatya Birlik gazetesinden ayrıldıktan sonra iki hafta Malatya´da kaldım. Fides Ajans´ta çalıştığım arkadaşım Çetin Yalvaç ile karşılaştım. DYP Gençlik Kolları Başkanı seçileceğini, destek vermemi istedi. Ben nasıl destek olacağımı sorduğumda ´halkla ilişkilere bakarsın, eleman kazandırırsın´ dedi. Kendisini JİTEM´ci olarak tanıtan Ata isimli uzun boylu, uzman çavuşluktan atılan şahıs geldi. Birlikte, Yalvaç ve DYP İl Başkanı olan Temdaş şirketinin sahibi ve Yalvaç´ın iki arkadaşı Abdullah ve Ömer´le sohbet etmeye başladılar. Ata isimli şahıs bu şahıslara 3 kırmızı klasör verdi. Ata gittikten sonra, JİTEM´ci olduğunu DYP İl Başkanı olan şahıs söyledi. Yalvaç bu dosyaları elden geçirdi. Ertesi gün bizi toplantıya çağırdı. Anadolu Gençlik ve Kültür Derneği isimli bir dernek kuracağını, Türkmenevi veya Türkmeneli isimli bir dernekten yardım alacağını söyledi. Derneğin faaliyet göstereceği başlıca üç konu olduğunu, bu konulardan birincisinin Türk-Kürt olayı, ikincisinin misyonerlik faaliyetleri, üçüncüsünün de Alevi-Sünni konuları olduğunu söyledi. Bunları duyduktan sonra bu şahıslardan kavga ederek ayrıldım. (Milliyet)
Malatya Misyoner Katliamı olayı da adım adım Ergenekon davasıyla birleşmeye gidiyor
Malatya´da Zirve Yayınevi´nde 3 kişinin boğazı kesilerek öldürülmesi olayının azmettiricisi olarak tutuklanan Hüseyin Yelki´nin, emekli Tuğgeneral Veli Küçük´ün katliam için görevlendirdiği öne sürülen iki kişiyi tanıdığı ortaya çıkmıştı. Malatya Zirve Yayınevi´nde misyoner faaliyetlerinde bulundukları gerekçesiyle 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesi ile ilgili soruşturma, Ergenekon davası kapsamında tutuklanan emekli Tuğgeneral Veli Küçük ile papazlık yaptığı dönemde uzman çavuş olduğu açığa çıkan İlker Çınar´a uzanmış, soruşturmayı derinleştiren Malatya Başsavcılığı´nın talebiyle, katliamın ´bir numaralı sorumlusu´ olduğu öne sürülen Emre Günaydın´ı azmettirdikleri gerekçesiyle, Varol Bülent Aral ve Zirve Yayınevi çalışanı Hüseyin Yelki tutuklanmıştı.
Katliam sanıklarının avukatlığını Ergenekon tutuklusu avukat Buzoğlu yapıyordu
Avukat Mustafa Hüseyin Buzoğlu, kamuoyunun çok yakından tanıdığı bir isim. Adı Ergenekon Terör Örgütü kapsamında yürütülen soruşturma dosyalarında sıkça geçen Buzoğlu, Ümraniye´de ortaya çıkan ve Ergenekon Terör Örgütü´ne ait olduğu iddia edilen cephanelikle ilişkilendirilerek tutuklanan Ergün Poyraz´ın avukatlığını yapıyor. Buzoğlu ayrıca yine adı Ergenekon üyesi olarak geçen Hayrullah Özgür´ün de avukatı. Öte yandan Malatya´da Zirve Yayınevi´nde misyonerlere yönelik yapılan ve 3 kişinin boğazının kesilerek öldürülmesi davasının sanıklarının savunmasını da Buzoğlu yapıyor. Son olarak gözaltına alınan emekli Orgeneral Tuncer Kılınç´ın avukatlığını da yürüttüğü öğrenilmişti.
Derin ilişkiler derin avukatlar..
Buzoğlu, 25 Kasım 2008´de Ergenekon dava hakimine uyarıda bulunmuştu: Sanıkları bir an önce tahliye etmezseniz yeni dalgalar gelecek. Ergenekon sanığı Ergün Poyraz´ın avukatı Hüseyin Buzoğlu, Ergenekon davasına bakan mahkeme heyetini uyararak, tüm sanıkların tahliyesine karar vermemesi halinde yeni dalgalar geleceğini belirtmiş ve ´Ulasalcı olduğu bilinen insanlar savcının inisiyatifi olmadan emniyette Fethullahçıların talebiyle gözaltına alınacak yeni gelen dalgaların müsebbibi sizin heyetiniz olacaktır. 27 Kasım´da Yargıtay´da yapılacak duruşmayı beklemeniz hukuki değildir´ diye konuşmuştu.
Katliamla ilgili emekli Albay Mehmet Ülger ve o dönem emrinde görevli muvazzaf Çavuş Mehmet Çolak gözaltına alınmıştı
Malatya İl Jandarma Alay Komutanı Emekli Kurmay Albay Mehmet Ülger´in teknik takipte Ergenekon sanıklarıyla telefon görüşmeleri yaptığı belirlenmişti. Ülger´in gözaltına alınmasında kısa süre önce Ergenekon soruşturmasında tutuklanan ve örgüte finansal destek sağladığı iddia edilen Dicle Üniversitesi öğretim üyesi Abdurrahim Doğru´nun polis sorgusunda verdiği bilgilerin de önemli rol oynadığı öğrenilmişti. Malatya´da gerçekleşen üç kişinin boğazının kesilerek öldürülmesiyle sonuçlanan Zirve Yayınevi olayı soruşturmasında Ülger´in de adı geçiyordu. 20 Şubat 2009´da yapılan duruşmada Mehmet Ülger´in tanık olarak dinlenmesine karar verilmişti. Albay Ülger, katliamda azmettirici olmakla suçlanıyor. Ülger´in Malatya´da emrinde görev yapmış olan halen Diyarbakır Jandarma Alay Komutanlığı İstihbarat Şube´de görevli Uzman Çavuş Mehmet Çolak´ın da gözaltına alındığı öğrenilmiş, savcılık gözaltı kararına, ´gelen ihbar mektubu, teknik takip ve delilleri´ gerekçe göstermişti. Daha önce basına yansımış olan ihbar mektubunda katliam sanığı Emre Günaydın´ı azmettiren kişinin alay komutanı Ülger´in yönlendirmeleriyle İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Öğretim Üyesi Ruhi Babat olduğu ileri sürülüyordu. Gözaltına alınan Ülger ve Çolak, İstanbul´da Ergenekon savcıları tarafından sorgulanmış, nöbetçi mahkeme tarafından yurtdışı yasağı konularak tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılmışlardı.
Malatya Zirve Yayınevi misyoner katliamı nasıl olmuştu
Malatya´da 18 Nisan 2007´de Zirve Yayınevi´nde çalışan Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel boğazları kesilerek öldürülmüştü. Zanlılar Salih Gürler, Cuma Özdemir, Hamit Çeker, Abuzer Yıldırım ve Emre Günaydın mahkemece tutuklanmıştı. Cinayetlerle ilgili olarak 4 Şubat 2009´da azmettirici olduğu iddiasıyla tutuklanan Varol Bülent Aral´ın da ifadesinde adı geçen Hüseyin Yelki gözaltına alındı. Davada tanık olarak da dinlenen Yelki, çıkarıldığı Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi´nce azmettirici olduğu iddiasıyla tutuklandı. Malatya´daki katliam davasına 20 Şubat 2009´da devam edilecek.
Malatya Zirve Katliamı´nın Ergenekon bağlantısı manşetlerimiz
(07 Mayıs 2009)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: