Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği, KPSS'deki usulsüzlük iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında 17 kişinin tutuklanmasına, 25 kişinin ise adli kontrolle serbest bırakılmasına karar verdi. Soruşturma kapsamındaki tutuklu sayısı 46'ya yükseldi.
24.04.2015 23:10 KPSS'deki usulsüzlük iddialarına ilişkin soruşturma kapsamında tutuklanma talebiyle nöbetçi hakimliğe sevk edilen 42 şüpheliden 17'si tutuklandı, 25'i ise adli kontrolle serbest bırakıldı.
Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheliler adliyeye getirildi. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Yücel Erkman, 44 şüpheliden 2 kadını serbest bırakırken, 42'sini, "suç işlemek amacıyla kurulan örgüte üye olmak", "kamu kurum ve kuruluşlarının zararına dolandırıcılık" ve "evrakta sahtecilik" suçlarından tutuklama talebiyle nöbetçi hakimliğe sevk etti.
Nöbetçi Ankara 1. Sulh Ceza Hakimliği, 17 kişinin tutuklanmasına, 25 kişinin ise adli kontrolle serbest bırakılmasına hükmetti. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığının, 2010 KPSS'deki usulsüzlük iddialarına ilişkin soruşturmasının ikinci etabında 78 kişi hakkında gözaltı kararı çıkarılmıştı.
TUTUKLU SAYISI 46
Bu kararla birlikte KPSS soruşturması kapsamında tutuklu bulunanların sayısı 46'ya yükseldi. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen KPSS operasyonun ilk dalgasından 62 kişi tutuklanma istemi ile mahkemeye sevk edilmişti. 62 kişiden 30'u adli kontrol şartı ile serbest bırakılırken 32'si tutuklanmıştı. Aylık tutukluluk değerlendirmesinin ardından ilk dalgada tutuklanmış olanlardan 3 kişi serbest bırakıldı. Böylece ilk operasyonda tutuklu olanların sayısı 29'a, toplamdaki tutuklu sayısı da 46'ya inmiş oldu.
-Soruşturma nasıl başladı?-
2010 KPSS kopya soruşturması 10-11 Temmuz 2010'da gerçekleştirilen ve 280 bin kişinin girdiği KPSS Eğitim Bilimleri Sınavı’nda 350 kişinin tüm soruları doğru cevapladığının ortaya çıkmasıyla başladı.
O dönem soruşturmayı yürüten memur suçlarından sorumlu Başsavcıvekili Şadan Sakınan'ın talimatıyla ÖSYM ve METEKSAN'da aramalar yapıldı. Bilgisayarların kopyalarına el konuldu. Soruşturmada ilk gözaltına alınan, Isparta'da çobanlık yapan öğretmen adayı Baki Saçı oldu. Saçı verdiği ifadede, soruların kendisine Ankara'da oturan Berat Koşucu adlı arkadaşı tarafından "Sana bir hediyem var" denilerek e-posta üzerinden gönderildiğini, ancak bilgisayarının arızalı olması nedeniyle buna bakamadığını anlattı. Gözaltına alınan Koşucu sorgusunun ardından serbest bırakıldı.
Soruşturmayı derinleştiren savcılık, ÖSYM çalışanlarının mal varlıkları ile banka hesaplarını mercek altına aldı. Bazı çalışanların hesaplarında yüklü miktarda para giriş çıkışları olduğunu tespit eden savcılık, soruşturmayı 2005-2010 yıllarını kapsayacak şekilde genişletti.
-Eski savcı hakkında suç duyurusu-
Cumhuriyet Savcısı Yücel Erkman, daha önce soruşturmayı yürüten eski Ankara Cumhuriyet Başsavcıvekili Şadan Sakınan hakkında 'delil niteliği taşıyan sınav kitapçıklarının imha edildiği' gerekçesiyle Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu'na (HSYK) suç duyurusunda bulundu.
HSYK geçen Aralık ayında Sakınan hakkında 'mal varlığında yaşanan ciddi artış' nedeniyle soruşturma izni vermişti.
-Soruşturmada adı geçen dernekler-
Emniyet sorgusunda şüphelilere yöneltilen soruların açıklamasında “2010 KPSS sorularını sızdırdığı değerlendirilen Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği, Maltepe Dershaneleri, Fem Dershaneleri ve Türkiye geneli birçok firma ve eğitim kurumunun Fethullah Gülen Cemaati'ne yakın olduğu ve dolayısıyla bu Cemaat'in menfaatleri doğrultusunda faaliyet yürüttüğü değerlendirilmektedir” denildi.
MASAK raporundan alıntı yapıldı
Şüphelilere emniyet sorgusunda MASAK raporundan da alıntı yapılarak sorular yöneltildi. Hürriyet gazetesinin haberine göre, söz konusu raporda, KPSS'de kopya iddialarının merkezinde olduğu iddia edilen Turgut Özal Düşünce ve Hamle Derneği'nde çalışanlar üzerinden yüklü miktarda para transferi yapıldığı tespiti yer almıştı. Şüphelilere bu rapordaki "2010 KPSS sınavına girip 100 ve üzeri net yapan 3 bin 227 şüphelinin birliktelikleri incelendiğinde büyük bir aday kitlesinin birlikte hareket ederek belirtilen kurumlarda çalıştıkları ve Fethullah Gülen Cemaati'ne yakın oldukları anlaşılmaktadır” ifadeleri hatırlatıldı.
ŞÜPHELİLERE GÜLEN SORULDU
Şüphelilere “Fethullah Gülen’i tanıyor musunuz? Bu şahsa ait olduğu kamuoyu tarafından bilinen eğitim kurumu, dershane, yurt ve bunun gibi özel bir firma ile daha önce bağlantıya geçtiniz mi? Bu şahsa ait olduğunu bildiğiniz bunun gibi kurumların isimleri nelerdir? Ayrıca kamuoyunda Cemaat evleri olarak bilinen ve bu şahsın oluşumunun tabanına mesaj vermek üzere sesli ve görüntülü propagandası için kullanılan evlere gittiniz mi?” soruları soruldu.
-‘Cemaat evlerine gitmedim’-
KPSS soruşturması şüphelisi F.T “Fethullah Gülen’i medyadan tanırım. Maltepe Dershanesi'nde öğretmenlik yaptım. Ancak bu dershane kesinlikle Fethullah Gülen’e ait değildir. Cemaat evleri olarak bilinen ve bu şahsın oluşumunun tabanına mesaj vermek üzere sesli ve görüntülü propagandası için kullanılan evlere gitmedim” cevabını verdi.
İfadesine başvurulan şüphelilere “Fethullah Gülen liderliğinde suç işlemek amacıyla kurulan suç örgütüne üye olduğunuz, örgüt yöneticilerinden aldığınız talimatlar doğrultusunda sınav öncesi gizli kalması gereken 2010 KPSS sorularını sınavdan önce ele geçirerek örgüt üyelerine açıkladığınız, bu şekilde örgüt üyelerinizin bir kısmının özellikle iptal edilmeyen genel yetenek ve genel kültür puanları üzerinden kamu kurumlarına sızmalarını sağladığınız değerlendirilmektedir. Bu konuda savunmanızı yapınız” denildi.
-‘Kimseye soru vermedim’-
Emniyet ifadesinde F.T “Ben herhangi bir örgüte üye değilim. Herhangi bir yapılanmanın içerisinde de yer almadım. Hiçbir KPSS sınav sorularını sınav öncesi veya sonrası görmedim. Kimseye sınav sorusu vermedim. Suçlamalar asılsızdır” cevabını verdi. Diğer şüphelilerin de Cemaat'le bağlantıyı reddettiği öğrenildi.
KPSS’nin iptal edilmesi ve sınavın tekrarlanması nedeniyle ÖSYM’nin zarara uğratıldığı tespiti de Emniyet'te şüphelilere aktarıldı:
“2010 KPSS sınav sorularını sınavdan önce ele geçirerek dağıtılması eylemleriyle sınava giren diğer kişilerin hakkına girerek nitelikli dolandırıcılık ve sahtecilik yapmak suretiyle sınavın iptaline sebebiyet verdiğiniz ve devleti 10 trilyona yakın zarara uğrattığınız değerlendirilmektedir. Bu konuda savunmanızı yapınız”
Şüpheliler bu suçlamayı kabul etmedi.
-'Sınava nasıl hazırlandınız?'-
Şüphelilere KPSS'ye hazırlık aşamasıyla ilgili şu sorular yöneltildi:
“Bu süreçte herhangi bir dershaneye veya kursa gittiniz mi? Gittiyseniz isimlerini açıklayınız? ÖSYM Başkanlığı’nda herhangi bir tanıdığınız var mı? Varsa ne zaman, nerede ve ne şekilde tanıştınız açıklayınız?”
“2010 tarihinde girmiş olduğunuz KPSS sınavında çıkan soruları sınav öncesi herhangi bir şahıs veya işletmeden temin yoluna gittiniz mi? Size sınavda çıkacak soruları verebileceğini beyan eden veya veren herhangi bir şahıs veya işletme oldu mu?"
-‘8 ayrı kaynaktan çalıştım’-
Şüphelilerden F.T sınava 8 ayrı kaynaktan çalışarak hazırlandığını söyledi.
Şüphelilere 2010 sınav öncesi ve sonrası çalıştığı kurumlar da soru olarak yöneltildi.
-KPSS şüphelileri nasıl tespit edildi-
KPSS soruşturmasında bazı şüphelilerin, "paralel yapı"nın talimatına rağmen imha edilmeyen bin 250 sınav kitapçığının incelenmesiyle tespit edildiği öğrenildi.
2010 yılında düzenlenen KPSS sorularının "paralel yapı" tarafından usulsüz bir şekilde önceden ele geçirilerek söz konusu oluşuma yakın kişilere dağıtılması sonucu, bazı kişilerin haksız şekilde devlet memuru olarak atanmasına ilişkin soruşturma sürüyor.
KPSS'de usulsüzlük iddiaları üzerine başlatılan soruşturmayı yürüten polislerin, "paralel yapı"nın talimatına rağmen imha edilmesi unutulan kitapçıkların yer aldığı bir kutuyu bulması, şüphelilerin tespitini kolaylaştırdı. Kutuda bulunan bin 250 kitapçığın alanında uzman üniversite öğretim üyelerince incelenmesini isteyen polis, uzman ekipten gelen "ölçme ve değerlendirme" raporları doğrultusunda şüpheli listesini genişletti.
Özellikle kitapçıklardaki matematik sorularının bulunduğu bölümlerin incelenmesi sonucu, bazı adayların sınavda tam puan almasına rağmen kitapçık üzerinde hiç işlem yapmadan doğru sonucu bulması dikkati çekti. Ayrıca yine bazı adayların en az 3 işlem gerektiren bir soruyu kitapçık üzerinde hiçbir karalama yapmadan çözdüğü, yanlış olduğu sınavdan sonra duyurulan soruyu doğru yanıtladığı belirlendi. Kitapçıkları inceleyen ekibin, karşılaştığı bu durum üzerine, "Adayların sınavdan önce soruları görmeden doğru olarak cevaplaması mümkün değil" şeklinde rapor hazırladıkları kaydedildi.
500 KİŞİ DAHA GÖZALTINA ALINABİLİR
Sınavda tam ya da tama yakın puan alan adaylar ile sınav kitapçıklarının incelenmesi sonucu hakkında kuvvetli şüphe bulunan adayların karşılaştırılmasında, eşleşenlerin şüpheli olarak değerlendirildiği belirtilirken, soruşturmanın genelinde bu durumda yaklaşık 500 kişinin bulunduğu ve bu kişilerin düzenlenecek operasyonlarda gözaltına alınacağı bildirildi.
(24 Nisan 2015, 23:10)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: