Kontrgerillaya Karşı İnisiyatifi, 12 Mart askeri müdahalesinin yıl dönümü nedeniyle Zihnipaşa köşkünde toplandı. İşkenceye ve derin devlete tepki gösterilen bir basın açıklaması yapıldı. Ardından bir açıklama yapan 12 Eylül döneminde eşi Mustafa Hayrullahoğlu'nu işkencede kaybettiğini söyleyen Aynur Hayrullahoğlu, 'Bugün 12 Eylül'ün Kenan Evren'i, Tahsin Şahinkaya'sı yargılandılar ceza aldılar. İnsanlık suçu işledikleri için ceza aldılar. Ancak karar temyizde. Bu arada 'Kenan Evren öldü, ölecek' diye haberler çıkıyor. Kenan Evren ölürse, yasalara göre devlet töreni düzenlenecek. Buradan sesleniyorum, lütfen yasalara küçücük bir madde koyun. Darbe yapmış generallere devlet töreni yapılamaz, yapılmamalı' dedi.
14.03.2015 16:25 "KONTRGERİLLAYA Karşı İnisiyatifi", 12 Mart askeri müdahalesinin yıl dönümü nedeniyle, o dönemde işkence merkezi olarak kullanıldığını söyledikleri Kadıköy’deki Zihni Paşa Köşkü'nün yerine yapılan İşkence Mağdurlarına Saygı Anıtı’nın önünde bir araya geldi.
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi, Mazlum-Der İstanbul Şubesi, Türkiye İnsan Hakları Vakfı İstanbul Temsilciliği ve Adaleti Savunanlar Derneği’nce oluşturulan Kontrgerillaya Karşı İnisiyatif'i üyeleri, saat 12.00'de anıt önünde toplandı, “İnsanlık onuru işkenceyi yenecek” yazılı pankart açtı.
ŞİMDİ ÇOK DAHA GÜÇLÜYÜZ
Grup adına basın açıklamasını İHD üyesi Mine Nazari okudu. Zihni Paşa Köşkü’nün 12 Mart 1971 döneminde işkencehane olarak kullanıldığını belirten Nazari, “Bugün burada geçmişte ülkemizde yaşanmış tüm işkencelere karşı toplandık, kol kola girdik, derin devlete karşı birleştik. Şimdi çok daha güçlüyüz ve daha da güçlü olacağız. Çünkü haklıyız, zulüm gördük ve bunun hesabının sorulmasını istiyoruz. Biz buradayız. İşkenceciler, katiller siz nerdesiniz?” diye konuştu.
DARBE YAPMIŞ GENERALLERE DEVLET TÖRENİ YAPILMAMALI
Açıklamanın ardından farklı dönemlerde gözaltına alınmış ve işkenceye uğramış kişiler yaşadıklarını paylaştı. 12 Eylül döneminde eşi Mustafa Hayrullahoğlu’nu işkencede kaybettiğini söyleyen Aynur Hayrullahoğlu, “Bugün 12 Eylül’ün Kenan Evren'i, Tahsin Şahinkaya'sı yargılandılar ceza aldılar. İnsanlık suçu işledikleri için ceza aldılar. Ancak karar temyizde. Bu arada ‘Kenan Evren öldü, ölecek’ diye haberler çıkıyor. Kenan Evren ölürse, yasalara göre devlet töreni düzenlenecek. Buradan sesleniyorum, lütfen yasalara küçücük bir madde koyun. Darbe yapmış generallere devlet töreni yapılamaz, yapılmamalı” dedi.
İŞKENCECİLER YAPTIKLARINI BİLİYORLAR, İZLERİNİ SİLMEK İSTİYORLAR
Dünyanın her yerinde işkencenin muhaliflere karşı uygulanan bir yöntem olduğunu söyleyen avukat Eşber Yağmurdereli, Hollanda’daki İnsan Hakları Müzesi’nin geçmişte engizisyon hapishanesi olduğunu belirterek, “Müzeyi gezdiğimde hala kesilen kellelerin kanları kütüklerin üzerinde duruyordu. Yani demokratik devrimini tamamlamış ülkelerde geçmişle olan yüzleşme tamamlandığı için hiç çekinmeden, utanmadan bu görüntüleri, bu geçmişi gelecek kuşaklara devretmişler. Şimdi biz burada yerinde yerler esen bir işkencehanenin üzerinde duruyoruz” diye konuştu.
Türkiye’de, geçmişte işkence yapılan mekanların yıkıldığını ya da başkalaştırıldığını kaydeden Yağmurdereli, “İşkenceciler ne yaptıklarını biliyorlar ve utanıyorlar. Ne yaptıkları bilinmesin, diye kendi izlerini siliyorlar, kendi suçlarını örtbas etmek istiyorlar” dedi. Eylem, konuşmaların ardından sona erdi.
İŞTE O BASIN AÇIKLAMASI
15.03.2015 00:34 Kontr-Gerilla’ya Karşı İnisiyatif, 12 Mart’ın Yıl Dönümünde “İşkence Mağdurlarına Saygı” Anıtı Önünde Toplandı. MAZLUMDER İstanbul Şubesi, İHD İstanbul Şubesi, TİHV İstanbul Temsilciliği ve ASDER tarafından oluşturulan Kontr-Gerilla’ya Karşı İnisiyatif, 12 Mart muhtırasının yıl dönümünde, adı bir dönem İşkence Merkezi olarak anılan Zihni Paşa Köşkü’nün bulunduğu alandaki Kuşluk Parkı’na yapılan ”İşkence Mağdurlarına Saygı” anıtı önünde bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
Sunuculuğunu Gürcan Onat’ın yaptığı basın açıklamasında ilk olarak Kontr-Gerilla’ya Karşı İnisiyatif Sözcüsü Faik Güleçyüz konuştu. Güleçyüz konuşmasında şunları söyledi: “Buraya 4 kez geldik, işkence ve işkencecileri yok edene kadar da geleceğiz. 13 Şubat 1972 gecesi gözlerim bağlı, ellerim arkadan urganla bağlanmış, arkamdaki anıtta gördüğünüz gibi buraya getirildim. Kontr-Gerilla’nın cehenneminde 22 gün kaldım. Eğer köşk yıkılmasaydı duvara tırnaklarımla çizdiğim 22 çizgiyi size gösterebilirdim. Ben bu dünyada cehennemi yaşadım. Kontr-Gerillacılar sıradan işkenceciler değillerdi, özel yetiştirilmişlerdi.” Daha sonra yaşadığı işkenceleri anlatan Faik Güleçyüz, 17.000 faili meçhul cinayetin, Cumartesi Anneleri’nin kayıplarının, 28 Şubat dönemindeki zulüm ve işkencelerin, 12 Eylül döneminde Diyarbakır Cezaevi’nde Kürtlere yapılanların, Hrant’ın katledilmesinin baş sorumlusu Ergenekon’un peşini bırakmayacaklarını söyleyerek “Bu kişiler toplumun vicdanında mahkum oldular. Hukuken de mahkum olmaları için bu konunun takipçisi olacağız.” dedi.
MAZLUMDER İstanbul Şube Başkanı Cüneyt Sarıyaşar ise, bir insanın kendi cinsine en savunmasız haldeyken nasıl işkence yapabildiğini anlayamayacaklarını söyleyerek başladığı konuşmasına şöyle devam etti: “İşkence yapanlar nasıl aynaya ve çocuklarının yüzüne bakabildiler? Biz işkenceyi, bütün insanlığın emeğini, haklarını sömüren insanların, aşağılık sömürgelerini ve kendi düzenlerini devam ettirmek için buna karşı duran onurlu insanlara karşı kendi çaresizliklerinin ortaya çıkardığı bir yöntem olarak görüyoruz. Bunun için diyoruz ki; İnsanlık onuru işkenceyi yenecek! Biz, bu işkenceleri yapan organize yapıya halk dilinde Derin Devlet diyoruz. Eğer devlete hala bu derindekiler sahip çıkacaksa biz o devlete karşıyız. Halk olarak, derinleşen devletlere karşıyız. Derin devlet yok olacak, insanlık onuru kazanacak.”
Türkiye İnsan Hakları Vakfı İstanbul Temsilciliği adına konuşan Ümit Efe de konuşmasında şunları söyledi: “Bugün bu anıtın önünde, bu ülkenin gençliği çalınmış, çarmıhlara gerilmiş, elektrik bağlanarak organları çalınmış insanlarından biri olarak diyorum ki; Bütün bu insanları, babalarımızı, kardeşlerimizi, annelerimizi, ablalarımızı, çocuklarımızı ve geleceğimizi bu çarmıhlara gerenleri lanetlerken, bu anıtın önünde insanlık dışı saldırılara direnen, boyun eğmeyen bütün insanları saygıyla anıyoruz. Bu işkenceci zihniyet elbet bir gün hesap verecektir.”
Daha sonra namaz kıldığı ve eşi başörtülü olduğu için işkence gören ve ordudan atılan ASDER Üyesi Ferruh Uluca “Benim için 28 Şubat, 14 Aralık 1987’de başladı.” diyerek başladığı konuşmasında “O gün, her birimizi bir hücreye koydular. Bize bir kağıdı zorla imzalatıp oda hapsine koydular. 2 gün sonra gözlerimizi bağlayıp alt kata götürdüler. Bana sorular sormaya başladılar: ‘Seni kim irticacı yaptı? Namaz kılmayı kim öğretti?’. Sorgudan sonra beni odama götürdüler ve yatağın odadan çıkartıldığını gördüm. 10 metrekarelik odada sadece bir plastik sürahi ile bir bardak kalmıştı. Lavaboya gözlerimizi bağlayıp götürüyorlardı. 5 gün sonra yemeği de kestiler. 15 gün yemek ve yatak yoktu. 15 gün sonra soğuk bir odaya kapattılar. Yatak vardı ama uyumak mümkün değildi, buzdolabı gibiydi. Son hafta yalan makinesine bağladılar. Ama makine benim için bir şey ifade etmiyordu, yalan söyleyecek bir şey de yoktu. 28 gün içinde en az 10 defa sorguya çekildim. 28 gün sonra bıraktılar. Lojmana döndüğümde herkes benden vebalıymışım gibi kaçıyordu. Neticede İstanbul’daki görevimden Diyarbakır’a sürgün edildim. 28 Şubat’ta da ordudan atıldım.” dedi.
12 Eylül döneminde eşi Mustafa Hayrullahoğlu’nu işkencede kaybettiğini söyleyen Aynur Hayrullahoğlu, “Eşim 2 günde işkence ile katledildi. Hiç durmadan 8 saat işkenceye maruz kalmış. Adli tıp raporuna göre elektrik verilmiş, Filistin askısına asılmış, her tür işkence yapılmış. Bugün 12 Eylül’ün Kenan Evren’i, Tahsin Şahinkaya’sı yargılandılar, insanlık suçu işledikleri için ceza aldılar. Ancak karar temyizde. Bu arada ‘Kenan Evren öldü, ölecek’ diye haberler çıkıyor. Kenan Evren ölürse, yasalara göre devlet töreni düzenlenecek. Buradan sesleniyorum; Lütfen yasalara küçücük bir madde koyun. Darbe yapmış generallere devlet töreni yapılamaz, yapılmamalı” dedi.
Daha sonra grup adına basın açıklamasını İHD üyesi Mine Nazari okudu. Zihni Paşa Köşkü’nün 12 Mart 1971 döneminde işkencehane olarak kullanıldığını belirten Nazari, “Bugün burada geçmişte ülkemizde yaşanmış tüm işkencelere karşı toplandık, kol kola girdik, derin devlete karşı birleştik. Şimdi çok daha güçlüyüz ve daha da güçlü olacağız. Çünkü haklıyız, zulüm gördük ve bunun hesabının sorulmasını istiyoruz. Biz buradayız. İşkenceciler, katiller siz nerdesiniz?” dedi.
Son olarak açıklamaya destek için katılan Oyun Yazarı/Avukat Eşber Yağmurdereli ise “İşkence sadece bizim ülkemizde değil dünyanın birçok yerinde muhaliflere karşı uygulanan bir devlet politikasıdır. İşkence her zaman zalimlerin bir yöntemidir. Ben Hollanda’da eskiden Engizisyon Mahkemesi olan bir insan hakları müzesini gezdim. Geçmişin izleri olduğu gibi duruyordu. Çünkü geçmişle hesaplaşılmıştı. Bizde ise burada Zihni Paşa Köşkü’nün yerinde yeller esiyor. Bursa Hapishanesi adliye, Sultanahmet Hapishanesi otel yapıldı, Sinop Kalesini de bir eğlence mekanı yapmaya çalışıyorlar. Bu şu anlama geliyor; İşkenceciler ne yaptıklarını biliyorlar ve utanıyorlar, yaptıklarının izlerini siliyorlar, suçlarını örtbas etmek istiyorlar.” dedi.
MAZLUMDER İstanbul Şubesi Basın Bürosu
BASIN AÇIKLAMASININ TAM METNİ
Değerli Basın Mensupları;
Bugün burada tanık olduğunuz bu hareketimiz, dört yıl önce “Askeri Darbelerin Asker Muhalifleri” yani ADAM-DER derneğinin öncülüğünde başlatılmıştı.
İlk olarak 12 Mart 2012 yılında henüz bu gördüğünüz anıt yok iken, kamuoyunda Ziverbey olarak bilinen, fakat esas adı Zihni Paşa Köşkü olan bu yerde boş alanda toplanmıştık. Zihni Paşa Köşkü, Kontr-gerilla tarafından 12 Mart 1971 döneminde işkence karargâhı olarak kullanılmıştır. İşkencelere maruz kalan bir avuç öncülerin dört yıl önce, bu boş alanı işgal ederek başlattığımız bu eyleme, ikinci yılımızda daha fazla katılımcıyla tekrar gelerek, her yıl bu hareketimizi sürdürme kararlılığımızı göstermiş ve işkencehanelerde bedeni ve ruhu sakatlanan ve hayatlarını kaybeden insanlarımız için buraya; İŞKENCE MAĞDURLARINA SAYGI ANITI dikilmesini önermiştik. Kadıköy Belediyesi bu çağrımıza duyarlılık gösterdi ve aynı yıl, yine bir başka işkencelerle hatırlanan anlamlı bir gün olan 12 Eylül 2013 tarihinde açılışını yapmıştır. Buradan tekrar Sayın Başkanımız Selami Öztürk beye ve yardımcısı sayın Mustafa Demircan beylerin gayretlerine ve ayrıca saygıdeğer hocamız Rahmi Aksungur’un paha biçilmez emeklerine şükranlarımızı sunuyoruz.
Bugün yeniden 12 Mart 2015 günü, saat 12.00’da yine buradayız.
Kontr-gerillaya Karşı İnisiyatif olarak bir irade oluşturan Mazlum-Der, İnsan Hakları Derneği, Adaleti Savunanlar Derneği ve Türkiye İnsan Hakları Vakfı İstanbul Temsilciliği öncülüğünde; geçmişte ülkemizde yaşanmış tüm işkencelere karşı toplandık, kol-kola girdik, Derin devlete karşı birleştik. Şimdi çok daha güçlüyüz ve daha da güçlü olacağız. Çünkü haklıyız, zulüm gördük ve bunun hesabının sorulmasını istiyoruz.
Biz buradayız, işkenceciler, katiller siz neredesiniz?
1915’te, İttihat Terakki’nin Teşkilat-ı Mahsusa’sının “Kara-kol“ adlı Ermeni tehciri sırasındaki katliamlarla başlayan illegal örgüt; 12 Mart’ta (Kontr-gerilla), 12 Eylül’de (Jitem) ve 28 Şubat’ta (Batı Çalışma Grubu) olarak ve nihayet Ergenekon Terör Örgütü adıyla anılan Derin Devlet elbette hesap verecek..!
İNSANLIK ONURU İŞKENCEYİ YENECEK, DERİN DEVLET HESAP VERECEK.
Yine seçime gidiyoruz. İstediğimiz kadar seçim yapalım. Bu zihniyet bir asırdır, ülkemize ve insanlarımıza yaptığı kötülüklerle, işkencelerle, siyasi cinayetlerle hesaplaşıp yüzleşmedikçe her şey boştur. Yarın Türkiye’nin ne olacağını bilen var mı? Yarınını göremeyen bir ülke, bir toplum olabilir mi? Düğüm buradadır! Çözülmedikçe Türkiye insanı nefes alamaz, alamayacaktır da… Kontr-gerillaya Karşı İnisiyatif olarak bunu bilir, bunu söyleriz ve söylemeye de devam edeceğiz..!
Bugün İşkence Mağdurlarına Saygı anıtının önünde tekrar tekrar beyan ediyoruz ki; gelecek yıllarda da her 12 Mart günü, saat; 12.00’da burada toplanacak, işkencecilere ve katillere hesap soruluncaya kadar mücadelemizi sürdüreceğiz. Bizlere yaşatılan bu işkence ve zulümlerin tamamen son bularak gelecek nesillerimizin, huzurlu ve mutlu bir hayat sürmelerini, demokratik ve hoşgörülü müreffeh bir topluma ulaşılmasını arzuluyoruz. Hesap sorulmayan hiçbir zulüm son bulmaz! Her fırsatta aynı darbeci damar canlanır ve ülkemiz üzerinde vesayetini sürdürmek ister.
AMACIMIZ:
Kökleri 1915’te İttihat ve Terakki komitacılarının “Kara-kol” cinayetlerine dayanan ve Cumhuriyet tarihimizin; 12 Mart, 12 Eylül ve 28 Şubat dönemlerinde sürdürülen işkence ve faili meçhul cinayetlerini deşifre etmek ve açığa çıkarmaktır.
Kontr-gerilla, Derin Devlet, Jitem, vb. her ne isimle olursa olsun, hep aynı cuntacı damarın; işkence ve cinayetlerini, Devletin temellerine dinamit koyan vesayetçi zihniyetin tahakkümünü ifşa etmektir…
12 Mart 1971 döneminde; Zihni Paşa köşkündeki işkenceler ve Kızıldere katliamı ile yüzleştirmek, sorumluları insanlığın vicdanında mahkum etmek, adaletin önünde hesap vermeleri için mücadele etmektir…
Dünya durdukça, her yıl 12 Mart – saat: 12.00’da, Zihni Paşa köşküne dikilen; İŞKENCE MAĞDURLARINA SAYGI ANITI’nda, sorumlular hak ettiği cezayı alıncaya kadar her yıl toplanarak halkımızı bilinçlendirmektir.
İdeolojimiz; insan sevgisidir. Siyasetimiz; İnsan Hakları ve özgürlükler için demokrasi mücadelesidir. “Gerçekçiyiz, imkansızı istiyoruz” bunun için yola çıktık..!
Dünyada eşi-benzeri görülmemiş bir yaşam biçiminin, yeni bir demokrasinin ülkemizde yeşereceğine yürekten inanıyoruz.
Arzumuz; Türkiye güzellikler diyarı olsun. İnsanlarımız iyi olsun, huzur ve mutluluk içinde yaşasınlar. Bir şey söylersem, yarın başıma ne gelir diye, Devletten korkmasınlar.
İLKELERİMİZ:
• Kontr-gerillaya Karşı İnisiyatif; başta siyasi partiler olmak üzere, her türlü siyasi oluşumdan bağımsız bir harekettir.
• Bağımsızlığını, gözünün bebeği gibi titizlikle korur,
• Kararlarını tam mutabakatla alır.
Saygılarımızla kamuoyuna duyurulur.
KONTR-GERİLLA’YA KARŞI İNİSİYATİF
Adaleti Savunanlar Derneği
İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi
MAZLUMDER İstanbul Şubesi
Türkiye İnsan Hakları Vakfı İstanbul Temsilciliği
(14 Mart 2015, 16:25), son güncel.: (15 Mart 2015, 00:34)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: