Yıllardır çözülemeyen faili meçhullerin niçin çözülemediği gün gün aydınlanıyor. Terörü çıkaranlar sadece terör örgütleri değilmiş.. Asıl terör çıkarıcıların, terör örgütlerini yönlendiren, örtbas eden, köşeye sıkıştırıldıklarında da soruşturma ve operasyonlara müdahale ederek kurtulmalarına yardım eden ve asıl korkuncu ise terörü bazen de bizzat çıkaran devletle içiçe geçmiş Ergenekon Terör Örgütü olduğu delilleriyle bir bir ortaya çıkıyor. Soruşturmanın gelişmesinden cesaret bulan tanıklar konuşmaya onlar konuştukça da yeni ayrıntılar ortaya çıkmaya ve böylece Ergenekon soruşturması giderek büyümeye devam ediyor. PKK tarafından öldürülen yada daha doğrusu şimdiye kadar öyle olduğu sanılan Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ın, aslında TSK üniforması giymiş muvazzafların da yeraldığı Ergenekon Terör Örgütü tarafından suikaste kurban gittiği, ikinci Ergenekon iddianamesine yansıyan ve delil klasörlerinde de ayrıntılı olarak yeralan Kıskaç kod adlı gizli tanığın şok ifadeleri ile ortaya çıkıyor. Kıskaç adlı tanık O tüfek bana verildi. Yarbaya teslim ettim. Ancak daha sonra tüfeğin kaybolduğu ortaya çıktı? dedi. Ergenekon Davası´nın ikinci iddianame eklerinde yer alan ´Kıskaç´ isimli gizli tanık, tüyler ürperten ifadesinde 1993 yılında Diyarbakır Jandarma Asayiş Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ın teröristler tarafından öldürülmediğini belirti. Gizli tanık Aydın´ın öldürüldüğü silahın da kayıplara karıştığını söyledi. Kıskaç adlı gizli tanık 1993 yılına kadar JİTEM için çalıştığını söyleyerek bildiklerini savcıya anlattığını belirtti. Kıskaç ifadesinde Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ın nasıl öldüğüne dair gördüklerini şöyle anlattı ve Ergenekon tutuklusu Fikri Karadağ´ı suçladı.
Bahtiyar Aydın Paşayı öldüren silah kayboldu
Yıllardır çözülemeyen faili meçhullerin niçin çözülemediği gün gün aydınlanıyor. Terörü çıkaranlar sadece terör örgütleri değilmiş.. Asıl terör çıkarıcıların, terör örgütlerini yönlendiren, örtbas eden, köşeye sıkıştırıldıklarında da soruşturma ve operasyonlara müdahale ederek kurtulmalarına yardım eden ve asıl korkuncu ise terörü bazen de bizzat çıkaran devletle içiçe geçmiş Ergenekon Terör Örgütü olduğu delilleriyle bir bir ortaya çıkıyor. Soruşturmanın gelişmesinden cesaret bulan tanıklar konuşmaya onlar konuştukça da yeni ayrıntılar ortaya çıkmaya ve böylece Ergenekon soruşturması giderek büyümeye devam ediyor. PKK tarafından öldürülen yada daha doğrusu şimdiye kadar öyle olduğu sanılan Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ın, aslında TSK üniforması giymiş muvazzafların da yeraldığı Ergenekon Terör Örgütü tarafından suikaste kurban gittiği, ikinci Ergenekon iddianamesine yansıyan ve delil klasörlerinde de ayrıntılı olarak yeralan Kıskaç kod adlı gizli tanığın şok ifadeleri ile ortaya çıkıyor. Kıskaç adlı tanık O tüfek bana verildi. Yarbaya teslim ettim. Ancak daha sonra tüfeğin kaybolduğu ortaya çıktı? dedi. Ergenekon Davası´nın ikinci iddianame eklerinde yer alan ´Kıskaç´ isimli gizli tanık, tüyler ürperten ifadesinde 1993 yılında Diyarbakır Jandarma Asayiş Bölge Komutanı Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ın teröristler tarafından öldürülmediğini belirti. Gizli tanık Aydın´ın öldürüldüğü silahın da kayıplara karıştığını söyledi. Kıskaç adlı gizli tanık 1993 yılına kadar JİTEM için çalıştığını söyleyerek bildiklerini savcıya anlattığını belirtti. Kıskaç ifadesinde Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ın nasıl öldüğüne dair gördüklerini şöyle anlattı ve Ergenekon tutuklusu Fikri Karadağ´ı suçladı.
Paşa´yı teröristler öldürmedi
Tabur komutanının postasıydım. Tuğgeneral Bahtiyar Aydın helikopterden indi. Önce tabur komutanlarını selamladı sonra Lice Jandarma bölük komutanlığını arkasına alarak bize karşı kürsüde konuşma yapmaya başladı. Bu esnada sağ gözünden vurularak şehit edildi. Mermi arkadaki duvarın içine 15 santim girmişti. Sağ dizinin üzerine çökerek yüzüstü düştü. Bu suikastin yapılabilmesi için paşanın oraya geleceğinin önceden bilinmesi gerekir. O dönem komutanlarından Fikri Karadağ paşanın geleceğini biliyordu. Kanas marka suikast silahı bulundu. Silahın bulunduğu yere tabur komutanım ile gittim. 700 metre uzaktaydı. Tabur komutanımız, ´Bu terörist işi değil´ dedi . Olay yerinden tüfeği alarak bana verdi. Bende tüfeği jandarma yarbaya teslim ettim. Daha sonra tüfeğin kaybolduğu ortaya çıktı.
Jandarma, PKK´yı sıkıştıran Polis Özel Harekata ateş açtı!
Kıskanç askerlik yaptığı sırada tabur binasının girişinde tabutlarının hazır olduğunu söyledi. Gizli tanık olduğu bir operasyonda yaşadıklarını şu sözlerle anlattı: 1993 yılı Ekim ayında Yörese dağında 70 terörist sıkıştırılmıştı. Elazığ Polis Özel Harekat timleri tam sıcak temas bölgesine girmeyi bekliyorlardı. Bu arada Alay Komutanı Teoman Barutçu´nun emriyle bekleyen polis özel harekatın üzerine Elazığ Jandarma komando taburu olarak ateş açtık. Polis özel harekat bulunduğu yeri terk etmek zorunda kaldı. Hem teröristlerin ateş açtığı hem de jandarmanın taradığı polis özel harekatın bölgeye çıkmasını bazı rütbeliler istemiyordu. Böylece sıkıştırılmış 70 PKK´lı terörist bu kuşatmadan kurtuldu dedi.
Karadağ: Kelle alın fotoğraf çektirelim
Elazığ jandarma komando taburu olarak girilen operasyonda Bingöl- Genç Karacehennem bölgesi Hore dere mevkiinde verilen 11 şehitle ilgili olarak Kıskaç, Bu operasyonları yaptıran kişi daha sonradan ismini öğrendiğimiz komutanımız olan 8. Kolordu Harekat başkanı Kurmay Albay Mehmet Fikri Karadağ´dı. ´Kelle alın fotoğraf çektirelim´ diye işin magazin boyutuyla ilgilenirken, hiç olmayacak yerde 11 şehit vermiştik dedi.
Erdal´ın yerini MİT´e söyledim
Kıskaç cezaevinde mektup okuma komisyonuna getirildiğini ifade etti. Kıskanç Teröristlerin yazışmalarını okuyarak deşifre ediyordum. Sabancı suikasti faili Fehriye Erdal´ın , PKK mensubu Cafer kod adlı Turabi Erdoğan´ın abisi tarafından Franfurt´ta Türkan Erdoğan apartmanında olduğunu tespit ettim. Fehriye Erdal´ın kaldığı yerin açık adresini belirtmem üzerine savcı bey aracılığı ile MİT mensubu olduklarını söyleyen kişilerle görüşerek adresi onlara verdim. Erdal´ın kaldığı yeri devlet öğrenmişti. Ama yer bir televizyon kanalı tarafından deşifre edilerek Sabancı Suikastinin failinin kaçması sağlandı? dedi. ( Bugün)
(01 Mayıs 2009)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: