Paralel yapının polis ayağına yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınarak adliyeye ikinci grup olarak sevk edilen 92 şüpheliden 66'sı tutuklanma talebiyle mahkemeye gönderilirken, 26'sı savcılıkça serbest bırakıldı. Tutuklanma talep edilen şüpheliler arasında eski İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer ile eski Terörle Mücadele Şube Müdürü Yurt Atayün'ün de var. Atayün'ün fenalaştığı ve hastaneye kaldırıldığı öğrenildi.
26.07.2014 04.28 Paralel Yapı operasyonunda dün akşam ikinci grup olarak savcılığa sevkedilen 92 şüpheli polisin sorgusu tamamlandı. 4 savcı tarafından sorgulanan şüphelilerden 26'sı serbest bırakılırken 66'sı tutuklanmaları talebiyle Nöbetçi Sulh Ceza Mahkemesine sevkedildi.
Emniyette "paralel yapı" iddialarına ilişkin "casusluk" ve ''yasa dışı dinleme'' ile ilgili iki ayrı soruşturma kapsamında gözaltına alınarak adliyeye sevk edilen 92 şüpheliden 66'sı tutuklanmaları istemiyle mahkemeye gönderilirken, 26'sı serbest bırakıldı.
İlk olarak sözde Selam-Tevhid adlı örgüt üyeliği yönündeki soruşturma vasıtasıyla "casusluk" yapıldığı iddialarına ilişkin 75 emniyet mensubu 22 Temmuz gününün başlangıcında yapılan baskınlarla gözaltına alınmıştı. Bu soruşturma kapsamında gözaltına alınarak adliyeye sevk edilen 75 şüphelinin sorguları da tamamlandı. Savcılık, aralarında Yurt Atayün'ün de bulunduğu 49 şüpheliyi tutuklanmaları istemiyle mahkemeye gönderirken, 17 şüphelinin serbest bırakılmasına karar verdi.
Bu operasyonun hemen ardından çok sayıda kişinin sahte kimlik ve belgelerle değişik zaman dilimlerinde özel amaçlı dinlenmesi ile ilgili de İstanbul Emniyet İstihbarat Şubesi’nde görevli 39 şüpheli hakkında yakalama, arama, gözaltı talimatı verilmiş, bu şüphelilerden de 29’u 22 Temmuz gününün ilerleyen saatlerinde gözaltına alınmıştı. İşte bu operasyon kapsamında gözaltına alınarak adliyeye sevk edilen, aralarında eski İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer'in de bulunduğu 17 kişinin savcılık sorguları da tamamlandı. Savcılık, bu kişilerin tamamını tutuklanmaları istemiyle mahkemeye sevk etti.
Böylece adliyeye sevkedilen ikinci gruptaki 92 şüpheliden 66'sı hakkında tutuklama talep edilirken, 26'sı savcılıkça serbest bırakılmış oldu.
ATAYÜN FENALAŞTI, HASTANEYE KALDIRILDI
22 Temmuz Operasyonu kapsamında gözaltına alınan ve adliye sevk edilen İstanbul Terörle Mücadele eski Şube Müdürü Yurt Atayün, adliyede fenalaşarak hastaneye kaldırıldı.
SORGULARI YAPAN SAVCILAR
'Yasa dışı dinleme operasyonunda gözaltına alınan şüphelilerin sorgusunu, soruşturmayı yürüten savcı Okan Özsoy ile savcılar Gökalp Kökçü ve Yusuf Hakkı Doğan, 'casusluk' operasyonunda gözaltına alınan şüphelilerin sorgusunu ise soruşturmayı yürüten savcı İrfan Fidan ile savcılar İsmail Uçar, Hasan Yılmaz, Adem Meral ve Fuzuli Aydoğdu yapıyor.
(Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
YILMAZER 3 SAYFALIK İFADE VERDİ: YANLIŞLAR OLSA DA NORMALDİR!
Emniyet Müdürlüğü'ndeki işlemlerin bitmesinin ardından Çağlayan'daki İstanbul Adalet Sarayı'na sevk edilen 91 kişi arasında bulunan eski İstanbul İstihbarat Şube Müdürü Ali Fuat Yılmazer, soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Okan Özsoy'a 3 sayfalık ifade verdi. Yılmazer, Emniyet Müdürlüğü İstihbarat kadrosunda 22 yıl görev yaptığını, 2011 yılında da İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şube'den sorumlu Müdür Yardımcılığı görevini sürdürdüğünü ve bu yılın başında emekli olduğunu söyledi. Ali Fuat Yılmazer'in, “Görev yaptığım süre içerisinde, önleme dinlemesi dediğimiz dinleme faaliyetinde, karar talep formları üst yazısında şube müdürü olarak imzalarımın bulunduğu doğrudur" dediği öğrenildi. Dinleme faaliyetlerini "alt kadroların" başlattığını belirttiği öğrenilen Yılmazer'in, “Bir takım paraf işlemlerinden sonra, 'İletişime Müdahale Karar Talep Formu' imzalanır. Benim önüme getirilir. Ben de mahkemeden talep yazısına imza atarım. Ekleri ile birlikte talebimiz mahkemeye iletilir. Mahkeme de uygun görürse, karar vererek evrakların geri dönüşü sağlanır" dediği iddia edildi.
Yılmazer'in, sahte isim ve eksik isimle dinleme suçlamasını kabul etmediği, Şube Müdürü olarak önüne gelen bilgi ve belgeleri tek tek kontrol etmesinin mümkün olmadığını söylediği öğrenildi. İfadesinde, bir şahıs hakkında yaptıkları ilk dinlemeden sonra bir suç unsuruna rastlanmaması durumunda ikinci ve üçüncü dinlemelerin yapılmaması için yazılı talimat verdiğini belirten Yılmazer'in, “Faaliyetlerin denetleyicisi oldum. Hoyratça uygulamalardan kaçınılması için bu konuda çok çalıştım. Görev yaptığım dönem içerisinde, benim bir üstüm olan İl Emniyet Müdür Yardımcılığı görevini de ben yürüttüm. Her iki görev beni dışarıda meşgul etti. Bu kadar ağır görev içerisinde bir takım yanlışlıkların olması memuriyet vazifesinin doğal gereğidir. Aynı zamanda hayatın olağan akışına da uygundur" dediği iddia edildi.
BU KADAR YOĞUN İŞİN ARASINDA YANLIŞLIKLA DARBE GİRİŞİMİ OLMUŞ OLABİLİR. NE VAR BUNDA?!!
Elde ettikleri tapeleri imha ettiklerini söyleyen Yılmazer'in, bu tapelerin amaç dışı kullanımı hususundaki suçlamaları kabul etmediği, bilgilerin de ayrı bir yerde depo edilmesinin söz konusu olmadığını söylediği kaydedildi. İstihbarat Şube Müdürü olarak atandığı dönemde, var olan kadro ile çalışmaya devam ettiğini söyleyen Ali Fuat Yılmazer'in, “Hangi kadroyu devralmışsam, o kadro ile beraber çalıştım. Hiçbir personeli kendi gayretimle müdürlüğe getirmedim. Dolayısı ile burada bir yapılanma oluşmamıştır. Örgütlü bir faaliyet asla söz konusu olmadı" dediği öğrenildi. 2007-2009 yılları arasında, Türkiye'de, özellikle de İstanbul'da patlamak üzere olan 23 canlı bomba yakaladıklarını öne süren Yılmazer'in, “Özellikle DHKP-C örgütüne bağlı Silahlı Propaganda Birlikleri'nden 8 grup yakaladık. Bu kadar yoğun faaliyetler içerisinde yapılan şeyler varsa da, diyeceğim bir şey yoktur" dediği iddia edildi.
(26 Temmuz 2014, 04:28), son güncel.: (26 Temmuz 2014, 10:50)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: