Dışişlerini aynı merkez dinlemiş

Seçim öncesi sızdırılan Suriye zirvesine ilişkin ses kayıtları soruşturmasına bakan savcılık, dinlemenin diğer yasadışı dinlemelerle aynı merkezden yapıldığına dair güçlü bulgulara ulaştı. Gölbaşı Başsavcılığı, dosyayı, 'paralel dinlemeler' soruşturmasıyla birleştirilmesi için Ankara Başsavcılığı'na gönderdi. Öte yandan Balyoz davası hükümlüsü eski askeri savcı Albay Zeki Üçok, paralel yapı ve bu yapının çeşitli konularda yaptığı gizli dinlemelerle ilgili çarpıcı iddialar dile getirdi.

16.04.2014 11:57 Dışişleri Bakanlığı'nda yapılan "Suriye zirvesi"ne ilişkin tapelerin yerel seçimler öncesinde servis edilmesiyle ilgili soruşturmada savcılık, "Bu görüşme, diğer yasadışı dinlemelerle aynı merkezden dinlenip kamuoyuna yansıtılmış" sonucuna vardı. Gölbaşı Başsavcılığı soruşturma dosyasını, "paralel dinlemeler" soruşturmasıyla birleştirilmesi için Ankara Başsavcılığı'na gönderdi.

YABANCI İSTİHBARAT DEĞİL

Dışişleri Bakanlığı'nda, Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Genelkurmay 2. Başkanı Yaşar Güler, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu'nun katıldığı "Suriye zirvesi"ndeki konuşmaların "servis edilmesi" ile ilgili soruşturmada savcılık, dinlemeyi yapıp servis edenlerin "kimliği"ne dair önemli bulgulara ulaştı. Tapelerin kamuoyuna yansımasından sonra ilk soruşturmayı, Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı'nın bulunduğu İncek bölgesini sorumluluğu altında bulunduran Gölbaşı Cumhuriyet Başsavcılığı başlatmıştı. Gölbaşı Başsavcılığı, "Konuşma kayıtları, telefon dinlemesi yoluyla mı alındı?" ve "Bakanlığın kozmik odasına böcek mi yerleştirildi" gibi soruların yanı sıra "Dinlemenin, paralel yapının gerçekleştirdiği diğer yasadışı dinlemelerden farklı olarak yabancı istihbarat birimleri tarafından gerçekleştirildiği" iddiasını da mercek altına aldı.

TARİH: 13 MART, SUÇ: CASUSLUK

Gölbaşı Başsavcılığı yürüttüğü soruşturma sonunda, Dışişleri Bakanlığı'nın kozmik odasının, diğer yasadışı dinlemeleri yapan "paralel yapı" ile bağlantılı kişiler tarafından dinlendiği yönünde ciddi bulgulara ulaştı. Başsavcılık bu gerekçeyle soruşturma yapma yetkisinin Ankara Başsavcılığı'nda olduğuna karar verdi. Kozmik oda dosyası, Ankara Başsavcılığı'nın yürüttüğü diğer dinleme soruşturmalarıyla birleştirilmek üzere yetkisizlik kararı verilerek Ankara Adliyesi'ne gönderildi. Suriye zirvesinde konuşulanların kamuoyuna yansımasından sonra, toplantının tarihine ilişkin de spekülasyonlar yapılmıştı. Dışişleri Bakanlığı bu konuda resmi bir açıklama yapmazken, toplantının 13 Mart 2014'te gerçekleştirildiğine yönelik haberleri ise yalanlamamıştı. Gölbaşı Başsavcılığı'nın Ankara Başsavcılığı'na gönderdiği yetkisizlik kararında, Ahmet Davutoğlu, Yaşar Güler, Hakan Fidan ve Feridun Sinirlioğlu'nun katıldığı toplantı tarihi, resmi belgelere "13 Mart 2014" olarak geçirdi. Gölbaşı Başsavcılığı'nın yetkisizlik kararında suç tanımı da "Siyasal ve askeri casusluk ve gizli kalması gereken bilgileri açıklama" olarak kayıtlara geçti.

TELEFON MU YOKSA BÖCEK Mİ?

Ahmet Davutoğlu, Genelkurmay 2. Başkanı Yaşar Güler, MİT Müsteşarı Hakan Fidan ile Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Feridun Sinirlioğlu'nun katıldığı zirvenin hangi yöntemle dinlendiği sorusuna da cevap aranıyor. (Sabah)

O HAKİM ALBAY PARALEL TELEKULAĞI ANLATTI

Öte yandan Balyoz darbe davasının hükümlülerinden olan eski askeri savcı Albay Zeki Üçok bir kaç gündür cemaat tabanlı paralel yapının Ergenekon ve benzer davalarda kumpas kurduğu iddiasını medyada dile getiriyordu. Üçok'un; paralel yapının çeşitli konularda yaptığı gizli dinlemeler ve bunların medyaya sızdırması ile ilgili Akşam gazetesine verdiği röpörtajda anlattıkları şu şekilde:

SURİYE TOPLANTISINI SIZDIRDILAR

Soru: Paralel yapı MİT’le de ilgilenmedi mi?
Zeki Üçok: İlgilenmez mi? MİT, TSK, Emniyet ve yargı cemaatin ele geçirdiği dört ayağıdır. MİT kendi içindeki hücresel cemaat yapılanmasını çözemediğinden MİT’in operasyonları deşifre ediliyor. MiT’teki paralel yapı, Adana’daki TIR olayı, Sakine Cansız’ın öldürülmesine ilişkin görüşme kaydı, Oslo görüşmeleri, Dışişleri’nin Suriye toplantısı gibi olayları deşifre etti. Bu yapı MİT’te ve TSK’da legal olmayan dinlemeler ve fişlemeler yaptı. İsrail’in Müsteşar Hakan Fidan’a saldırmasının önemli sebeplerinden biri, MİT’i cemaatin ele geçirme çabasına dayanır. Paralel örgüt MİT’te hücre tipi yapılanmıştır, o yüzden deşifre etmek için çok titiz davranmak lazım. Cemaat ilk defa Işık Evleri davasında suçüstü yakalanmıştır. Sahte emirleri sisteme soktuğu, her türlü yolu kullanarak TSK’ya sızdığı, orayı ele geçirmeyi amaçladığı ilk kez somut belgelerle kanıtlandı. Cemaat bu davada beni uyduruk gerekçelerle mahkum ettirerek aslında kendisini, suçüstü yakalanmasını temizlemeye çalıştı.

TERFİLERDE ÖNLEM ALINMALI

Soru: Cemaat istese bir askeri darbe yapabilir mi?
Zeki Üçok: Her şeye rağmen iyimser bakmaya çalışıyorum ve Fethullahçı paralel örgütün TSK’yı kullanarak bir askeri darbe yapacak seviyeye henüz gelmediğini düşünüyorum. Fakat temizlenmezse en geç 5 yıl içinde bu düzeye erişecektir. TSK’daki paralel yapı mensuplarının en yüksek rütbelisinin tuğgeneral ve tümgeneral düzeyinde olduğunu düşünüyorum. Fakat bununla beraber az sayıda da olsa orgeneral düzeyinde bazı komutanlar arasında cemaate sempati duyanların bulunduğu söyleniyor. Ama benim buna dair somut bir tespitim yok. Başbakan ileriyi düşünerek terfilerde cemaat yapılanmasına meydan vermeyecek önlemleri almalı. (Ahmet Dinç / Akşam)

------------------------------------------------------------------------------

FLAŞ İDDİA: DIŞİŞLERİNİ DİNLEYEN KİŞİ TESPİT EDİLDİ

17.04.2014 14:17 Dışişleri Bakanlığı'ndaki çok gizli Suriye zirvesinde yapılan konuşmaların kaydedilip seçim öncesinde servis edilmesiyle ilgili yürütülen casusluk soruşturmasında kritik bir gelişme yaşandı. Yüzyılın casusluk faaliyeti olarak değerlendirilen olayda, dinlemenin nasıl yapıldığı ortaya çıkarken, dinlemeyi yapan kişi de tespit edildi. Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) tarafından yapılan derin soruşturmanın sonunda dinlemenin Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu'nun makam odasında, oturma grubunun yanında bulunan masa telefonuna koyulan böcek ile yapıldığı tespit edildi. Bakanlıkta yapılan toplantının programa alınmasının ardından böceğin telefona yerleştirildiği ve toplantının hemen ardından yerinden alındığı tespit edildi. Böceği koyan casusun ise alt düzey bir Dışişleri personeli olduğu öğrenildi.

ÖNCE LİSTE DARALTILDI

MİT böceği kimin koyduğunu tespit için çok titiz bir çalışma yürüttü. Üst düzey bürokratlardan, hizmet görevlilerine kadar her ihtimal ele alındı. Dinlemenin yapıldığı odaya ve odanın bulunduğu kata belli bir tarih aralığında giren herkes tek tek incelendi. Soruşturma bir aşama daha ileri taşındı ve yapılan tetkikler sonrası şüpheli sayısı 4'e kadar indirilirken, MİT bu 4 isim arasından böceği koyan kişinin kim olduğunu tespit etti. MİT'in yaptığı incelemeler sonrasında, telefona böcek koyan kişinin Dışişleri personeli olduğu belirlendi. Bakanlıkta çalışan kişinin alt düzey personel olduğu, paralel yapı tarafından yönlendirildiği öğrenildi. Söz konusu personelin irtibatta olduğu kişiler de incelemeye alındı. Bu çerçevede dinlemeyi yapan asıl yapı ortaya çıkarılacak. Dinlemeyi yapan tüm yapı ortaya çıkarıldıktan sonra ise yargı aşamasına geçilecek. MİT tarafından büyük titizlikle yürütülen soruşturma tamamlandıktan sonra Türkiye'nin yakın tarihindeki en büyük casusluk davası başlatılacak. Dışişleri Bakanlığı'nda yapılan "Suriye zirvesi"ne ilişkin tapelerin yerel seçimler öncesinde servis edilmesiyle ilgili soruşturmada savcılık, "Bu görüşme, diğer yasadışı dinlemelerle aynı merkezden dinlenip kamuoyuna yansıtılmış" sonucuna varmış, Gölbaşı Başsavcılığı da soruşturma dosyasını, "paralel dinlemeler" soruşturmasıyla birleştirilmesi için Ankara Başsavcılığı'na göndermişti.

DOSYA ANKARA'DA

Dinleme skandalına ilişkin soruşturma, Ankara Başsavcılığı tarafından yürütülecek. Casusluk soruşturmasını doğrudan yürütecek büro ise daha önce özel yetkili savcıların yürüttüğü soruşturmaların büyük bölümünü üstlenen "Anayasal düzene karşı işlenen suçlar" bürosu oldu. Büronun başına, 17 Aralık soruşturmasının ardından Ankara Başsavcıvekilliği'ne atanan Veli Dalgalı getirilmişti. Dalgalı, Şadan Sakınan'dan alınan KPSS soruşturmasını yürüten savcı olarak tanınıyor. Casusluk soruşturmasını bu büroda görevli Tekin Küçük yürütecek. Soruşturma için MİT soruşturmasının tamamlanması bekleniyor. (Sabah)

(16 Nisan 2014, 11:57), son güncel.: (17 Nisan 2014, 14:17)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=5938