Ergenekon davasıyla bağlantılı Poyrazköy kazısında bulunan askeri mühimmata ilişkin davaya devam ediliyor. Gölcük Donanma Komutanlığı'ndan elde edilen 5 No'lu hard diske ilişkin son TÜBİTAK inceleme raporunun 4 klasör halinde mahkemeye ulaştığı açıklandı. Ancak bilirkişinin nasıl bir sonuca vardığı henüz netleşmiş değil. Sanık çevrelerinde bu raporun sanıkların lehine olduğu söyleniyor bir kaç gündür. Hatta buna dayanarak Poyrazköy davasının sanıkları tahliye talep etti. Aynı harddiskin delil olarak dikkat alındığı Balyoz davasının bazı sanıkları da davanın yeniden görülmesi için dilekçe verdi. Ancak şu var ki; Kasım ayında görülen bir önceki duruşmada TÜBİTAK'tan ön rapor gelmişti. O raporda sanıkları üzen değerlendirmeler yer alıyordu. İleri sürülen bu çelişkili iddialar nedeniyle bugün mahkemeye ulaşan raporun nasıl bir sonuca vardığı merak ediliyor. Bu arada duruşma sonunda 5 tutuklu sanık tahliye edildi. Davada tutuklu sanık kalmadı.
27.01.2014 16:25 Poyrazköy cephaneliği, Kafes eylem planı, Amirallere suikast 1 ve 2, Gölcük belgeleri ile ÇYDD/ÇEV konulu 6 dava dosyasının birleştiği 5´i tutuklu 85 sanıklı ´Poyrazköy´de ele geçirilen mühimmat´ davasına devam ediliyor.
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi´nde yaklaşık 4 yıldır görülen davanın bugünkü duruşmasına sanık yakınları yoğun ilgi gösterdi.
TÜBİTAK RAPORU GELDİ
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmada Mahkeme Başkanı Vedat Yılmazabdurrahmanoğlu, Gölcük Donanma Komutanlığı'ndan elde edilen 5 No'lu hard diske ilişkin son TÜBİTAK inceleme raporunun 4 klasör halinde mahkemeye ulaştığını söyledi.
Başkan Yılmazabdurrahmanoğlu ayrıca Balyoz davasıyla ilgili Yargıtay 9. Ceza Dairesi'nin gerekçeli kararının da mahkemeye ulaştığını belirtti.
TSK'YA KUMPAS KURANLAR ORTAYA ÇIKMAYA BAŞLADI
Başkan Yılmazabdurrahmanoğlu, bugünkü duruşmada taleplerin alınacağının açıkladı.
İlk olarak söz alan Balyoz davasında aldığı hapis cezası onanan bu davanın tutuksuz sanığı emekli Tuğamiral Fatih Ilgar, gelinen noktada haklarında yapılan asılsız suçlamalara ilişkin herşeyin ortaya çıkmaya başladığını söyledi. Ilgar, "TSK'ya kumpas kuranlar ortaya çıkmaya başladı. Ancak bu sırada yaşadıklarımız çok ağır. Bir tanesi de benim en yakınımda cereyan etti. Can dostum Cem Aziz Çakmak Yedikule'de tedavi görüyor. Düşmüş olabilir, tökezlemiş olabilir. Ama kendisine bunu yaşatmış olanları sevindirmemesi için düştüğü yerden kalkmasını diliyorum, dualarımız onunla" dedi.
BAŞBAKAN TANIK OLARAK DİNLENSİN TALEBİ
Ardından söz alan tutuklu sanık emekli Binbaşı Levent Bektaş, "TUBİTAK raporu daha önce alınmış raporların bir benzeridir. Başbakan yargı içindeki çeteyi bulmalıyız demesi savcıları harekete geçirmeli. Bu saatten sonra yapılacak hiçbir yasal değişiklik mahkemenin omuzlarındaki vebali kaldırmayacaktır" diye konuştu. Tutuklu sanık Ercan Kireçtepe de, köşe yazısında "Kendi ülkesinin milli ordusuna kumpas kuranlar" ifadelerini kullanan Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Yalçın Akdoğan ile yargıda ve poliste çete olduğunu söylediğini iddia ettiği Başbakan Erdoğan'ın tanık olarak dinlenmesini istedi.
GÖRÜNTÜ ALANLAR DIŞARI ÇIKARTILDI
Bu sırada duruşmada görüntü kaydı aldığı tespit edilen biri kadın iki kişi duruşma savcısının talebiyle mahkeme başkanı tarafından duruşma salonundan çıkartıldı. Avukat Celal Ülgen ise savcıya dönerek "Duruşmayı geriyorsunuz. Bu şekilde müdahale edemezsiniz. Sizinle bizim aramızda bir farklılık yok" şeklinde konuştu. Mahkeme Başkanı ise tüm salonu duruşmalarda görüntü kaydı almanın yasak olduğu konusunda uyardı.
AKDOĞAN TANIK OLARAK DİNLENSİN
Tutuklu sanık Albay Hüseyin Hançer, Başbakan'ın Meclis'te yaptığını belirttiği bazı konuşmaları okuyarak sözlerine başladı. Mahkemeye ulaşan TUBİTAK raporuna ilişkin ise "Rapor nihayet geldi. Türkiye'nin gözbebeği bilim insanlarının sorduğumuz çok basit sorulara aynı basitlikle yanıt vermek yerine yüzlerce sayfa yazıp da cevap vermekten kaçınmaları takdir konusudur.
Raporda dijital delillerin ancak yardımcı delil olarak kullanılabildiği belirtiliyor. Ancak benimle ilgli suçlamaların hiçbirinde evrensel hukuk normlarına göre delil kabul edilen parmak izi, ıslak imza, el yazısı örneği ve ses kaydı gibi bir husus var mı? Hiçbiri yok bulamazsınız. Çünkü gerçekte yoklar" dedi. Hançer, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Başdanışmanı Yalçın Akdoğan'ın, köşe yazısında "Kendi ülkesinin milli ordusuna kumpas kuranlar" ifadelerini kullanmasıyla ilgili olarak mahkemede tanık olarak dinlenmesini talep etti.
BUYRUN GELİN HASDAL'DA BİR GECE MİSAFİRİMİZ OLUN NE YAŞADIĞIMIZI ANLAYIN
Balyoz davasında aldığı hapis cezası onanan bu davanın tutuksuz sanık Albay Ali Türkşen ise, "Bir daha talepte bulunmayacağımı söylemiştim o nedenle arka sıralardan kafama odunla falan vurulmasın. Ancak kürsüye gelmemin nedeni 17 Aralık'tır. Başbakan size çete dedi. Suç duyurusunda bulunun. Ama yapmıyorsunuz. Ancak biz tek cümle iddiamızdan şaşmadık. Size gram saygım kalmadı. Renginize uygun olsun diye kırmızı giydim. Şimdi bazı yazarlar kandırıldıklarını söylüyorlar. Allah belalarını versin. Tek duruşma dinlemeden yazılar yazdılar. Ne diyorlar kumpas varmış. Savcı kalp krizi geçirmiş. Geçirmeseymiş efendim. 3 yıldır tutukluyum ben de 5 ilaç kullanıyorum. Buyrun gelin Hasdal'da bir gece misafirimiz olun ne yaşadığımızı anlayın. Söyleyecek lafımız kalmadı. Bugün burada 5 tutuklu arkadaşımız için tahliye istiyoruz. Kendi adıma da beraat istiyorum. Yerim burası değil halk gördü siz de görün. Ayrıca Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın da burada tanık olarak dinlenmesini talep ediyorum" ifadelerini kullandı.
Duruşma sanıkların beyanlarının alınmasıyla devam ediyor.
SANIKLARDAN BASIN AÇIKLAMASI: TÜBİTAK RAPORU MASUMİYETİMİZİ TEYİT ETTİ
Duruşmada sanıkların taleplerinin alınmasıyla devam edilirken duruşmanın başlamasından hemen önce bazı sanık yakınları tarafından, altında tutuklu sanıklardan emekli Deniz Binbaşı Levent Bektaş, Deniz Binbaşı Erme Onat, Deniz Binbaşı Eren Günay ve Deniz Yarbay Ercan Kireçtepe'nin imzasının bulunduğu üç sayfalık 'TÜBİTAK raporu, masumiyetimizi teyit etti" başlıklı yazılı bir açıklama dağıtıldı.
Gölcük Donanma Komutanlığı İstihbarat Şube Müdürlüğü'nden elde edilen 5 No'lu harddiskin, Poyrazköy, Kafes ve Balyoz davalarının sanıkları hakkında suçlamalara esas teşkil ettiği hatırlatılan açıklamada TÜBİTAK tarafından mahkemeye gönderilen son raporda 'Sabit diske sistem tarihi daha eski olan bir bilgisayardan dosya aktarımı yapıldığı' ifadesinin öne çıktığı vurgulandı.
Açıklamada son günlerde yapılan atamalara da değinilerek Gölcük Donanma Komutanlığı'nda arama yapıp 5 No'lu harddiske el koyan Cumhuriyet Savcısı Fikret Seçen ile Balyoz davasını gören İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Ömer Diken'in de bu atamalarda görev yerlerinin değiştiği hatırlatıldı. Söz konusu atamaların, Kafes, Poyrazköy ve Balyoz davaları başta olmak üzere Türk Silahlı Kuvvetlerine komplo kurulduğunu ortaya serdiği ve yargılanan sanıkların beraat belgesi anlamına geldiği anlatıldı.
BALYOZ SANIKLARI YENİDEN YARGILAMA İSTEDİ
Poyrazköy davasında 5 nolu harddiske ilişkin TÜBITAK’ın mahkemeye gönderdiği raporun ardından bazı Balyoz hükümlüleri de bir kez daha yeniden yargılanma talebinde bulundu. Yeniden yergılama talebi daha önce de gündeme gelmiş, ancak davayı görmüş olan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi heyeti bu talebi geçtiğimiz günlerde reddetmişti.
Balyoz davasının da delilleri arasında bulunan ve Gölcük Donanma Komutanlığı’nda bulunan 5 nolu harddisk ile ilgili raporun mahkemeye ulaşmasının ardından, Balyoz davası hükümlülerinden Ali Demir, Erdinç Atik, Yusuf Kelleli ve Hüseyin Özçaban’ın da aralarında bulunduğu 12 asker bir kez daha İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi’ne başvurdu.
Avukat Mahir Işıkay tarafından sunulan dilekçede, davaya konu dijital dosyaların suç isnat etmek üzere devlet içinde yuvalanmış bir çete tarafından oluşturulduğu iddia edildi.
Halen İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülmekte olan Poyrazköy davasında hazırlanan TÜBİTAK raporuna atıf yapılan dilekçede, “Savunmalarımızda ısrarla ifade ettiğimiz sahtekarlıkları ortaya koyan, diğer bir ifade ile kumpasın izlerini gösteren tespitler yapılmıştır. Bu rapor 10. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından dikkate alınmayan başta Donanma K.lığı Bilirkişi Raporu olmak üzere, savunma tarafından sunulan uzman raporlarındaki bulguları doğrulamaktadır.” denildi.
Yargılanmanın yenilenmesini talep eden hükümlüler, mağduriyete sebebiyet verilmemesi için infazın da durdurulmasını talep etti.
TÜBİTAK RAPORU TARTIŞMASI
Sanık çevreelrinde bu gelişmeler yaşanırken, duruşmaya ulaştığı bugün açıklanan TÜBİTAK asıl raporunun içeriği ise henüz bilinmiyor. Yukarıda da gösterildiği gibi, sanık çevrelerinde bu raporun sanıkların lehine olduğu söyleniyor bir kaç gündür. Buna dayanarak Poyrazköy davasının sanıkları tahliye talep etti. Raporda incelenen 5 nolu harddiskin delil olarak dikkat alındığı Balyoz davasının bazı sanıkları da davaların yeniden görülmesi için dilekçe verdi. Bazı Balyoz sanıkları da bu konuda açıklama yaptı.
ARINÇ: TÜBİTAK RAPORUNUN İÇERİĞİ HENÜZ BİLİNMİYOR
Ancak bugün bir açıklama yapan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç ise raporun içeriğinin tam olarak henüz bilinmediğini açıkladı. "Basında yazılıp çizilen bir rapordan bahsediliyor siz bu raporun orijinalini gördünüz mü?" sorusunu cevaplayan Arınç, "Böyle bir rapor içeriği itibarıyla yayınlandı mı? Bu konuda TÜBİTAK bir açıklama yapmadı bildiğim kadarıyla." dedi.
-Avukatlar ön raporu beğenmemişti-
Dolayısıyla 4 klasörlük raporun ne anlama geldiği henüz bilinmiyor. Ancak şu var ki; Kasım ayında görülen bir önceki duruşmada TÜBİTAK'tan ön rapor gelmişti. O raporda sanıkları üzen değerlendirmeler yer alıyordu. TÜBİTAK uzmanları Osman Pamuk, Burak Akoğuz ve Erdem Alparslan tarafından hazırlanan ön raporun ‘Sonuç’ bölümünde, “Şu ana kadar gerçekleştirilen inceleme ve laboratuvar testleri sonucunda normal kullanıcı veya sistem davranışları ile açıklanamayacak bir bulguya rastlanmamıştır.” deniliyordu. Bu değerlendirmeye tepki gösteren sanık avukatlarından Hüseyin Ersöz, söz konusu rapora itiraz etmişti. Raporu hazırlayan bilirkişi heyetindeki iki üyeyi reddettiklerini ifade eden Ersöz, Osman Pamuk ve Erdem Alparslan’ın Kafes Eylem Planı ve Balyoz davaları kapsamında da raporlar hazırladığını söylemişti. Bu kişiler tarafından diğer davalarda hazırlanmış olan bilirkişi raporlarında yer alan tespitlerin tartışmalı olduğunu ileri süren Ersöz, “Erdem Alparslan, Balyoz davasındaki iddiaların dayanağını oluşturan 11, 16 ve 17 nolu CD'ler üzerinde inceleme yapan bilirkişidir. 5 nolu hard disk içinde kayıtlı olan dokümanların tamamına yakınının 11 nolu cd içinde kayıtlı olduğu da gözönüne alındığında bilirkişi Alparslan’ın kanaatini önceden açıklamış olduğu ve bilirkişilik yapamayacağının kabulü gerekmektedir.” diye konuşmuştu.
-Avukatlar: Bizim hazırlattığımız raporlarla uyuşmuyor demişti-
Pamuk ve Alparslan hakkında daha önce hazırlamış oldukları raporlar nedeniyle suç duyurusunda bulunduklarını belirten Ersöz, bu nedenle aralarında husumet bulunduğunu kaydetmişti. Ersöz, söz konusu ön raporun kendilerinin hazırlattığı bilimsel mütalaalarla uyuşmadığını söylemişti.
Ön rapor ve yankıları bu şekildeydi. Ancak bugünkü duruşmada mahkemeye ulaştığı açıklanan 5 No'lu hard diske ilişkin son TÜBİTAK inceleme raporunun 4 klasör olduğu belirtildi. Bilirkişilerin nasıl bir değerlendirme yaptıkları da henüz netleşmiş değil.
Duruşmayla ilgili ayrıntılar geldikçe bu habere eklenecektir. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
5 SANIK TAHLİYE EDİLDİ
"Poyrazköy'de ele geçirilen mühimmat" davası kapsamında tutuklu yargılanan Levent Bektaş, Ercan Kireçtepe, Erme Onat, Eren Günay ve Hüseyin Hançer'in tutuklu kaldıkları süre ile Anayasa Mahkemesinin tutukluluk sürelerine ilişkin emsal kararları göz önüne alınarak tahliyesine karar verildi.
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmaya, sanık ve avukatların taleplerinin alınmasının ardından ara verildi. Aranın ardından taleplere ilişkin kararını açıklayan mahkeme heyeti, tutuklu yargılanan Levent Bektaş, Ercan Kireçtepe, Erme Onat, Eren Günay ve Hüseyin Hançer'in, tutuklu kaldıkları süre ile Anayasa Mahkemesinin tutukluluk sürelerine ilişkin emsal kararlarını göz önüne alarak, tahliyelerine hükmetti. Heyet, tahliye olan sanıklar hakkında yurt dışına çıkış yasağı koydu.
Mahkeme heyeti, Genelkurmay Başkanlığının, “orduya kumpas kuruldu" iddiasıyla ilgili olarak yapmış olduğu suç duyurusu üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavclığınca yürütülen soruşturmanın akıbetinin sorulmasını kararlaştırdı. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Siyasi Başdanışmanı ve Ak Parti Ankara Milletvekili Yalçın Akdoğan'ın tanık olarak dinlenilmesine bu aşamada yer olmadığına karar veren mahkeme heyeti, ancak sanık veya avukatların tanığı hazır etmeleri halinde bir sonra ki celse, mahkemede dinlenilmesine hükmetti.
DURUŞMA 8 NİSAN'A ERTELENDİ
Sanıklar ve avukatlarına TÜBİTAK'tan gelen rapora karşı beyanda bulunmak üzere süre veren mahkeme heyeti, duruşmayı 8 Nisan'a erteledi.
Bu arada, mahkemenin tahliye kararını açıklamasının ardından, salonda bulunan sanıkların aileleri ve yakınları gözyaşlarını tutamadı. Tahliye kararıyla, davada tutuklu sanık kalmadı.
(27 Ocak 2013, 16:25)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Poyrazköy: 6 davada ceza istemleri
Poyrazköy İddianamesinde ara
Poyrazköy manşetlerimiz
Amirallere suikast iddianamesinde ara
Amirallere suikast manşetlerimiz
Kafes iddianamesinde ara
afes Eylem Planı manşetlerimiz
Gölcük iddianamesinde ara
Gölcük Donanma´da ele geçen belgeler manşetlerimiz
ÇYDD iddianamesinde ara
ÇYDD davası duruşmaları
ÇYDD ve ÇEV konulu manşetlerimiz
Balyoz ve diğer davalardaki delil tartışmaları
Ergenekon, Balyoz ve benzer davaları engelleme girişimleri
Ergenekon, Balyoz ve bağlantılı iddianamelerde arama yap