28 Şubat davasında 59. duruşma başladı. Duruşmada sanıkların savunmalarına devam ediliyor.
20.01.2014 12:51 28 Şubat dönemine ilişkin 103 sanığın, "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini cebren devirmeye, düşürmeye iştirak" suçundan yargılandıkları davanın 59. duruşması başaldı. Ankara 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya sanıklar ve avukatları ile müşteki ve avukatları katılıyor.
Üye Hakim Süleyman Köksaldı, sanık yoklamalarını aldı.
Mahkeme Başkanı Tayyar Köksal, 54. Hükümeti oluşturan partiler arasındaki hükümet protokolünün istendiği TBMM'nin, "protokolün yapılan araştırmada bulunmadığını bildirdiğini" tutanağa geçirdi.
SANIK ABDULLAH KILIÇARSLAN'IN SAVUNMASI
Duruşmada ilk olarak, sanıklardan emekli Tuğgeneral Abdullah Kılıçarslan'ın avukatı Metin Şenay müvekkili adına savunma yaptı.
Şenay, "28 Şubat mağduru olduğunu iddia edenlerin davaya ilgi göstermediklerini" ifade etti.
Soruşturmayı yürüten savcıların, konuyu ideolojik bir yaklaşımla ele aldıklarını iddia eden Şenay, 54. Hükümet'in istifasıyla ilgili sürecin hukuk dışı olmadığının, Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in basına yansıyan açıklamalarında, inisiyatif kullandığının görüldüğünü anlattı.
Şenay, "Müvekkilim aleyhine ortaya konulan suçlamalar, hükümetin istifa süreciyle ilgili değildir. Bu suçla ilgili müvekkilime atılı hiçbir fiilin bulunmaması nedeniyle müvekkilimin beraatine karar verilmesini istiyorum" dedi.
SANIK LOKMAN EKİNCİ'NİN SAVUNMASI
Duruşmada daha sonra sanıklardan emekli Tuğgeneral Lokman Ekinci'nin savunmasına geçildi.
Ekinci, BÇG'de hiç görev almadığını, bu somut gerçeğe karşın, "BÇG telefon rehberi ve BÇG'ye giriş yetkisine sahip kişiler listesinde ismi geçtiği gerekçesiyle" gözaltına alındığını ve sonrasında tutuklandığını anlattı.
BÇG'nin Genelkurmay Karargahında teşkil edildiğini, faaliyetlerinin gizli saklı olmadığını, bizzat BÇG'de görev aldığını ifade edenlerin beyanlarıyla da BÇG'nin Genelkurmay Karargahında kurulan bir çalışma grubu olduğunu mahkeme sürecinde anladığını ifade eden Ekinci, "BÇG'de hiçbir zaman görev almadım. Bana da BÇG'de yer almam konusunda amirlerimce herhangi bir emir verilmedi" diye konuştu.
Ekinci, 1996-1998 yıllarında Özel Kuvvetler Komutanlığında görev yaptığını belirterek, suçlama konusu dönemde yaptığı çalışmaları anlattı. Bu çalışmalar nedeniyle dahi BÇG'de görev almasının mümkün olmadığını ifade eden Ekinci, "Savcı, dijital ve imzasız iki belgede ismim yer aldığı gerekçesiyle BÇG'de görev aldığımı iddia etmiştir. Varsayımdan hareketle BÇG ve şahsım ilişkilendirilmiştir" diye konuştu.
O dönemde amiri konumunda bulunanların da arasında bulunduğu sanıkların, kendisinin BÇG'de görevlendirilmediğini doğrulayan beyanlarda bulunduklarını aktaran Ekinci, Genelkurmay Başkanlığının, Bilgi Edinme Kanunu kapsamında yaptığı başvuru üzerine, BÇG listesinde ve BÇG tutanaklarında ismi ve imzasına rastlanmadığına ilişkin yanıt verdiğini bildirdi.
Buna karşın, iki imzasız ve dijital belge nedeniyle 14 ay tutuklu kaldığını söyleyen Ekinci, isminin neden bu belgelerde yer aldığı, bunların niçin kendisine tebliğ edilmediğinin araştırılması konusunda suç duyurusunda bulunduğunu, ancak bu konuda şu ana kadar bir işlem yapılmadığını ifade etti.
Ekinci, "Şemdin Sakık gibi bir terör örgütü üyesinin bu davada mağdurluk ve tanıklık talebinin bulunması ben ve benim gibi olan sanıkları yaralamıştır" ifadesini kullandı.
-"Yalan söylediğimi neden düşünüyorsunuz?"
Savunmasının ardından müşteki avukatlarından Necip Kibar'ın "BÇG ile hiçbir ilişkiniz olmadığını, belgelerde isminizin ne suretle geçtiğinizi bilmediğinizi, BÇG'yle ilgili bilgileri medyadan öğrendiğinizi söylüyorsunuz. Önemli görevlerde bulunan bir kişi olarak, BÇG'yi sonradan öğrenmiş olmanız doğal mı?" sorusuna Ekinci, "Genelkurmay Karargahı dışında, Türkiye'nin her yerinde çalışan subay ve astsubaylar var. Karargahtaki bir çalışma Türkiye'nin her tarafında yayımlanamayacağı için doğaldır" yanıtını verdi.
Avukat Kibar'ın, "Sanıklardan Ahmet Nazmi Solmaz, savcılık sorgusunda BÇG'de görevlendirildiğinizi düşündüğünüzü söylüyor" sözü üzerine Ekinci, Solmaz'ın mahkemedeki ifadesinde bunun yanlış olduğunu ifade ettiğini kaydetti.
Ekinci, Kibar'ın, "Şüpheli Ömer Özkan, BÇG'ye ilişkin bir listeyi sivil memur olarak hazırladığını ve sizin isminizin de o listede bulunduğunu söylüyor. Ömer Özkan'ın yalan söylemeyeceği düşünülürse, BÇG'de çalışmadığınızı nasıl ispatlarsınız?" sorusuna ise, "Ömer Özkan'ın yalan söylemediğini düşünüyorsunuz da benim yalan söylediğimi neden düşünüyorsunuz? 16 yıl önce hazırlanan ve 70 kadar kişi olan bir listeyi olduğu gibi hatırlayacak bir kimse düşünemiyorum" karşılığını verdi.
Ekinci'nin avukatı Yasin Tekakça da müvekkilinin BÇG'de bulunmadığını ve hiçbir faaliyetine katılmadığını anlattı.
Duruşmaya daha sonra ara verildi.
SANIK MEHMET AYGÜNER'İN SAVUNMASI
Duruşmada emekli kıdemli Albay Mehmet Aygüner de savunma yaptı. Savunmasına, Türk Silahlı Kuvvetleri'nde (TSK) aldığı görevleri anlatarak başlayan Aygüner, 1 Nisan 1996'da, Deniz Kuvvetleri Komutanlığı İstihbarat Dairesi İstihbarata Karşı Koyma Müdürlüğüne Şube Müdürü olarak atandığını bildirdi.
İddianamede yer alan delillerin hukukiliğinin bulunmadığını savunan Aygüner, "Deniz Kuvvetleri Komutanlığında özel olarak teşkil edilen, kadroya bağlanmış veya personel görevlendirilmesi yapılmış bir BÇG grubu yoktu. Konuya ilişkin yazışmalar, TSK'nın hiyerarşik yapısı dahilinde ve emirler doğrultusunda yapılmıştır. Kesinlikle yasa dışı, gizli bir kuruluş içinde bulunulmamıştır" dedi.
Deniz Kuvvetleri'nde askerliğini yaparken bazı gizli belgeleri sızdırdığı iddia edilen Kadir Sarmusak'ın, davada, "tanık" olarak yer almasını eleştiren Aygüner, Sarmusak'ın ifadesi doğrultusunda, kendilerine yöneltilen suçlamaları kabul etmediğini söyledi.
Aygüner, "Gerek Deniz Kuvvetleri Komutanlığı, gerekse TSK'da, kurumsal hiyerarşi dışında bulunan herhangi bir grubun içerisinde yer almadım. BÇG'nin mevcudiyetine dair herhangi bir gözlemim yada bilgim olmadı. Hükümeti devirmeye teşebbüs suçunu asla kabul etmiyorum. Beraatımı istiyorum"diye konuştu.
-"Sarmusak'ı gündemden çıkarmalıyız"-
Savunmasını tamamlamasının ardından, Aygüner'in sorgusuna geçildi.
Cumhuriyet Savcısı Kemal Çetin, Mehmet Aygüner'e, "Kadir Sarmusak'ı kimlere teslim ettiniz? Genelkurmaydan gelen ekibe teslim edildi mi, edilmedi mi?" sorusunu yöneltti.
Aygüner, "Kadir Sarmusak'ı Türkiye'nin gündeminden çıkarmamız gerekiyor" dedi ve Sarmusak'ı kendisinin Genelkurmaya teslim etmediğini söyledi.
Savcı Çetin'in, "Deniz Piyade Yüzbaşı Cemal Savaşır, Deniz Yüzbaşı Levent Gülmen bu şahsı teslim ettiklerini söylüyor. Sizin bilginiz var mıdır?" sorusuna ise Aygüner, "Yoktur. Ben bir görevle ilgili olarak Ankara dışındaydım. Kendisinin Genelkurmay Başkanlığına teslim edileceğine dair en ufak bir bilgim yoktu. Ayın 28'inden sonra döndüğümde öğrendim" dedi.
-"Muhabir tanık olarak dinlensin"-
Sarmusak'a Genelkurmayda bulunduğu sırada "en ufak bir kötü muamelede bulunulmadığını" söyleyen Aygüner, müşteki avukatlarından Hüsnü Tuna'nın sorusu üzerine, "BÇG Bilgi İhtiyaçları Konulu yazının hazırlanmasında katkısının olmadığını" bildirdi.
Avukat Tuna'nın, Sarmusak olayından sonra sorgulama yapıp yapmadığına yönelik sorusuna, "Bu olay ortaya çıkınca, gecemi gündüzüme katarak, kanunların bana verdiği yetkiye dayanarak, görüşme yaptım, sorgulama metotlarını uygulamadım" ifadesini kullandı.
Avukat Tuna'nın, "Yeni Yüzyıl gazetesinde 5 Mayıs 1997'de yayımlanan Beykoz Külliyesi ile ilgili haberi niçin yaptırdınız?" sorusu üzerine Aygüner, haberin bir suretini gösterdi ve "Bizim bunu yapmamızın mümkün olmadığını ifade ettim" dedi. Aygüner, haberi yapan muhabirin tanık olarak dinlenmesini istedi.
DURUŞMA SONA ERDİ
Duruşma, yarın saat 09.30'a ertelendi.
(20 Ocak 2014, 12:51)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Darbe kaydına tekzip talebi
Darbe kaydına suç duyurusu
28 Şubat davasında mahkeme heyeti ile ilgili tartışmalar
28 Şubat´a Balyoz etkisi
28 Şubat davası duruşmaları
Flaş!!! 28 Şubat davası açıldı
28 Şubat soruşturması manşetlerimiz
28 Şubat süreci manşetlerimiz
28 Şubat iddianamesinde arama yap