Sakarya Adalet ve Vicdan Platformu, son günlerde yoğun şekilde tartışma konusu olan 'Emniyet ve Yargı içindeki gizli yapılanma' hakkında bir suç duyurusu daha yaptı. İlk duyuruya eklenmek üzere çok önemli iki yeni delili içeren suç duyurusunda 3 gün önce düzenlenen yolsuzluk operasyonlarına da atıf yapılıyor. Ülkenin en üst yöneticilerinin dahi bilmediği çok gizli soruşturmaya ait bilgileri Taraf yazarı Emre Uslu'nun 4 ay önceden bildiğinin ortaya çıkması ile diğer Taraf yazarı Mehmet Baransu'nun bu soruşturmaya ait çok gizli belgeleri web sitesi üzerinden medyaya dağıtıyor olmasının adli cunta iddiasının doğruluğuna açık delil teşkil ettiği savunuluyor. Yine suç duyurusunda, bu iki delilin, 3 gün önce gün başlatılan soruşturmanın da aynı yapılanmayla bağlantılı olduğu şüphesini doğurduğuna vurgu yapılıyor.
20.12.2013 13:43 Sakarya Adalet ve Vicdan Platformu'ndan şok bir suç duyurusu daha geldi. Kamuoyunda son günlerde yoğun şekilde tartışma konusu olan 'emniyet ve yargı içindeki cuntasal bir yapılanma'nın konu edinildiği suç duyurusu İmdat Geyve adına Adapazarı Cumhuriyet Başsavcılığına yapıldı.
İki gün önce verilmiş olan aynı konudaki suç duyurusu dosyasına ek delil sunan bu suç duyurusunda; çok önemli iki yeni delil veriliyor ve önceki gün düzenlenen yolsuzluk operasyonlarına da atıf yapılıyor. Ülkenin en üst yöneticilerinin dahi bilmediği çok gizli soruşturmaya ait bilgileri Taraf yazarı Emre Uslu'nun 4 ay önceden bildiğinin ortaya çıkması ile diğer Taraf yazarı Mehmet Baransu'nun çok gizli belgeleri web sitesi üzerinden medyaya dağıtıyor olmasının adli cunta iddiasının doğruluğuna açık delil teşkil ettiği savunuluyor. Yine suç duyurusunda, bu iki delilin, 3 gün önce başlatılan soruşturmanın da aynı yapılanmayla bağlantılı olduğu şüphesini doğurduğuna vurgu yapılıyor.
İki gün önceki asıl suç duyurusunda ise yargı ve özellikle emniyet istihbarat içinde birbiriyle bağlantılı olan illegal bir yapılanmanın devletin makamlarını ve imkanlarını illegal şekilde kullanarak meşru yollarla seçilmiş hükümeti yıpratmak ve devirmek için yasadışı faaliyette bulunduğuna yönelik bir şüphenin kamuoyunda tartışılmaya başlandığı dile getiriliyordu.
Yine o suç duyurusunda, bu yapılanmanın varlığına ve Taraf gazetesi sorumluları ile gazeteciler Mehmet Baransu ve Emre Uslu'nun da bu yapılanmayla bağlantılı olabilecekleri şüphesine dair somut bulgular sıralanıyordu. 7 Şubat 2012 tarihinde meydana gelen MİT krizinin aynı yapılanmanın bir eylemi olabileceğine de değinilen suç duyurusunda iddia konusu olduğu üzere, yapılanmanın seçimler öncesi başlattığı manipülasyonlarını yenileriyle sürdürebileceğine de dikkat çekiliyordu.
İşte bu ilk suç duyurusundakilere ek olarak sunulan iki delilin, hem yapılanmanın varlığını daha somut şekilde göstermesi hem de önceki gün başlatılan operasyonların da aynı yapılanmayla bağlantısı şüphesini ortaya koyması bakımından çok büyük bir önemi bulunuyor.
------------------------------------------------------------------------------
İşte bugün verilen ek suç duyurusu:
SUÇ DUYURUSU DİLEKÇEMİZE EK DELİLLERİN EKLENMESİ TALEBİ
ADAPAZARI CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA
(TMK 10. Maddeye göre özel yetkili)
ŞÜPHELİLER: Taraf gazetesi sorumluları, muhabir Mehmet Baransu, gazeteci Emre Uslu, soruşturma ve inceleme sonucunda tespit edilecek diğer kişiler.
MÜŞTEKİ: İmdat GEYVE, SAKARYA-GEYVE, Tel:..
SUÇLAR: Türkiye’de kaos çıkarmak, anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs etmek ve edenlere yardım etmek, yasama yürütme ve yargının faaliyetlerini engellemek, hukuka ve kanunlara alenen uymamak ve uymamayı teşvik etmek, halkı kin nefret ve düşmanlığa sevk etmek, çıkar amaçlı organize suç örgütü kurmak yönetmek ve üye olmak, kaosa sebep olmak, insanları korkutmak, ekonomik ve toplumsal krizlere sebebiyet vermek, insanlığa karşı işlenen suçlardan (TCK 77.madde) olan topluma karşı baskı, travma işkence yapmak. TCK 327., 328., 329. ve 336. Madde, görevi kötüye kullanmak, çıkar amaçlı olmak organize suç örgütü kurmak, yönetmek ve üye olmak
İZAH: 18 Aralık 2013 tarihinde TMK 10. Maddeye göre özel yetkili İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA ulaştırılmak üzere GEYVE CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA elden teslim ettiğimiz ve 2013/822 evrak kayıt numarası ile UYAP’a kaydedildiği öğrenilen suç duyurusu dilekçemizde ‘Deliller’ bölümüne aşağıda sunduğumuz iki yeni delilin eklenmesini talep ediyoruz.
Son günlerde ana gündem maddesi olan 'emniyet ve yargı içindeki gizli cunta yapılanması'na dair iki yeni delil ortaya çıkmıştır.
-İlk delil Emre Uslu’nun mesajı-
Delillerden ilki, evrak kayıt numarasını verdiğimiz suç duyurusuna da konu olan o yapılanmada adı geçen Taraf yazarı eski polis Emre Uslu'nun 12 Ağustos 2013'te twitter hesabından yazmış olduğu bir twitte önceki gün düzenlenen geniş çaplı yolsuzluk operasyonlarına atıf yapılmakta oluşudur. 12 Ağustos 2013 tarihli mesajda "Bakan cocuklarinin adi yolsuzliklara karismissa Kim Guler kim aglar?" ifadesi yer alıyor. Burada İçişleri Bakanı Muammer Güler'e atıf yapıldığı hissediliyor. Zira, Muammer Güler'in oğlu da gözaltına alınanlar arasında yer almaktadır. İçişleri Bakanı Güler'in dahi bu gözaltıdan habersiz olduğu ortaya çıkmıştır.
Emre Uslu, önceki akşam (17 Aralık 2013) CNN Türk'teki Cüneyt Özdemir'in sunduğu 5N1K programına telefonla bağlanarak, programda bulunan Sevilay Yükselir'e hakaret etmiş, yalancılıkla suçlamış, öyle bir twit atmadığını savunmuştur. Ancak, Sevilay Yükselir canlı yayında o twiti gün-ay-yıl-saat-dakika belirterek okuyunca Emre Uslu "ben o bilgileri kahvehaneden duymuştum" diyerek twiti kabul etmiş ancak bu kez de bahane bulmaya çalışmıştır. Canlı yayında gerçekleşen bu gelişme dahi kanaatimizce başlı başına ayrı bir delil teşkil etmektedir.
O operasyonların adalet bakanına bile haber verilmeden ve UYAP'a içeriği girilmeden 1 yıldır çok gizli yürütüldüğü ve gözaltılara başlanıldığı savcılık tarafından savunulmasına karşın, 4 ay önce Emre Uslu'nun bunun haberini nasıl aldığı, gözaltına alınacaklardan birisinin de İçişleri Bakanı Muammer Güler'in oğlu olduğunu nasıl bildiği ise asıl delili teşkil etmektedir.
-İkinci delil Mehmet Baransu’nun gizli evrakları yayınlaması-
Dosyaya sunduğumuz ikinci yeni delil ise, Taraf gazetesi muhabiri Mehmet Baransu'nun çok gizli olan ve ülke yöneticilerinin dahi ulaşamadıkları bilgileri kurduğu yeni bir web sitesinden yayınlamaya başlamış olmasıdır. 1 yıl boyunca çok gizli olarak yürütülen bu soruşturmaya ait evraklarının Baransu'ya nasıl ulaştığı hususu aynı şekilde düşündürücüdür.
Bu iki delil, önceki gün başlatılan soruşturmanın da aynı yapılanmayla bağlantılı olduğu şüphesini doğurmaktadır. Çünkü bahsi geçen isimler Emre Uslu ve Mehmet Baransu hakkında, evrak kayıt numarasını verdiğimiz 18 Aralık 2013 tarihli suç duyurumuzda önceki gün düzenlenen operasyonlar yer almamıştı. O suç duyurumuzda, 'Emniyet ve Yargı içindeki gizli yapılanma' konu ediniliyordu. Suç duyurusunda, Emre Uslu ile Mehmet Baransu'nun da o yapılanmada yer aldığı şüphesi çeşitli bulgular ışığında dile getiriliyordu. Ancak Emre Uslu'nun dün ortaya çıkan bu twit mesajı ile Baransu'nun önceki günkü operasyonlara ait çok gizli soruşturma bilgilerine ulaştığının açığa çıkmasının suç duyurumuza eklenecek çok önemli iki yeni delili teşkil ettiği izahtan varestedir.
Baransu'nun çok gizli evrakları yayınlamakta oluşu, soruşturmanın aynı yapılanma tarafından başlatıldığını ya da dosyadaki bilgilerin o yapılanma tarafından ele geçirilerek Baransu'ya sızdırıldığını ve bu yolla seçimlerin hemen öncesinde kamuoyu yönlendirme faaliyetinin yürütüldüğünü kanaatimizce çok net şekilde ispatlamaktadır.
-Arınç’ın dikkat çektiği ayrıntılar da delil teşkil ediyor-
Öte yandan Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç da Emre Uslu’nun tweet mesajına dikkat çekerek tepki göstermiştir. Arınç’ın açıklamasındaki bazı ifadeler de dosyaya delil olarak girecek iddialar içermektedir.
Arınç konuyla ilgili şöyle konuşmuştur:
"Siyasi olarak bu meseleye bakma hakkımız var. Çünkü, üç-dört gün öncesinden başlayarak, dört-beş ay öncesinden başlamaya kadar bu tür bir suçlamayla bazı insanların karşı karşıya gelecekleri çok açık bir şekilde yazılıyordu. Emniyetten atılma insanlar twitlerinde 4 ay önce 5 ay önce, "Güler mi? Ağlar mı, barışır mı... bilmem ne derken, İçişleri Bakanımızın oğluyla ilgili bir takım işaretleri vermişler. Biz bugün farkında oluyoruz. Çünkü biz iyi niyetliyiz. Ve Türkiye'de hukukun egemen olduğunu düşünüyoruz. Üç-beş gün öncesinden "artık her şey bitti, savaşacağız, herkes için kötü olacak..." bir yerlere telefonlarla "şunlar bunlar tutuklanacak"tan, "şunlar bunlar hakkında resimler, kasetler, fotoğraflar servise konacak" tehditlerini siz de duyuyorsunuz, biz de duyuyoruz. Ama bazılarının bu kadar alçalabileceğini, belden aşağı, insanların kişilik haklarına saygısızlık yapacaklarını gerçekten düşünmemiştik. Saflığımıza verin."
Sayın Arınç’ın da vurguladığı gibi ve bizim evrak numarasını verdiğimiz suç duyurumuzda belirttiğimiz gibi gazeteci Mehmet Baransu, birkaç gün önce, “Daha bavulu açmadım o (MİT belgesi) klasördeki bir belgeydi” diyerek ilerleyen günlerde yeni belgeleri ortaya çıkarmakla tehdit etmiştir. Çok gizli olan ve devlet yöneticilerinin dahi içeriğinden haberdar olmadığı bir soruşturmanın evraklarına Mehmet Baransu’nun ve yine somut şekilde gösterildiği gibi Emre Uslu’nun nasıl ulaştıkları düşündürücüdür. Bu durum, suç duyurumuzda da belirtildiği gibi, kanaatimizce gazetecilik faaliyetini aşmakta ve bu kişilerin bahsi geçen adli cunta yapılanmasıyla bağlantılı hareket ederek kamuoyunu organize şekilde yönlendirmeye çalıştıkları şüphesini güçlendirmektedir.
DELİLLER: Tüm yasal deliller, tanıklar, bilahare tarafımızca dosyaya sunulacak diğer deliller ile aşağıda verilen ilgili haberler:
“İşte ´Adli Cunta´nın delili”, http://www.kontrgerilla.com/mansetgoster.asp?haber_no=5742
NETİCE-İ TALEP: Evrak numarasını verdiğimiz önceki suç duyurumuzda delilleriyle gösterildiği gibi; yargı ve özellikle emniyet istihbarat içinde birbiriyle bağlantılı olan illegal bir yapılanmanın devletin makamlarını ve imkanlarını illegal şekilde kullanarak meşru yollarla seçilmiş hükümeti yıpratmak ve devirmek için yasadışı faaliyette bulunduğu şüphesi söz konusudur.
Bu yapılanmanın, 17 Aralık 2013 tarihinde geniş çaplı olarak düzenlenen yolsuzluk operasyonlarını düzenleyen soruşturma görevlileriyle bağlantısının bulunduğu şüphesi de, bu dilekçemizde sunduğumuz iki yeni delil ile ortaya çıkmıştır.
Taraf gazetesi sorumluları ile Mehmet Baransu ve Emre Uslu’nun, ve bağlantılı oldukları şüphesi bulunan emniyet ve yargı içindeki illegal bir oluşumun; yalan ve çarpıtma haberler yaparak yayın yoluyla kamuoyunu yanıltmaya çalışmak, dini duyguları cemaati ve dershane tartışmalarını manivela olarak kullanarak toplumda iç çatışma ve kaos oluşturmaya çalışmak, seçilmiş meşru hükümete karşı devletin makamlarını ve imkanlarını illegal şekilde kullanarak ve açıklanması yasak olan gizli belgeleri çarpık bilgilerin eklenmesiyle yayınlayarak yıpratmaya çalışmak, Türkiye’de kaos çıkarmak, halkı kin nefret ve düşmanlığa sevketmek, anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüs etmek ve edenlere yardım etmek, yasama yürütme ve yargının faaliyetlerini engellemek, Hükümete ve onun nezdinde onu seçen kamuoyu kesimlerine tehdit ve şantaj yöneltmek, hukuka ve kanunlara alenen uymamak ve uymamayı teşvik etmek, çıkar amaçlı organize suç örgütü kurmak yönetmek ve üye olmak, kaosa sebep olmak, insanları korkutmak, ekonomik ve toplumsal krizlere sebebiyet vermek, insanlığa karşı işlenen suçlardan (TCK 77.madde) olan topluma karşı baskı, travma işkence yapmak, TCK 327., 328., 329. ve 336. Madde, görevi kötüye kullanmak suçlarını işlediği kanaatindeyiz.
7 Şubat 2012 tarihinde meydana gelen 5 MİT yetkilisinin gözaltına alınması girişiminin de bu suç duyurusuna konu olan aynı yapılanmanın daha önceki bir faaliyeti olduğu şüphesi söz konusudur.
Kanaatimizce yasadışı iş çevirenler yalana, tehdit ve şantaja, yasaya saygılı olanlar ise yasalara müracaat ederler. Bu nedenle biz bu suç duyurusunu yapmış, kamuoyunun temsilcisi olan savcılık makamına müracaat ederek bizim adımıza somut bulgularla ortaya konulmuş olan bu şüphe ve suçları soruşturmasını beklemekteyiz.
Bahsi geçen şüphelerin aydınlatılmasını, yapılanmanın ve o yapılanmada yer alan şüphelilerin tespit edilmesini, bu kişilerin belirtilen suçlar ve tespit edilebilecek diğer suçlardan ve bu suçlara uygun yasa maddelerinden soruşturulmasını, yargılanmasını ve cezalandırılmasını arz ve talep ederiz.
18 Aralık 2013 tarihinde TMK 10. Maddeye göre özel yetkili İSTANBUL CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA ulaştırılmak üzere GEYVE CUMHURİYET BAŞSAVCILIĞINA elden teslim ettiğimiz ve 2013/822 evrak kayıt numarası işle UYAP’a kaydedilen suç duyurusu dilekçemizde ‘Deliller’ bölümüne yukarıda sunduğumuz iki yeni delilin eklenmesini ayrıca talep ediyoruz.
20.12.2013 İmdat GEYVE, Tel:..
Sakarya Adalet ve Vicdan Platformu
Evrak Kayıt no: 2013/11954 Savcı Mustafa Bey’e elden teslim edildi. UYAP’a kaydedildi.
ADALET PLATFORMU: SUÇ DUYURUSUNUN ÖRTBAS EDİLMESİNE SESSİZ KALMAYIZ
Yargı içindeki bir yasadışı gizli cunta yapılanmasının yargı tarafından araştırılmasını talep eden bu suç duyurusuna yargı makamlarının nasıl tavır göstereceği merak konusu oldu.
Suç duyurusuyla ilgili bir açıklama yapan Adalet Platformu, önceki suç duyurusu ile bu suç duyurusunun akıbetinin medyanın da yardımıyla yakından takip edileceğini ve hasıraltı edilmesine izin verilmeyeceğini açıkladı. Platform ayrıca, daha önce dile getirdikleri İş Bankası ve CHP bağlantılı yolsuzluk olayının da bu yapılanmayla bağlantılı olduğunu dile getirdi.
(Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
(20 Aralık 2013, 13:43)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: