Oyuncu Levent Kazak, Türkmax ekranlarında yayınlanan ´Heberler´ programında birlikte çalıştığı ve Gezi Parkı eylemlerinde attığı twitte kalabalıkları gösterilere katılmaya çağırdığı için tepki gören sanatçı Memet Ali Alabora´ya destek amacıyla bir imza kampanyası başlattı. Ancak bu kampanya içerdiği mesajlar nedeniyle tepki görecek gibi görünüyor.
02.07.2013 11:24 Oyuncu Levent Kazak, Türkmax ekranlarında yayınlanan Heberler programında birlikte çalıştığı ve Gezi Parkı eylemlerinde hedef haline gelen Memet Ali Alabora için bir imza kampanyası başlattı. Kazak, imza kampanyası metninde şu açıklamayı yaptı:
Geçtiğimiz hafta Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, bir sanatçıyı, bir sendika başkanını, bir vatandaşını milyonlarca seçmenine defalarca yuhalatıp, açık bir hedef olarak işaret ederken, bugün de Ankara Belediye Başkanı Melih Gökçek katıldığı bir televizyon programında, yine Memet Ali Alabora için, Allah´ın izniyle devlet bunu yakalayacak ve ben Alabora´yı içeride göreceğim demiştir.
Bir sanatçının böylesi bir şekilde hedef gösterildiği tarihte görülmemiştir. Demokrasi ülküsüne sahip çıkan hiçbir ülkenin tanık olmadığı bu orantısız düşmanlığı reddediyoruz.
Tüm insanların kendini ifade etme, istediği gibi yaratma, oynama, yazma, görüşünü yaratısına yansıtma hakkı vardır. Buradan bir suç çıkarma gayreti, hepimizin hayatına dolaysız bir saldırıdır. Bir ´tweet´ ile insanları ayaklandırmak, bir tiyatro oyunu ile darbe provası yapmak, faiz lobisi ile Mısır´da buluşmak gibi temalar ancak komedinin alanında kendine yer bulur; ne siyasetin ne de hukukun.
Gezi Parkı´nda ne olduğunu bir türlü anlamak istemeyen bu anlayışın, -ki gerçeği görmemek adına harcanan trajikomik bir çabadır bu -, Memet Ali Alabora´ya yönelik saçtığı bu nefret yüklü söylem son derece tehlikeli boyutlara gelmiş, onu ´sivil ölüme´ mahkum etme çabaları hızlandırılmıştır.
Bu linç projesini, bu sindirme çabasını sürdüren sorumlulara sesleniyoruz: Yeter artık, saçmalamayı kesin.. Suç işliyorsunuz. Hukukçulara, medyaya, köşe yazarlarına sesleniyoruz: Bu suça, bu lince lütfen sessiz kalmayın. Mehmet Ali´nin kimliğinde hepimizi hedef alan bu ´Nefret´ diline karşı bir araya gelelim ve karşısında duralım; Mehmet Ali neyse, biz de oyuz
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ HERKES İÇİN GEÇERLİ DEĞİL Mİ?
Kazak´ın sözleri bu şekilde.. Ancak imza kampanyası içerdiği mesajlar nedeniyle tepki görecek gibi görünüyor. Alabora´ya en ufak bir eleştirinin yer almadığı imza metninin çelişkilerle dolu olduğu görülüyor. Örneğin, ´Herkesin ifade özgürlüğü var´ diyor Kazak. Peki sormak gerek. Başbakan ve Gökçek´in ifade özgürlüğü yok mudur?.. Üstelik onlar birer siyasetçi. Konuşmak onların işi.
Kazak´ın bir diğer çelişkisi, bir taraftan ´suç çıkarmaya çalışmayın´ derken diğer taraftan ´suç işliyorsunuz´ diye Erdoğan´la Gökçek´i suçlaması.
Bir ´tweet´ ile insanları ayaklandırmak, bir tiyatro oyunu ile darbe provası yapmak, faiz lobisi ile Mısır´da buluşmak gibi temalar ancak komedinin alanında kendine yer bulur; ne siyasetin ne de hukukun derken Levent Kazak siyasetin alasını yapıyor. Alabora ve benzerlerinin twitleri ile bir çok kişi Gezi´ye katılıp polisle çatışmadı mı, esnafın dükkanlarını yağmalamadı mı? Bu sanat olarak mı görülmeli?.. Sanatçı sanatçılığını yapsa kimse ona böyle eleştiri yöneltmez. Sanatçı muamelesi görür. Ama sanatçılığını bir yana bırakıp şiddet olaylarına katılırsa, siyasi mesajlar verirse, bununla yetinmeyip başkalarını da Mesele Gezi parkı değil sen hala anlamadın mı diye şiddet olaylarına çağırırsa, herhalde hedeflediği insanların da kendini savunma hakkı olmalı.
Gezi Parkı´nda ne olduğunu bir türlü anlamak istemeyen bu anlayışın, -ki gerçeği görmemek adına harcanan trajikomik bir çabadır bu.. derken Levent Kazak gerçeği sadece kendilerinin gördüğünü, görmeyenlerin ise trajikomik olduklarını iddia edebilmektedir. Kazak, bu sözleriyle Mesele sadece Alabora´yı savunmak değil sen hala anlamadın mı demekte, lince tepki gösteriyorum derken Gezi olaylarının haklılığını savunmaya geçmiş olmaktadır.
Kazak, orantısız düşmanlıktan bahsediyor. Neymiş acaba orantısız olan?.. Sonuçta Alabora´nın ve diğerlerinin yaptığı ortada. Kimse onlara iftira atmıyor. Hedef de göstermiyor. Sadece yaptıkları ortaya konuluyor. Uydurma ve yalan haberler söz konusu değil. Olan sadece sessiz çoğunluğun sesini çıkarması. Olay sadece bu. Başka bir şey değil. Yoksa gık bile denilmemeli mi?
Hükümete destek verenler yasal şekilde miting alanlarında seslerini duyurdularsa, Gezi´dekiler gibi yasadışı gösteriler yapmadılarsa, esnafın dükkanlarını tahrip etmedilerse, hukuk içinde kaldılarsa bu mu orantısız tepki?.. Aslında doğru.. Gayet orantısız bir tepki; azgın azınlığın taşkınlığına karşı sessiz çoğunluğun sadece ses vermesi.. Halkın çoğunluğu efendice hareket edip taşkınlık yapmıyorsa, seçim sandıklarında Erdoğan´ı tercih ediyorsa, şimdi de yaptığının arkasında durup ona sahip çıkıyorsa ve sizler de azınlıkta kalıyorsanız bunun nedeni sizlerin bu orantısız ve kibirli yaklaşımı değil mi? Sizler değil misiniz halkı beğenmeyen, ´göbeğini kaşıyan, bidon kafalı, makarna ekmeğe oy satan´ diye onları aşağılayan. Onların oyu ile bizimki nasıl bir olabilir diyen?
Sanal dünyalarınızda istediğiniz senaryoyu yazıp oynamaya alışkınsınız. Filmlerde dizilerde istediğinizi asar istediğinizi devirirsiniz. Ama burası gerçek dünya. Burada o senaryolar geçmez. Sanatçılığı bırakıp siyasetçiliğe soyunuyorsanız, o zaman mesele sanat değil sen hala anlamadın mı durumları ortaya çıkar. Bu tür sözleri söyleme hakkı sadece sizlere mi ait olmalı?
Bir hareket yapıyorsanız arkasında durmayı bilmelisiniz. Siyaset yapmak istiyorsanız da kurun bir parti ya da var olanlardan birine katılın. Sanat yapacaksanız da yapın size karışan yok. Film ve dizi senaryolarının gerçek hayatta işe yaramadığını öğrenin. İki dünyayı birbirine karıştırmayın. Senaryolarınızı sahne dışına taşırmayın. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
(02 Temmuz 2013, 11:24)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Sofuoğlu destek, Memet alabora
Saygılı değil, kaygılılar
Cem Yılmaz´ı eleştirdi, kendi yaptı
TAKSİM GEZİ OLAYLARIYLA İLGİLİ MANŞETLERİMİZ
Belgesel: Gezi´nin Ardındakiler