2007´de Malatya Zirve Yayınevi´nde biri Alman uyruklu 3 kişinin öldürülmesine ilişkin davada 79. duruşma görülüyor. Gizli tanık İlker Çınar´ın çapraz sorgusu 7. celsede tamamlandı. Duruşmada reddi hakim talebi reddedildi. Diğer bazı talepler üzerine mahkemenin ara karar alması bekleniyor.
04.06.2013 15:39 Malatya´da 18 Nisan 2007 tarihinde Zirve Yayınevi´nde çalışan Alman uyruklu Tilman Ekkehart Geske ile Necati Aydın ve Uğur Yüksel´in öldürülmesiyle ilgili Malatya 3. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen davanın 79. duruşması görülüyor. Gizli tanık İlker Çınar´ın çapraz sorgusuna 7. celsede de devam edildi.
GİZLİ TANIK İLKER ÇINAR´IN SORGUSU BİTTİ
İlk olarak Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, gizli tanık İlker Çınar´a sorular yöneltti.
Mahkeme Başkanı Hayretin Kısa: TUSHAD kimliği teslim edilirken, sana herhangi bir tutanak imzalatıldı mı?
İlker Çınar: Bana TUSHAD kimliğini Mehmet Ülger´in elinden aldığımda bana bir tutanak verilmiş olabilir. Ben evime gittiğimde bulduğumda size teslim edeceğim.
Kısa: Sizi istihbari dinleme gerekçelerinden birisi tarihi eser konusu. Senin tarihi eserlerle ilgili alakan nedir?
Çınar: Ben bunları kabul etmiyorum. Ben tarihi eser kaçakçılığı yapmadım. Benim dedemden kalma birkaç küpüm var.
Kısa: Murat Göktürk İstanbul Savcılığı´ndaki ifadesinde, Kayseri Bölge Komutanlığı´nın emri ile Malatya´da misyonerlik, Niğde´de ise Hizbullah konularında toplantılar yapıldığını, ayrıca Şükrü Sarıışık döneminde 2. Ordu Komutanlığı´nda da toplantılar yapıldığını söylemiş. Bu konuda bildiklerin var mı?
Çınar: Şükrü Sarıışık döneminde Malatya´da misyonerlik, Niğde´de ise Hizbullah toplantıları yapılıyordu. Cuma günleri 2. Ordu Komutanlığı´nda toplantılar yapılıyordu. Mehmet Ülger ve Haydar Yeşil´in bilgilendirme yaptıkları söyleniyordu, konuşmalarda geçiyordu.
Kısa: Emre Günaydın´ın toplantıda isminin geçtiğini söylüyorsun, diğer sanıkların isimleri geçiyor muydu?
Çınar: Emre Günaydın isminin dışında başka isim geçmedi.
Kısa: İsimleri geçmemiş olabilir, herhangi bir grup geçti mi?
Çınar: Hayır, herhangi bir grup geçmedi.
Kısa: Bu olayla başka söylemek istediğin bir şey var mı?
Çınar: Teşekkür ederim. Ben 2007 yılında özellikle cinayetlerin olduğu akşam, 18 Nisan´ı 19 Nisan´a bağlayan gece bir hüsranla karşılaştım. Tehditler ve baskılarla susturulmaya çalışıldım. Ben cinayetle ilgili resmin hiçbir yerinde yokum. Bu olayı korkutma amaçlı olarak yapacaklardı. Bunu bana söylediklerine pişman oldukları için beni dinlemeye başladılar. Ben brifing amacıyla orada bulunuyordum. Şu anda ifade edemediklerimi söylemek istemiyorum. Bu sürede çok baskılar gördüm. Bana cemaatin adamı dediler. Benim Fethullah Gülen cemaati ile inanç konusunda zaten bağlantım yoktur. Ben ne dediysem hard diskten çıktı. Ben esasa dayalı ne varsa söyledim. Bana esasa dayalı soru sormadılar.
Av. İlkay Sezer: Tanıklıkla ilgili beyanı varsa alalım, değerlendirme yapmasına gerek yoktur.
Çınar: Esasa dayalı adam gibi karşıma sorular gelmesini istedim. Adalete yardımcı olmaya çalıştım. Bugün buraya kadar geldim. Ben bunu bir ilahi görev olarak görüyorum. Ben davanın hem tanığı ve hem de sanığıyım. Sanıklara soru sormak istiyorum.
Sanık avukatları böyle bir talebin usule aykırı olduğunu, sanık olarak huzurda soru sorabileceğini öne sürdü. İsteğin usule aykırı olmadığını söyleyen Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa talebi kabul etti.
Bu gelişme üzerine söz alan Ülger´in avukatı Halis Önal, Çınar, sanığın bu şekilde soru sormasının kanına dokunduğunu söyledi. Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa ise Çınar´ın sanık sıfatıyla son savunmasını yapmakta olduğunu vurgulayarak, soru sorabileceğini, sanıkların istemezlerse yanıt vermeme haklarının bulunduğunu hatırlattı. Önal´ın ısrar etmesi üzerine Mahkeme Başkanı Kısa avukatı uyardı.
Av. Halis Önal: Şiddetle karşı çıkıyorum. Bu kendisini ne sanıyor? Tanık, sanığa soru soramaz.
Kısa: İtirazınızı reddediyorum.
Av. İlkay Sezer: Bu kişi dosyamızın sanığıdır. Bu sanık buraya gelmek istemeyen bir kişidir. Adı sanı bellidir.
Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa: Sorularını alalım.
Mahkemenin izin vermesi üzerine sanıklara tek seferde sorular yönelten İlker Çınar, ilk sorusunu tutuklu sanıklardan eski Malatya Jandarma Alay Komutanı Mehmet Ülger´in cevaplamasını istedi. Çınar, Bir albay, bir akademisyen ve bir papazı bir araya getiren yapıyı açıklar mısın? Benim telefonlarımı yasadışı, kaçakçı, uyuşturucu taciri gibi göstererek farklı nedenlerle yasa dışı yollarla dinlediniz. Ne gibi bir suç unsuruna rastladınız? Bununla ilgili adli tahkikat yaptınız mı? Cinayetlerden sonra niye manipülatif ve dezenformasyon amaçlı sahte belge hazırladınız? Astsubay Abdullah Atılgan niye ilahiyatçı Ruhi Abat´a biat ediyor? Cinayetlerden 15 gün önce Ruhi Abat bana niye ´irtibatı kestik´ rolü oynattı? şeklinde sordu.
İlker Çınar, yaklaşık 20 soru yöneltti. Ancak sorularla verdiği ifadesini tekrarlayınca, mahkeme başkanı soru sormasını durdurdu.
Av. Sezer: Bu tanığın yorum ve değerlendirmelerini aldık. Yeni iddialar çıkarsa şaşırmayacağım. İlker Çınar´ı baskı altına alacak bir soru sorulmadı. Tüm sorular kendi ifadesi üzerinden soruldu. Birlik komutanının rütbesini söyleyemedi. Komutanlarının isimlerini söyleyemedi. Çok önemli bir şey söyledi; Hurşit Tolon´la hiç yüz yüze görüşmediğini söyledi. Hurşit Tolon´la ilgili söyledikleri kendisinin bilgi ve görgüsüne dayanmıyor. Katıldığı kurslarla ilgili bir tane tanıdık isim söyleyemedi. Sadece Levent Ersöz´ün ismini söyledi. İlker Çınar, ifadelerinde TUSHAD´ın önce devlet içinde, mahkemedeki ifadesinde ise devletin dışında bir yapı olduğunu söyledi. Gittiği tüm illerdeki alay komutanlarınca karşılandığını söyledi, ancak sadece Mehmet Ülger´in ismini verebildi. Hiç askeri mahkemede yargılanmadım dedi, ancak bu mahkeme kararının altında Anayasa Mahkemesi üyesinin de, Askeri Yargıtay başsavcısı ile birlikte bugün çok önemli makamlarda bulunuyorlar. İlker Çınar´ın kabul etmediği belgeler için Adlı Tıp Kurumu bilirkişilerine yaptırdığımız raporda, imzaların İlker Çınar´a ait olduğu anlaşılmıştır. Hurşit Tolon ile ilgili tutukluluk, Silivri´deki davayı etkiliyor. Hurşit Tolon ile ilgili tüm suçlamalar İlker Çınar´ın diğer sanıklardan duyduğu bilgilere dayalı. Hurşit Tolon hakkında tahliye verilmesini talep ediyorum.
REDDİ HAKİM TALEBİ REDDEDİLDİ
Bu arada, Mehmet Ülger´in avukatı Halis Önal, mahkemeye dilekçe sunarak, mahkeme başkanı hakkında reddi hakim talebinde bulundu. Mahkeme heyeti, talebin davayı uzatmaya yönelik olduğunu değerlendirerek isteği reddetti.
Mahkeme Başkanı Kısa: İlker Çınar diğer duruşmalarda olamayacağı için söylemek istediği ne varsa söylemesini istedik. Aklınıza bir şüphe gelmesinden biz rahatsız oluruz. Mümkün olduğu kadar herkese söz hakkı vermek istiyoruz.
TALEPLER
Sanık Salih Gürler: Ben iddia edilen örgütün üyesi değilim. Olay yerine Emre Günaydın´ın tehditleri ile gittim. Yattığım süre göz önüne alınarak tahliyemi istiyorum.
Sanık Abuzer Yıldırım: İddia edilen terör örgütüne üye değilim. Herhangi bir bilgim de yoktur. Emre Günaydın´ın tehdidi ile olay yerine gittim. Bu olay 4 kişinin üzerine kalacaktı. Bu örgütü çıkartanlara teşekkür ediyorum. Tezgah önceden kurulmuş, Emre Günaydın´ı bir şekilde çıkartacaklardı. Emre Günaydın´a deli raporu alınca hiçbir şey olmayacaktı.
Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa: Emre Günaydın´a deli raporu alınacağını nereden biliyorsun?
Sanık Yıldırım: Bu bir gerçek. Emre Günaydın bir şekilde cezaevinden çıkartılacaktı. Olay, 4 gariban ailenin çocukları üzerine kalacaktı. Yattığım süre göz önüne alınarak tahliyemi istiyorum.
Sanık Emre Günaydın: Benim hiçbir ifademde deli raporu ile ilgili bir ifadem oktur. Kendi yalanlarıdır. Bu 4 kişinin Emre Günaydın´dan korkuyoruz demeleri inandırıcı değildir. Daha önce de arkamda mafya olduğunu söylediler, bilmiyorlar ki ne diyeler? Bir şey söyleyecektim, neyse savunmamda anlatırım.
Sanık Cuma Özdemir: 4 tane kandırılmış, 1 tane inandırılmış genciz. Bunu İlker Çınar da söyledi. Tahliyemi talep ediyorum.
Elbistan Cezaevi´nden video konferans yöntemiyle katılan tutuklu sanık Varol Bülent Aral, ´Deniz Uygur´ adıyla davanın gizli tanığıyken deşifre olan ve soruşturma kapsamında birçok önemli ifşaatta bulunan davanın hem tanığı hem de sanığı İlker Çınar için tehditvari sözler kullandı. Aral, Çınar´ın Ankara´da bulunduğunu belirterek ?Gizli tanıklara ne yapılması gerekiyorsa yapılacak.? dedi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, Aral´a ?Ne yapacaksın?? diye sordu. Aral da ?Meşru olarak ne yapılması gerekiyorsa yapılacak.? şeklinde konuştu.
Duruşmada savcı, sanıkların tutukluluk hallerinin devamını talep etti.
Mahkeme heyeti, duruşmaya ara verdi. Duruşmanın sonunda mahkemenin ara karar vermesi bekleniyor. (İHA)
DAVA 9 EYLÜL´E ERTELENDİ
Talepleri dinleyen mahkeme heyeti ardından ara kararını açıkladı. Mahkeme heyeti, dava kapsamında tutuklu bulunan 17 sanığın tutukluluk hallerinin devamını kararlaştırdı.
Mahkeme Başkanı Hayrettin Kısa, ?Eylül ayına kadar dosyadaki tüm eksiklikleri giderip, savunmalar alındıktan sonra dosyayı mütalaa için savcılığa tevdi edeceğiz. Hard diskteki görüntüler bilirkişiye gönderildi.? dedi.
Sanık Mehmet Ülger´in avukatının reddihakim talebinin Diyarbakır Nöbetçi Ağır Ceza Mahkemesi´nce değerlendirilmesine karar verildi.
Duruşma 9 Eylül´e ertelendi.
(04 Haziran 2013, 15:39)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Eymür´den Zirve´de şok iddialar
Zirve tanığı yeniden ifade verdi
Çınar´dan mahkemede şok iddialar
Zirve´yi başlatan papazdan şok itiraflar
Zirve derinleşiyor: Yeni deliller
Zirve davaları birleştirildi
İşte 761 sayfalık ek iddianamesi
Zirve ek iddianamesi kabul edildi
Malatya Zirve Katliamı ve Ergenekon bağlantısı manşetlerimiz
Dink ve Zirve aynı ekibin işi
Ergenekon ve Balyoz, Malatya´da ´zirve´ yapmış
Tanık: Malatya ve Dink ´Kafes´ işi
Zirve Yayınevi Katliamı ile Kafes davaları birleşebilir
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap