Ergenekon davasında 306. duruşma görülüyor. Tutuklu sanık emekli orgeneral Hasan Iğsız esas hakkındaki savunmasını yaparken oğlu Hüseyin Hakan Iğsız, anahtarlık şeklindeki kamera ile duruşma salonunda kayıt yaparken yakalandı. Bir jandarma erin fark ettiği olay sonrası Hüseyin Hakan Iğsız gözaltına alındı.
30.05.2013 14:03 Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük´ün de aralarında bulunduğu 66´sı tutuklu 275 sanıklı Ergenekon davasının 306. duruşması başladı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nce, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi´nde oluşturulan salonda görülen duruşmada, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, emekli Orgeneral Hasan Iğsız, Gazeteci Tuncay Özkan, emekli Tuğgeneral Veli Küçük ve eski Özel Harekat Dairesi Başkanvekili İbrahim Şahin´in de aralarında bulunduğu 45 tutuklu sanık hazır bulundu. Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, emekli Orgeneral Hurşit Tolon ve YAŞ üyesi Orgeneral Nusret Taşdeler´in de aralarında bulunduğu 21 tutuklu sanık ise duruşmaya katılmadı. Bu davadan tutuksuz, başka davadan tutuklu yargılanan Sami Hoştan ve Yalçın Küçük de duruşmada hazır bulundu.
Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, emekli Orgeneraller İlker Başbuğ ve Hurşit Tolon´un avukatı İlkay Sezer´e telefonla ulaşılarak, 4 Haziran Salı günü mütalaaya ilişkin son savunmalarını yapmak için gün verildiğini söyledi. Ancak, Avukat İlkay Sezer´in Tolon´un da sanıkları arasında bulunan Zirve Yayınevi Davası nedeniyle Malatya´da olacağını belirterek, sözlü mazeret sunduğu öğrenildi.
SANIK HASAN IĞSIZ´IN SAVUNMASI
Mütalaada ´Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevlerini yapmasını kısmen veya tamamen engellemeye teşebbüs´ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması istenen tutuklu sanık Genelkurmay eski 2. Başkanı emekli Orgeneral Hasan Iğsız esas hakkındaki mütalaaya ilişkin son savunmasını yaptı. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Savunma yapmaya hazır mısınız? sorusuna Iğsız, Beyanda bulunmaya hazırım diye cevap verdi. Iğsız, savcıların 18 Mart 2013 tarihinde sunduğu 2 bin 271 sayfalık esas hakkındaki mütalaayı eleştirdi.
Iğsız, İddianamenin kopyası gibi görünen mütalaa beni şaşırtmadı. Sanık lehine olan delillerin yüzüne bile bakmayan, duruşma sürecini yanlı yazan... demesi üzerine Mahkeme Başkanı Özese araya girdi. Mahkeme Başkanı Özese, Hasan Bey, lütfen savunma kapsamında kalın. Savunmayı aşan beyanlarda bulunmamanızda fayda var diyerek Iğsız´ı uyardı. Iğsız, Ben hangi ortamda ve şartlarda yargılandığımı ortaya koymaya çalışıyorum demesi üzerine Mahkeme Başkanı Özese, Duruşma salonunda olduğunuzu unutmayın dedi. Iğsız da Ben unutmadım şeklinde konuştu.
Mütalaada, İnternet Andıcı dosyasına ilişkin 45 sanığın yanlızca savcılık ifadesine yer verildiğini söyleyen Hasan Iğsız, Mütalaadaki 45 sanığın ifadesinin tamamı duruşma başlamadan önce alınan ifadelerdir. Sanıkların mahkeme huzurunda verdiği ifadeleriyle muğlaklıklar giderilmiş, hatalar düzeltmiştir. İfadelerine son şeklini vermiştir. Ancak bunlar mütalaada yer almamıştır. İddia makamı sanıkların savcılık ifadesini esas saymıştır. Böyle esas hakkında mütalaa yazılabilir mi? Bu durumun gözden kaçırıldığından bahsedilemez diye konuştu.
22 iddianamenin bir araya getirildiğini ve dava dosyasının kapsamlı olduğunu vurgulayan Hasan Iğsız, 22 davanın her birinin kendi derinliği var. Savcı karmakarışık zor bir işi kısa bir zamanda halletmiştir. Kısa bir aranın ardından da 2 bin 271 sayfalık mütalaayı mahkemeye sunmuştur diye konuştu.
MAHKEME BAŞKANI: MAHKEMEYE YÖNELİK HAKARETLERİNİZİ DİNLEYEMEYİZ
Hasan Iğsız´ın savunması sırasında mahkemenin yanlı davrandığını söylemesi üzerine Mahkeme Başkanı Özese, Hukuki olarak savunma yapın. Mahkemenin şerefini, haysiyetini, itibarını zedeleyen şeyler söylemeyin diyerek uyarıda bulundu. Iğsız´ın avukatı Murat Ergün araya girmesine de izin vermeyerek oturmasını isteyen Mahkeme Başkanı Özese, Iğsız´a Mahkemeye yönelik hakaretlerinizi dinleyemeyiz dedi. Iğsız, söylediklerinin hakaret değil eleştiri olduğunu söylerken, Başkan Özese ile avukat Ergün arasında da sözlü tartışma yaşandı.
Mahkeme Başkanı ile Hasan Iğsız arasında yaşanan tartışmanın diyologları ise şu şekilde:
Iğsız: Savunmamda ne söyleyeceğime müdahale ediyorsunuz. Ben içi boş laf söylemiyorum. Örneklerle açıklayacağım.
Mahkeme Başkanı Özese: Hakaret anlamına gelecek şeyler söylemeyin.
Iğsız: Hakaret etmiyorum. Eleştiriyorum. Benim eleştirmeye hakkım var. Ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmam isteniyor.
Mahkeme Başkanı Özese: Biz hangi cümlenin hakaret, eleştiri olduğunu iyi biliriz.
Iğsız: Ben hakaret etmiyorum. Dinlerseniz sonucu görürsünüz.
Iğsız, Söz konusu internet siteleri 1999 yılında kurulmuş ve MGK kararlarına göre işletilmiştir. Suçlama yöneltilen tarihler arasında açılan bir site yoktur. Siteler Milli Savunma Bakanlığı´nın kararlarıyla açılmıştır. Sitelere siyasi içerikli yazılar konulmamasıyla ilgili alınan karar mevcuttur. Andıç yasal ve resmi bir belgedir. Suç unsuru içermemektedir şeklindeki sanık beyanlarını iddia makamının dikkate almadığını söyledi.
IĞSIZ´IN OĞLU GİZLİ KAMERA İLE KAYIT YAPARKEN YAKALANDI
Mahkeme heyeti daha sonra duruşmaya yaklaşık 30 dakika ara verdi. Bunun nedeni daha sonra anlaşıldı. Aranın ardından Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese jandarmanın tuttuğu tutanağı okudu. Tutanağa göre, izleyici bölümünde oturan Hüseyin Hakan Iğsız elindeki anahtarlık biçimindeki siyah renkli cihazın, kayıt cihazı olabilceği şüphesiyle bir jandarma er tarafından amirlerine bildirildiği belirtildi.
Tutanakta, el konulan cihazın anahtarlık biçiminde, üzerinde 4 düğmesi, içerisinde hafıza kartı, merceği olan, ses ve görüntü kaydı yapabilecek nitelikte bir cihaz olduğunun anlaşıldığı ifade edildi. Durumun mahkemeye haber verilmesi üzerine duruşmaya ara verildiğini açıklayan Mahkeme Başkanı Özese, anahtarlık biçimindeki cihaza takılı bulunan hafıza kartının incelenmesi sonucu emekli orgeneral Hasan Iğsız´ın savunması devam ettiği sırada çekilmiş ses ve görüntü kaydı bulunduğunun anlaşıldığını belirtti.
MAHKEME IĞSIZIN OĞLU HAKKINDA SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDU
Hüseyin Hakan Iğsız´ın elindeki cihazla yetkisiz bir şekilde duruşmada ses ve görüntü kaydı yaparak duruşmanın düzenini bozduğunu belirten Mahkeme Başkanı Özese, Hüseyin Hakan Iğsız´ın salondan çıkarılmasını, olayla ilgili tutanağa anahtarlık biçimindeki kayıt cihazın da eklenerek Silivri Cumuhuyet Başsavcılğı´na suç duyurusunda bulunulmasına karar verdi. Ayrıca Hakan Iğsız´ın da Silivri Cumhuriyet Savcılığı´na mevcutlu olarak jandarma nezaretinde götürülmesi karara bağlandı.
Duruşmaya bu nedenle ara verildiği sırada, Başkan Özese´nin Hakan Iğsız´ın bina dışına çıkartılmaması yönündeki sözlü talimatı yanlış anlaşılıp basın mensupları ve avukatların da çıkışına izin verilmeyince kısa süreli tartışma yaşandı. Jandarma görevlileri tarafından gözaltına alınan Hakan Iğsız, hakkındaki sevk evrakları tamamlandıktan sonra Silivri Cumhuriyet Savcılığı´na sevk edildi. (DHA, Cihan)
IĞSIZ´IN OĞLU İFADE VERDİ
Ergenekon Davası´na bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nin suç duyurusu üzerine Hüseyin Hakan Iğsız avukatı Ece Unutmaz ile Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı´nda ifade verdi. Şüpheli sıfatıyla ifadesi alınan Hüseyin Hakan Iğsız´ın savcılıkta İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülmekte olan davada babam ağırlaştırılmış müebbetle yargılanmaktadır. Babamın son savunması benim için kişisel bir önem taşımaktadır. Bu nedenle insani duygularla kayıt işlemini gerçekleştirdim. Bunu dışarı sızdırmak gibi bir kastım yoktu. Suç olduğunu da bilmiyordum. Üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum dediği öğrenildi.
HASAN IĞSIZ SAVUNMASINI TAMAMLADI
Öte yandan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen Ergenekon Davası´nda tutuklu sanık emekli Orgeneral Hasan Iğsız savunmasını tamamladı. Savcıların dosyadaki 120 milyon belgeyi incelemediklerini savunan Iğsız Sanık lehine olan hususların yok sayılmasıyla hazırlanan bir mütalaa ile duruşma safhası hiç yaşanmamış gibi oldu dedi. Iğsız, mütalaa da suçlamaların Genelkurmay internet siteleri içeğinin üst düzey bilgi ve onay işlemi sonucunda belirlendiği iddiası üzerinde kurulu olduğunu söyledi. Suçlamanın yapıldığı dönemde yeni bir site açılmadığını ifade eden Iğsız, hem suçlamanın yöneltildiği dönemde, hem de öncesinde, sitelere siyasi içerikli yazıların konmamasıyla ilgili kesin bir talimat bulunduğunu söyledi.
Iğsız şöyle devam etti: Bütün ifadeler ortaya koymuştur ki, görev dönemimde siteye haber koymak için bir bilgilendirme/onay işlemi olmamıştır. Eski yıllardaki uygulamalardan farklı olarak suçlamanın yöneltildiği dönemde, internet sitelerine haber koymak için onay almak işlemi ve bilgilendirme yapılmamıştır. Andıç, yasal, resmi, kurumsal bir belge olup suç unsuru içermemektedir. Iğsız, Mahkemenizde adil olarak yargılandığıma inanmıyorum ve hakkımdaki suçlamaları reddediyorum. Son olarak şunu söyleyeceğim. Toplum vicdanı, bizi olduğu gibi sizi de yargılayacaktır. Eğer hatalı bulunursanız, Başbakan´ın dediği gibi tarih sizi affetmeyecektir diyerek savunmasını tamamladı.
SANIK ALAETTİN SEVİM´İN SAVUNMASI
Iğsız´ın ardından tutuklu sanık emekli Tuğamiral Alaettin Sevim de son savunmasını yaptı. Sevim, dava konusu İrtica ile Mücadele Eylem Planının taslağı mahiyetindeki dosyada bulunan Proje isimli belgeyi hazırladığı iddiasına değindi. İddianamede yer alan Proje isimli belgede iltica kelimesi bulunurken, bunun esas hakkındaki mütalaada irtica şeklinde yazıldığını ifade eden Sevim, Bu, benim ömür boyu hapis istemiyle yargılandığım belgedir. Nasıl olur da değişiklik yapılır? Bunu savcılar nasıl açıklayabilir? dedi.
ABD´nin Columbia Üniversitesi´nde 2007 ve 2009´da hazırlanan iki raporun, bu davada askerlerin yargılanmasının nedenini açıkladığını savunan Sevim, raporlarda, PKK´ya af programı çıkarılabileceği, üst düzey PKK´lıların diğer ülkelere sığınabileceğinden söz edildiğini anlattı.
Sevim, raporlarda yer alan konuların Genelkurmay Başkanlığı´nın bilgisine sunulduğunu ifade ederek, demokratikleşme etiketi altında TSK´nın karalama ve itibarsızlaştırılmaya çalışıldığını öne sürdü.
Emekli Orgeneral Hilmi Özkök´ün Kasaptaki ete soğan doğramam, emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt´ın da maç sonrasında ağlamasına göndermede bulunan Sevim, şunları kaydetti: Kasaptaki ete soğan doğramayan, arkadaşları için tepkisiz kalan ancak maçlarda gözyaşı döken bu kişilere kırgınım. Onlara ´komutanım´ bile diyemiyorum. Yanlış anlaşılmasın. Bize destek vermedikleri, suskun kaldıkları için deği, kırgınlığım. Bir silahlı kuvvetlerin temel dayanağı silah arkadaşlığıdır. Silah arkadaşlığı ise hiçbir zaman yalnız olmadığını bilmektir. TSK, şehit arkadaşının cenazesini düşmana bırakmamak için şehit veren, birkaç saat sonra öleceğini bile bile son nefesinde ´vatan sağ olsun´ diyen Dumlupınar personelinden gelen bir geleneğe sahiptir. Onlara kırgınım. Çünkü bu geleneğe ihanet ettiler. Bu yüzden bir zamanlar bu kişilere verdiğim selamları ve duyduğum saygıyı helal etmiyorum. Onlar suçsuz, günahsız teğmenleri bile yalnız bırakmışlardır. İnşallah huzurlu emekliliklerini devam ettirirler.
Savunmaların alınmasına ara veren mahkeme heyeti duruşmayı yarın saat 09.00´a erteledi. Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, avukat İlkay Sezer´in müvekkili Hurşit Tolon için 3 günlük yatak istirahati aldığına ilişkin raporu mahkemeye verdiğini söyledi.
(30 Mayıs 2013, 14:03)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Flaş!!! Mütalaa: Ergenekon var
Ergenekon ve benzer davaları engelleme girişimleri
Ergenekon, Balyoz ve benzer davalarda delil tartışmaları
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap