Ergenekon davasına 277. duruşma ile devam ediliyor. Avukatlar Mahkeme Başkanı tartıştı, avukatların mikrofonları kapatıldı. Bir avukat salondan çıkarıldı. Sanık Mustafa Balbay, ´Burada hukuk, milli irade ayaklar altına alınmaktadır´ dedi. Mahkeme Başkanı Balbay´ın mikrofonunu kapattırdı. Duruşmanın ilerleyen saatlerinde benzer tartışmalar yine yaşandı. Mahkeme başkanının bir avukatı salon dışına çıkarttırmak istemesi üzerine diğer bazı avukatlar da o avukatı jandarmaya karşı korumaya aldı ve dışarı çıkartılmasını engellemeye çalıştı. Sanık avukatları ile jandarmalar arasında yumruklaşma yaşandı. Gerginlik üzerine duruşma salonuna takviye jandarma ekipleri geldi. Taşkınlık devam etti. Bazı izleyiciler küfür ederek mahkeme heyetine doğru yürümeye çalıştı.
11.03.2013 10:59 Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük´ün de aralarında bulunduğu 67´si tutuklu 275 sanıklı Ergenekon davasının 277. duruşması başladı. Duruşmaya Mehmet Haberal, Mustafa Balbay, Hurşit Tolon, Hasan Iğsız ve İbrahim Şahin´in de aralarında bulunduğu 47 tutuklu sanık ve 9 tutuksuz sanık katıldı. Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Nusret Taşdeler, Veli Küçük ve Doğu Perinçek´in da aralarında bulunduğu 20 tutuklu sanık ise katılmadı.
Büyük duruşma salonunda KCK davasının görülmesi nedeniyle Ergenekon davası, yargılamaların ilk başladığı küçük duruşma salonunda başladı. Salonun küçük olması ve katılımın yoğun olacağı ihtimali nedeniyle duruşma salonuna sanık yakınlarının da aralarında bulunduğu az sayıda izleyici katıldı.
Saat 10.14´de başlayan duruşmaya Cumhuriyet Savcıları Murat Dalkuş ve Mehmet Ali Pekgüzel de katıldı. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese bügünkü oturumda ortaya konan delillerle ilgili tarafların beyanlarının alınacağını söyledi. Yoklamanın yapılmasının ardından davaya katılan avukatlarında yoklaması yapıldı. Esas hakkındaki mütalaanın verilmesine kadar duruşmalardan men edilen tutuklu sanık Durmuş Ali Özoğlu´nun avukatı Ali Rıza Dizdar, müvekkilinin duruşmalardan yasaklı olduğu için beyanda bulunamayacağını belirtti. Mahkeme Başkanı Özese de yoklamanın yapıldığını, talebini yazılı olarak mahkemeye sunmasını isteyerek Avukat Dizdar´a söz vermedi. Avukat Dizdar´ın konuşmasına devam etmesi üzerine Mahkeme Başkanı Özese´nin talimatı üzerine mikrofonu kapatıldı.
AVUKAT ZEYNEP KÜÇÜK: FİZİKİ KOŞULLAR KORKUNÇ
Emekli Tuğgeneral Veli Küçük´ün kızı aynı zamanda avukatı olan Zeynep Küçük, duruşmanın küçük salonda yapılması nedeniyle yer konusunda sorun yaşandığını belirterek, Fiziki koşullar korkunç. Üst üste burada sıkıştık diye konuştu. Mahkeme Başkanı Özese de Keşke büyük salonda duruşmayı yapabilseydik ancak büyük salonda KCK davası görülüyor diye cevap verdi. Bazı avukatların ayakta kalması üzerine, müdahil avukatlar için ayrılan bölümde oturmalarına izin verildi. Öte yandan bazı avukatlar da izleyicilerin arasında duruşmayı izledi. Küçük olması nedeniyle avukatlar, sanık yakınları, milletvekilleri ve basın mensupları salona alındı. Bazı sanık yakınları da salon dışında bulunan ve ekran bulunan alanda duruşmayı takip etti. CHP Milletvekilleri Ali İhsan Köktürk ve Ali Özgündüz de duruşmaya izleyici olarak katıldı.
HABERAL´IN AVUKATI: YAŞAR YAZICIOĞLU HAZIR, TANIK OLARAK DİNLENSİN
Mahkeme Başkanı Özese daha sonra dosyaya çeşitli kurumlardan gelen evrakları okudu. CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal´ın avukatı Dilek Helvacı da söz alarak eski Başbakanlık Müsteşarlarından Yaşar Yazıcıoğlu´nun hazır olduğunu belirterek tanık olarak duruşmada dinlenmesini talep etti.
SANIKLAR REDDİ HAKİM TALEBİNDE BULUNDU
Bu sırada sanıklardan Fikri Karadağ ve Hüseyin Buzoğlu mahkemenin tarafsızlığını yitirdiğini belirterek reddi hakim talebinde bulundu. Sanık Buzoğlu, Siz tarafsızlığınızı yitirmenin yanı sıra 18 Şubat´ta verdiğiniz ara kararla kararınızı açıkladınız. Sizin artık bu heyet içinde yer almamanız gerekir dedi.
AVUKAT İLE HAKİM TARTIŞTI
Mahkeme Başkanı Özese de Empati yapıp bizim yerimize geçmeyin. Mahkeme öyle bir şey söylemez dedi. Sanık Buzoğlu da Şahsınızın yerinde olmaktansa bu davada sanık ya da avukat olmayı tercih ederim diye konuştu. Mahkeme Başkanı Özese, Bunlar amacını aşan söylemler. Biz Türk Milleti adına yargılama yapıyoruz diyerek sanık Buzoğlu´nu uyardı.
AVUKAT SALONDAN ATILDI
Bu sırada duruşmada avukat Zeynep Küçük söz alarak müvekkilinin esas hakkındaki mütalaa verilene kadar duruşmalardan men edildiğini hatırlatarak, Veli Küçük´ün beyanda bulunması için salonda bulunması gerektiğini ifade etti. Zeynep Küçük´ün sesini yükselterek konuşmasına devam etmesi üzerine mikrofonu kapatıldı. Bu sırada söz almadan konuşan avukat Mehmet Taşdelen, Niye mikrofonu kapatıyorsunuz. Konuşmamıza izin vermiyorsunuz? diyerek tepki gösterdi. Mahkeme Başkanı Özese de Disipline uymayan herkes dışarı çıkartılır dedi. Avukat Taşdelen´in yüksek sesle konuşmaya devam etmesi üzerine Mahkeme Başkanı Özese avukatın Taşdelen´in dışarı çıkmasını istedi. Avukat Taşdelen de Zaten konuşturmuyorsunuz. Buradan çıkıyorum diyerek salondan ayrıldı.
BALBAY´IN MİKROFONU KAPATILDI
Mustafa Balbay da Burada hukuk, milli irade ayaklar altına alınmaktadır dediği sırada Mahkeme Başkanı Özese´nin talimatı üzerine mikrofonu kapatıldı. Taleplere ilişkin görüşü sorulan Mehmet Ali Pekgüzel, reddi hakim talebin soyut ve kişisel nedenlere dayandırıldığını, sırf yargılamayı uzatmaya yönelik olduğunu belirterek, taleplerin reddedilmesini istedi. Mahkemede talebi değerlendirmek üzere duruşmaya ara verildi.
TALEPLERE İLİŞKİN KARAR AÇIKLANDI
Mahkeme heyeti bir saatlik aranın ardından taleplere ilişkin kararını açıkladı. Mahkeme, tutuklu sanık Fikri Karadağ ve tutuksuz sanık Hüseyin Buzoğlu´nun reddi hakim taleplerini, mahkeme heyetinin tarafsızlığını gölgeye düşürecek sebeplerden olmadığı ve talebin açıkça davayı uzatmaya yönelik olduğu gerekçeleriyle reddetti. Mütalaaya karşı son savunmaları alınıncaya kadar duruşmadan men edilen Veli Küçük ve Durmuş Ali Özoğlu´nun ortaya konan delillere karşı beyanda bulunması için duruşmada hazır edilmesi talebini de değerlendiren mahkeme heyeti, sanıklarla ilgili disiplin tedbir kararı bulunduğundan talebin reddedildiğini açıkladı. Mahkeme heyeti, ayrıca CHP Zonguldak Milletvekili Mehmet Haberal´ın avukatı Dilek Helvacı´nın eski Başbakanlık Müsteşarlarından Yaşar Yazıcıoğlu´nun tanık olarak dinlenmesi talebini de reddetti. Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, Avukat İlkay Sezer´in Müvekkili Hurşit Tolon ile ilgili daha önce mahkemeye sunduğu reddi hakim talebini kabul edilmediğini belirtti. Mahkeme heyeti, İlkay Sezer´in dilekçesinde bulunan bazı ifadelerden dolayı Silivri Cumhuriyet Başsavcılığı´na suç duyurusunda bulunulduğunu açıkladı.
AVUKATLAR MAHKEMEYE KARŞI DİRENİŞE GEÇTİ!
´Ergenekon´ davasında, tanık beyanları ve delillerle ilgili şu aşamada beyanda bulunmak istemeyen sanık avukatları ile Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese arasında tartışma çıktı.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´ndeki duruşmada, Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, dosyadaki tanık beyanları ve delillere ilişkin sanık ve avukatlarına 15´er dakika süre verildiğini, konuşmak isteyenlerin beyanlarının alınacağını kaydetti.
Ancak, buna tepki gösteren bazı avukatlar, mahkemenin dosyaya gelen bilirkişi raporuna ilişkin beyanlarını hazırlamaları amacıyla kendilerine süre verdiği, tüm delillerle ilgili beyanda bulunmak için hazır olmadıklarını belirttiler.
Avukat Vural Ergül, mahkemeden ısrarla söz isterken avukat Celal Ülgen de, Başkan Özese´nin uyarılarına rağmen oturmayacağını ve konuşmak istediğini söyledi. Avukat Ergül, mahkemenin bu uygulamasının usul ve yasaya aykırı olduğunu ifade etti.
Avukat Celal Ülgen´in de oturmayarak konuşmaya devam etmesi üzerine de Başkan Özese, ´Başkanla tartışıyorsunuz. Disipline aykırı davranıyorsunuz´ dedi.
Ülgen´in ´Ben saygılıyım´ sözleri üzerine Özese, ´Biz şahsi bir saygı istemiyoruz. Türkiye Cumhuriyeti adına yargılama yapıyoruz. Saygınız Türk milletinedir´ diyerek, Ülgen´i oturması konusunda uyardı.
Ülgen´in ısrarlara rağmen yerine oturmaması üzerine Özese, önce uyarıda bulundu, ardından da avukatın salondan dışarı çıkartılmasını istedi.
Bunun üzerine diğer avukatlar da Ülgen´in çevresini sararak dışarı çıkartılmaması için jandarmayı engelledi. Özese de, ´Komutan, engelleyen herkesi çıkarın´ uyarısında bulundu.
Avukatların direnişinin sürmesi üzerine duruşmaya ara verildi. Ara sırasında izleyiciler ve sanıklar salondan çıkartılırken avukatların duruşma salonundan ayrılmamak için jandarmaya karşı direnişleri sürüyor.
SALONDA YUMRUKLAŞMA
Duruşmada sanık avukatlarıyla jandarma görevlileri arasında yumruklaşma yaşandı. Salona takviye jandarma ekipleri alındı.
İZLEYİCİLER MAHKEME HEYETİNE SALDIRMAK İSTEDİ
Ergenekon davasının tanınmış sanık avukatlarından Celal Ülgen´in mahkeme başkanı tarafından salondan atılmak istenmesiyle tırmanan tansiyon kavgaya dönüştü. Ülgen´in salondan çıkarılmak istenmesi geriliminin ardından ara verilen duruşma tekrar başladığında avukatlar ve jandarma tekme tokat kavgaya tutuştu.
Duruşmanın başlamasıyla beraber Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, verilen arada yaşanan olaylarda stajyer avukat Ece Unutmaz´ın bir tablet aracılığıyla görüntü aldığı ve jandarmanın tableti istemesiyle CHP Milletvekili Musa Çam´a verdiğini ifade etti. Musa Çam´ın tablet bilgisayarı kendine ait olduğunu söyleyerek jandarmalara vermediğini ifade etti. Başkan Özese, duruşma salonunda görüntü almanın yasak olduğu gerekçesiyle stajyer avukatın dışarı çıkarılmasını istedi. Ancak avukatlar araya girerek stajyer avukatın dışarı çıkarılmasını engelledi. Bunun üzerine duruşma salonuna robocop jandarmalar girdi. Jandarmalar ile avukatlar arasında arbede yaşandı. Bu esnada bazı avukatların kollarında ufak sıyrıklar oluştu. Arbede uzun süre devam etti. Robocoplar duruşma salonu içerisinde adeta etten duvar ördü. Bu esnada bazı izleyiciler küfür ederek mahkeme heyetine doğru yürümeye çalıştı ancak izleyiciler buna engel oldu. Duruşma salonunda CHP Milletvekili Musa Çam, cep telefonuyla görüntü aldı. Jandarmalar kaydın silinmesini istedi. Musa Çam ise telefonunu vermedi ve fotoğrafı silmedi. Arbedenin sürmesi üzerine seyirciler ile sanık bölümü arasına robocoplar yerleştirildi. Mahkeme heyetinin bulunduğu kürsünün önüne de set kurdu. Bu esnada bazı avukatlar heyete doğru bağırmaya başladı. Ali Rıza Dizdar ve Mahkeme Başkanı arasında sık sık bağrışmalar yaşandı. Son olarak stajyer avukatın dışarı çıkarılmasıyla jandarmalar salondan çıkarıldı ve duruşmaya devam edildi.
DURUŞMA YARINA ERTELENDİ
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen Ergenekon Davası´nda söz alan tutuklu sanık CHP Zonguldak milletvekili Prof. Dr. Mehmet haberal duruşmada yaşanan gerginliğe dikkkat çekerek, Biz hekimler ve siz hakimler dogrudan insan hayatını ilgilendiren mesleklerle meşgulüz. Görevimiz biran evvel üzerimize düşeni yapıp insanları topluma kavuşturmak. Hekimler ve hakimler mesleklerini icra ederken sinirlenmemesi, reaksiyon göstermemesi gerekiyor. Arkanızda ´Adalet mülkün temelidir ´ yazıyor ve adalet yüceler yücesi Allah´ın emridir. Benim birinci görevim sizin sağlığınızı korumaktır. Ne olur sağlığınızı zedelemeyin. Beraber karşılıklı birbirimizi dinleyelim dedi.
Emekli Orgeneral Hurşit Tolon, Davanın tutuklu sanıklarından Bedirhan Şinal´in ifadeleri sağlık sistemimi bozan iddialar. Ben yasal haklarımı kullanacağım. Mahkemenin da haklarımı koruyacağı inancındayım. Mahkeme kanalıylada suç duyurusunda bulunulmasını istiyorum dedi.
Sanıkların beyanlarının alınmasına ara veren Mahkeme Heyeti duruşmayı yarın saat 09.30´a erteledi
ŞOK DELİLLERİ GENELKURMAY GÖNDERDİ---------------------------------------------------------------------------
Bugünkü duruşmada savcının mütalaa vermesi beklenmiyor. Belki mütalaanın gecikebileceği de söylenebilir. Çünkü son duruşmada mahkeme çok sayıda ara karar almıştı. Bunlardan biri, yeni delillerin ortaya çıkması üzerine sanık avukatlarına savunma için süre verilmesiydi.
Mahkeme heyeti, Genelkurmay Başkanlığı´ndan gönderilen harddisklere ilişkin naip hakim incelemesi ve diğer naip hakim incelemelerine ilişkin rapor ve belgelerin çokluğunu dikkate alarak, bu belgeler ile daha önce dosyaya gelen diğer belgeler ve tanık beyanlarının incelenmesi amacıyla sanıklar ve avukatlarına süre verilmesine hükmetmişti.
Bilindiği gibi son bir kaç haftadır basına yansıyan bilgilere göre, Ergenekon davası kapsamına alınan internet andıcı ile ilgili olarak mahkeme heyetinin talebi üzerine Genelkurmay´daki bazı bilgisayarların harddiskleri incelemeye gönderilmiş, harddisklerden darbe planlarını destekleyen şok içerikli belge ve bilgiler çıkmıştı.
Mahkemede bulunmayan yeni belge ve isimlerin yer aldığı hardisklerdeki yaklaşık 3 milyon belgeden 600 bin adedinin şifreli ve gizli ibareli olduğu anlaşılmış, mahkeme Genelkurmay´dan şifreleri istemişti.
Gölcük Donanma Komutanlığı´nda elde edilen çuvallarca belgenin delil olarak çok büyük önemi olmasına ve davaları önemli ölçüde etkilemesine benzeyeceği anlaşılan Genelkurmay harddisklerinden çıkan belge ve bilgilerin de yeni bazı soruşturmaların açılmasına yol açabileceği, şifreli belgelerin açılmasıyla ilerleyen süreçte diğer yeni delillerin de elde edilebileceği düşünülüyor. Harddisklerdeki yeni delillerden basına yansıyan bazıları özetle şu şekilde:
Cumhuriyet mitingleri sivil değilmiş
Genelkurmay´ın Ergenekon davasına bakan mahkemeye gönderdiği harddisklerden AK Parti hükümetine karşı 2007´de düzenlenen mitinglerle ilgili çarpıcı bilgiler ortaya çıktı. Resmi yazışmalarda mitingler hakkında değerlendirmeler var. Yazışmalardan mitinglere destek verilmesi gerektiği açıkça belirtiliyor. Eski adı Psikolojik Harekat olan Bilgi Destek Dairesi´nden Albay Fuat Selvi´nin hazırladığı belgede, terör ve Cumhuriyet mitingleri kıyaslanıyor. Nerelerde yanlış yapıldığı, başarılı mitinglerin nasıl olması gerektiği tek tek anlatılıyor.
Genelkurmay´ın inkar ettiği Tushad´ın belgeleri Genelkurmayın disklerinden çıktı
Disklerden çıkan ve sadece Ergenekon davasını değil diğer bir çok davayı da temelden etkileyecek belki de en önemli delil, Genelkurmay´ın varlığını ettiği TUSHAD isimli Özel Harp Dairesi´nin TSK içinde kurduğu Ergenekon hücresinin varlığını gösteren ıslak imzalı resmi belgelerin taranmış fotoğrafları oldu.
Resmi belgelerde ´TUSHAD Genelkurmay bünyesinde kurulmuş gizli bir yapılanmadır´ deniliyor. Belgelerde resmi yazışmaların tüm ayrıntıları görülüyor. Son 1 yıl içinde peşpeşe gelen bilgilerle Tushad´ın varlığı ortaya çıkmıştı. Bilgilerin tümünde Özel Harp Dairesi (ÖHD) ve onun kurduğu Ergenekon hücresi TUSHAD´ın çok sayıda terör olayını planladığı, Türkiye´deki terörü en üst düzeyde planlayıp yürüten resmi daire olduğu iddia ediliyordu. Peşpeşe gelen bilgilerden rahatsız olan Genelkurmay geçtiğimiz haftalarda yaptığı bir açıklama ile Özel Harp´in terörle bağlantısı iddialarını yalanladı. Genelkurmay, Tushad biriminin olmadığını da iddia etti. Ancak Genelkurmay´ın gönderdiği harddisklerden Genelkurmay´ın inkarını geçersiz kılan belgelerin çıkması Genelkurmay´ı çok zor durumda bırakacak. Tushad ile ilgili belgeler sadece Ergenekon davasını değil, Malatya Zirve katliamı, Hrant Dinl cinayeti davalarını, hatat Özel harp´le ilgili açılmak üzere olan diğer davaları da yakından etkileyecek. Bu mahkemeler çoktan Tushad´ın var olup olmadığına dair Genelkurmay´dan bilgi talep etmiş bulunuyor.
Albay Çiçek´in bilgileri harddisklerden çıkmadı
Disklerden çıkan ilginç bir bulgu da, disklerde yer alması gereken bir bilginin bulunmadığının anlaşılmasıydı. Bilgi Destek Dairesi´nde çalışan tüm kullanıcılara ait bilgilerin server bilgisayarın harddiskinde tespit edilmesine karşın o bölümün yöneticisi ve ıslak imzalı belgenin de mimarı olan Albay Dursun Çiçek´e ait bilgiler ise bulunamadı. Bu bilgi kaybı, daha önce İrticayla Mücadele Eylem Planı davasının delil klasörlerine giren Bilgi Destek Dairesi´ne ait 26 adet bilgisayar ve beş adet sunucu üzerinde ´70 kez güvenli silme işlemi´ yapıldığı iddialarını güçlendirdi.
Darbeyi olgunlaştırmada basına görev
Disklerden çıkan bir bilgi de, 30 Ağustos 2007´de Harekat Başkanlığı için hazırlanan bilgi notunda gözler önüne serilen darbe hazırlığı idi. Hükümete müdahale şartlarının olgunlaşma süreciyle ilgili basına yüklenen bazı sorumluluklara ve faaliyetlere yer verilen bilgi notunda, yazarlara kitap yazdırma, bazı tarikat ve sivil toplum örgütleri hakkında broşür hazırlatılması ve yönlendirici anket yaptırılması dikkat çekiyor.
Genelkurmay: Darbe şartları henüz yok!
Harddisklerden çıkan bir bilgi notu ise şok içerikliydi. 30 Ağustos 2007´de Harekat Başkanlığı için hazırlanan bilgi notunda hükümete müdahale şartlarının olgunlaşmadığı belirtiliyor. Bu sebeple muhtemel bir darbe için siyasi istikrarsızlık ve ekonomik gerilemeye ihtiyaç olduğu vurgulanıyor. Harddisklerden, Ergenekon sanıklarının kurtarılması, topluma irtica korkusu pompalanması, AK Parti´nin engellenmesi için yapılmış kara propaganda planları da çıktı.
Andıç´la 49 kampanya yürütülmüş
Disklerden çıkan bir belge, sanıkların varlığını inkar ettiği çok sayıdaki kara propaganda amaçlı internet sitesinin işletildiğine yönelik Ergenekon davasındaki suçlamayı doğruluyor. Ekim 2008 tarihli bir belgede, propaganda amaçlı 10 sitenin hizmet verdiği, 430 sitenin izlendiği ve internette 49 adet örtülü yayın kampanyasının yürütüldüğü belirtiliyor.
Genelkurmay´a çalışan 14 gazeteci kim?
Disklerden çıkan ilginç bir bilgi, ilerleyen günlerde gündemi sarsabilecek içerikte. Belgede AK Parti´ye kapatma davası hazırlanırken kullanılan 14 gazetecinin isimleri yer alıyor. Genelkurmay´dan gönderilen haberleri başlıkları değiştirerek aynen kendi haberleri gibi köşelerinde yayınlayan ve sadece isimlerinin başharfleri öğrenilebilen bu 14 gazetecinin kim olduğu henüz bilinmiyor.
Sanıklar ihbarları örtbas etmiş
Yeni deliller sadece harddisklerden değil Genelkurmay´dan gönderilen diğer belgelerden de elde edilmişti. Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nin talebi üzerine Genelkurmay Başkanlığı´ndan gönderilen klasörler arasında yer alan 140 sayfalık bir belgede çarpıcı bilgiler yer alıyor. Örneğin, Ergenekon terör örgütüyle ilgili Genelkurmay Başkanlığı´na gönderilen 7 adet ihbar mektubunu, Balyoz ve Ergenekon davasının sanıkları incelemiş. Andıç davasındaki Ergenekon sanığı İsmail Hakkı Pekin ile Balyoz sanıkları Ahmet Türkmen, Cumhur Eryüksel ve Erdem Caner Bener tarafından yapılan incelemelerde, ihbar mektuplarında yer alan isimlerin hepsi hakkında kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmiş.
Büyükanıt 2. muhtırayı hazırlamış
Disklerden çıkan bir diğer bilgi, 27 Nisan 2007 tarihinde AK Parti hükümetine karşı internette muhtıra yayımlayan dönemin Genelkurmay Başkanı Emekli Orgeneral Yaşar Büyükanıt´ın, yeni bir bildiri hazırlattığı ancak kamuoyuna duyuramadığı oldu. Muhtırada, ´Genelkurmay´ın Başbakan´a bağlı bir kurum´ olduğu şeklindeki hükümet açıklamasından duyulan rahatsızlık dile getiriliyor.
İbadet Eylem Planı!
Disklerden, Ergenekon´un TSK´nın din düşmanı olmadığını göstermek için ´İbadet Eylem Planı´ yaptığını gösteren ilginç belgeler de çıktı. Namaz, hacc, kurban gibi ibadetlerin subaylarca yapılmasını ve kamuoyunun duyması için haberleştirilmesini isteyen planda amacın gösteriş olduğunu kanıtlayan iki kritik ayrıntı dikkat çekiyor. İlki, ibadetlerin dozajının iyi ayarlanması gerektiği, aksi halde kamuoyunda TSK´nın imajının zarar görebileceği uyarısı. Diğeri ise TSK´nın üst düzey yöneticilerinin ibadet uygulamasına katılmamasının istenmesi.
Aydınlık, yarı resmi TSK yayın organı
Disklerden çıkan bir belgelerde, Genelkurmay´ın Aydınlık ve Jeopolitik gibi dergilere kara propaganda amaçlı maddi desteği de yer alıyordu. Belgelerde, bu yayın organlarına çok sayıda abone yapılması, ilan ve reklam verilmesi, çıkaracakları kitap ve dergilerin alınması talep ediliyor. Belgelerde çok sayıda faaliyete dair planlar yer alıyor. En dikkat çekeni ise bazı Kuran ayetlerine yönelik çirkin saldırı planı. Bilindiği gibi Aydınlık dergisi yöneticileri Ergenekon davası kapsamında yargılanıyor. Aydınlık´a yöneltilen suçlamalardan biri, örgütün yayın organı olduğunu kanıtlayacak şekilde Başbakan Erdoğan´ın yasadışı şekilde kaydedilmiş gizli devlet konuşmalarını yayınlamak, böylece onu devirmeye yönelik darbe çalışmalarına destek vermek. Diğer yayın organı Jeopolitik de hükümet karşıtı bir yayın organı olarak yayın faaliyeti yürütüyor. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
(11 Mart 2013, 10:59), son güncel.: (12 Mart 2013)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Genelkurmay´ın provokasyon siteleri ya da ´internet andıcı´ konulu manşetlerimiz
Ergenekon, balyoz ve benzer davaları engelleme girişimleri
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap