Balyoz davasının gerekçeli kararı itibarsızlaştırılmaya çalışılıyor. Genelkurmay sanıklardaki belgelerden 107´sinin orjinalini mahkemeye gönderdi. Bu olay mahkemenin kararında etkili oldu. Ancak bazı çevreler, ya gerekçeyi okumaktan aciz olduklarından ya da bilinçli olarak, mahkemenin tüm belgelerin orjinalinin genelkurmaydan gönderildiğini iddia ettiği şeklinde yalan haberler yapıyorlar.
10.01.2013 09:59 Genelkurmay, Balyoz davasına 107 sayfa orjinal belge gönderdi. Genelkurmay Başkanlığı, 5 Haziran 2012 tarihinde İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´nin sorduğu belgelerin 32 sayfasının aslını, 61 sayfasının onaylı suretini, 4 sayfasının imha tutanağını gönderdi. Belgeler arasında Bilvanis Çiftliği belgeleri de var.
BALYOZ Darbe Planı davasının gerekçeli kararında yer alan ?Genelkurmay´dan dava konusu belgelerin bir kısmının orijinali gönderildi? değerlendirmesine konu olan belgeler 107 sayfadan oluşuyor. Gerekçeli karara göre, Genelkurmay´dan mahkemeye gönderilen bu belgeler planın hayata geçirilmesi için yapılan çalışmalardan bazıları. Belgeler arasında Bilvanis çiftliği planı ile asker ve sivillerin fişlenmesi de var.
Belgeler Hava Kuvvetleri´nden
Balyoz davası gerekçeli kararında davaya konu olan Gölcük ve Eskişehir´de ele geçen belgelerin bir kısmının orijinallerinin Genelkurmay Başkanlığı tarafından mahkemeye gönderildiği belirtildi. Genelkurmay´ın 5 Haziran 2012 tarihli yazı ve eklerinde, Balyoz´da yargılanan pek çok sanığın imzasının yer aldığı belgeler dikkat çekti. Genelkurmay´ın yazısında, ?Mahkemeniz tarafından bize gönderilen belgelerle ilgili Hv.K.K.lığı tarafından yapılan incelemede söz konusu belgelerin 32 sayfasının aslı, 61 sayfasının onaylı sureti, 4 sayfasının imha tutanağı sunulmuştur? denildi.
Bilvanis Çiftliği operasyonu
Genelkurmay yazısının ekinde yer alan belgeler arasında Hava Kuvvetleri´nin savaş jetleriyle izlediği ve fotoğrafladığı Eskişehir´deki Nakşi tarikatı mensuplarına ait Bilvanis Çiftliği´ne dair çalışmalar dikkat çekti. Tutuklu sanıklardan Orgeneral Bilgin Balanlı´nın Balyoz soruşturması çerçevesinde ifadeye çağrılmasına neden olan belgelerde, Bilvanis Çiftliği´nin havadan takibi emrini verdiği, çiftliğe hava harekâtı düzenlenmesi için plan yaptığı iddiaları yer alıyordu.
Kararın 17. maddesi Bilvanis
İşte tüm bu iddiaları doğrulayan ve mahkemenin de gerekçeli kararında yer verdiği ve delillerin gerçek olduğuna ilişkin 24 maddenin 17. maddesinde yer aldı. Gerekçede ?Hakan Büyük´te ele geçen flash bellekteki Bilvanis çiftliğine ilişkin bilgilerin de olmasının digital belgelerin doğru olduğunu gösterdiği? tespiti yapıldı.
Askeri personelin ´verdiği oy´a takip
GENELKURMAY´IN mahkemeye gönderdiği diğer belgelerden biri ise askeri personelin seçimlerde kullandığı oyların takibine ilişkin. 30 Mart 2004 tarihli belgede, Eskişehir´de mahalli idareler genel seçimleri için oy kullanan askeri personel hakkında tutulan belgede, 1272 askeri personelin Org. Halil Sözer İlköğretim okulunda oy kullandığı belirtildi. Kullanılan oyların yüzde 54.7´sinin DSP, yüzde 36.8´nin Ak Parti´ye ve yüzde 3.8´inin de DYP´ye verildiği kaydedildi. Oy oranlarından yola çıkılarak askeri personellerin durumuyla ilgili yapılan değerlendirmede de AK Parti´ye oy verenlerin oranının 2002´de % 16 iken 2004 seçimlerinde %23,7´e kadar çıktığı anlatılıyor.
SİVİLLERİ TAKİP EDİP TEK TEK FİŞLEMİŞLER
GENELKURMAY´IN mahkemeye orjinallerini gönderdiği diğer belgelerde ise Anamur Işık Dershanesi´ne kayıtlı bazı öğrencilerin askeri liselere gitmek için isimlerini saklı tuttukları belirtiliyor. Eskişehir´deki N. isimli kırtasiye ile ilgili detaylı çalışma da dikkat çekiyor. Belgelerde söz konusu kırtasiyenin müşterilerinin dağılımı, çalışanlarının cinsiyeti, firmanın üst katında bulunan 10-12 kişilik dinlenme salonuna ilişkin bilgiler yer alırken, çok sayıda dini içerikli yayının satıldığı da belirtiliyor. Ayrıca bu firmaya ait diğer kırtasiyelerin de telefon numaraları tek tek kaydedilmiş. Bir başka belge ise Eskişehir, Konya, Kütahya, Antalya, Kocaeli, Çanakkale, Sakarya, Muğla ve Tekirdağ gibi illerdeki yerel gazetelere yönelik fişlemelere ait. 15 Eylül 2006´da Eskişehir 1. Hava Kuvveti Komutanlığı tarafından hazırlanan listede 121 yerel gazete tek tek fişlenmiş. Gazeteler ile ilgili siyasî eğilimi, fiyatı, takip edilip edilmediği bilgileri bulunuyor. Siyasi eğilimi başlığında; milli görüş, sol eğilimli, DYP´ye yakın, ulusalcı, sağ, sol, akredite ve Süleymancı gibi tasnifler yer alıyor. (Helin Şahin / Star)
DARBE İSTEMEYEN GENERALLER TUTUKLANABİLİRDİ
10.01.2013 10:44 Balyoz davasına bakan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, gerekçeli kararında 27 Mayıs 1960 darbesine atıfta bulundu. Dönemin Genelkurmay Başkanı Rüştü Erdelhun´un, gece yarısı kapısı kırılarak tutuklandığını hatırlatan mahkeme, ?Cunta yapılanmalarının, kendilerine taraftar olmayan üst düzey komutanları rahatlıkla tevkif edebilmeleri mümkündür.? değerlendirmesini yaptı.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, ´Balyoz darbe planı´ davasıyla ilgili açıkladığı gerekçeli kararında 27 Mayıs 1960 darbesine de atıfta bulundu. Mahkeme, dönemin Genelkurmay Başkanı Mustafa Rüştü Erdelhun´un gece yarısı evinin kapısı kırılarak tutuklanmasını örnek gösterdi. Sanık avukatları, Oraj ve Suga eylem planlarında yer alan, ´Hassas personelin kontrol altına alınması, özellikle Deniz ve Hava Kuvvetleri komutanlarının tevkifi´ ile ilgili iddialara itiraz etmişti. Avukatlar, kuvvet komutanlarının korunma şekilleri dikkate alındığında söz konusu iddiaların akla mantığa uygun olmadığını öne sürmüştü.
Balyoz davasına bakan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi, gerekçeli kararında sanık avukatlarının iddialarını 27 Mayıs darbesinde tutuklanan Genelkurmay Başkanı Rüştü Erdelhun örneği ile çürüttü. Belgede konuyla ilgili şu ifadeler yer aldı: ?Suga ve Oraj kapsamında hassas personelin denetim altına alınması konusunda ayrıntılı çalışmalar yapıldığı, bununla ilgili faaliyetlerin kayıt altına alındığı, darbe harekâtına ilişkin çalışmalara taraftar olmayan, buna karşı çıkacak olan amiral ve general rütbesindeki kişilerin takip edildiği anlaşılmaktadır. Şu hususu belirtmek gerekir ki, organize olmuş bir güç karşısında böyle bir harekâtı beklemeyen kişilerin başarılı olması çok zordur. Burada sayısal üstünlük değil, organizenin planlamadaki başarısı önemlidir. Darbe harekâtına taraftar olmayan silahlı kuvvetler mensuplarının sayısı, cunta yapılanması içerisinde yer alanların sayısından büyük oranda fazla olsa da, beklenmeyen bir anda cunta yapılanmasının harekete geçip komuta merkezini ele geçirmesi ile kuracağı üstünlük sonucu etkisiz kalabilirler.
Yargılamamıza konu cunta yapılanması bu konuda çok ayrıntılı planlamalar yapmış, hassas yerleri ele geçirme konusuna ağırlık vermiştir. Hassas personel olarak nitelendirilen ve darbe harekâtına taraftar olmayan general ve amiraller iyi de korunsalar gizlice yapılacak çalışma ve ani harekete geçme ile koruma personelleri devre dışı bırakılabilir. Bunun önlenmesinin yolu, darbe harekâtında cunta yapılanmasının sokağa çıkması öncesinde haberdar olunarak karşı önlemlerin alınmasıdır. Yargılamamıza konu suçun eksik teşebbüs aşamasında kalmasının ve tamamlanamamasının sebeplerinden birisi de darbe harekâtının öğrenilmesi ve karşı tedbirlerin alınmasıdır. 27 Mayıs 1960 askeri darbesinde cunta yapılanması tarafından Genelkurmay Başkanı´nın (Rüştü Erdelhun), evinden birkaç subay ve asker tarafından darp ve hakaretlerle gözaltına alınmasına dair açık kaynaklardaki bilgiler dikkate alındığında, cunta yapılanmalarının sokak hareketlerine başladıklarında kendilerine taraftar olmayan üst düzey komutanları rahatlıkla tevkif edebilmeleri mümkündür.? (Mustafa Gürlek / Zaman)
(10 Ocak 2013), son güncel.: (10 Ocak 2013)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Flaş!!! İşte Balyoz gerekçesi
Flaş!!! Balyoz davası bitti
Balyoz Planı ve davası manşetlerimiz
BALYOZ VE DİĞER DAVALARDAKİ DELİL TARTIŞMALARI
Ergenekon, Balyoz ve diğer iddianamelerde arama yap