Ergenekon davasında 266. duruşma başladı. Duruşmada, 4 yılı aşkın süredir yapılan yargılama sürecinde dinlenen tanık beyanlarına ve dosyaya gelen belgelere ilişkin sanık ve avukatların savunmalarının alınmasına devam ediliyor.
22.11.2012 12:07 Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP milletvekilleri Mustafa Balbay ve Mehmet Haberal ile emekli Tuğgeneral Veli Küçük´ün de aralarında bulunduğu 66´sı tutuklu 275 sanıklı ´Ergenekon´ davasının 266. duruşması başladı. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nce, Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi´nde oluşturulan salonda görülen duruşmaya, CHP İzmir Milletvekili Mustafa Balbay, gazeteci Tuncay Özkan ve eski Özel Herakat Dairesi Başkan Vekili İbrahim Şahin´in de aralarında bulunduğu 29 tutuklu sanık katıldı. Eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, CHP Zonguldak Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Haberal, emekli orgeneraller Hasan Iğsız ile Hurşit Tolon, emekli tuğgeneraller Veli Küçük ve Levent Ersöz ile İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek´in de aralarında bulunduğu 37 tutuklu sanık ise duruşmaya gelmedi.
SANIK OĞUZ BULUT´UN TANIK İFADELERİNE KARŞI SAVUNMASI
Duruşmada, hazır bulunan sanıkların bugüne kadar dinlenilen tanık beyanları ve dosyaya giren evraklara ilişkin beyanlarının alınması işlemine devam edildi. Tutuklu sanıklardan eski Sivas Ülkü Ocakları Başkanı Oğuz Bulut, kendisinde ele geçirilen 2 adet el bombasının Sivas´ta göçebe olarak yaşayan çingenelerden aldığını söylemesi üzerine savcı Mehmet Ali Pekgüzel´in ´Benim bildiğim çingeneler bohçacılık yapar, fal bakar. Patlayıcı satmaz´ dediğini anımsattı. Bununla ilgili bir çalışma yaptığını ifade eden Bulut, polis kayıtlarına göre çingenelerin uyuşturucu ve silah da sattığının tespit edildiğini, mahkemenin isterse emniyetten bu tür kayıtları getirtebileceğini söyledi.
AVUKATLARIN TALEPLERİ
İlker Başbuğ ve Hurşit Tolon´un avukatı İlkay Sezer de, mahkemenin tanık beyanlarına ve dosyaya gelen evraklara ilişkin 15 dakikalık sınırlı bir süre verdiğini belirterek, dinlenilen 160´a yakın savunma ve kamu tanığının beyanları ile dosyaya gelen evraklara ilişkin savunma hazırlayabilmek amacıyla makul süre verilmesini istedi.
Tutuklu sanık Sedat Peker´in avukatı Mehmet Doğurga da, aynı talepte bulunarak mahkemenin beyanlarını hazırlamaları için süre vermesini talep etti.
Tuncay Özkan´ın avukatı Ahmet Çörtoğlu´nun, müvekkili ile duruşma sırasında görüşmek isteğine Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese izin vermedi. Özese, duruşmaya verilen aralarda avukat Çörtoğlu´nun cezaevinde müvekkili ile görüşebileceğini söyledi.
SANIK DURMUŞ ALİ ÖZOĞLU TANIK İFADELERİNE KARŞI SAVUNMA YAPMAYACAK
Özese, duruşmalardan men edilen tutuklu sanık Durmuş Ali Özoğlu´nun da, yazılı bir dilekçe göndererek, dinlenilen tanık ifadelerine karşın bir beyanda bulunmayacağını bildirdiğini kaydetti.
SAVUNMA İÇİN EK SÜRE TALEBİ REDDEDİLDİ
Sanıklar ve avukatların, kendilerine verilen 15 dakika ile sınırlı konuşma süresinin yetersiz olmasını dile getirmeleri ve kendilerine makul konuşma süresi verilmesini istemeleri üzerine duruşmaya ara verildi.
Arada karar alan mahkeme heyeti, bu sürenin yeterli olduğunu gerekçe göstererek makul süre verilmesi yönündeki taleplerin reddine karar verdi. Bu kararın ardından duruşmaya kaldığı yerden devam edildi.
Konuşmasını mahkemeye yazılı olarak sunan Avukat İlkay Sezer, karşı beyan için makul süre verilmesi yönündeki taleplerine verilen red kararından dönülmesini talep etti. Dilekçesinde, delillerin değerlendirilmesi aşamasının mı yapılmakta olduğunun açıklanmasını isteyen Sezer, Hukuka aykırı delillerin de dosyadan çıkarılmasını talep ediyorum. diye konuştu.
SANIK VELİ KÜÇÜK´ÜN TANIK İFADELERİNE KARŞI SAVUNMASI
Daha önceki oturumda üslubu nedeniyle duruşmalardan men edilen, ancak bugün karşı beyanda bulunması için mahkeme kararı ile cezaevinden getirilen tutuklu sanık Veli Küçük de konuşmak için izin istedi. Davanın Tuncay Güney´in beyanlarına dayandırıldığını iddia eden sanık Küçük, gizli tanık ifadelerini eleştirdi. (Cihan)
SANIK OSMAN YILDIRIM´IN TANIK İFADELERİNE KARŞI SAVUNMASI
Duruşmalara katılması yasaklanan tutuklu sanık Osman Yıldırım Veli Küçük hakkında sert iddialarda bulundu. Şimdiye kadar dinlenen tanıkların ifadeleri ile delillere karşı diyecekleri konusunda konuşması için sanık kürsüsüne alınan Yıldırım´ın etrafında 2 jandarma er ile 4 uzman jandarma çavuş tarafından güvenlik çemberi alınması dikkat çekti.
Osman Yıldırım, Danıştay saldırısında kullandığı glock marka silahların Alparslan Arslan´a satılmadığını, verildiğini dile getirmiştim diyerek sözlerine başladı. Daha önce bu konuda ayrıntılı bilgi vermeyen Yıldırım, bugünkü duruşmada bu silahların, emekli Tuğgeneral Veli Küçük tarafından verildiğini iddia etti. Yıldırım, Veli Küçük, İbrahim Gümüştekin´e telefon açarak ´Silahları götürün Alparslan Arslan´a teslim edin´ demiştir. O da götürüp teslim etmiştir. Gümüştekin Sedat Peker´in adamıdır. Sedat Peker´in de Veli Küçük ile irtibatı vardır. şeklindeki iddiasını dile getirdi.
İfadesinin bundan sonraki bölümünde Yıldırım, Sedat Peker, Veli Küçük´ün ayakçısıdır, çantacısıdır. Sedat Peker, Veli Küçük´ün yardakçısıdır. Keza Semih Tufan Gülaltay da aynıdır. Nuriş kardeşler de Hadi Özcan, Kürşat Yılmaz da aynıdır diye konuştu.
Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese´nin Silahların Veli Küçük´ün talimatı ile verildiğine ilişkin bir tanıklığınız ya da deliliniz var mı? şeklindeki sorusu üzerine Yıldırım, Burada aynı konu ile ilgili olarak yargılanan ve silahları Alparslan Arslan´a sattıkları iddia edilen Kenan Özay ile Aykut Metin Şükre´nin beyanları ile silahların sabıkasız silahlar olması beni böyle düşünmeye sevk etti. Bunlar benim kendi çıkarımlarımdır ifadesini kullandı.
Osman Yıldırım Ben Hurşit Tolon´un eski Ege Ordu Komutanı olduğunu biliyorum. Gayrimeşru dünya, Ege Ordusu´nun Türkiye´yi savunduğunu, Ege Ordusu olmasa Türkiye´nin işgal edileceğini bilir. Yani Ege Ordusu dışında Türk Silahlı Kuvvetleri´nin dışarıya bağımlı olduğunu yediden yetmişe herkes bilir. Ege Ordusu´nun da derin devlet olduğunu herkes bilir dedi.
Hurşit Tolon´un avukatı İlkay Sezer, Osman Yıldırım´a Bu bilgiyi kimden aldınız. Bilginiz görgünüz var mı? Kim bu gayrimeşru alem? diye sordu. Osman Yıldırım ise bu iddiasını, davanın tutuksuz sanıklarından Osman Gürbüz´ün yanı sıra, İbrahim Genç ve Hadi Özcan gibi kişilerden de duyduğunu söyledi. Yıldırım, Benim General, Albay, Yarbay ve Yüzbaşı rütbelerinde, Alay komutanlığı yapan komutan arkadaşlarım oldu. Onlar da aynı şeyleri söylediler. Lakin bu komutan arkadaşlarımın isimlerini burada vermem uygun olmaz ifadelerini kullandı.
NUSRET TAŞDELER´İN İFADESİ TELEKONFERANSLA ALINACAK
Duruşma sonunda Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, mahkemeye ulaşan bazı cevabi yazılar olduğunu açıklayarak ayrıntılarına girmeden bu evrakları okudu. Daha sonra da Başkan Özese, hakkında yakalama kararı bulunan YAŞ üyesi sanık Nusret Taşdeler´in, tedavi gördüğü Ankara GATA´dan telekonferans yöntemi ile ifadesinin alınacağını belirterek bu konuda gerekli çalışmanın yapılması için ilgili makamlara talimat yazılmasına hükmettiklerini söyledi.
Özese, duruşmayı yarın saat 09.00´a ertelediklerini açıkladı. (Cihan)
(22 Kasım 2012, 12:07)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: