Ergenekon davasına 254. duruşma ile devam ediliyor. Duruşmada AK Parti Milletvekili Şirin Ünal´ın tanık sıfatıyla ifadesine başvuruluyor. Ünal´ın bazı sanıkların talebi doğrultusunda dinlendiği öğrenildi.
05.11.2012 12:28 İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen Ergenekon davasının 254. duruşmasına Mustafa Balbay, Hasan Iğsız, Veli Küçük, Dursun Çiçek ve Tuncay Özkan´ın da aralarında bulunduğu 36 tutuklu sanık katıldı. Eski Genelkurmay Başkanı İlker Başbuğ, Mehmet Haberal, Levent Ersöz, Doğu Perinçek ve Muzaffer Tekin´in de aralarında bulunduğu 29 tutuklu sanık ile başka suçlardan tutuklu olan Yalçın Küçük ve Sami Hoştan ise duruşmaya gelmedi.
TANIK ŞİRİN ÜNAL´IN İFADESİ
Duruşmada, AK Parti Milletvekili Şirin Ünal´ın, bazı sanıkların talebi üzerine tanık sıfatıyla ifadesine başvuruldu. 6 yıl tümgeneral göreviyle çalıştıktan sonra 2010 yılı 30 Ağustos tarihinde emekli olduğunu belirten Şirin Ünal, emekli olduktan sonra AK Parti´den milletvekili seçildiğini söyledi. Dava konusu iddialara ilişkin bilgisi sorulan Ünal, ´İrticayla Mücadele Eylem Planı´ belgesinin bir gazetede yayınlandığı 12 Haziran 2009 tarihinde de Harekat Dairesi´ne vekalet ettiğini anlattı. Haberin yayınlanmasının ardından yaşadığı bazı olayları anlattı. Ünal, Dursun Çiçek olmadığı için onun altında bulunan 2 subay Sedat Özüer ve Ziya İlker Göktaş yanıma gelerek haklarında böyle bir haber yayınlandığını, kendilerinin bu konuyla bir ilgileri olmadığını söylediler. Ben de görevim gereği bu 2 subayı Genelkurmay 2. Başkanı Orgeneral Hasan Iğsız´a çıkardım. Komutana da kendilerinin böyle bir şey yapmadıklarını söylediler. Hasan Iğsız da ´Zaten ben de size böyle bir görev vermedim.´ dedi. Ardından da komutanın yanından ayrıldık. ifadesini kullandı.
Daha sonra olay zamanında Genelkurmay Başkanlığı Adli Müşaviri olan Orgeneral Hıfzı Çubuklu tarafından arandığını belirten Ünal, Bu konuyla ilgili olarak bir soruşturma başlattıklarını söyleyerek benim de gelip ifade vermemi istedi. Ben de gidip bildiklerimi anlattım. diye konuştu.
Daha sonra da Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel TSK içerisinde normal bir hiyerarşiye uymayan Ergenekon ya da başka bir isimde illegal bir yapılanmaya şahit oldunuz mu? diye sordu. Kendisine doğrudan söylenmiş bir şey olmadığını belirten Ünal, Böyle bir konuya basında yayınlanan haberlerden tanık oldum. dedi. Ünal, Karargah evleri soruşturmasında geçen konuları da basından duyduğunu sözlerine ekledi.
Savı Pekgüzel, Dava konusu ´İrticayla Mücadele Eylem Planı´ belgesi gibi başka belgelerin de askeri kurallara ve usullere uygun olarak hazırlanıp hazırlamadığı gibi konular konuşuldu mu? Her belgenin bu usullere uygun olarak hazırlanması şart mıdır? diye sordu. Böyle bir şartın olmadığını belirten Ünal, Her şey genelgelere uygun olmayabilir. Özel kanallarda yürütülen bazı konular olabilir. Komutan belli subayları yetkilendirebilir ya da belli bir rütbenin altına bu emrin inmemesini isteyebilir. dedi.
Pekgüzel, 19 Haziran 2009 Cumartesi günü, geceyi de kapsayacak şekilde evrak kırpma işlemi yapılmış. Siz de yıllarca subay olarak görev yaptınız. Böyle bir uygulama yapılabilir mi? Yani hafta sonu ya da gecelere kadar mesai saatleri dışında görev yapılır mı? diye sordu. Kendisinin Genelkurmay Harekat Başkanlığı Komuta Kontrol Dairesi Başkanlığı yaptığını ve 7 gün 24 saat şeklinde görev yaptıklarını belirten Ünal, diğer dairelerde bu durumun nasıl olduğunu bilemediğini söyledi. Ünal, MEBS Daire Başkanlığı´nda bilgisayarlarda geri getirilemeyecek şekilde 35 kez bilgisayarların silinmesi konusundan da bilgisi olmadığını söyledi.
Ayışığı, Yakamoz ve Sarıkız isimli darbe planlarından haberi olup olmadığı sorulan Ünal, net olarak böyle planlardan bilgisi olmadığını belirterek, Ben emrimde çalışan kişileri politikadan uzak tutmaya çalıştım. Askerlik yeminine bağlı görev yapmaları konusunda telkinlerde bulundum. Kişisel tavrımı bildikleri için beni böyle konuların dışında tuttular. şeklinde konuştu.
Doğrudan soru sorma işlemi sırasında söz alan tutuklu sanık Dursun Çiçek, Ünal´a davaya konu olan İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ndaki askeri yazım hatalarını hatırlatarak bu şekilde bir belgenin kurmay albay rütbesindeki asker tarafından hazırlanıp hazırlanmayacağını sordu. İddianameye konu belge ile kendisinin komutanlığını yürüttüğü Komuta Kontrol Daire Başkanlığının bir ilgisinin bulunmadığını vurgulayan Ünal, Bizim ilgimizin bulunmaması bu çalışmanın olduğu anlamına da gelmez, olmadığı anlamına da gelmez. cevabını verdi. ( Cihan)
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´ndeki duruşmada tanık olarak dinlenilen AK Parti Milletvekili emekli Tümgeneral Şirin Ünal, sanık avukatlarının sorularını yanıtladı. Tutuklu sanıklardan eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ´un avukatı İlkay Sezer´in, ´Birlikte çalıştığınız bu dönemlerde Sayın Başbuğ´un ´Anayasal düzeni ve demokratik rejimi cebren devirmeye teşebbüs ettiğine ilişkin somut bir bilginiz görgünüz var mı?´ sorusuna Ünal, ´Benim konumumda bir subayın Sayın Başbuğ ile ilgili detayları bilmesi mümkün değil. Bu soruya amiri olan Sayın Başbakan cevap verebilir´ yanıtını verdi.
İlkay Sezer ise Başbakan´ın, İlker Başbuğ hakkındaki suçlamaları ´insafsız´ olarak yorumladığını ifade ederek, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan´ın savunma tanığı olarak dinlenmesini talep ettiklerini, tanığın bu beyanı kapsamında bu talebin değerlendirilmesini istedi.
Tutuklu sanıklardan emekli Albay Dursun Çiçek´in kızı olan avukat İrem Çiçek de ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı olarak açılan ve daha sonra ´Ergenekon´ davasıyla birleştirilen davanın iddianamesinde milletvekili olduğunuz AKP´nin müdahil olarak yer aldığını biliyor muydunuz?´ sorusu üzerine Ünal, ´Partimizin adı AK Parti´dir´ dedi.
İrem Çiçek´in ´İrtica İle Mücadele Eylem Planı´nı gördünüz mü?´ sorusuna da Ünal, ´Benim başkanı olduğum Komuta Kontrol Dairesi´nin dışında bir konu. Ben jet pilotuyum, bilmediğim konularda konuşmam´ yanıtını verdi.
Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese de sorular tamamlandıktan sonra ´Ekleyeceğiniz bir şey var mı?´ diye sorduğu Ünal, ´Sanıklar hakkında karar verecek bağımsız yüce mahkemeye güveniyorum´ dedi.
TANIK MAHMUT GÜZEL´İN İFADESİ
Ünal´ın dinlenilmesinin ardından, Alparslan Arslan´a Danıştay saldırısında kullandığı Glock marka silahın temin edilmesine ilişkin dosyanın tutuklu sanıklarından Erkan Ayyıldız´ın talebi üzerine çağrılan Mahmut Güzel dinlenildi. Arslan´a 2 adet Glock marka silahın temin edilmesine ilişkin dosya sanıklarının bayanları üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı´nca yürütülen soruşturma kapsamında tutuklanan Mahmut Güzel, 18 yıl Beyazıt Mercan´da hamallık yaptığını, sonra da Kumkapı´da çağ ocağı işlettiğini söyledi.
Dosya sanıklarından Kenan Özay´ın ´2 adet Glock marka silahı 5 bin 400 liraya Mahmut Güzel´den satın aldım´, Erkan Ayyıldız´ın ´silahları satan Mahmut Güzel´dir´ yönündeki beyanları hatırlatılan Güzel, bunun doğru olmadığını söyledi.
Erkan Ayyıldız´ın Mercan´da silah tamirciliği yaptığını belirten Güzel, ´Bunlar zaten onun işi. Silahçılık yapıyor. Ben okuma yazma bile bilmiyorum. Benimle ne alakası var. Aradan 6 sene geçti. O zaman tutuklanmışlar. Serbest kalmışlar. Kendilerini kurtarmak için bu şekilde başvurmuşlar. Kendileri birbirlerini kurtarmak için ortaya attıkları iddialardır. Onların fikirleridir´ dedi.
Kenan Özay´ın avukatı Mustafa Kolenoğlu´nun geçtiğimiz perşembe günü cezaevine gelerek kendisiyle görüştüğünü ifade eden Güzel, ´Saat 3.5 sıralarında avukat geldi, diye çağırdılar. Gittim, bana avukatları olduğunu, ´sen bu şekilde bu adamları tanıyorum diyeceksin´ dedi. Ben de ´nasıl cesaret ederek söylüyorsun´ dedim. Cezaevi müdürüne dilekçe verdim. Bana ´avukatını çağır, suç duyurusunda bulunsun´ dedi. Siz bunu tespit edin´ diye konuştu.
Kenan Özay´ın ifadesinde Mahmut Güzel´i, ´esmer, kalın bıyıklı´ olarak tarif ettiğini belirten savcı Mehmet Ali Pekgüzel, Güzel´e ´Pala bıyık var mıydı´ diye sordu. Güzel, her zaman bu şekildeki gibi ince bıyıklı olduğunu anlattı.
Pekgüzel de 2005 yılında terör örgütü PKK´ya silah satıldığı iddiası üzerine yapılan operasyonda içinde Glock markaların da bulunduğu 32 silahın ele geçirildiğini belirterek, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen dosyadaki şahıslardan birinin Mahmut Güzel olduğunu söyledi.
Pekgüzel´in ´Siz ele geçirilen silahları nereden temin ettiniz. Araştırmalara, Amerika´nın Irak´ta kaybettiği silahlar olduğu şekilde cevap geldi´ sorusuna Güzel, silahların dışarıdan, doğudan geldiğini söyledi.
Özay´ın avukatı Mustafa Kolenoğlu da kimseye baskı yapmadığını belirtti.
Mahmut Güzel´in tanık olarak dinlenilmesinin tamamlanmasının ardından Mahkeme Heyeti Başkanı Hasan Hüseyin Özese, dosyaya gelen evrakları okudu.
Özese, İstanbul 15. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen ´Danıştay saldırısının delillerinin karartılması´ dava dosyası ile Bakırköy 14 Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülmekte olan bu davanın tutuksuz sanıklarından Tuncay Hacıbektaşoğlu´nun da sanıkları arasında yer aldığı 3 kişinin yargılandığı ´resmi belgede sahtecilik ve dolandırıcılık´ dosyasının birleştirilmesi konusunda görüş sorulması amacıyla mahkemelerine yazı gönderildiğini kaydetti.
Duruşma yarına ertelendi. (AA)
DANIŞTAY SİLAHI TEMİN EDEN KİŞİYE DAVA
Ergenekon davasının bugün görülen duruşmasında tanık olarak dinlenilen Mahmut Güzel hakkında Danıştay saldırısında kullanılan silahı temin etmek suçlamasıyla iddianame düzenledi. Ergenekon davası ile birleştirilen Danıştay saldırısı davasının tutuklu sanığı Alparslan Arslan, saldırıda clock marka silah kullandı. Bu silahı Arslan´a temin ettiği iddiasıyla daha önce 4 kişi hakkında dava açıldı. Ancak bu isimler silahı Mahmut Güzel isimli şahıstan aldıklarını belirtti. Bu ifadeler üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı harekete geçti. Ergenekon soruşturmasına bakan savcı Muammer Akkaş, önce Mahmut Güzel´in şüpheli sıfatıyla ifadesini aldı. Güzel´in ifadesinde ´silahın sahibinin kendisi olmadığını, saldırıda adı geçen söz konusu şahıslarla da bir ilgisinin olmadığını´ belirtti. İfadesinin ardından tutuklanan Güzel hakkındaki soruşturma tamamlandı. Savcı Akkaş, Güzel hakkında iddianame hazırladı. Tek sanıklı iddianamede Güzel, ´Ergenekon terör örgütüne yardım ve yataklık ve silah kaçakçılığı´ ile suçlandı. İddianamede Mahmut Güzel´in Danıştay saldırısında kullanılan glock marka silahın ilk sahibi olduğu belirtildi. Mahmut Güzel´in saldırıda kullanılan silahın Alparslan Arslan´a ulaşmasını sağladığının belirtildiği iddianame, onay için terörden sorumlu başsavcı vekili Oktay Erdoğan´a gönderildi. Erdoğan´ın onaylaması halinde iddianame yeni kurulan İstanbul bölge 22. ve 23. Ağır Ceza Mahkemelerinden birine gönderilecek. Mahmut Güzel bugün ise Ergenekon davasının görüldüğü İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde tanık olarak dinlenildi. Tutuklu bulunduğu cezaevinden getirilen Güzel´e Danıştay saldırısında kullanılan silahı temin edip etmediğine ilişkin sorular yöneltildi.
(05 Kasım 2012, 12:28)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: