Poyrazköy kazısında bulunan askeri mühimmata ilişkin davada, tanık olarak ifade veren Poyrazköy SAT Komutanlığı´nda görev yapan muvazzaf subay Mevlüt Öncel, ´Mühimmatın oraya polisler tarafından yerleştirilmiş olması imkansız´ diye konuştu. Duruşmada tanıklık yapan diğer subay Serhat Karatay da, ´Kazı ekibi bir arama cihazı kullanmadı, mühimmatı eliyle koymuş gibi çıkardı´ şeklindeki iddiaları yalanlayacak açıklamalarda bulundu.
16.10.2012 11:23 Poyrazköy davasına İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi´nde dün 23. duruşmayla devam edildi. ´Poyrazköy cephaneliği´, ´Kafes eylem planı´, ´Amirallere suikast 1 ve 2´, ´Gölcük belgeleri´ ile ´ÇYDD/ÇEV´ konulu 6 dava dosyasının birleştiği 11´i tutuklu 85 sanıklı ´Poyrazköy´de ele geçirilen mühimmat´ davasının dün görülen 23. duruşmasına 8´i bu davadan 10´u başka suçlardan 18 tutuklu sanık ile 20 tutuksuz sanık katıldı. Duruşmada tanıkların dinlenmesine devam edildi.
TANIK MEVLÜT ÖNCEL´İN İFADESİ
Duruşmada, Poyrazköy SAT Komutanlığı´nda görev yapan muvazzaf subay Mevlüt Öncel tanık olarak ifade verdi. Tanık Mevlüt Öncel, 1993 yılından beri SAT Grup Komutanlığı´nda görev yaptığını belirterek, Poyrazköy´de yapılan kazılara refakat ettiğini söyledi.
Poyrazköy´de mühimmatın bulunduğu günü anlatan Öncel, Mesai esnasında araçların geldiğini görünce arama yapılacağını öğrendik. Aramalar 4-5 saat sürdü. Toprak kazınmış, bir poşet görünmüş ama tam çıkarılmamıştı. Mühimmatlar ıslaktı. Su içindeydi ve çok derine gömülmemişti. El bombaları ve sis kutuları vardı. Mühimmatın çoğu kullanılamaz haldeydi. Su içinden çıkan mühimmatın patlama ihtimali olamaz. İlk kazı kepçeyle yapıldı, bulunamadı. Sonra polis buldu dedi.
-´Sehven mühimmata dokundum´-
Aramalar sırasında mühimmatlardan birine dokunduğunu söyleyen Öncel, Bulunan mühimmatların fotoğrafını çekecektim. Düzeltmek için dokundum. Polis hemen uyardı ve sehven dokunduğuma dair tutanak tuttular. Bir elimde eldiven vardı ama yanlışlıkla eldiven olmayan elimle dokunmuşum dedi.
-´Polislerin yerleştirmesi imkansız´-
Mahkeme Başkanı Mehmet Hamzaçebi Mevlüt Öncel´e, sanıkların ?Mühimmat oraya polisler tarafından yerleştirildi, sonra bulunmuş gibi yapıldı? iddiasına ilişkin bir soru yöneltti.
Kazılara nezaret eden ve arama tutanaklarında imzası bulunan Mevlüt Öncel ise, ?Hayır, buna imkan yok. Çünkü ben kazı bölgesine gittiğimde mühimmat poşetinin henüz ucu dışarıda, diğer kısmı toprak altındaydı. Henüz bu noktaya kadar gelinmişti ve poşetin üzerinde de çimler vardı. Onu o anda oraya yerleştirmiş olmaları imkansız.? ifadelerini kullandı.
TANIK SERHAT KARATAY´IN İFADESİ
Kazılara nezaret eden diğer subay Serhan Karatay da, duruşmanın öğleden sonraki kısmında tanık sıfatıyla ifade verdi. Kazı ekibi bölgeye ilk geldiğinde kendisinin karşıladığını aktaran Karatay, sanıkların, ?Kazı ekibi bir arama cihazı kullanmadı, mühimmatı eliyle koymuş gibi çıkardı? iddialarıyla ilgili açıklamalarda bulundu.
-Arama cihazları kullanılmadı iddiası yalanlandı-
Mahkeme başkanının ?Bir arama cihazı kullanıldı mı?? sorusu üzerine, ?Gelen ekibin elinde sayısını tam olarak bilmediğim arama cihazları vardı. Ben 2 tane dedektör gördüm. Ekibin içerisinde, İTÜ´den gelen profesörler de vardı. Olağan dışı bir şey görmedim.? dedi.
-Aramalara askeri personel de katıldı-
Arama ekibinin başında askeri personel olup olmadığı sorusuna ise Karatay, ?Gelen ekibe yardımcı olmak ve emniyeti sağlamak üzere birkaç silahlı nöbetçinin yanı sıra birliğimizden başka personel de katıldı.? karşılığını verdi.
SANIK TÜRKŞEN DURUŞMADAN ÇIKARILDI
Tutuklu sanıklardan Albay Ali Türkşen tanık subay Serhan Karatay´a, İncirlik denilen bir yer var. Orasını sorduklarında nereye gidersiniz? diye bir soru yöneltti. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Hamzaçebi, Tanığa tanıklık ettiği konularla ilgili soru sorun. Açıklama yapmanızı istemiyorum dedi. Mahkeme Başkanının uyarısı üzerine Türkşen, 3 bin metrekarelik yere gidip 1,5 günde aradığını bulan polisler var. Bizi konuşturmuyorsunuz. 200´e yakın duruşmaya girdik. İlk gördüğüm hakim de siz değilsiniz. Usulü biliyoruz diye yanıt verdi. Mahkeme Başkanı salondaki görevlileri uyararak Türkşen´in duruşmanın düzenini bozduğu gerekçesiyle dışarı çıkarılması gerektiğini vurguladı.
Türkşen ise Beni mi dışarı aldıracaksınız? Ben giderim dedi ve jandarmalar eşliğinde duruşma salonundan çıkarıldı.
-Duruşma 4 gün sonraya ertelendi-
Duruşma 19 Ekim 2012 Cuma gününe ertelendi.
6 DAVA BİRLEŞTİRİLMİŞTİ
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen Poyrazköy davası bünyesinde 6 ayrı dava görülüyor. Poyrazköy´de gömülü bulunan mühimmata ilişkin ana davaya; Amirallere Suikast 1 ve 2 davaları, Kafes Eylem Planı davası, Gölcük´te ele geçen belgeler davası ile ÇYDD davası birleştirilmişti. Bu davalarda 11´i tutuklu 85 sanık yargılanıyor. ( Zaman, DHA)
(16 Ekim 2012, 11:23)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Poyrazköy: 6 davada ceza istemleri
Poyrazköy İddianamesinde ara
Poyrazköy manşetlerimiz
Amirallere suikast iddianamesinde ara
Amirallere suikast manşetlerimiz
Kafes iddianamesinde ara
Kafes Eylem Planı manşetlerimiz
Gölcük iddianamesinde ara
Gölcük Donanma´da ele geçen belgeler manşetlerimiz
ÇYDD iddianamesinde ara
ÇYDD davası duruşmaları
ÇYDD ve ÇEV konulu manşetlerimiz
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde ara
Ergenekon, Balyoz ve benzer davaları engelleme girişimleri