Ergenekon taşeronu olmakla suçlanan Devrimci Karargah terör örgütü (DKÖ) davasına devam edildi. Dün 4. duruşması görülen davada, duruşma savcısına yönelik hakaret içerikli ifadeler kullanan tutuklu sanık Cemal Bozkurt´un duruşmanın düzenini bozduğu gerekçesiyle karara kadar mahkemeye getirilmemesine karar verildi. Tahliye taleplerini reddeden mahkeme duruşmayı 30 Nisan´a erteledi.
07.02.2012 18:38 ´Devrimci Karargah Örgütü´ üyesi oldukları ve örgüte yardım ettikleri öne sürülen eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı´nın da aralarında bulunduğu 12´si tutuklu 57 sanığın yargılandığı davaya dün 4. duruşmayla devam edildi. İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, daha önce duruşmada diğer sanıkların olmadığı bir ortamda savunma yapma talebi olan ve bu talebi kabul edilen tutuksuz sanık Şenay Avcı ile eşi tutuklu sanık Hanefi Avcı katıldı. Diğer sanıkların bir önceki duruşmada eski işkenceci diterek Hanefi Avcı ile birlikte yargılanmaya tepki göstermesi nedeniyle, dünkü duruşmada yeni bir düzenlemeye gidildi. Sanıkların talebi üzerine Avcı, diğer sanıklardan ayrı olarak tek başına salona alınarak ifade verdi. Duruşmanın ilk bölümüne diğer tutuklu sanıklar alınmadı. Duruşma salonu, mahkeme heyetinin kararı gereği Şenay Avcı savunma yaptığı için boşaltıldı. İzleyiciler Avcı´nın savunmasının ardından yeniden salona alındı.
Sanıklar Hanefi ve Şenay Avcı´nın avukatı Refik Uçarcı, müvekkillerinin evinde ele geçirilen silahların olağanüstü hal döneminde her görevliye verilen ruhsatlı silahlardan olduğunu belirterek, o dönemde bir çok emniyet müdürüne verilen silahların batıya göreve gidenlerden geri alınmadığını söyledi. Söz konusu silahların hiç bir yerde kullanılmadığını ve operasyon yapılana dek o silahların ruhsatlı olduğunu aktaran Uçarcı, dava konusu silahların Devrimci Karargah örgütüyle hiç bir bağlantısının olmadığını da beyan etti. Avukat Refik Uçarcı, müvekkili Şenay Avcı´nın, eşi Hanefi Avcı´nın soruşturma ve dava sürecinde başına gelen şeylerden dolayı psikolojik olarak çok etkilendiğini de belirterek, duruşmalardan vareste tutulmasını da talep etti.
Duruşmada savunma yapan ve hazırladığı dilekçeyi okuyan tutuklu sanık Hanefi Avcı da, dava konusu Devimci Karargah örgütüyle ilgili MİT´in hazırlamış olduğu çok kapsamlı bir rapor olduğunu ve bu raporda örgütün yurt dışındaki yöneticileriyle ilgili telefon ve internet görüşmelerinin yer aldığını belirterek, dinleme kayıtlarının hiç birinin bu dava kapsamında yargılanan Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP) yöneticileri ve üyeleriyle ilgisinin bulunmadığını aktardı. Savunmasında, yurt dışında yaşayan ve Devrimci Karargah örgütü yöneticilerinden olduğu belirtilen bazı kişilerle yapılan e-posta ve telefon konuşma kayıtlarını okuyan Hanefi Avcı, bu kayıtlardaki konuşmalara göre, gerçek Devrimci Karargah örgütüyle, Devrimci Karargah örgütüymüş gibi gösterilen örgütlerin farklı olduğunun ortaya çıktığını savundu. MİT´in örgütle ilgili detaylı bir etüt hazırladığını söyleyen Avcı, dosyada bulunan telefon kayıtları ve msn kayıtlarından örgütün çalışma sisteminin açıkça ortaya çıktığını belirtti. Avcı telefon ve msn kayıtlarında SDP ve TÖP´lülerin örgütü eleştirdiğini, örgütünde SDP ve TÖP´lüleri eleştirdiğini belirterek nasıl aynı örgütte olduklarını sordu. Avcı, ?Örgütün yöneticileri kim, kimlerle irtibatlı yurt içi ve yurt dışı temsilcileri ortada? diyerek ?bu davada yargılanan SDP ve TÖP´lülerin isimleri kayıtlarda yok. Bu davada yargılananların bir çoğunun yurt dışında liderleri bulunan örgütle bir ilişkileri yok? dedi. Avcı, Devrimci Karargah yöneticileri ile SDP ve Toplumsal Özgürlük Platformu (TÖB) yönetici ve üyelerinin hiçbir alışverişinin olmadığını da kaydederek, kendisinin de örgüte yardım etmesinin söz konusu olmadığını öne sürdü.
Tutukluluğunun ve hakkındaki iddiaların hukuki olmadığını söyleyen Hanefi Avcı, tahliyesini talep etti.
DAVANIN HANEFİ AVCI YÖNÜNDEN AYRILMASI TALEBİ
Duruşmada söz alan Avcı´nın avukatı Refik Uçarcı da, müvekkili Avcı ile ilgili yazdığı ´Haliçte Yaşayan Simonlar: Dün Devlet Bugün Cemaat´ adlı kitaptan dolayı çok sayıda soruşturma ve dava açıldığını, bu davalardan bazılarının bittiğini ve Avcı´ya meslekten ihraç cezası verilerek maaş kesintisi yapıldığını belirtti. Uçarcı, şunları söyledi: ´Bütün bu yargılama aşamaları dikkate alındığında Avcı´nın yargılanmasının ana gerekçesinin, yazdığı kitap olduğu ortaya çıkar. Suçlamalar kitapla ilgili olduğu için de yargılama yeri burası değil, Basın Kanunu´na göre bu suçlara bakan mahkemelerdir. Müvekkilim yönünden davanın ayrılmasını talep ediyorum. Davanın ayrılmasına karar verilmediği taktirde, Avcı ile ilgili bütün davaların (kitabında çeşitli yetkililere hakaret ettiği suçlamasıyla Ankara´da açılan davalar, Odatv davası ve Devrimci Karargah davası) bu davayla birleştirilmesini ve Avcı´nın tahliye edilmesini de talep ediyorum.´
BOSTANCI´DA ŞEHİT OLAN POLİSİN AİLESİNDEN MÜDAHİLLİK TALEBİ
Bu arada, söz alan avukat Kadir Filizer, Bostancı´daki örgütün Türkiye sorumlusu Orhan Yılmazkaya´nın ölü olarak ele geçirildiği çatışmada şehit olan Emniyet Amiri Semih Balaban´ın eşi ve kızının avukatı olduğunu belirterek, onların adına davaya ´katılan´ olarak kabul edilmelerini talep etti.
SANIKLAR TAHLİYE TALEP ETTİ
Avcı´nın savunmasının ardından tutuklu ve tutuksuz sanıklar mahkemeye alındı. İlk olarak tutuksuz sanık Sultan Seçik Kubilay savunmasını yaptı. Örgüt üyesi olmak suçlaması ile hakkında dava açıldığını hatırlatan Kubilay, sosyalist olduğunu ve Sosyalist Demokrasi Partisi (SDP)´nin dünya görüşünü benimsediğini söyledi. Yaklaşık 15 yaşından beri sosyalist bir insan olduğunu ve 20´li yaşlarından itibaren sosyalist bir gazetede geçici bir süre çalıştığını anlatan Seçik, kendisinin Devrimci Karargah davası ile yargılanmasının SDP´ye yönelik bir komplo olduğunu söyledi. Seçik, eşi ile birlikte yaşadıkları eve baskın yapan polislerin evde 63 bin mark buldukları ve evde silahlar buldukları yönündeki tutanakların dosyaya eklendiğini ancak zaman içinde bunların maddi hata olduğunun anlaşıldığını hatırlattı. Kendisine yönelik olarak Orhan Yılmazkaya ile ilgili olan bir basın açıklamasına katılmasının suç olarak ifade edildiğini anlatan Kubilay, bir sosyalist olarak yargısız infazla ölen biri ile ilgili basın açıklamasına katılmasının suç olmadığını söyledi.
Ulaş Bayraktaroğlu ile yaptığı bir telefon görüşmesinde Bayraktaroğlu´na, Balık malzemeleri bende dediğini ve bunun eylem malzemesi olarak iddianameye girdiğini kaydeden Günay Kubilay, Bayraktaroğlu´nun dalgıç olduğunu ve balık tuttuğunu herkes bilir. Ben de kendisine bize balık getir malzemelerin bende dedim diye konuştu. Kubilay´ın savunmasının ardından sanık Necdet Öztürk´ün avukatı Salim Şen savunmasını yaptı. Öztürk´ün terör örgütü üyesi olduğu gerekçesi ile tutuklu bulunduğunu kaydeden Şen, dosyada bunu destekleyen hiçbir kanıt olmadığını söyledi. Şen´in ardından Osman Baha Okar´ın avukatı Mehmet Rahmi Kadıoğlu savunmasını yaptı. Kadıoğlu, savunmasında Emniyet Müdürlüğü´nün bir kanadı ile Hanefi Avcı arasındaki hesaplaşmaya müvekkilinin de kurban gittiğini söyledi. Kadıoğlu, son olarak müvekkilinin serbest bırakılmasını talep etti.
Kadıoğlu´nun ardından Mehmet Kılıç´ın avukatı Mehmet Ali Altun savunmasını yaptı. İddialar olduğunu ancak kanıtlar olmadığını kaydeden Altun, Abdullah Öcalan´ın çatı partisi önerisi ile ilgili olarak müvekkilim de suçlanıyor. Halbuki çatı partisi fikri sadece ona ait değildir. Bunu da iki dakikalık bir konuşmaya bağlıyorlar dedi ve konuşmadan ilgili kesimleri mahkeme heyetine dinletti. Pilav gününde yapılan bu konuşmanın bir suç teşkil etmediğini belirten Altun, Galatasaray Lisesi, Kabataş Erkek Lisesi de pilav günü düzenliyor. Geleneksel pilav günleri nasıl suç oluyor?? diye sordu.
SANIK CEMAL BOZKURT: HANEFİ AVCI´NIN TAHLİYESİNİ TALEP EDİYORUZ
Devrimci Karargah davasından tutuklu yargılanan Cemal Bozkurt, yaptığı savunmada, Yeni yeni iddianameler birbirlerine eklenerek devam ediyor. Adalet dağıtıcı Türkiye Cumhuriyeti, savunmalara kulak tıkamış durumdadır biz de işlettiğiniz sistemi böyle ortaya dökeceğiz dedi. Hanefi Avcı´yla birlikte yargılanmaya karşı olduklarını yineleyen Bozkurt, Hanefi Avcı´nın diğer sanıklar salona alınmadan savunma yapmasını eleştirerek, Hanefi Avcı´nın salonda bulunmamasını değil, davadan çekilmesi yönünde talepte bulunmuştuk. Dava dosyasında bulunmasının devrimciliği kirlettiğini düşünüyoruz. Bu yüzden Hanefi Avcı´nın tahliyesini talep ediyoruz diye konuştu.
Bozkurt, Van depreminin ardından Tekirdağ F tipinden diğer devrimci tutuklularla birlikte yardım kampanyası yaptıklarını duyurmak için bir çok yayın kuruluşuna faks çektiklerini ve faks çekilen Türkiye Gerçeği dergisi yazarı Mehmet Güneş´in bu gerekçeyle Devrimci Karargah davasından tutuklanmasını değerlendirdi. Bozkurt, bu tutuklamayı, Devlet suç üretti şeklinde yorumlayarak, Bizlere de verilmek istenen mesaj, dışarıda kurumlarla iletişime geçmeyin tehdididir dedi. Bozkurt, aynı operasyonla, aralarında öğrencilerin de olduğu tutuklamalarda savcının, ?Duruşmaya neden gittiniz?? şeklinde sorular yönelterek tutuklamaların yaşandığını ifade ederek, Adli makamlar utanmalıdır diye konuştu. Bozkurt, mahkeme heyetine, 15 Şubat komplosu olarak tanımlanan Abdullah Öcalan´ın tutuklandığı güne atıfta bulunduğu bir dilekçe sunarak, 15 Şubat´ı lanetliyoruz dedi.
SANIK NECDET KILIÇ: HANEFİ AVCI BANA İŞKENCE YAPTI, ÖZÜR DİLEDİ
Bozkurt´un konuşmasının ardından diğer tutuklu yargılanan Necdet Kılıç söz aldı. Kılıç, mahkeme heyetine avukatının da gösterdiği görüntülerle, Mersin pilav gününde yaptığı konuşma ile Öcalan´ın talimatları yönünde hareket ettiği suçlamalarını eleştirdi. Kılıç, ?Bu bir komplo davasıdır. Emniyet içinde hesaplaşmadan ötürü biz kurban edildik. Benim yaptığım konuşmayla Öcalan ne alaka? Hanefi Avcı bana işkence yaptı özür diledi. İstanbul Emniyeti de gelip benden özür dileyecek? dedi.
Tuncay Yılmaz da yaptığı savunmada, Devrimci Karargah örgütü ile ilgili tek bir bağlantısının olmadığını, delil diye kullanılan bütün belgelerin Toplumsal Özgürlük Girişimi´nin yönetim kurulu raporundan oluştuğunu ifade ederek, ?Bu iddianameden çok polis fezlekesi? dedi. ?Bana bu zamana kadar tek bir soru soruldu. Demokrasi için birlik hareketinin Öcalan´ın talimatıyla kurulup kurulmadığı soruldu? diyen Yılmaz, eğer suçlanıyorsa kendisine Devrimci Karargah ile ilgili soru sorulması gerektiğini vurgulayarak tahliyesini talep etti.
SAVCININ TALEPLERİ
Taleplerin ardından görüşü sorulan duruşma savcısı Salim Duran, Şenay Avcı´nın duruşmalara katılmama talebinin kabul edilmesini istedi. Savcı Duran, tutuklu sanıkların tutukluluğunun devamına karar verilmesini talep etti.
SANIK BOZKURT´TAN SAVCIYA HAKARET
Savcının bu talebinin ifade etmesinin ardından sanıklardan Cemal Bozkurt, savcıya yönelik, Sizde hiç kafa yok mu, namus yok mu? Utanmaz herif. Bu kadar insanı mağdur ediyorsunuz diye tepki gösterdi. Sanıkları uyaran mahkeme başkanı duruşmaya ara verildiğini belirtti.
Mahkeme heyeti, bu ve diğer talepleri değerlendirmek üzere duruşmaya bir süre ara verdi.
SANIK CEMAL BOZKURT DAVA SONUNA KADAR DURUŞMALARDAN MEN EDİLDİ
Mahkeme aranın ardından kararlarını açıkladı. Balaban ailesi adına avukat Filizer´in müdahillik talebinin daha sonra değerlendirilmesine karar veren mahkeme, tutuksuz sanık Şenay Avcı´nın duruşmalara katılmama talebini de yerinde gördü.
DAVA 30 NİSAN´A ERTELENDİ
Duruşma savcısına yönelik hakaret içerikli ifadeler kullanan tutuklu sanık Cemal Bozkurt´un duruşmanın düzenini bozduğu gerekçesiyle karara kadar mahkemeye getirilmemesine karar verildi. Mahkeme ayrıca Bozkurt´un duruşmadaki ifadesinde terör örgütü elebaşı Abdullah Öcalan hakkındaki ifadeleri ve savcıya yönelik ´utanmaz herif´ sözleri nedeniyle suç duyurusunda bulunulmasına hükmetti. Tahliye taleplerini reddeden mahkeme duruşmayı 30 Nisan´a erteledi.
DURUŞMA ÖNCESİ BASIN AÇIKLAMASI
Öte yandan, duruşma öncesinde Beşiktaş´taki İstanbul Adliyesi önünde bir araya gelen ve kendilerine ´Sıra Kimde İnisiyatifi´ adını veren grup üyeleri basın açıklaması yaptı. Burada bir açıklama yapan Barış ve Demokrasi Partisi (BDP) İstanbul Milletvekili Sebahat Tuncel, Devrimci Karargah örgütü davasının hukuki değil siyasi bir dava olduğunu iddia etti. SDP Genel Başkanı Rıdvan Turan da, Türkiye´nin her şeyin terörist faaliyet ve herkesin terörist olarak değerlendirildiği bir ülke haline geldiğini öne sürerek, ´Ülke, açık ceza evine dönüştürülmüş durumda. Bu ülkenin ceza evlerinde 500´den fazla öğrenci terörist olarak yargılanıyor. Kürt siyasetçiler yargılanıyor. Ancak planlı bir şekilde işlenen Hrant Dink cinayeti ´örgüt yok´ denilerek sonlanıyor´ ifadelerini kullandı.
İDDİANAMELER
İstanbul 12. Ağır Ceza Mahkemesinde Hanefi Avcı´nın da aralarında bulunduğu 22 sanık hakkındaki dava, 13 Nisan 2011 tarihli duruşmada İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki Devrimci Karargah örgütü davasıyla birleştirilmişti. 9. Ağır Ceza´daki dava da aslında iki davanın (1 ve 2. davalar) birleştirilmesiyle görülmekteydi. Sonuç olarak 1, 2 ve 3´ncü Devrimci Karargah davaları İstanbul 9. Ağır Ceza Mahkemesi´nde birleştirilerek görülmeye başlamıştı. 2 Ocak 2012 tarihinde ise aynı mahkemeye 4. iddianame sunuldu. Ertesi gün bu iddianamenin kabul edilerek dava açıldığına dair bazı basın organlarında haberler yer aldı. 4. iddianamenin de öncekilerle birleştirilmesi talep edilmişti. Bu konuda nasıl bir gelişme yaşandığı henüz bilinmiyor. Dünkü 4. duruşmada bu konuda herhangi bir gelişme yaşanmadığına göre 4. davanın da birleştirildiğine dair henüz bir karar verilmediği söylenebilir.
Birleştirilen (1, 2 ve 3´ncü) davaların iddianamelerinde, tutuklu sanık eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı´nın, ´Devrimci Karargah terör örgütü ve mensuplarına yardım´, ´yargı görevini yapanı etkileme´, ´soruşturmanın gizliliğini ihlal´, ´terörle mücadelede görev almış kişileri hedef gösterme´, ´ikametinde ele geçirilen ruhsatsız silahlar nedeniyle 6136 sayılı yasaya muhalefet´ ve ´zincirleme şekilde kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme´ suçlarından 23 yıl 4 ay ile 51 yıl 9 ay arasında hapis cezasına çarptırılması isteniyor.
Avcı´nın eşi Şenay Avcı´nın da ´ikametinde bulunan birden fazla ruhsat süreleri dolmuş silahı bulundurma´ suçundan 7,5 ile 12 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması istenen iddianamelerde, Hanefi Avcı´nın kullandığı telefon hattının sahibi olduğu öne sürülen Necdet Kılıç´ın, ´Devrimci Karargah terör örgütü üyesi olma´ ve ´6136 sayılı yasada belirlenen bıçakları izinsiz bulundurma´ suçlarından 9 ile 18 yıl arasında hapse çarptırılması öngörülüyor.
Osman Bahar Okar, Semih Aydın, Hakan Tanrıverdi, Önder Sönmez, Oğuzhan Kayserioğlu, Özgür Aytulum, Günay Kubilay, Ecevit Piroğlu, Kemal Hamzaoğlu, Sultan Çelik Kubilay, Özgür Cafer Kalafat, Yaman Yıldız ve Selda Başusta´nın ´Devrimci Karargah terör örgütü üyesi olmak´ suçundan 7,5 ile 15´er yıl arasında hapisle cezalandırılması istenen iddianamelerde, sanıklar Rıdvan Turan ve Salih Mahir Sayın´ın ´Devrimci Karargah terör örgütü üyesi olma´ ve ´Ateşli Silahlar Kanunu´na muhalefet´ suçlarından 9 ile 19,5´ar yıl arasında hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.
İddianamede, Hakan Soytemiz, Tuncay Yılmaz, Ulaş Bayraktaroğlu ve İbrahim Turgut´un da ´Devrimci Karargah terör örgütü üyesi olma´, ´sahte kimlik bulundurma´, ´izinsiz toplantı ve gösteri yürüyüşüne katılma´, ´izinsiz toplantı ve gösteri yürüyüşünde molotofkokteyli taşıma ve atma´, ´6136 sayılı kanuna muhalefet´ suçlarından 3 ile 30 yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılması öngörülüyor.
Sanıklar Fatih Aydın, Cemal Bozkurt, Özgür Dinçer ve İbrahim Şimşek hakkında ´devletin birliğini ve ülke bütünlüğünü bozma´ ve ´kasten adam öldürme´ suçlarından ikişer kez ağırlaştırılmış müebbet, diğer suçlardan 9 ay ile 300´er yıl arasında değişen hapis cezaları isteniyor.
Sanıklar Mehmet Yeşiltepe, Ergin Öncü, Abdülselam Sultan, Muhammet Çetin, Süleyman Gürkan Anıl, Mustafa Aşula, Nail Arıkan, Necdet Öztürk, Sevim Öztürk, Melek Seven, Ceren Sütlaş ve Metin Akdemir´in de 7,5 ile 36´şar yıl arasında değişen hapis cezalarına çarptırılması öngörülen iddianamelerde, sanıklardan Aylin Duruoğlu´nun da ´örgüt üyeliği´ suçundan 7,5 ile 15 yıl arasında hapis cezasına çarptırılması talep ediliyor.
Ulaş Erdoğan´ın, ´Devrimci Karargah terör örgütü yöneticisi olma´ ´sahte nüfus cüzdanı ve sahte pasaport kullanma´ ve ´kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme, kaydetme´ suçlarından 23 yıl 3 ay ile 47.5 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılması istenen iddianamelerde, Cenk Büyükkahraman, Zafer Kaygın ve Gökhan Aydın hakkında ´Devrimci Karargah terör örgütü üyesi olma´ ve ´kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme, kaydetme´ suçlarından 9 yıl 9 ay ile 24´er yıl arasında hapis cezası öngörülüyor.
İddianamelerde, 14 sanık hakkında da ´Devrimci Karargah terör örgütü üyesi olma´ suçundan 7,5 ile 15´er yıl arasında değişen hapis cezaları isteniyor.
DEVRİMCİ KARARGÂH ÖRGÜTÜNE 4. DAVA AÇILMIŞTI
BDP Milletvekili Aysel Tuğluk´un avukatı Özkan Kılıç´ın da aralarında bulunduğu 3 sanık hakkında, Devrimci Karargâh Örgütü´ne üye olmak suçlamasıyla 2 Ocak´ta dava açılmıştı. Eski Emniyet Müdürü Hanefi Avcı´nın da yargılandığı Devrimci Karargâh ana davasıyla birleştirilmesi istenen 2´si tutuklu 3 zanlı hakkında hazırlanan 12 sayfalık iddianame, 9. Ağır Ceza Mahkemesi Heyeti´nce kabul edildi. Yöneticilikle suçlanan Okan Duman´ın 37.5 yıldan 105 yıla kadar, Özcan Kılıç ve Coşkun Kıyamçiçek´in ise terör örgütüne üye olmak suçundan 7.5 yıldan 15´er yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep edildi.
4´NCÜ İDDİANAMEDE CEZA İSTEMLERİ
4. iddianamede, tutuklu sanık Okan Duman´ın, terör örgütü yöneticisi olmak suçundan 15 ile 22,5 yıl, terör örgütü propagandası yapmak suçundan 1,5 ile 7,5 yıl, mala zarar vermek suçundan 3 ile 18 yıl, 2 kez tehlikeli madde bulundurmak suçundan 13,5 ile 36 yıl, iftira atmak suçundan 1,5 ile 6 yıl ve sahte kimlik kullanmak suçundan da 1,5 ile 6 yıl olmak üzere toplam 36 ile 96 yıl arasında değişen hapisle cezalandırılması talep edildi. Sanıklardan Coşkun Kıyamçiçek ve tutuksuz Özcan Kılıç´ın da, terör örgütüne üye olmak suçundan 7,5 ile 15 yıl arasında değişen hapis cezasına çarptırılması istendi.
(07 Şubat 2012, 18:38)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Devrimci Karargah Örgütü manşetlerimiz
Devrimci Karargah davaları birleştirildi
DKÖ iddianamesine kabul: Avcı sanık
Flaş!!! Avcı´ya ´Devrimci Karargah´ gözaltısı
DEVRİMCİ KARARGAH 3. İDDİANAMESİNDE ARAMA YAP
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap