Aselsan´da görev yapan 3 mühendisin ´intiharları´ üzerindeki sır perdesi aralanıyor. F-16 uçakları ve Altay Tankı gibi kritik projeler üzerinde çalışan 3 mühendisin ´garip´ intiharlarının soruşturmasında savcı, Adli Tıp´a ´ölüm nedeni intihar mı, cinayet mi net bir cevap verin´ diye sordu.
Aselsan´da kararı Adli Tıp verecek
Aselsan´da görev yapan 3 mühendisin ´intiharları´ üzerindeki sır perdesi aralanıyor. F-16 uçakları ve Altay Tankı gibi kritik projeler üzerinde çalışan 3 mühendisin ´garip´ intiharlarının soruşturmasında savcı, Adli Tıp´a ´ölüm nedeni intihar mı, cinayet mi net bir cevap verin´ diye sordu.
ASELSAN´DA görev yapan 3 mühendisin ?intiharları? üzerindeki sır perdesi aralanıyor. Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Murat Demir, Adli Tıp Kurumu´ndan ölen mühendis Hüseyin Başbilen´in boğazındaki 20 santimlik bıçak kesiğinin açıklanmasını istedi. Demir, mühendislerin cinayetle mi yoksa intihar yoluyla mı öldüğüne ilişkin olarak net bir karar verilmesini talep etti. Psikolojik rahatsızlıkları nedeniyle 2006 yılında intihar ettikleri öne sürülen ASELSAN mühendisleri Hüseyin Başbilen, Halim Ünsal ve Evrim Yançeken´in ölümleri ile ilgili soruşturmayı yürüten savcı Murat Demir, Adli Tıp Kurumu´na ikinci kez yazı yazarak şüphelerin ortadan kaldırılmasını istedi. Daha önce mühendislerden Hüseyin Başbilen hakkında Adli Tıp Daire Başkanlığı´nın 10 üyesinden 7´sinin intihar, 3´ününse cinayet dediğini hatırlatan Savcı Demir, ?Ölüm nedeni hakkında net cevap verin. Adli Tıp Genel Kurulu´nun onayı olsun? uyarısında bulundu. Yeni delillerle Adli Tıp Kurumu´nun raporundaki şüpheleri ortadan kaldırmayı hedefleyen Savcı Demir, ikinci yazısında yeni sorulara Adli Tıp´ın açıklık getirmesini istedi.
Adli Tıp´tan açıklama istedi
Otopsi raporunda Hüseyin Başbilen´in boğazındaki 20 cm´lik kesiğin 2-3 cm olarak gösterildiğini belirleyen savcılık bu duruma Adli Tıp raporunda açıklık getirilmesini talep etti. Savcı Demir, Adli Tıp Kurumu´na ?Başbilen´in boynunda ve bileğinde bulunan kesiklerin yönleri ve şekli ile kesik sayısı net olarak açıklansın? dedi. Savcılık ayrıca 3 mühendisin ölümüne ilişkin olarak ?Ölüm nedeni hakkında net cevap verin. Raporlarda Adli Tıp Genel Kurulu´nun onayı olsun? uyarısında bulundu. Adli Tıp raporunda ?psikolojik sorunlar nedeniyle intihar etti? denilen mühendislerin psikolojik tedavi kaydının olmadığını bildiren Savcı Demir, bu duruma Adli Tıp Kurumu´nun açıklık getirmesini de istedi.
Eski rapor uygun değil geçersiz
Cumhuriyet Savcısı Demir, otopsi raporunun Adli Tıp Kanunu´na uygun olmadığı ve bu yüzden alınan kararında geçerli olmadığı gerekçesi ile Başbilen´in otopsi raporu, olay yeri inceleme raporu ve çekilen video görüntülerini Adli Tıp Kurumu´na göndermişti. Adli Tıp Genel Kurulu´nun söz konusu raporların tamamını yeniden incelemeye alırken yeni sorular ile birlikte mühendislerinin ölüm nedeninin intihar mı, cinayet mi olduğu konusundaki şüphelerin ortadan kalkacağı ve soruşturmanın da sonuçlanacağı bildirildi.
Üç mühendisin ortak özelliği yazılımlar
Türk Silahlı Kuvvetleri´nin teknoloji ve silah üssü ASELSAN´da görevli üç mühendisin ölümü üzerindeki sis perdesi kaldırılmaya çalışılıyor. Milli Tank Projesi üzerinde çalışan mühendis Hüseyin Başbilen, 7 Ağustos 2006´da boğazı ve bileği kesilmiş olarak aracının içinde bulunmuştu. Ardından 17 Ocak 2007´de Halim Ünal kafasına isabet eden tek kurşunla öldü. Dokuz gün sonra da Evrim Yançeken oturduğu binanın 6´ncı katından düşerek can verdi. ODTÜ mezunu üç genç mühendisin ölüm nedenleri kayıtlara intihar olarak geçti. Ancak üç mühendisin ortak bir özeliği vardı: Uçakları saldırıdan koruyan dost-düşman tanıma sisteminin uzmanı olmaları.
Hüseyin Başbilen: Makine mühendisi. 7 Ağustos 2006´ta otomobilinde ölü bulundu. Bir intihar mektubu bıraktı. Milli tank projesi üzerinde çalışıyordu. F-16´larında sinyal kırıcı sistemi üzerinde de çalıştı.
Halim Ünal: Elektrik Elektronik Mühendisi. 17 Ocak 2007´de Ankara Eymür Gölü kenarında bulundu. Kafasına sıkılan tek kurşunla öldüğü bildirildi. F-16´ların modernizasyonuyla ilgileniyordu.
Evrim Yançeken: Elektrik mühendisi. 26 Ocak 2007´de Ankara Batıkent´te ölü bulundu. 7. kattan atladığı kayıtlara geçti. ?Artık dayanamıyorum. İntiharımdan kimse sorumlu değil? yazılı not bıraktı. ( Star)
ASELSAN´DA PEŞPEŞE 3 İNTİHAR: HEPSİ DE KRİTİK PROJELERDE ÇALIŞIYORDU
ASELSAN´da görev yapan 3 mühendisin birbiri ardına gerçekleşen şüpheli ölümü ´intihar´ denilerek kapatılmıştı. Ancak, Gölcük Donanma Komutanlığı´nın zulasında ele geçirilen belgeler üzerine intihar denen olaylarla ilgili dosya yeniden açılmıştı. Soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuriyet Savcısı Veli Dalgalı, mühendislerin yakın arkadaşları, komşuları, ASELSAN çalışanı bazı askerler ve ailelerinin ifadelerini almıştı. ASELSAN´da Milli Tank Projesi üzerinde çalışan Hüseyin Başbilen, 7 Ağustos 2006´da boğazı ve bileği kesilmiş olarak aracının içinde bulunmuştu. Ardından 17 Ocak 2007´de Halim Ünal kafasına isabet eden tek kurşunla öldü. Dokuz gün sonra da Evrim Yançeken oturduğu binanın 6´ncı katından düşerek can verdi. ODTÜ mezunu üç genç mühendisin ortak özelliği uçaklar için dost-düşman tanıma sistemi üzerinde çalışmaları oldu.
Ölümlerinde ´Fuhuş ve casusluk çetesi´ şüphesi
Mühendislerin şüpheli ölümleriyle ilgili Ergenekon iddianamelerinde bilgiler bulunuyor. Fuhuş ve casusluk soruşturmasını da yürütmüş olan Savcı Fikret Seçen ele geçen yeni bilgiler üzerine tekrar açtığı dosyayı yetkisizlik gerekçesiyle olayların gerçekleştiği Ankara Cumhuriyet Başsavcılığına göndermişti. Soruşturma halen burada yürütülmekte. Ergenekon ve casusluk soruşturmalarında ele geçen kritik bilgilerin dışında, mühendislerin hassas projelerde çalışıyor olmaları, intihar olaylarının peşpeşe gelmesi, gerçekleşme şekilleri, o şahıslardaki proje dosyalarının kaybolması, şahıslardan bazılarının intiharın günah olduğunu bildiklerine dair ailelerin verdiği bilgiler gibi ayrıntılar da ölümlerin intihar değil cinayet olduğuna dair şüpheyi güçlendiriyor.
Ergenekon savcısı Aselsan dosyasını açmıştı
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı´nın iki yıl önce kapattığı Aselsan intiharları dosyası, Ergenekon savcılarından Fikret Seçen´in elde ettiği deliller üzerine Ankara Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından yeniden açılmıştı. Ergenekon soruşturmasını yürüten savcılardan Fikret Seçen, ´Fuhuş, şantaj ve askeri casusluk´ soruşturmasını yürütürken elde ettiği çok önemli yeni bulgular üzerine Aselsan dosyasını Ankara´ya sevk etmişti. Gölcük Donanma´da casusluk ve şantaj çetesine yönelik operasyonda ele geçirilen bir harici bellek içerisinde bulunan ipucu niteliğindeki notlarda, Aselsan ve SAGEM´e yoğunlaşalım, sorun çıkaranlar var. Sorunun kaynağı bulunmalı, gereken yapılmalı şeklinde talimatlar bulunduğu ortaya çıkmıştı. Yapılan soruşturma sonucunda Seçen, daha önce olağan intiharlar olarak değerlendirip kapatılan 4 olayın intihar değil, cinayet olabileceği yönündeki emarelerin güçlü olduğuna kanaat getirdi. Aynı kurumda farklı zamanlarda görev yapmış 4 kişinin kısa aralıklarla art arda intihar etmesinin mümkün olmadığını düşünen Seçen, Aselsan intiharlarının cinayet olabileceği yönündeki şüpheleri doğrulayan bulgulara da ulaştı. Seçen, Deniz Kuvvetleri çetesiyle ilgili soruşturmada uzman polislerle yaptığı incelemeler sonrasında Başbilen, Ünal ve Yançeken ve Volkan´ın cinayete kurban gittiği yönünde bulgular elde etti. Fikret Seçen, daha sonra olayların gerçekleştiği yer Ankara olduğu için görevsizlik kararı ile 2010/1323 soruşturma muhabere numaralı dosyayı Ankara´ya gönderdi. Dosya, ölümlerin arkasında bir örgütün var olabileceği şüphesiyle halen Ankara´da Özel Yetkili Savcılık tarafından soruşturuluyor.
Ergenekon ve Balyoz sanıklarının ifadeleri alınacak
Savcı Fikret Seçen tarafından Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı´na gönderilen dosyada, Gölcük´te ele geçirilen ve ASELSAN intiharlarına ışık tutacak telefon görüşmeleri de yer alıyor. Biri asker iki kişi arasında geçtiği bildirilen telefon görüşmelerinde mühendislerin ölümlerine atıfta bulunulduğu öne sürülüyor. Ankara´daki savcının, gelen belgelerde ismi geçen kişilerin tamamının ifadesine başvuracağı, bunlardan bazılarının Ergenekon ve Balyoz davası sanıkları olduğu için bu kişilerin talimatla ifadeleri alınması yönünde İstanbul Özel Yetkili Savcılığına yazı gönderdiği öğrenildi. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
SAVCI ADLİ TIP´TAN FOTOĞRAFLARI İSTEDİ
18 Kasım 2011 - Şüpheli şekilde ölen mühendisleri soruşturan savcı, Adli Tıp´tan otopsi fotoğraflarını istedi. Ankara Cumhuriyet Savcılığı, ASELSAN´da birbiri ardına yaşanan intiharlara ilişkin şok bir karara imza attı. Savcı, Adli Tıp Kurumu´ndan otopsi fotoğraflarını ve video kayıtlarını göndermelerini istedi. Adli Tıp Kurumu´nun şüpheli şekilde ölen ASELSAN mühendisleriyle ilgili hazırladığı otopsi raporları mühendislerle ilgili soruşturmayı yürüten Ankara Cumhuriyet Savcısı Murat Demir´i tatmin etmedi. Demir, ASELSAN mühendislerinin ölüm sonrası ve otopsi fotoğraflarını Adli Tıp Kurumu´ndan resmen istedi. Karşılaştırmalı olarak fotoğrafları inceleyecek olan Savcı Demir kesin otopsi raporu için fotoğrafları da İstanbul Adli Tıp Genel Kurulu´na gönderecek. Mühendislerin ölümüne ilişkin nihai sonuç İstanbul Adli Tıp Kurumu´nda netlik kazanacak. Genel Kurul´dan çıkacak kesin karar soruşturmada dava açılıp açılmayacağı konusunda belirleyici olacak.
ÜÇ ÜYE CİNAYET OLDUĞUNU SÖYLEDİ
Psikolojik rahatsızlıkları nedeniyle intihar ettikleri iddia edilen ASELSAN mühendisleri Halim Ünsem Ünal, Evrim Yançeken ve Hüseyin Başbilen´in ölümleriyle ilgili Ankara Cumhuriyet Savcılığı´nca yürütülen soruşturmada yeni gelişmeler yaşandı. Soruşturma Savcısı Murat Demir, Adli Tıp´ın mühendis Başbilen için hazırladığı rapordaki otopside çekilmiş fotoğrafları istedi. Savcı Demir,mühendis Başbilen´in cesedinin bulunduğu tarihte, olay yeri inceleme ekiplerince çekilmiş fotoğraf ve video kayıtlarıyla birlikte otopside çekilmiş fotoğrafları İstanbul Adli Tıp Genel Kurulu´na gönderecek. Genel Kurul´dan çıkacak karar, soruşturmanın tamamlanıp davanın açılıp açılmayacağını belirleyecek. Fotoğrafların Genel Kurul´a gitmesinde Adli Tıp´ın on üyesinden yedisinin ?intihar?, üçünün de ?cinayet? dediği otopsi raporunun etkili olduğu öğrenildi.
SORUŞTURMAYI DERİNLEŞTİRDİ
Daha önce mühendis Başbilen´in babası Vehbi Başbilen´in, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı´na verdiği dilekçe üzerine soruşturma derinleştirilmişti. Başbilen´in ölümünün arkasındaki sır perdesini kaldırmak için iki yıl boyunca olay yeri inceleme ekipleri, ASELSAN´da görevli askerî personel ve Başbilen´in yakın çevresinin ifadesine başvurmuştu. Soruşturma Savcısı Demir de daha önce alınmış tanık ifadelerini soruşturma dosyasına ekledi. Ayrıca ASELSAN´a yazı yazan savcılık 3 mühendisin ölmeden önceki iş yerine giriş çıkışlarını ve çalışmalarını sordu.Mühendislerin son bir haftalarını nasıl geçirdiğini inceleyen savcı, gerekli görürse tekrar tanık ifadelerine başvurabilecek. Bu arada Hüseyin Başbilen´in yanı sıra aynı yıl intihar eden mühendisler Halim Ünsem Ünsal ve Evrim Yançeken´in ailelerinin başvurusu olmadığı halde savcılık, Başbilen´in ölümü ile bağlantısı olabileceği ihtimalinden yola çıkarak otopsi raporlarını mercek altına aldı. ( Bugün)
(09 Kasım 2011), son güncel.: (18 Kasım 2011)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Aselsan intiharlarında ´fuhuş ve casusluk´ çetesinin izleri ve Ergenekon şüphesi
Yazılım devrede, İsrail düşman
Deniz Kuvvetlerinde şüpheli intihar olayları ve Ergenekon şüphesi
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap