Islak imza ve andıç davasının 41. duruşmasında tutuklu sanık Albay Ziya İlker Göktaş´ın çapraz sorgusu yapılıyor. Göktaş, kendisinin de parafe ettiği dava konusu internet andıcı belgesinin askeri yazım kural ve usullerine uygun olarak hazırlandığını söyledi.
Islak imza davasında 41. duruşma
Islak imza ve andıç davasının 41. duruşmasında tutuklu sanık Albay Ziya İlker Göktaş´ın çapraz sorgusu yapılıyor. Göktaş, kendisinin de parafe ettiği dava konusu internet andıcı belgesinin askeri yazım kural ve usullerine uygun olarak hazırlandığını söyledi.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde birleştirilerek görülen ´Islak imza ve internet andıcı´ davasının 41. duruşmasına eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Hasan Iğsız, Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, Korgeneral Mehmet Eröz, Tümgeneral Hıfzı Çubuklu, emekli Albay Dursun Çiçek ve Mehmet Deniz Yıldırım´ın da aralarında bulunduğu 15 tutuklu sanık hazır bulundu. 6 tutuksuz sanığın yer aldığı davada tutuksuz yargılanan Hasan Ataman Yıldırım, İkinci Ergenekon davasından tutuklu bulunduğu için tutuklu sanık bölümüne alındı. Hakkında yakalama kararı bulunan firari sanıklar Kara Kuvvetleri Eğitim ve Doktrin Komutanı Orgeneral Hüseyin Nusret Taşdeler, Tümgeneral Mustafa Bakıcı ve kırmızı bülten ile aranan Bedrettin Dalan´ın da aralarında bulunduğu 8 tutuksuz sanık ise duruşmaya gelmedi.
ZİYA İLKER GÖKTAŞ´IN ÇAPRAZ SORGUSU
Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, dün yapılan oturumda savunmasını tamamlayan Albay Ziya İlker Göktaş´ın çapraz sorgusu yapılacağını belirterek kürsüye çağırdı. Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu, Göktaş´a, Andıca kim paraf attırdı? diye sordu. 2008 ve 2009 yılında Genelkurmay Bilgi Destek Dairesinde 2. Bilgi Destek Şube Müdürü olarak görev yaptığını söyleyen Göktaş, Kurstan geldim. Dursun Çiçek andıca paraf atmamı istedi. Dursun Çiçek gayretli, her işin ucundan tutan bir yapısı vardı. Ben onun yanına gitmem gerekirken o benim yanıma geldi. Andıca paraf attım. Andıç onaylanana kadar da görmedim. dedi.
Hakim Haşıloğlu, Göktaş´a psikolojik harekat konusunda sorular yöneltti. Haşıloğlu´nun, Göktaş´ın atandığı Bilgi Destek Dairesi´nin isminin her ne kadar sonradan değiştirilmiş olsa da yaptıkları işin psikolojik harekat olup olmadığını sorması üzerine Göktaş, Evet cevabını verdi.
Haşıloğlu, psikolojik harekatta birimlerini kimin belirlediğini sorarak, Neye göre dost, neye göre düşman? dedi. Bunun üzerine sanık Göktaş, Herhalde bu bizim seviyemizde belirlenmez. Milli Güvenlik Kurulu seviyesinde belirlenir. Haşıloğlu, Tutuksuz sanık Meryem Kurşun, internet sitesine haber koyduğu söylendi. Meryem Kurşun´un internet sitesine haber koyma konusunda aldığı özel bir eğitim ve uzmanlığı var mıdır? diye sordu. Göktaş, bu soruya da, Meryem Kurşun´un aldığı özel bir internet eğitimi olup olmadığını bilmiyorum ama kendisi bir sosyologtur. cevabını verdi.
Albay Göktaş, Hakim Haşıloğlu´nun, Ergenekon ismi verilen örgütle ilgili bir çalışma emri aldınız mı? Böyle bir çalışma yaptınız mı? şeklindeki sorusuna, kesinlikle böyle bir emir almadığını söyledi.
Ergenekon ana davası sanıklarından Doğu Perinçek, Hikmet Çiçek ve Mehmet Adnan Akfırat´ın internet andıcı davası ile ilişkisi olduğunun iddianamede geçtiğini belirten Haşıloğlu, sanık Göktaş´a bu 3 ismi tanıyıp tanımadığını ve özel ilişkileri olup olmadığını sordu. Sanık Göktaş ise tanımadığını ve özel bir görüşmesinin olmadığını söyledi. Haşıloğlu, Doğu Perinçek´in, TSK içindeki yapılanma ile ilgili birçok yazıyı kaleme almış ve birçok çalışması olmuş. Bilgi Destek Dairesinde böyle bir çalışmaya tanık oldunuz mu? diye sordu. Perinçek ile bir bağlantısının olmadığını ifade eden Göktaş, böyle bir çalışmaya tanık olmadığını söyledi.
Hakim Haşıloğlu, Savunmanızın başında psikolojik harekatın beyaz, gri ve kara propaganda şeklinde tasnifleri olduğunu söylediniz. Durumlara göre daha farklı tasnifleri var mıdır? diye sordu. Göktaş ise kabaca konuyu tarif etmek için böyle bir açıklama yaptığını belirterek, Tabii ki her duruma göre farklı bir tasnif durumu vardır. Ancak daha fazla ayrıntı yapsam ders notu gibi olacağı için bu kadar anlatmakla yetindim. diye konuştu.
Albay Göktaş´a ıslak imzalı belgeyle ilgili tutanak tuttuğunu hatırlatan Haşıloğlu, ayrıntılı olarak konuyu açıklamasını istendi. Göktaş, planın kendisine davanın yakalama kararlı sanıklarından Tümgeneral Mustafa Bakıcı tarafından verildiğini belirterek, Sözde planı incelememizi istedi. ´Askeri yazım kurallarına uygun görünmüyor ama bir inceleyin´ dedi. Ben de Bakıcı komutanımın görüşlerine katılıyorum. Belge askeri yazım kurallarına uygun şekilde yazılmamıştı. Hala aynı görüşteyim. Bakıcı paşamın talimatıyla böyle bir inceleme belgesi hazırladık. diye konuştu.
Hakim Haşıloğlu´nun, Andıcın değerlendirmesini yapar mısınız, askeri prosedüre uyuyor mu? şeklindeki sorusuna Göktaş, Andıç şekil olarak askeri yazım kurallarına ve usullerine uygundur. dedi. Bu sırada söz alan tutuklu sanık Koramiral Mehmet Otuzbiroğlu, andıcın paraf edilen sayfalarının askeri usullere uygun olduğunu, ancak eklerinin, ´başlık, gizlilik derecesi, eklerin imzalı olması ve yazım kuralları´ konularında askeri usullere uygun olmadığını savundu. Otuzbiroğlu´nun bu açıklaması üzerine Haşıloğlu sanık Göktaş´a andıcın eklerini görüp görmediğini sordu. Sanık Göktaş ise, andıcın eklerine bakmadığını söyledi. Bunun üzerine Haşıloğlu, ´O yaptıysa ben bilmiyorum, benim sorumluluğumda değil´ gibi savunma tarzı var. Eklerini görmeden parafe ettiğinizi söylüyorsunuz. Bu nasıl bir davranıştır? dedi. Göktaş, Yaptığım tek hata bu. Kurstan geldim. Andıca paraf atmamı isteyen Dursun Çiçek´e eklerini sormadım. ´Nerede bunun ekleri´ demedim, paraf attım, hata yaptım. diye konuştu. ( Cihan)
HULUSİ GÜLBAHAR´IN SAVUNMASI
Ziya İlker Göktaş´ın çapraz sorgusunun tamamlanmasının ardından duruşmada emekli Albay Hulusi Gülbahar´ın savunmasının alınmasına geçildi. İrtica ile Mücadele Eylem Planı davasıyla birleştirilen Kamuoyunu yönlendirme amaçlı internet siteleri davasının tutuklu sanığı emekli Albay Hulusi Gülbahar, denetleme yapılacağının söylenmesinin ardından, çalıştığı 4. Bilgi Destek Şube Müdürlüğü´nde evrak kırpma işlemi yaptığını belirtti. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada savunmasını yapan Gülbahar, Ağustos 2008 ve Eylül 2009 tarihleri arasında Bilgi Destek Dairesinde 4. Bilgi Destek Şube Müdürü olarak görev yaptığını söyledi. Görev yaptığı 30 yıl boyunca yasa dışı hiçbir faaliyet içinde olmadığını ifade eden Gülbahar, Konusu suç olan hiçbir emir almadım. Adımı kanunsuz işlere karıştıranlardan şikayetçiyim dedi. Kendi isteği dışında atandığı 4. Bilgi Destek Şube Müdürlüğünde turkatak.com sitesini yönettiğini belirten Gülbahar, sitede İnsanlar nasıl yaşar?, Milletler nasıl ölür? ve Makedonya elçisi Mustafa Kemal ile gurur duyuyoruz şeklinde açık kaynaklardan alınan haberlerin yer aldığını söyledi. Dava konusu andıca sadece paraf attığını dile getiren Gülbahar, hakkında yakalama kararı çıkarıldıktan sonra mahkemeye teslim olduğunu sözlerine ekledi.
Gülbahar´a, çapraz sorgusunda savcı Mehmet Ali Pekgüzel, İrtica ile Mücadele Eylem Planının Taraf gazetesinde yayımlanmasının ardından yapılan evrak kırpma işlemine ilişkin sorular yöneltti. Pekgüzel, Arşiv yönergesine göre imha etme zamanı var mı? Kırpma emrini ne zaman aldınız? Niçin evrakları imha gereksinimi duydunuz? İrtica ile Mücadele Eylem Planı ortaya çıktı. Siz böyle bir kırpma işleminin yanlış anlaşılacağını düşünmediniz mi? diye sordu.
Gülbahar da hakkında yakalama kararı bulunan sanıklardan dönemin Bilgi Destek Daire Başkanı Tümgeneral Mustafa Bakıcı´nın denetlemeye geleceğini öğrenmesinin ardından, kendisinin kırpma işlemi yaptığını, kırpma konusunda bir emir verilmediğini söyledi. Denetleme yapılacağı emrini Mustafa Bakıcı´dan kendisinin almadığını, denetleme yapılacağının söylendiğini ifade eden Gülbahar, imha edilen evrakların arşivlenecek nitelik taşımadığını, Silahlı Kuvvetlere ait dergi, çeşitli tabur resimlerine ilişkin dokümanların kırpıldığını belirtti.
Pekgüzel´in, Madem dergi ve resim gibi evrakları imha ettiniz, neden gece vakti imha işlemine giriştiniz? Hatta bazı komutanlar düğünden çağrılıp imha işlemi yapıldı sorusu üzerine Gülbahar, hukuki ve mali denetime tabi tutulacak evrakı olmadığını ifade ederek, iş disiplini açısından görevlerini hemen yerine getirmeyi istediğini söyledi.
Savcı Pekgüzel, evrak imha işleminin bütün birimlerde yapıldığını belirterek, Mustafa Bakıcı imha ettiklerinizi görseydi denetlemeden kötü not mu alırdınız? diye sordu. Gülbahar da 270 dergi, 300 albüm. ´Bunları siteye aktardın mı, niye ortalıkta tutuyorsun, bunların işi bitmedi mi, niye burada tutuyorsun?´ dediğinde cevap veremezdim şeklinde yanıtladı.
Gülbahar´ın çapraz sorgusuna ara veren mahkeme heyeti, duruşmayı 27 Ekim Perşembe gününe erteledi. ( Cnnturk)
(25 Ekim 2011, 13:41)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
GENELKURMAY´IN PROVOKASYON SİTELERİ YA DA ´İNTERNET ANDICI´ KONULU MANŞETLERİMİZ
ISLAK İMZALI ´İRTİCA İLE MÜCADELE EYLEM PLANI´ YA DA ´AKP ve GÜLEN´İ BİTİRME PLANI´ MANŞETLERİMİZ
İnternet andıcı iddianamesinde arama yap
Islak İmza iddianamesinde arama yap
Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde ara
Flaş!!! Subaydan andıç ihbar mektubu
Flaş!!! Subaydan andıç ihbar mektubu
Genelkurmay´ın ´internet andıcı´ hazırlanması talimatını görmek için tıklayın