İkinci Balyoz davasında 2. duruşma başladı. Hakkında yakalama kararı bulunan davanın sanıklarından Tümgeneral Beyazıt Karataş, Silivri´de yargılama yapan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´ne teslim oldu. Duruşmanın sonunda mahkeme heyetinin aldığı kararla, Karataş tutuklanırken, 1. ve 2. Balyoz davaları birleştirildi. Bu kararla Balyoz davasında yargılanan sanık sayısı 224´e çıkmış oldu. Halen Balyoz planını konu alan üçüncü bir soruşturma daha yürütülüyor ve bu soruşturmada tutuklu sayısı ise 53´e ulaşmış bulunuyor.
Balyoz davaları birleştirildi
İkinci Balyoz davasında 2. duruşma başladı. Hakkında yakalama kararı bulunan davanın sanıklarından Tümgeneral Beyazıt Karataş, Silivri´de yargılama yapan İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´ne teslim oldu. Duruşmanın sonunda mahkeme heyetinin aldığı kararla, Karataş tutuklanırken, 1. ve 2. Balyoz davaları birleştirildi. Bu kararla Balyoz davasında yargılanan sanık sayısı 224´e çıkmış oldu. Halen Balyoz planını konu alan üçüncü bir soruşturma daha yürütülüyor ve bu soruşturmada tutuklu sayısı ise 53´e ulaşmış bulunuyor.
İkinci ´Balyoz Planı´ davasında ikinci duruşma başladı. 21´i tutuklu 28 sanığın yargılandığı davanın İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi´nde oluşturulan salonda yapılan duruşmasına, Orgeneral Bilgin Balanlı, Korgeneral Turgut Atman, Tümgeneral İsmail Taş´ın da aralarında bulunduğu 21 tutuklu sanık ile tutuksuz sanıklar Cumhur Eryüksel, Doğan Uysal, Emin Hakan Özbek, Tülay Delibaş ve Ali Cengiz Şirin katıldı. Hakkında yakalama kararı bulunan Tümgeneral Beyazıt Karataş´ın da hazır bulunduğu duruşmaya, diğer yakalamalı sanık Tümamiral Ahmet Sinan Ertuğrul ise gelmedi.
REDDİ HAKİM VE TUTUKLULUK İTİRAZLARI REDDEDİLMİŞ
Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken, yoklama sırasında oturarak duruşmada oldukları söyleyen sanıkları, ayağa kalkmaları konusunda uyardı. Başkan Diken, davanın ilk duruşmasında heyete yönelik reddihakim talepleri nedeni ile zorunlu işlemlerin yapılması için duruşmaya ara verildiğini hatırlattı. Diken, mahkemenin ikinci heyetinin oluşturulmamış olması nedeni ile reddihakim talebinin, değerlendirilmesi için İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi´ne gönderildiğini, ancak bu sırada bir üye hakimin atanması ile İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´nin 2. heyetinin oluşturulduğunu, bunun üzerine talebin 11. Ağır Ceza Mahkemesi yerine kendi mahkemelerinde 2. heyet tarafından değerlendirildiği bilgisini verdi. 26 Ağustos 2011 tarihinde incelenen taleple ilgili olarak red kararı verildiğini belirten Diken, bu karara sanıklar ile avukatlarının itiraz hakkı bulunduğu bilgisini verdi. Diken, bu konuda yapılabilecek itirazların, duruşmanın devamını etkilemeyeceğini kaydetti. Ayrıca sanıkların tutukluluk incelemesinin kendi heyetlerince yapıldığını aktaran Başkan Diken, sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verdiklerini, sanık avukatlarının yaptığı itirazın da İstanbul 11. Ağır Cezsa Mahkemesi tarafından reddedildiği bilgisini verdi.
TESLİM OLAN KARATAŞ´IN YAKALAMA KARARINA KARŞI SAVUNMASI ALINDI
Mahkeme başkanı Ömer Diken hakkında yakalama kararı bulunan Tümgeneral Beyazıt Karataş´ı kürsüye çağırdı. İstanbul Merkez Komutanlığına bağlı görevlilerin gecikmesi üzerine salondaki en kıdemli subay olan Yarbay Oğuzhan Yoldaş´a ´Yakalamalı sanık mahkemenin vereceği karara kadar size teslim´ diyen Diken, Karataş´ın kimlik tespitini yaptı. Karataş evli ve bir kızı olduğunu ve hala Diyarbakır 2. Hava Kuvvet Komutan Yardımcısı olarak görev yaptığını söyledi.
Aylık gelirinin 5 bin 500 TL olduğunu belirten Karataş hakkındaki suçlamaları reddetti. Sanık Karataş, avukatı aracılığıyla mahkeme heyetine iki ayrı dilekçe sunduğunu belirtti. Sanık Karataş, iddianameye göre 2003 yılı Kasım ayında sanık Tümgeneral Nedim Güngör Kurubaş´a ´devirteslim.doc´ isimli dijital veriyi teslim ettiği iddiasıyla suçlandığını hatırlattı. Karataş, 25 Ağustos 2003 tarihinde Washington Silahlı Kuvvetler Ateşeliği´ne teslim olduğunu ve 4 Eylül 2005 tarihinde ise Türkiye´ye döndüğünü söyledi. Karataş, sanık Tümgeneral Nedim Güngör Kurubaş´ın 15 Eylül 2005´de Washington´da aynı göreve kendisinin yerine atandığını belirtti. Karataş, sanık Kurubaş ile 4 yıl boyunca görüşmediklerini ve iddia edilen dijital veriyi Kurubaş´a iddia edilen tarihte vermesinin mümkün olmadığını savundu.
İddianamede Oraj Hava Harekat Planı´nda tali bölge komutan yardımcısı olarak adının bulunduğunu belirten Karataş, böyle bir görevde yer almasının, konumu itibariyle mümkün olmadığını belirtti. Karataş, soruşturma başlatılmadan önce kızına ait facebook sayfasına ´Şikayet et´ konu başlığı ile bir mesaj geldiğini ifade etti. Karataş, mesajın içerisinde ise Sizi rahatsız etmek istemem ama babanızı karalamak istiyorlar. Kendisi başarılı bir subay. Altta, bazı fotoğrafların yer aldığı bir link var yazdığını söyledi. Karataş, Linke tıkladığınızda açılmıyor ve bilgisayarınız kilitleniyor. Sonuçta açmayı başardık. Bir general ve yanında da bir balyoz karikatürü bulunuyordu linkte. Daha soruşturma açılmadan böyle bir mesajın gelmiş olması da düşündürücüdür şeklinde konuştu.
Avukat Ali Fahir Kayacan ise müvekkilinin tutuksuz yargılanmasını talep etti.
TRT SPİKERİ 82 SAYFALIK İDDİANAMEYİ OKUYOR
Mahkeme Başkanı Ömer Diken yakalama kararı bulunan Tümgeneral Beyazıt Karataş hakkında tutuklama olup olmayacağına ilişkin kararın gün içinde verileceği belirtti. Mahkeme Başkanı Ömer Diken davaya ilişkin iddianamenin okunacağını söyledi. TRT spikeri Ömer Faruk Zora, İstanbul Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Ayar tarafından hazırlanan 82 sayfalık iddianameyi okumaya başladı. ( DHA, Cihan)
CD´LERE SONRADAN EKLEME YAPILMAMIŞ, BELGELER 2003 VE ÖNCESİNİN
İddianamede bilirkişi raporları ve suçlamalar sanıkların yüzüne okundu. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı´nın talebi sebebiyle TÜBİTAK bilirkişilerince hazırlanan 19 Şubat 2010 tarihli bilirkişi raporunda, CD´lere sonradan ekleme yapılmadığı, belgelerin tarihlerinin de 2003 ve öncesi olduğu, belgelerin üzerlerinde yer alan tarihlere ait olduğunun tespit edildiği kaydedildi. Ayrıca 1. Ordu Askerî Savcılığı´nın görevlendirdiği bilirkişi Ahmet Erdoğan´ın hazırladığı 22 Şubat 2010 tarihli raporda da, belgelerin ve ses kayıtlarının gerçek olması halinde bunun darbe planı olacağına ilişkin rapordan da alıntı yapıldı.
18.15: İDDİANAMENİN OKUNMASI BİTTİ
TRT spikerlerinden Ömer Faruk Zora tarafından okunan iddianamenin ardından Cumhuriyet Savcısı Savaş Kırbaş´tan, yapılan talepler ile hakkında yakalama kararı bulunan sanık Tümgeneral Beyazıt Karataş ve birleştirme talepleri konusunda görüşü soruldu. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen İkinci Balyoz davasında Savcı Kırbaş, sanık Beyazıt Karataş´ın, üzerine atılı suç niteliği ve delil durumu nedeniyle tutuklanması yönünde görüş bildirdi. İkinci Balyoz davası ile ana Balyoz davası arasında bağlantı bulunması ve delillerin birlikte değerlendirilmesi gerektiğini de gerekçe göstererek her iki davanın birleştirilmesi istedi. Savcı Kırbaş´ın mütalaasını sunmasının ardından bu konulara ilişkin karar verilmek üzere duruşmaya ara verildi. Bu sırada tutuksuz sanık bölümünde yer alan ve hakkında yakalama kararı bulunan sanık Beyazıt Karataş´ın duruşma salonundan çıkma ihtimali ve güvenlik gerekçesi ile rütbeli jandarma görevlilerinin tertibat aldığı gözlendi. ( Cihan)
19.30: BALYOZ DAVALARI BİRLEŞTİRİLDİ, KARATAŞ TUTUKLANDI
İkinci ´Balyoz Planı´ davası kapsamında hakkında yakalama kararı bulunan Tümgeneral Beyazıt Karataş´ın tutuklanmasına karar veren mahkeme heyeti, bu davayı aralarında bağlantı bulunduğu gerekçesiyle ´Balyoz Planı´ davasıyla birleştirdi. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada, mahkeme heyeti tarafından taleplere ilişkin alınan ara kararlar Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken tarafından açıklandı. Buna göre mahkeme heyeti, görevsizlik kararı verilmesi yönündeki talepleri reddetti.
Mahkeme heyeti, hakkında yakalama kararı bulunan sanıklardan Tümgeneral Beyazıt Karataş´ın atılı suçun vasıf ve mahiyeti, dosyadaki mevcut delillere göre kuvvetli suç şüphesini gösteren olguların bulunması, delillerin henüz tam olarak toplanılmamış oluşu, sanığın konumu itibarıyla delillere etki yapma ihtimalinin bulunması gerekçesiyle adli kontrol hükümlerinin uygulanmasının yetersiz kalacağı anlaşıldığından tutuklanmasına hükmetti.
Mahkeme heyeti, aralarında hukuki ve fiili irtibat bulunması, yargılamanın seriliği, usul ekonomisi ve çelişkili kararların çıkmaması, sanıkların hukuki durumlarının birbirini etkilemesi nedeniyle bu davanın ´Balyoz Planı´ davasıyla birleştirilmesine ´oy birliğiyle´ karar verdi. Davanın birleşen dosya üzerinde yürütülmesini kararlaştıran mahkeme heyeti, tutuklu diğer 21 sanığın da bu hallerinin devamına karar verdi.
BİRLEŞEN BALYOZ DAVASINA 6 EKİM´DE DEVAM EDİLECEK
Duruşmanın da 6 Ekim Perşembe günü yapılacağını açıklayan mahkeme heyeti, 7-10-11-13 ve 14 Ekim´de de duruşmanın görülmesini karara bağladı. Mahkeme heyeti, sanıkların savunmalarını da ´Balyoz Planı´ davasındaki savunmalar tamamlandıktan sonra alacak. ( Sabah)
İSTENEN CEZALAR
´Balyoz Planı´ soruşturması kapsamında Harp Akademileri Komutanı Orgeneral Bilgin Balanlı ve Hava Harp Okulu Komutanı Tümgeneral İsmail Taş´ın da aralarında bulunduğu 15´i tutuklu 28 sanığın Türkiye Cumhuriyeti icra vekilleri heyetini, cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs suçundan 15 ile 20´şer yıl arasında hapisle cezalandırılması isteniyor. İstanbul Cumhuriyet Savcısı Hüseyin Ayar tarafından hazırlanan ve 10. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen 82 sayfalık iddianamede, ele geçirilen deliller bütün olarak değerlendirildiğinde, sanıkların Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini cebren ıskat veya vazife görmekten cebren men etmeye teşebbüs suçunu işledikleri öne sürülüyor. İddianamede, Balanlı ve Taş´ın da aralarında bulunduğu 15´i tutuklu, 8´i hakkında da yakalama kararı bulunan 28 sanığın, eylemlerine uyan ve lehe olan 765 sayılı TCK´nın 147 ve 61/1. maddeleri uyarınca 15 ile 20´şer yıl arasında hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor. Yakalama kararı çıkarılan 8 sanıktan 6´sı daha önce teslim olmuştu. Tümgeneral Beyazıt Karataş´ın da bugün teslim olmasıyla geriye teslim olmamış sanık olarak sadece, halen yurtdışı görevinde bulunan Tümamiral Ahmet Sinan Ertuğrul kalmış oldu.
11. AĞIR CEZA´NIN BAŞKANI AKÇAY MÜZMİN MUHALEFET
Bu arada ´Birinci Balyoz´ davasında emekli Orgeneral Çetin Doğan´ın da aralarında bulunduğu 162 sanığın tutukluluğa yaptıkları itirazın, İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından reddedildiği öğrenildi. İki üye hâkimin oy çokluğu ile alınan karara, daha önce hep yaşandığı gibi mahkeme başkanı Şeref Akçay muhalefet şerhi koydu.
Emekli orgeneraller Çetin Doğan, eski Hava Kuvvetleri Komutanı Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, emekli Oramiral Özden Örnek ve MHP milletvekili emekli Korgeneral Engin Alan´ın da aralarında bulunduğu 196 sanıklı davada tutuklu yargılanan 162 sanık, İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´nin tahliye taleplerini reddetmesi üzerine, itiraz haklarını kullanarak bir üst mahkeme olan 11. Ağır Ceza Mahkemesi´ne başvurmuştu. Ancak bu mahkeme de 22 Ağustos 2011 tarihinde verdiği kararla sanıkların itirazını reddetti. Üye hakimler Mehmet Ekinci ile Birol Bilen´in oy çokluğu ile alınan ret kararına, mahkeme başkanı Şeref Akçay muhalif kaldı.
Mahkeme oy çokluğuyla aldığı kararında, ?Türkiye Cumhuriyetinde Anayasa ve kanunlar düzenlenirken, objektif, genel, kişiye özgü olmayan, herkes için eşit uygulanır biçimindeki evrensel ilkelerin esas alındığı, yürürlükteki mevzuatı uygulamakla yükümlü mahkemelerin de bu ilkelere göre kabul edilip yürürlüğe konan yasaları uyguladıkları, bu nedenle tutukluluk kararı alınırken veya incelemesi yapılırken buna muhatap olanların geçmişte veya halen bulundukları görev, sosyal çevre, ünvan ve konumları gibi yasal olmayan gerekçelerle değerlendirme yapılıp karar verilemeyeceği vurgulandı.
Mahkeme Başkanı Şeref Akçay 9 sayfalık muhalefet şerhinde, Türkiye´de ihtilâl ile ilgili daha önce verilmiş örnek bir karar olmadığını belirtti. Mahkeme Başkanı Akçay, ?Yargıtay´ın görüşü bu şekildedir, diye örnek göstereceğiniz bir karar da yoktur. Belki bu karar Türkiye´de ilk defa verilecek bir karardır. O nedenle bu hususların çok ciddi ve hukuki gerekçelerle tartışılması gerekmektedir. Bu tartışma yapılana kadar da sanıkların tutuklanması değil serbest olarak yargılanmasının asıl olması doğrudur. Çünkü eylemi atılı suçun dışında başka bir suç olarak değerlendirirseniz, tutuklamaları nasıl izah edeceksiniz? ifadelerini kullandı.
Tutukluluk halinin devamı gerçeklerinde ?delillerin henüz toplanmamış olmasının gösterildiğini belirten Akçay sözlerine şöyle devam etti: ?Hangi deliller toplanacaktır. Duruşmaların yapıldığı günden beri 30´dan fazla duruşma yapılmış, dosyadaki mevcut delillerin dışında sanıkların suçlarının sübutuna ilişkin delil toplanması yönünde herhangi bir ara karar verilmemiştir. Tutuklu da olsa tutuksuz da olsa resmi kuruluşlara yazılan bu yazıları değiştirme etkileme ihtimali yoktur. Akçay, ?Ben sanıklar askerdir, onlar hakkında hiçbir şey yapılmasın, yargılanmasınlar demiyorum. Yargılansın, suç işleyen varsa ceza alsın ama adil yargılansın dedi. Başkan Akçay, mevcut delil durumuna göre yargılamanın yapılıp sonunda verilecek karara göre sanıkların tutuklanıp tutuklanmayacaklarına karar verilmesi gerekirken, duruşmanın başında savunmalar dahil alınmadan sanıkların dosya oluşuna uygun olmayan gerekçelerle tutuklanmaları ve tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesinin doğru değil ifadelerini kullandı. Bu durumun Anayasa ve yasalara, ayrıca AHİM sözleşmesi ile korunan doğal ve insani hakları olan ´adil yargılama hakkı´nı ortadan kaldırdığını kaydeden Akçay, sanıkların itirazlarının kabul edilerek serbest bırakılması görüşünde olduğunu belirtti. ( DHA)
(03 Ekim 2011), son güncel.: (04 Ekim 2011)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
2. Balyoz, reddi hakimle başladı
2. Balyoz iddianamesine kabul
2. Balyoz iddianamesinde çarpıcı tespitler
2. BALYOZ İDDİANAMESİNDE ARAMA YAP
Eskişehir belgeleri (2. balyoz davası) manşetlerimiz
Balyoz´da yeni belgeler ele geçirildi
1. BALYOZ İDDİANAMESİNDE ARAMA YAP
Balyoz Planı manşetlerimiz
GÖLCÜK İDDİANAMESİNDE ARAMA YAP
Donanma´da 10 çuval belge manşetlerimiz
Flaş!!! Donanma´da arama: 10 çuval belge
Hakim Akçay´ın Balyoz ve benzer davalardaki muhalefet şerhleri ve diğer üyelerle yaşadığı gerilimler