Balyoz davasında 39. duruşma görülüyor. Savunmasını yapan tutuklu sanık Tuğamiral Mehmet Fatih İlğar, hakkında iddia edilen suçlamaları şiddetle reddettiğini, adaleti de içinde öldürdüğünü söyledi. 196 sanıklı davanın bugünkü duruşmasına 154 sanık katıldı.
Balyoz davasında 39. duruşma
Balyoz davasında 39. duruşma görülüyor. Savunmasını yapan tutuklu sanık Tuğamiral Mehmet Fatih İlgar, hakkında iddia edilen suçlamaları şiddetle reddettiğini, adaleti de içinde öldürdüğünü söyledi. 196 sanıklı davanın bugünkü duruşmasına 154 sanık katıldı.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen Balyoz davasının 39. duruşmasında; eski Deniz Kuvvetleri Komutanı Emekli Oramiral Özden Örnek, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına ve eski 1. Ordu Komutanı Emekli Orgeneral Çetin Doğan´ın da aralarında bulunduğu 141 tutuklu sanık ile 13 tutuksuz sanık hazır bulundu. Yunus Nadi Erkut ve Nurettin Işık´ın da aralarında bulunduğu 21 tutuklu sanık ile 6 ay önce hakkında yakalama kararı verilen eski 1. Ordu Komutanı Emekli Orgeneral Ergin Saygun ise duruşmaya katılmadı.
MEHMET FATİH İlgar´IN SAVUNMASI
Çok sayıda sanık yakınının izleyici olarak katıldığı duruşmada kimlik yoklamasının ardından sanıkların savunmaları ile duruşmaya başlandı. Avukatı olmadığı için dün savunmasını yapamayan tutuklu sanık Mehmet Fatih İlgar, savunması için çağrıldı. Müdahil avukatlar için ayrılan bölümde oturarak savunmasını yapan Tuğamiral Fatih İlgar, İsmimizin bazı imzasız dijital verilerde geçmesi nedeni ile 6,5 aydır hukuk katliamı yapılmaktadır. Amacım mahkemeyi ikna etmek değil, sadece kayıtlara geçmesi için söyleyeceğim. diye konuştu. İlgar, hakkında hiçbir maddi ve genetik delille desteklenmediğini iddia ettiği suçlamaları şiddetle reddettiğini söyledi. İddia edilen hiçbir suç unsuru içeren görev almadığını ve hiç kimseye böyle bir şey vermediğini öne süren İlgar, Şahsımla irtibat kurulmaya çalışılan Müzavir listesi ile Milli Mutabakat Eylem Planı´nı şiddetle reddediyorum. dedi.
Tuğamiral İlgar, Yaklaşık 300 generalden 50´si tuğamiral iken, 50 tuğamiral rütbesine çıkabilecek tertemiz sicilli 44 albay Hasdal´da fuhuş, çeteci, darbeci v.s. suçlamasıyla yatmaktadır. TSK´yı kötülemek ve mensuplarını küçültmek vebali, kim bilir kimlerin omuzlarında kalacaktır. İçim kan ağlıyor. Kendi ordusuna bütün bunları reva gören bir ülkede düşmana gerek var mıdır? Meğer adalet ölümlüymüş. Bu davada gördüklerim ve yaşadıklarımdan sonra adaleti ben içimde öldürdüm. dedi. ( Cihan)
Tuğamiral İlgar, isminin yer aldığı amiral terfi listesinin yakın geçmişte hazırlandığını belirterek, ´2006 yılında Deniz Kuvvetlerinde terfilerin 6 yıldan 5 yıla çekileceğini önceden tahmin etmek imkansızdır´ dedi. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´ndeki duruşmada, müdahil avukatlar için ayrılan bölümde oturarak savunmasını yapan Tuğamiral Fatih İlgar, hakkındaki hiçbir maddi, fiziki, genetik delil ile desteklenmeyen tüm suçlamaları, polis tespit tutanaklarını ve fezlekeleri şiddetle reddettiğini ifade ederek, iddianamede atfedilen suçlamalarla ilgili hiç bir emir, görev almadığını ve vermediğini söyledi. İlgar, isminin yer aldığı amiral terfi listesinin yakın geçmişte hazırlandığını belirterek, ´Çünkü o tarihlerde bu listeyi hazırlamak için kahin olmak gerekirdi. Zira listede ismi geçen 3 subayın yakın geçmişte erken terfi edeceğini, yüksek lisans yapacağını, 2006 yılında deniz kuvvetlerinde terfilerin 6 yıldan 5 yıla çekileceğini önceden tahmin etmek imkansızdır. Bu bir kehanet ise affına sığınarak ifade etmek istiyorum. Özden (Örnek) amiralimiz kahindir ve kendisinden olası İstanbul depreminin tarihi de öğrenilebilir´ diye konuştu. ( AA)
Mahkeme heyetine seslenen İlgar, gelişmiş toplumlarda tutuklamalardaki yüzde 99 başarı oranının başarısızlık sayıldığını, davanın maalesef, siyasi bir boyut kazandığını, ancak siyasetin hukuk için daima kötü bir kılavuz olduğunu kaydetti. İlgar, 2003 yılından beri bu kadar fazla sayıda sözde darbeci subayın terfi ettirilerek general ve amiral olduğunu dile getirerek, ´Şayet Türkiye´de teğmenlikten general ve amiralliğe kadar Türk Silahlı Kuvvetlerinin önemli bir bölümü, yaklaşık 300 general, amiralden 50´si, deniz kuvvetlerinde 100 albaydan yüksek oranda terfi edebilecek 30´u, darbeci, şantajcı, fuhuşçu, casus, suikastçı olabiliyorsa, bir anlamda yüce Türk milletinin maddi manevi şan ve şerefi ayakta durabilir mi?´ şeklinde konuştu.
Bu süreç başladığında adaletin ölümsüz olduğuna inananlardan olduğunu, ama adaletin ölümlü olduğunu gördüğünü ifade eden İlgar, ´En azından bu davalarda yaşadıklarımla birlikte adaleti ben içimde öldürdüm´ dedi.
ÜMİT ÖZCAN´IN SAVUNMASI
Emekli Albay Ümit Özcan da, hayali görevlendirmeler nedeniyle 18 aydır mağdur edildiğini belirterek, ´11 Şubat 2011´den bu yana rehin olarak sözde hukuk adına tutuluyorum. İddiaları kabul etmiyorum. Seminere buradaki diğer deniz subayları gibi ben de katılmadım´ dedi. Gölcük bölgesindeki müzahir subay ve astsubaylar listesinde adının yer alması nedeniyle Silivri´de rehin tutulduğunu ileri süren Özcan, 11 No´lu CD´de bulunan imzasız bu belgeye göre 342 subayın listesini kendisinin yaptığının iddia edildiğini söyledi. ´Benim hazırladığım listede kendi isminin de yer alması mantıklı mı?´ diyen Özcan, ´Dava siyasi bir iftira davasıdır. Özgür kimse kalmaması kaydıyla hızla ilerlemektedir´ diye konuştu.
LEVENT ERKEK´İN SAVUNMASI
Tuğamiral Levent Erkek ise Gölcük´te yapılan aramalarda bulunan 3 Ocak 2002 tarihli dijital olan muzahir subay ve astsubaylar listesini kendisinin hazırlamadığını, belirtilen tarihte NATO görevi nedeniyle TGC Gediz Fırkateyni komutanı olarak Girit´in Suda Limanında bulunduğunu söyledi. Aynı belgede geçen 7 Ocak 2002 tarihinde ise yine aynı NATO görevi nedeniyle Mısır açıklarında olduğunu ifade eden Erkek, ´Bulunan dijital belgenin hazırlandığı tarihlerde görev yaptığım gemide internet veya intranet bağlantıları bulunmamaktaydı. Personel sistemine uzaktan ulaşmam ve iddianameye bahis belgeyi hazırlamam mümkün değildir. Kaldı ki Gediz Fırkateyni´nin bakım zamanları dışında Gölcük´te ikamet etmedim´ dedi. Suçlamaları kabul etmeyen Erkek, tutukluluk halinin sona erdirilmesini ve beraatını istedi.
FATİH ULUÇ YEĞİN´İN SAVUNMASI
Deniz Kurmay Albay Fatih Uluç Yeğin de, iddianamede yer alan İmralı ve Yassıada´da havadan helikopterle heliped için yapılan keşfin gerçekte yapılmadığını ifade ederek, mahkemeye sunduğu Deniz Kuvvetleri Komutanlığı belgelerinde böyle bir uçuş kaydının yer almadığını söyledi. İmralı ve Yassıada da heliped bulunmadığını ve helikopterin iniş yapacağı herhangi bir alanın olmadığını dile getiren Yeğin, İmralı´ya Bakanlar Kurulunun 1999 yılındaki kararıyla 10 mil uçuş yasağı getirildiğini anlattı. Yeğin, iddiaları reddederek tahliyesini istedi.
MEHMET FERHAT ÇOLPAN´IN SAVUNMASI
Tutuklu sanık Albay Mehmet Ferhat Çolpan da, savunmasında hakkındaki tüm suçlamaları reddetti. ( Habertürk)
LEVENT ÇEHRELİ, MEHMET YOLERİ, ERTUĞRUL UÇAR VE NİHAT ALTUNBUDAK´IN SAVUNMALARI
Savunmalarını tamamlayan tutuklu sanıklar Levent Çehreli, Mehmet Yoleri, Ertuğrul Uçar ve Nihat Altunbudak suçsuz olduklarını belirterek tahliyelerini istedi.
BALYOZ DAVASI 2012 BAHARINA KADAR BİTEBİLİR
Balyoz Planı davasında avukat Şule Nazlıoğlu Erol, mahkemenin davayı biran önce sonuçlandırıp, sanıklara ceza vereceğini ve Yargıtay 8. Ceza Dairesi´nin de bu kararı onaylayacağını duyduğunu iddia etti. Balyoz Planı iddialarına ilişkin 196 emekli ve muvazzaf askerin yargılandığı davanın öğleden sonraki oturumunda sanık savunmalarının alınmasına devam edildi. Tutuklu sanık Tuğamiral Cem Aziz Çakmak´ın avukatı Şule Nazlıoğlu Erol, bir dedikodu duyduğunu belirterek, Dedikoduya göre, 3 Ekim´den itibaren duruşmaların yapılacağı, nisan ayında çıkacak kararda sanıklara ceza verileceği, Yargıtay 8. Ceza Dairesi´nin de mahkemenin kararını onayacağı konuşuluyor dedi. Dedikodular doğruysa cübbesini yakacağını söyleyen Avukat Erol, Bu mesleği bırakırım ifadelerini kullandı.
Avukat Erol´un sözleri üzerine mahkeme heyeti başkanı Ömer Diken de, 3 Ekim´den itibaren daha çok duruşma yapacaklarının doğru olduğunu söyleyerek, Siz ve müvekkillerinizin verdiğiniz dilekçelerde dava görülsün karar verilsin istiyorsunuz diye konuştu.
Avukat Erol da sanıkların önce tahliye edilmesini, ardından da karar verilmesini istediklerini söyledi.
Başkan Diken, Kimse hakkında görüşümüz önceden belli değil. Ziyaretime gelen bazı gazeteci arkadaşlara bu adli yıl içerisinde davanın biteceğini düşündüğümü söyledim. Davayı bahar aylarında bitirip daha sonra gerekçesini yazmayı isteriz. Ancak Yargıtay´da hangi dairenin davayı alacağını onayacağına biz karar vermeyiz. Bunu da şu an bilemeyiz ifadelerini kullandı. Avukat Erol ise davanın hızlı bir şekilde sürmesini istediklerini ancak apar topar bir yargılama yapılmasını da istemediklerini sözlerine ekledi.
Tutuklu sanık Tuğamiral Mehmet Fatih İlgar ise mahkeme heyetine, Avukat Şule Hanım´ın söyledikleri gerçek mi? Sizden net yanıt alamadık. Lütfen bize net bir cevap verin? diye sordu.
Başkan Diken ise ?Davayı hızlandırma yönünde çalışmalar yapılıyor. Bunun dışında söylenenler doğru olamaz diye açıklama yaptı. Savunmaların alınmasın ara veren mahkeme heyeti duruşmayı 22 Ağustos´a erteledi. ( Cnnturk)
(19 Ağustos 2011, 11:30)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: