Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı, 1994 yılında Tunceli´de intihar ettiği öne sürülen eski Tunceli Jandarma Alay Komutanı Albay Kazım Çillioğlu´nun Düzce´de bulunan mezarının açılmasına karar verdi. Savcılık Çillioğlu´nun intihar değil öldürüldüğü iddiaları üzerine otopsi yapılmasına karar verdi. Çillioğlu´nun ölümü üzerine düzenlenen evrakları inceleyen Adli Tıp, olayın intihar olamayacağına dair görüş belirtmişti.
Albay Çillioğlu´nun mezarı açılacak
Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı, 1994 yılında Tunceli´de intihar ettiği öne sürülen eski Tunceli Jandarma Alay Komutanı Albay Kazım Çillioğlu´nun Düzce´de bulunan mezarının açılmasına karar verdi. Savcılık Çillioğlu´nun intihar değil öldürüldüğü iddiaları üzerine otopsi yapılmasına karar verdi. Çillioğlu´nun ölümü üzerine düzenlenen evrakları inceleyen Adli Tıp, olayın intihar olamayacağına dair görüş belirtmişti.
Tunceli Jandarma Alay Komutanlığı görevini yürütürken lojmanında ölü bulunduktan sonra dış otopsisi yapılarak ´intihar ettiği´ sonucuna varılan ve dosyası kapatılan Kazım Çillioğlu ile ilgili soruşturma, oğlu Gökhan Çillioğlu´nun müracaatı üzerine yeniden açılmıştı. Babasının intihar etmediğini, öldürüldüğünü ileri süren Gökhan Çillioğlu, yapılan anayasa değişikliğinin de imkan sağladığına atıfta bulunarak soruşturmanın cumhuriyet savcılarınca yeniden açılmasını talep etmişti. Gökhan Çillioğlu´nun başvurusu üzerine Erzurum´a gönderilen dosyayı inceleyen savcılık, görevsizlik vererek dosyayı Malatya´ya gönderdi. Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı, dosyaya ilişkin olarak döneme tanıklık edenleri dinledi. Savcılık bugün verdiği kararla Çillioğlu´nun mezarının otopsi için açılmasını istedi. ( AA)
İki defa ölümden döndü
Eşref Bitlis´in sağ kolu Tunceli İl Jandarma Alay Komutanı Albay Kazım Çillioğlu, 1994´te lojmanında ölü bulunmuştu. Çillioğlu´nun ismi ilk defa 17 Şubat 1993 yılında meydana gelen ve Jandarma Genel Komutanı Eşref Bitlis´in yaşamını yitirdiği şaibeli uçak kazasında gündeme geldi. İzmir´de görevliyken Bitlis tarafından Diyarbakır Alay Jandarma Komutanlığı´na atanan Kazım Çillioğlu, uçağa binecekler listesinde yer alıyordu. Ancak Çillioğlu, Bitlis´i karşılamak için iki gün önce Diyarbakır´a gidince ölümden kurtuldu. Çillioğlu, aynı yıl Tunceli Jandarma Genel Komutanlığı´na ait helikopterde olması gerekirken son anda adı açıklanmayan başka bir görevinden dolayı helikoptere binmedi. Çillioğlu´nun binmediği helikopter de düşmüş biri yardımcısı olmak üzere üç subay hayatını kaybetmişti.
Bitlis´in uçağına binmedi, yine de ölümden kurtulamadı
Kazım Çillioğlu, 3 Şubat 1994´te Tunceli Jandarma alay komutanlığı yaparken, lojmanında ölü bulundu. Ölüm sebebi raporlara göre intihar olarak geçti. Ölümünden sonra hemen otopsi yapıldı. Ancak sadece ´dış otopsi´ yapılması soru işareti bırakan ilk gelişme oldu. Parmaklardaki barut izine ve sağ şakağındaki mermi deliğine göre Çillioğlu´nun intihar ettiği raporu tutuldu ve dosya kapatıldı. Çillioğlu, öldüğü gün yanında el yazısıyla, Bu, Türklüğün var olma mücadelesidir. Bir an önce geniş kapsamlı düşünmeliyiz yazan bir not bulundu. Notu yazanın Çillioğlu mu, yoksa başkası mı olduğu anlaşılamadı. Çillioğlu´nun en ilginç yönü, merhum eski Jandarma Genel Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis Paşa´yla olan yakınlığıydı. Eşref Bitlis´in uçağı 17 Şubat 1993´te Diyarbakır´a giderken düşmüştü. Eşref Paşa, Kazım Çillioğlu´na ´Diyarbakır´a aynı uçakla gidelim´ demiş, ama Çillioğlu 15 Şubat´ta Diyarbakır´da olması gerektiğini söyleyip uçakla değil kendi imkânlarıyla Diyarbakır´a gitmişti. Ölümden dönmesinin ardından Çillioğlu´nun başına ikinci bir olay daha geldiği iddia edildi. Bir görev için hazırlanan helikoptere son anda binmekten vazgeçen Çillioğlu´nun yardımcısının helikopterin düşmesi sonucu şehit olduğu öne sürüldü. Ardından Tunceli´ye tayini çıkan Albay, 3 Şubat 1994´te odasında ölü bulundu. İlk öldüğü yer, makam odası olarak açıklanan Çillioğlu´nun, daha sonra raporlara ´evinde intihar etti´ olarak geçtiği ortaya çıkmıştı. Kazım Çillioğlu´nun ölümüne sebep olan silahın kaybolduğu, mermi çekirdeğinin ve kovanının balistik incelemesinin hiç yapılmadığı öne sürülmüştü.
Kanlı ve Kara Yıl: 1993.. PKK´nın tasfiyesi durduruldu
Demokratik açılım projesiyle birkaç yıldır yapılmaya çalışılan ´demokratik açılımlar yoluyla terörü bitirme´ projesinin bir benzeri Cumhurbaşkanı Turgut Özal´ın öncülüğünde 90´lı yıllarda denenmişti. Ancak başta Özal olmak üzere ona yakın olan Jandarma komutanı Eşref Bitlis ve ekibinde yer alan çok sayıda subay şüpheli ölümlerle hayatlarını kaybetti. Bu dönemde 33 erin şehit edilmesi gibi başka kritik olaylar gerçekleşti. 33 erin katledildiği bölgeye ilk gidenlerden birinin bugün Ergenekon davasının sanıklarından olan dönemin askeri istihbarat subaylarından Fikri Karadağ olduğu anlaşıldı. Karadağ´ın adı Ergenekon iddianamelerinde, Tuğgeneral Bahtiyar Aydın´ın ölümünde de geçiyor.
1993 yılı başında gazeteci Uğur Mumcu bombalı saldırıda öldürüldü. Mumcu´nun son günlerinde PKK lideri Öcalan´ın MİT´le ilişkilerini incelediği, buna dair bir kitap yazmakta olduğu biliniyordu. Mumcu, etrafındakilere Öcalan´la ilgili de ilginç bağlantılara ulaştığını açıklamıştı. Kızı bu durumu şöyle ifade ediyor: Muhtemelen Apo´nun MİT ajanı olduğuna dair bir belgenin izine ulaşmıştı. Bu belgeyi aradığını da biliyordum. Ancak kısa süre sonra suikast meydana geldi. Mumcu´nun öldürülmesiyle başlayan 1993 yılı Türkiye için kanlı ve kara bir yıl oldu. En kanlısının Bingöl´deki 33 er katliamının olduğu çok sayıda peşpeşe gelen olaylarda kendi alanında güçlü ve simge isimler aynı yıl, art arda hayatlarını kaybetti: Cumhurbaşkanı Turgut Özal, Jandarma Komutanı Orgeneral Eşref Bitlis, JİTEM Grup Komutanı Binbaşı Cem Ersever ve gazeteci Uğur Mumcu. Kimi öldürüldü, kiminin ölümünün üzerindeki sis perdesi hala aralanamadı. Bu dört ismin ortak özelliği ise ya PKK´yla mücadelenin doğrudan içinde yer almaları ya da sorunun çözümü için ciddi mesai harcamalarıydı. Bu olaylar sonucunda bugünlerde ´demokratik açılım´ projesiyle yapılmaya çalışılanın benzeri, PKK´nın tasfiyesinin sağlanarak Doğu ve Güneydoğu´nun terörden kurtulması ve barışın sağlanması projesi rafa kaldırıldı.
İşte 1993 yılındaki olaylar dizesi
24 Ocak 1993: Uğur Mumcu cinayeti
17 Şubat 1993: Jandarma Komutanı Eşref Bitlis´in uçak kazasında ölümü
17 Nisan 1993: Cumhurbaşkanı Özal´ın kalp krizinden vefatı
24 Mayıs 1993: Bingöl´de 33 asker katliamı
22 Ekim 1993: Tuğgeneral Bahtiyar Aydın suikasti
04 Kasım 1993: JİTEM kurucusu Cem Ersever ve yakın arkadaşlarının öldürülmesi.
(30 Mayıs 2011, 14:42)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Adli Tıp: Çillioğlu intihar etmiş olamaz
Flaş!!! Çillioğlu dosyası tekrar açıldı
ALBAY KAZIM ÇİLLİOĞLU´NUN ŞÜPHELİ ÖLÜMÜYLE İLGİLİ MANŞETLERİMİZ
Çillioğlu´nun ölüm sırrı bu mu?
Çillioğlu´nun ölüm sırrı bu mu?
JİTEM´in Derin Paşası: Mehmet Çörten
Albay: Bitlis´in ekibi öldürülecek
Fotoğraftaki 10 subaydan 7´si öldü
Eşref Bitlis suikasti manşetlerimiz
Kanlı ve Kara Yıl: 1993.. PKK´nın tasfiyesi durduruldu
PKK´nın bitirilememesi gücünden değil ihanetten
Ergenekon-PKK bağlantısıyla ilgili manşetlerimiz