Eski BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile beş kişinin hayatını kaybettiği helikopter kazası ile ilgili soruşturmayı yürüten Malatya özel yetkili Cumhuriyet Savcılığı gizlilik kararı aldı. Diğer taraftan, TRT´de dün gece Kozmik Oda programının konuğu olan Gazeteci-Yazar Emre Soncan, Muhsin Yazıcıoğlu´nun hayatını kaybettiği helikopter kazasına yönelik ulaştığı çarpıcı bilgi ve belgelere ilişkin Rıdvan Memi´nin sorularını yanıtladı. Bugüne kadar ortaya çıkmamış bir çok ayrıntıya yer veren Soncan´ın anlattıkları Yazıcıoğlu dosyasına önemli yeni sayfalar ekliyor.
Yazıcıoğlu dosyasına gizlilik kararı
Eski BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile beş kişinin hayatını kaybettiği helikopter kazası ile ilgili soruşturmayı yürüten Malatya özel yetkili Cumhuriyet Savcılığı gizlilik kararı aldı. Diğer taraftan, TRT´de dün gece Kozmik Oda programının konuğu olan Gazeteci-Yazar Emre Soncan, Muhsin Yazıcıoğlu´nun hayatını kaybettiği helikopter kazasına yönelik ulaştığı çarpıcı bilgi ve belgelere ilişkin Rıdvan Memi´nin sorularını yanıtladı. Bugüne kadar ortaya çıkmamış bir çok ayrıntıya yer veren Soncan´ın anlattıkları Yazıcıoğlu dosyasına önemli yeni sayfalar ekliyor.
Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı´nın Kahramanmaraş Cumhuriyet Savcılığı´ndan Şubat ayı başında devraldığı dosya ile ilgili olarak gizlilik kararı aldığı öğrenildi. Soruşturma ile ilgili son olarak Yazıcıoğlu´nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu Malatya Adliyesi´ne gelerek Özel Yetkili Savcı´ya kazaya ilişkin bilgi vermişti. Eski BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile 5 kişinin hayatını kaybettiği helikopter kazası ile ilgili dosya Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı´na gönderilmiş, soruşturmayı şubat ayı başından bu yana Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı yürütmeye başlamıştı. ( Cihan)
Yazıcıoğlu dosyasında ŞOK gelişmeler
TRT Haber´de dün gece Kozmik Oda programının konuğu olan Gazeteci-Yazar Emre Soncan, Muhsin Yazıcıoğlu´nun hayatını kaybettiği helikopter kazasına yönelik ulaştığı bilgi ve belgelere ilişkin Rıdvan Memi´nin sorularını yanıtladı. ´Keş Dağında Bir Alperen´ isimli yeni kitabında bugüne kadar ortaya çıkmamış bir çok ayrıntıya yer veren Zaman Gazetesi savunma muhabiri Emre Soncan´ın anlattıkları Yazıcıoğlu dosyasına önemli yeni sayfalar ekliyor.
´Helikopterin GPS cihazları çalınmış´
?Helikopterde Argus 5000/CE diğeri de Skymap 3C diye adlandırılan iki GPS cihazı var. Bunların önemi şu; bu her iki cihazda helikopterin uçuş bilgilerini, uçuş pozisyonunu, yerini, irtifasını, konumunu, hızını, iki nokta arasını ne kadar mesafede kat ettiğini hafızasında bulunduruyor. Helikopter düştükten sonra 29 Mart´ta kaza kırım heyeti kaza soruşturma kurulu, Ulaştırma Bakanlığı tarafından kurulan enkaz üzerinde yaptığı çalışmalarda biz bu her iki cihazı da helikopterde görüyoruz. Bir tanesini kokpitin üzerinde görüyoruz Argus 5000/CE cihazını, diğer Skymap 3C cihazı da karların üzerinde fotoğraflanmış. Bu cihazlar 29 Mart´ta fotoğraflanıyor devlet yetkilileri tarafından fakat daha sonra 31 Mart´ta tekrar enkaz fotoğraflandığında bu cihazlar yok. Zaten Cumhurbaşkanı Abdullah Gül´ün talimatıyla devreye giren Devlet Denetleme Kurulu araştırmalarında da bunlarla ilgili çok çarpıcı tespitler var.
Orada şu tespit var; rapor genel itibariyle biraz ihtiyatlı olmasına rağmen bu konuda açık bir şekilde bu cihazların çalındığını söylüyor. Bu cihazlar niye önemli, bu kitabı hazırlarken hem resmi verileri koyduk hem de önemli devlet yetkilileriyle, asker, sivil bürokratlarla, uzmanlarla görüştük. Onların şöyle ortak bir görüşü var; eğer bu helikopter düşürüldüyse ki düşürüldü demiyoruz şu anda, düşürüldüyse ilk önce ortadan kaldırılması gereken iki cihaz budur. Biri Argus 5000/CE diğeri de Skymap 3C.?
´Şüpheli 15 jandarma´
?DDK raporunda bu yazmıyor ama işte bahsettiğim gibi kitabı hazırlarken çok kişiyle görüştük devletin önemli yetkilileriyle. Onlardan birisi şu çarpıcı bilgiyi verdi; 15 kişilik bir gruptan bahsetti o enkazda araştırma yapan 15 kişiden bahsetti. Şüphelerin üzerinde yoğunlaştığı jandarma grubu olduğu DDK raporunda söyleniyor ama tabi DDK bunlara doğrudan bir suç atfetmiyor.
Rıdvan Memi: Bu üst düzey yetkili 15 kişilik grup derken kastettiği orada arama yapan 15 kişilik jandarma grubu mu?
Emre Soncan: Evet jandarma grubu hem orada jandarmanın arama-kurtarma timleri var, özel asayiş komutanlığının timleri var ve Skorsky´nin kaza kırım heyeti var zaten DDK raporunda açık bir şekilde bütün bu kişiler hakkında Cumhuriyet Savcılığında soruşturma yapılması önerilmektedir diyor zaten.
Rıdvan Memi: Bu 15 kişinin ismi belli?
Emre Soncan: Bu 15 kişinin ismi tabi ki bazı yerlerde mahfuz. Bu 15 kişiden birisi mi bu cihazları aldı? Bu konunun aydınlanması içinde devletin yetkililerin şöyle bir görüşü var; bu kişilerin geriye dönük telefon kayıtlarına bakılması gerektiğine. Eğer böyle bir cihazın çalınma durumu varsa bunun planlı ve programlı olması lazım.. Eğer böyle ise de telefon kayıtlarına bakıldığında bu işin çözülebileceği noktasında görüş belirtiyorlar. Bütün şüpheler bu 15 kişinin üzerinde yoğunlaşıyor ve önümüzdeki süreçte şunu söyleyebiliriz; DDK olmasa bile bu konunun üzerine gidileceğine dair ben Ankara´da bir izlenim edindim yani.?
´Kazadan 4 dakika önce bölgede meçhul bir jet var´
Kozmik Oda´da konuşulan çarpıcı bir diğer konu ´bölgedeki meçhul jetti´. Hava Kuvvetleri´nin açıklamasında 74 kilometrelik alanda hareketlilik olmadığı belirtilmesine karşın sorun 75. Kilometredeydi. Rıdvan Memi´nin bu noktaya ilişkin sorusuna Emre Soncan´ın açıklaması, kaza üzerindeki şüphe zincirine eklenen önemli bir halkayı ortaya koydu:
?Kazadan sonra bir hava hareketliliği var bölgede, Göksun bölgesi çevresinde zaten Malatya ve Diyarbakır´da bir takım jetlerimiz var yani bu uçuşların yapılması gayet normal ama şöyle bir durum var; şimdi baktığımız zaman kaza 15.03´te meydana geliyor tam olarak, saat 14.58.57´de bir jet ortaya çıkıyor sivil radarda gözüküyor, daha sonra gözükmüyor ve o jet gittikten sonra hemen birkaç dakika arkasından helikopter düşüyor, burada bir şüphe var. DDK raporunda bu jetten zaten ?X? diye bahsediliyor. Çünkü bu jetin transponder (yer belirleme) cihazı kapalı olduğu belirtiliyor. Şüphelerin yoğunlaştığı jet bu. DDK da zaten Genelkurmay Başkanlığı´na bunu sordu radar iz haritalarını sordu, fakat bu soruya net cevap verilmemiş.
Rıdvan Memi: Benim gördüğüm hiç cevap verilmemiş.
Emre Soncan: Evet öyle gözüküyor. Hava Kuvvetleri Komutanlığı´nın açıklaması şu; 74 kilometre menzilde Silahlı Kuvvetlere ait herhangi bir unsurun olmadığı yani 75. kilometrede bir hava hareketliliği var zaten. Şimdi şöyle bir şey var; eğer bir jet, bir savaş uçağı helikopterin çok yakınından geçerse o 1 kilometre değil, 2 kilometre değil çok yakınından geçerse belki birkaç metre ötesinden üstünden, aşağısından geçerse müthiş bir hava akımı oluşturur jet. Onun oluşturduğu hava akımından helikopter etkilenip düşebilir.?
´Emniyet ve Jandarma kazayı 1 saat geç haber vermiş´
?57 dk, yaklaşık 1 saat sonra TİB´e bu veriler iletiliyor. Normal bir gecikme gibi gözükmüyor. DDK´nın yaptığı tespitlerde de emniyetin bu konuda bazı ihmalleri olabileceği ve emniyet genel müdürlüğünün bu konuyla ilgilenen personelin de konu etrafında başbakanlık müfettişlerince soruşturulması gerektiği belirtiliyor. Herhangi bir kasıt olduğuna dair bir bulgu yok. Fakat bir ihmal olabileceği ve bu ihmalin de başbakanlık müfettişlerince soruşturulup ortaya çıkarılması gerektiği söyleniyor. Jandarma genel komutanlığına geldiğinde saat 16.27.
Rıdvan Memi: Yani yine 1 saatlik gecikme var.
Emre Soncan: Evet yine 1 saat gecikme var. Ve orada masa başında olması gereken görevli orada yok. Yani bu işi değerlendirecek görevli, DDK raporuna göre. DDK raporunda asıl telefona bakması gereken ve bu işe yönlendirilmesi gereken kişinin görev yerinde olmadığı ve bu yüzden telefon geldikten sonra yarım saat daha beklendiği belirtiliyor.?
´TİB 9 saat sonra kaza noktasını belirlemiş´
?TİB araştırmalarını yapıyor. Hem kendi verileriyle hem oradaki hepimizin bildiği GSM operatörlerinden alınan verileri değerlendiriyor. Kazanın olduğu, 25 Mart´ı 26 Mart´a bağlayan gece 24´te, yaklaşık 1 km.lik bir yay çiziyor, Karayakup Tepesi.
Rıdvan Memi: 25 Mart gecesi saat 00.00´da, yani kaza olduktan 9 saat sonra TİB kazanın noktasını, Karayakup Tepesi´ni 1 km.lik bir alan olarak belirleyip iletiyor mu?
Emre Soncan: Evet aynen öyle. İletiyor ve doğrudan bir nokta atışı yapıyor, Karayakup bölgesi diyor. Yani enkazın bulunduğu, Karayakup Tepesi´nin bulunduğu bölge diyor TİB.
´Jandarma kaza noktasını aramamış, ekipleri bölgeden çekmiş´
?Saat 00´da TİB´in verileri geliyor. Ve Adana Jandarma Bölge Komutanlığında olağanüstü bir toplantı yapılıyor. Elde edilen veriler kendi verileriyle karşılaştırılıyor ve TİB´in gönderdiği veriler üzerinde bir mutabakat sağlanıyor. Evet bu veriler doğru, bunun üzerinde araştırmalar yapılmalı deniyor. Fakat saat 00.30´da, enkazın bulunduğu bölgede aramalar sonlandırılıyor DDK´nın tespitlerine göre. Gece şartlarında arama yapılamaz burada, deniliyor fakat aynı birlikler bölgedeki başka bir tepe, Güneyoluk tepesine kaydırılıyor, gece şartlarında arama yapılamaz gerekçesine rağmen arama buraya kaydırılıyor?
´Jandarmanın arama yapmadığı çizelge ile sabit´
?25, 26, 27 Mart´ta araştırmalar devam ediyor. 27 Mart´ta şöyle bir çizelgeye ulaşmışlar. Kahramanmaraş Arama Kurtarma Faaliyet Çizelgesi diye Jandarma´ya ait çizelge. Orada Ekinözü, Sinse gibi ilçe jandarma komutanlıklarına bu söz konusu bölgenin aranmasına dair bir görev veriliyor. Fakat çizelgeye bakıldığında bu bölgenin arandığına dair herhangi bir şey yok. Silahlı Kuvvetlerde askerliğini yapan herkes bilir, orada mutlaka not edilir. Görev verilir, arkasından görev yapıldı diye not düşülür. Fakat çizelgede bu bölgelerin araştırıldığına dair herhangi bir tespit yok.?
´Kaza noktasını aramak isteyen Yarbay engellenmiş´
?Yine o gün bir yarbay bazı planlamalar yapıyor yine aynı bölgede fakat planlamanın Adana Jandarma Bölge Komutanlığı tarafından daha sonra iptal edildiği söyleniyor. Yani aynı bölgeyi yarbay bir kez daha arayalım diyor, bir planlama yapıyor çizelgede fakat DDK´nın tespitine, iddiasına göre Adana Jandarma Bölge Komutanlığı bu planlamayı iptal ediyor.?
´Devlet yetkilileri suikast diyor, dosya kapanmayacak´
?Devlet yetkilileri ne düşünüyor diyorsanız, büyük ihtimalle suikast diyorlar. Onlar suikast olduğunu düşünüyor ve bu konu üzerinden araştırmalarına devam ediyorlar. Ve benim edindiğim izlenim de araştırmanın bir şekilde devam edeceği yönünde.Dosya kapanmayacak... Hem hukuki devam edecek hem de belki de bazı yolları dolanarak da devam edecek soruşturma.? ( Yenişafak)
TUĞGENERAL LAPANTA İFADE VERDİ
15 Haziran 2011 - Adana Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Ali Lapanta, eski BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile 5 kişinin hayatını kaybettiği kaza ile ilgili savcıya ifade verdi. Eski BBP Genel başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile 5 kişinin hayatını kaybettiği helikopter kazası ile ilgili dosya Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığına gönderilmişti. Tuğgeneral Ali Lapanta, Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı tarafından sürdürülen soruşturma kapsamında, Malatya Adliye Sarayına gelerek özel yetkili cumhuriyet savcısına ifade verdi. İfade için geçtiğimiz içinde davet edilen Tuğgeneral Lapanta, Adana´daki özel bir hastanenin beyin ve sinir cerrahisi polikliniğinden aldığı 15 günlük rapor nedeniyle gelmemişti. Savcıya yaklaşık 3.5 saat boyunca ifade veren Lapanta, çıkışta adliye önünde bekleyen gazetecilerin sorularını cevapsız bıraktı.
Devlet Denetleme Kurulu´nun kazayla ilgili hazırladığı raporda, Tuğgeneral Ali Lapanta´nın dinlendiği ortaya çıkmıştı. Raporda, yüzlerce kilometrekare alanın gereksiz yere arandığı ve sonuçta enkazın ´17 köylü vatandaş´ tarafından bulunduğu belirtilmişti. Arama kurtarma çalışmalarını planlayan Adana Jandarma Komutanlığı ve bazı askeri personelin TİB´in belirlediği enkaz bölgesinin aranması konusunda gerekli dikkati göstermediğinin müşahade edildiğini anlatılmıştı.
Özel yetkili savcılık, soruşturma çerçevesinde daha önce de Yazıcıoğlu´nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu, TBMM Başkanvekili ve Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, BBP´li Sivas Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Avcı ve Gülsen Sezgin´in de bilgisine başvurulmuştu. (Cihan)
ALBAY SEZAİ AKGÜN İFADE VERDİ
17 Haziran 2011 - BÜYÜK Birlik Partisi (BBP) eski Genel Başkanı merhum Muhsin Yazıcıoğlu ile birlikte 5 kişinin yaşamını yitirdiği helikopter kazasıyla ilgili başlatılan soruşturma kapsamında Kahramanmaraş İl Jandarma Komutanı Albay Sezai Akgün, bugün Malatya Özel Yetkili Savcısı´na ifade verdi. 26 Mart 2009 tarihinde BBP eski Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ve 5 kişinin hayatını kaybettiği helikopter kazası sonrası Malatya Özel Yetkili Savcılığı tarafından başlatılan soruşturma dosyası kapsamında kaza sonrası askeri arama ve kurtarma çalışmalarını sevk ve idare eden Adana Bölge Jandarma Komutanı Tuğgeneral Ali Lapanta, geçen çarşamba günü Malatya´ya gelerek ifade vermişti. Gizlilik kararı bulunan soruşturma kapsamında bugün de Kahramanmaraş İl Jandarma Komutanı Albay Sezai Akgün, Malatya Adliyesi´ne gelerek Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Başsavcı Vekili Özlem Doğan´a ifade verdi. Albay Akgün, sivil plakalı bir araçla geldiği Adliye binasında yaklaşık 3 saat kaldı. Kahramanmaraş İl Jandarma Komutanı Albay Sezai Akgün, 2009 yılı Mart ayında BBP eski Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile birlikte 5 kişinin hayatlarını kaybettiği helikopter kazası sonrası TBMM´de kurulan kazayı araştırma komisyonuna da ifade vermişti. ( DHA)
İKİ YARBAY İFADE VERDİ
02 Temmuz 2011 - Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı, BBP eski Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu´nun da aralarında bulunduğu 5 kişinin öldüğü helikopter kazasıyla ilgili Yarbay Ahmet Ergenç´in şüpheli, Yarbay Hamza Tiryaki´nin de tanık sıfatıyla ifadesini aldı. Eski BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu´nun da aralarında bulunduğu 5 kişinin öldüğü helikopter kazasıyla ilgili olarak ifadeye çağrılan Jandarmada görevli Yarbay Ahmet Ergenç, dönemin Kahramanmaraş Jandarma Alay Komutan Yardımcısı Yarbay Hamza Tiryaki dün Malatya Adliyesine geldiği öğrenildi. Yarbay Ergenç şüpheli, Yarbay Tiryaki ise tanık sıfatıyla Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısına ifade verdi.
Eski BBP Genel başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile 5 kişinin hayatını kaybettiği helikopter kazası ile ilgili dosya Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığına gönderilmiş, Yazıcıoğlu ile 5 kişinin yaşamını yitirdiği kazayla ilgili soruşturmayı Malatya Özel Yetkili Cumhuriyet Savcılığı yürütmeye başlamıştı. Kaza ile ilgili suikast iddialarını araştıran özel yetkili savcılık soruşturma kapsamında bugüne kadar daha önce de Yazıcıoğlu´nun eşi Gülefer Yazıcıoğlu, TBMM Başkanvekili ve Kahramanmaraş Milletvekili Nevzat Pakdil, BBP´li Sivas Belediye Başkan Yardımcısı Mehmet Avcı ve Gülsen Sezgin´in bilgisine başvururken, Adana Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Ali Lapanta´nın da ifadesini almıştı. ( Cihan)
SAVCI, GENELKURMAY´DAN YAZICIOĞLU´NUN KAZASIYLA İLGİLİ KAYIP GÖRÜNTÜLERİ İSTEDİ
28 Temmuz 2011 - Merhum BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu ve beraberindeki 5 kişinin hayatını kaybettiği helikopter kazasıyla ilgili çarpıcı bir gelişme yaşandı. Zaman´ın kaza anında kararan radarların görüntülerini yayınlamasının ardından gelen Hava Kuvvetleri Komutanlığı´nın açıklaması, savcılığı harekete geçirdi.Genelkurmay Başkanlığı daha önce savcılığa gönderdiği yazıda helikopterin düştüğü sırada 4 dakika boyunca Doğu´daki tüm radarların bozulduğunu ve bu süre zarfındaki radar görüntülerinin gönderilemediğini belirtmişti. Fakat Hava Kuvvetleri daha sonra radarların değil, veri iletişim hatlarının bozulduğunu açıkladı. İşte bu çelişki soruşturmayı yürüten Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı´nın yeni bir adım atmasına neden oldu. Edinilen bilgiye göre özel yetkili savcı, Genelkurmay´a yeni bir yazı daha yazarak, iki açıklama arasındaki çelişkiyi sordu. Savcılık, veri iletişim hatları bozulmuş olsa da görüntülerin radarlar tarafından kaydedildiğine dikkat çekerek, 15.03 ve 15.07 arasındaki görüntüleri istedi.
Genelkurmay´ın savcılığa verdiği bilgilere göre askerî radarlar, kazanın olduğu 15.03 sularında 4 dakika arızalandı. Bölgedeki bütün radarlar kısa süreli karardığı için 15.03.02 ile 15.07.40 arasında, yani helikopterin Keş Dağı´nda düştüğü sıralarda görüntü alınamadı. Bu bilgi Cumhurbaşkanı Abdullah Gül´ün talimatıyla olayı araştıran Devlet Denetleme Kurulu´nun (DDK) da eleştirisine neden oldu. DDK, savcılığa gönderdiği mütalaada, iki kez istenilmesine rağmen dijital radar görüntülerinin Genelkurmay tarafından kendilerine gönderilmediğini ifade etti. Raporda, daha önce Genelkurmay ve DDK arasında yapılan yazışmalarda, radarlarda tam da kaza anına denk gelen 4 dakikalık arızadan hiç bahsedilmediği vurgulandı. Bütün bu yaşananların ardından Hava Kuvvetleri Komutanlığı, internet sitesinden yaptığı açıklamayla tartışmalara katıldı. Genelkurmay´ın aksine radarların değil, veri iletişim hatlarının bozulduğunu şu ifadelerle kayda geçirdi: Arıza, radar tespitlerini izlenebilir sayısal görüntüye dönüştüren ve kaydeden merkezi bilgisayara veri ileten iletişim hatlarında meydana gelmiştir. Bu arıza sıklıkla olmamakla birlikte ara sıra meydana gelebilen bir arızadır. Arıza süresince radarlar çalışmış ve Diyarbakır´da konuşlu harekât merkezi gözetiminde hava sahası radarlarımız tarafından gözetlenmeye ve kontrol edilmeye devam edilmiştir. Devlet Denetleme Kurulu ve Malatya Cumhuriyet Başsavcılığı´na gönderilen kayıt bilgileri, merkezi bilgisayardan alınan bilgilerdir.
Hava Kuvvetleri´nin açıklamasında radarların helikopterin düştüğü zaman diliminde de çalıştığını ortaya koyması, yeni bir soru işareti meydana getirdi. Uzmanlar, radarlar çalıştıysa, söz konusu 4 dakikalık görüntülerin de kaydedilmiş olması gerektiğini vurguluyor.
Zaman´ın 13 Temmuz´da yayınladığı askerî radar görüntülerinde kazadan birkaç dakika önce olay mahallinin 28 km uzağından bir F-16 geçiyor. Fakat kazanın gerçekleştiği tahmin edilen 15.03 sularında Genelkurmay´ın bölgedeki radarları bir anda bozuluyor. 4 dakika sonra görüntü tekrar geliyor. DDK, bu jetlerin, radarların karardığı süre zarfında helikopterin olduğu bölgeden geçebilecek sürat limitleri içinde olduğunu vurguluyor. ( Zaman)
YARBAY TİRYAKİ BİR KEZ DAHA İFADE VERDİ
06 Eylül 2011 - Kahramanmaraş İl Jandarma Komutan Yardımcısı Yarbay Hamza Tiryaki, Malatya Özel Yetkili Savcısı Şeref Gürkan´a ifade verdi. Yarbay Tiryaki 2 Temmuz 2011 günü de ifade vermişti. Alınan bilgiye göre, eski BBP Genel Başkanı Muhsin Yazıcıoğlu ile 5 kişinin hayatını kaybettiği helikopter kazasına ilişkin soruşturmayı yürüten Malatya Özel Yetkili Savcılığı, ifadesine başvurmak üzere İl Jandarma Komutan Yardımcısı Yarbay Hamza Tiryaki´yi Malatya Adliyesi´ne davet etti. Adliyeye gelen Yarbay Tiryaki, savcı Şeref Gürkan´a ifade verdi. Özel yetkili savcılık, soruşturma çerçevesinde daha önce de Adana Jandarma Bölge Komutanı Tuğgeneral Ali Lapanta´nın da ifadesine başvurmuştu. ( AA)
CUMHURBAŞKANI GÜL: DÜŞEN HELİKOPTERDEKİ BEYNİ KEÇİLER SÖKÜP GÖTÜRMEDİ!
21 Eylül 2011 - Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Muhsin Yazıcıoğlu´nun hayatını kaybettiği kazaya ilişkin ´inanılması zor´ önemli gerçeklere ulaşıldığını söyledi. Gül, düşen helikopterin hafızası durumundaki beyninin ortadan kaldırıldığının Devlet Denetleme Kurulu raporuyla belgelendiğini vurguladı: Bana video geldi. Baktım ki, birileri buzlarda cesetlerle ilgileniyor, birileri diğer taraftan vida söküyor.Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Devlet Denetleme Kurulu´na (DDK) incelettiği eski BBP lideri Muhsin Yazıcıoğlu´nun acı ölümüyle ilgili şoke edici gerçeklerin ortaya çıktığını söyledi. DDK´nın araştırmasının ´büyük açıkları ortaya koyduğunu´ vurgulayan Gül, Düşünebiliyor musunuz, Meclis´te bu mesele kapanmıştı. Ama düşen helikopterin beyni, yani her şeyi kaydeden o hafızası yok şimdi ortada. Keçiler gelip söküp götürmedi onu. yorumunda bulundu. Bu tespitin ardından kendisine ´Şunlar şunlar da var. Şu videoya da bak.´ diye çok sayıda belge geldiğini söyleyen Gül, Baktım ki bir taraftan birileri buzlarda cesetlerle ilgileniyor, birileri de diğer taraftan vidayı söküyor. Bunların hepsi çıktı ortaya. Daha bunun gibi insanın aklının almayacağı şeyler var orada. dedi. Almanya temasları sırasında beraberindeki gazetecilere konuşan Cumhurbaşkanı, ´Kaza değil, cinayet diyebilir miyiz?´ şeklindeki soruya ise şöyle cevap verdi: Onu savcı diyecek.
Cumhurbaşkanı Abdullah Gül, Al-manya´daki ilk günkü temaslarının ardından kendisine refakat eden gazetecilerle gece yarısı bir araya gelerek önemli açıklamalarda bulundu. Gül´ün açıklamalarından satırbaşları şöyle:
Helikopkerin beyni, özel aletlerle sökülüp yok edilmiş: Doğrusu Muhsin Yazıcıoğlu´yla ilgili çok büyük açıklar ortaya çıktı. Düşen helikopterin beyni, yani her şeyi kaydeden o hafızası yok şimdi ortada. Keçiler gelip söküp götürmedi onu. Böyle özel aletlerle sökülüp yok edilmiş. Bunun yok olduğunu tespit etti denetleme raporu. Beynin yok edildiği tespit edildikten sonra ihbarlar yağdı. Al şu videoya bak diye gönderdiler bana. Baktım ki bir taraftan birileri buzlarda cesetlerle ilgileniyor, birileri de diğer taraftan vidayı söküyor. Savcılar, Yazıcıoğlu konusunda da Hrant Dink konusunda da çok detaylı çalışıyorlar. ( Zaman)
(11 Mayıs 2011), son güncel.: (21 Eylül 2011)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Muhsin Yazıcıoğlu´nun şüpheli ölümüyle ilgili manşetlerimiz
Yazıcıoğlu soruşturması özel yetkili savcıda
Ölmez: Yazıcıoğlu´nu susturacaktık
Ergenekon çaycısı şok itiraflarda bulundu: Yazıcıoğlu öldürüldü
Şok iddia: BBP lideri Yazıcıoğlu gizli tanıktı, MİT öldürdü