Balyoz davasının dünkü duruşmasında sanıklar Hakan Dereli ve Aytekin Candemir´in 2002-2003 yıllarında yurtdışında görevlendirme tarihlerinin TSK tarafından mahkemeye ´sehven´ yanlış bildirildiği belirtildi. Böylece, Balyoz plan semineri ve çalışmaları sürerken söz konusu sanıkların yurtdışında olduğu ifadesi yalanlanmış oldu. Bu konu, davayı itibarsızlaştırmak isteyen çevreler tarafından propaganda malzemesi olarak kullanıyordu. Diğer yandan Balyoz´da 29. duruşma bugün görülüyor. 1 ay kadar ara verilecek davanın bugünkü duruşmasına yoğun katılım görüldü.
Yurtdışında denilen sanıklar Balyoz toplantısında çıktı
Balyoz davasının dünkü duruşmasında sanıklar Hakan Dereli ve Aytekin Candemir´in 2002-2003 yıllarında yurtdışında görevlendirme tarihlerinin TSK tarafından mahkemeye ´sehven´ yanlış bildirildiği belirtildi. Böylece, Balyoz plan semineri ve çalışmaları sürerken söz konusu sanıkların yurtdışında olduğu ifadesi yalanlanmış oldu. Bu konu, davayı itibarsızlaştırmak isteyen çevreler tarafından propaganda malzemesi olarak kullanıyordu. Diğer yandan Balyoz´da 29. duruşma bugün görülüyor. 1 ay kadar ara verilecek davanın bugünkü duruşmasına yoğun katılım görüldü.
Balyoz davasının dün görülen 28. duruşmasında ilginç bir gerçek ortaya çıktı. İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi üye hakim Ali Efendi Peksak tarafından okunan yazıda, Dereli hakkında 28 Şubat 2002 olarak belirtilen tarihin 28 Ağustos 2002, Candemir´in ise yurtdışı görev tarihinin 23 Şubat 2002 değil, 23 Mart 2002 olduğunun belirtildiği kaydedildi. Buna göre TSK´nın ´sehven´ yanlış bildirdiği tarihte Balyoz plan semineri ve çalışmaları sürerken sanıkların yurtdışında olduğu ifade ediliyordu. Ancak son bildirilen tarihler bunu yalanlamış oldu. Öte yandan Balyoz davası sanıklarının, kendi aralarında toplanarak sadece 5 avukatın duruşmada talepte bulunması kararı aldığı ortaya çıktı.
162´si tutuklu 196 sanıklı davanın İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´nce Silivri´deki mahkeme salonunda yapılan duruşmasına, Çetin Doğan´ın da aralarında bulunduğu 4 sanık katılmadı. Tutuksuz sanıklardan 22 kişi oturumda hazır bulundu. Talep üzerine sanıkların gelen evrakları okundu. Duruşma savcısı Savaş Kırbaş´ın yerine Hüseyin Aksoy´un hazır bulunduğu oturumda, üye hakim Ali Efendi Peksak, Genelkurmay Başkanlığı´nca bazı sanıkların 2002-2003´te yurtdışında görevli olup olmadığına dair sorulara 4 Mayıs 2011 tarihinde verilen cevabın dosyaya girdiğini kaydetti. Peksak, Genelkurmay´dan gelen yazıda iki sanığın yurtdışına çıkış tarihlerinin yanlış bildirildiğinin belirtildiğini söyledi.
Evraka göre sanıklardan Hakan Dereli ile Aytekin Candemir´in görev tarihlerinin hatalı yazıldığı belirtilerek, Dereli hakkında 28 Şubat 2002 olarak belirtilen tarihin 28 Ağustos 2002 olduğunun bildirildiği açıklandı. Candemir´in yurtdışı görev tarihinin ise 23 Şubat 2002 değil, 23 Mart 2002 olduğu kaydedilen yazıda, sanıklar Mehmet Alper Şengezer, Hakan Akkoç, Taylan Çakır ve Doğan Fatih Küçük´ün de yurtdışında hangi tarihler arasında görevli oldukları anlatıldı. Öte yandan gazeteciler Uğur Dündar ve Yılmaz Özdil, salonda duruşmayı izledi. Dündar ve Özdil´i gören sanıklarla izleyicilerden alkış tufanı koptu. ( Zaman)
Balyoz davasında 29. duruşma başladı
Balyoz davasına yoğun ilgi olması nedeniyle duruşmaya katılan ve izleyiciler için ayrılan yerler dolduğu için ayakta kalan sanık yakınları, koridorlara konulan sandalyelerde duruşmayı izledi. Bazı izleyicilerin de ayakta izlediği Balyoz davasının bugünkü duruşmasında, dünkü oturumda taleplerini yapamayan bazı sanık ve avukatları yazılı taleplerini mahkemeye sundu.İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Balyoz davasının 29´uncu duruşmasında eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına ve eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan´ın da aralarında bulunduğu 149 tutuklu sanık ile 21 tutuksuz sanık hazır bulundu. Hakkında yakalama kararı bulunan emekli Orgeneral Ergin Saygun, 13 tutuklu sanık ve 12 tutuksuz sanık ise duruşmaya katılmadı.
İki haftadır duruşmaları devam eden ve bugün sonunda yaklaşık bir ay ertelenmesi beklenen duruşmaya izleyici ilgisinin yoğun olduğu gözlendi. Duruşma salonunda izleyiciler için ayrılan bölüm tamamen doldu ve salona giriş için kullanılan iki ayrı kapı koridorunda yığılmalar oldu. Bunun üzerine görevliler tarafından temin edilebildiği kadar sandalye koridorlara konularak ayakta kalan ve sanık yakını olan izleyicilerden bir kısmının oturması sağlandı. Aynı mahkeme salonunda yapılan Ergenekon yargılamalarında izleyici bölümü dolduğunda duruşma salonuna başka izleyici alınmadığı, oysa Balyoz davasında sanık yakınları olan izleyicilere daha fazla kolaylık sağlanması dikkat çekti.
Bazı sanıklar ile sanık avukatlarının, dün yapılan oturumda taleplerini sunamadıklarını belirtmesi üzerine Mahkeme Başkanı Ömer Diken, taleplerin alınmasına devam edileceğini açıkladı. Sanıkların uyarısı üzerine kısa tutulan taleplerin bir çoğu ise mahkemeyi eleştirir nitelikte oldu. Avukat Metin Çetinbaş Sanıklar nasılsa mahkemenin kararını verdiğini ve ne söylenirse söylensin mahkumiyet kararı vereceğini düşünüyorlar. Dava siyasidir, hukuk siyasetin üstünde olmalıdır. iddiasında bulundu. ( Cihan)
Tuncay Çakan savunmasını tamamladı
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen Balyoz davasında sanık Tuncay Çakan da savunmasını tamamladı. Sanık Çakan´ın ardından söz alan avukatı Salim Şen´in konuşması esnasında izleyici bölümünden Bravo ve alkışlama sesleri duyuldu. Sanıklar arasından da bu tezahürata destek verilmesi üzerine Başkan Diken, daha önceden de defalarca kez uyarıda bulunduğunu, bir daha bu tarz bir davranış yapılması halinde duruşma salonundaki izleyicilerin boşaltılmasına karar vereceğini söyledi. Diken, Burası tiyatro salonu değil. Hukuki bir yargılama yapılıyor. diye uyarıda bulundu.
Seyircilerden yargılamaya müdahale
Bu uyarıya da sanık bölümünden Hukuk mu var? şeklinde yükselen tepki sesine ise Diken, Evet var. Siz kabul etmek istemeseniz de burada hukuki bir yargılama yapılıyor. şeklinde uyarıda bulundu. Duruşmada sorulan sorular ve verilen cevaplar karşısında sanık ve avukatların sesli yorumda bulunmaları üye hakim Ali Efendi Peksak tarafından eleştirildi. Peksak, sanık Dursun Çiçek´in kızı avukat İrem Çiçek´e Bu davranışlar disiplini bozmaya yönelik davranışlardır uyarısında bulundu. ( Cihan)
Mehmet Ulutaş´ın komutan eleştirisine İbrahim Fırtına´dan itiraz
Balyoz davasının 29. oturumunda toplam 7 tutuklu sanık daha savunma yaptı. Böylece Balyoz davası kapsamında toplam 34 tutuklu sanığın savunması tamamlanmış oldu.
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen Balyoz davasının öğleden sonra görülen bölümünde eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına, yapacağı bir açıklama için söz istedi. Sanık Fırtına, Dünkü duruşmada emekli Yüzbaşı Mehmet Ulutaş´ın Gözümüzün içine baka baka bizim burada olduğumuzu bilen komutanlar bunu devam ettiriyor, çıksınlar açıklama yapsınlar. söyleminde bulunduğunu kaydetti. Bu hususu kabul etmediğini belirten Fırtına, Bunu savunmamda da söyledim. Eğer kastettiği kişi bensem bunun gereğini yapalım. Değilsem ifadesini değiştirsin bu kayıtlara geçsin. diye konuştu.
Fırtına´nın bu itirazı üzerine Ulutaş, Çetin Doğan, Cengiz Köylü ve diğer sanıkların CD ve belgelerin sahte olduğuna dair açıklamalarda bulunduğunu belirterek, Basından öğrendiğimiz kadarıyla bir polis müdürü askeri savcılığa gidip 3-4 saat ifade veriyor. Beyanında bunlardan bahsediyor. Genelkurmay niye bu duruma açıklama yapmıyor. Dün söylediklerime bunun dışında bir kanaat yüklenmesin. şeklinde konuştu.
Tümgeneral Ahmet Yavuz savunmasında Balyoz iddiasının bir komplo olduğunu öne sürerek Bu toplum mühendisliği davasıdır. Eğer Balyoz darbe planı gerçekse kendimi bir balyoza bağlayıp boğazın serin sularına atacağım. dedi.
Akyazan: 12 Eylül darbesine karşı çıktığım için işkence gördüm
Tutuklu sanıklardan emekli Kurmay Albay Erdal Akyazan, 12 Eylül´de sürüldüğünü belirterek Gözlerim bağlı ellerim sandalyeye kelepçeli, sopa yiye yiye sorgulandım. Bana 12 Eylül´ü taklit edip o darbeden kopya çekip ´sen de darbe yapacakmışsın. 11 Eylülde neredeydin´ dediler. Ben bu nasıl olabilir diye size bakıyorum. Siz de bana bakıyor susuyorsunuz. Savcı 13 Eylül´de neredeydiniz diye soruyor. 13 Eylül´de darbeye karşı çıktığım için sorguda dayak yiyiyordum. Kenan Evren 13 Eylül günü Çankaya´da Atatürk´ün koltuğuna otururken siz neredeydiniz olması gerekenin tersine ben masumiyetimi ispatlıyorum. Sizden tek talebim hukuku egemen kılmanız. Eğer bunu başaramazsak bu cumhuriyet çöker. Çöker de ne olur? Hiçbir şey olmaz. Dün çökmüş bir imparatorluğun yıkıntıları üzerinde yepyeni pırıl pırıl bir Cumhuriyet kurduk. Bir kere yaptık gene yaparız. dedi.
Saat 16:35´te savunmaların alınmasına ara verildi. Mahkeme tüm sanıkların ve avukatların verdiği dilekçelerle ilgili savcının görüşünü sordu. Savcı Savaş Kırbaş, duruşmanın sesli ve görüntülü kaydının verilmesi ve tanık dinletme talebinin bu aşamada savunmaların da alınmamış olduğu gerekçesiyle reddi yönünde görüş bildirdi. Kırbaş, Kuvvetli suç şüphesinin devam ettiği gerekçesiyle de tahliye taleplerinin de reddine karar verilmesini istedi. ( Cihan)
BALYOZ SANIKLARI TAKTİK DEĞİŞTİRDİ, SAVUNMALAR ÜÇ GÜNDEN 10 DAKİKAYA DÜŞTÜ |
´Balyoz´ darbe planı davasında ilginç gelişmeler yaşanıyor. Davanın önceki gün görülen 28´inci duruşmasında avukat Şule Nazlıoğlu Erol, sanıkların kendi aralarında toplanıp ortak bir karar aldığını ve 196 sanıkla ilgili sadece 5 avukatın konuşacağının kendilerine söylediğini belirtmişti. Bu avukatların kimler olduğunun da açıklanmasını talep etmişti. Bundan sonra avukatlar kısa konuşmalarla talep sıralarını geçiştirdi. Birçok sanık avukatı tahliye bile talep etmedi. Dünkü 29´uncu duruşmada ise bir önceki duruşmaya gelmeyen avukatlar müvekkilleri için çeşitli taleplerde bulunmaya başladığı sırada sanık sıralarından homurdanmalar yükseldi. Avukat Fatih Volkan´ın da, Ben şu beyhude savunmaların yapılmasından ziyade sanıkların sorgularının yapılmasını talep ediyorum. demesi dikkat çekti. Bu gelişmeler davanın içeriğinin ve savunmanın anlamsızlaştırılmaya çalışıldığının göstergesi. Öyle ki, bir sanığın savunmasında anlatmak istediği konular var ama diğer sanıkların baskısından konuşamıyor. Bunu da sanıklardan emekli Korgeneral Ayhan Taş´ın, bir sanığın çapraz sorgusu sırasında söz isterken söylediklerinden anlıyoruz: Savunmam sırasında, sizlere kararınızda yardımcı olacak bazı bilgiler hazırlamıştım, ancak savunmaların kısa olması kararı nedeniyle açıklayamadım. Şimdi kısaca anlatayım.
Yaşananlar ve söylenenlere bakıldığında davada etkin olan bazı sanıkların davayı özel bir plan dahilinde bir an önce bitirmeyi amaçladığı görülüyor. Avukatlara ve diğer sanıklara Kes! diye bağıran sanıklar var. Avukatların bile tepkili olduğu, şaşırdığı bir durum.
Balyoz´da ´iç tehdit´ itirafı
İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen ´Balyoz´ davasının 29. duruşmasına eski Deniz Kuvvetleri Komutanı emekli Oramiral Özden Örnek, eski Hava Kuvvetleri Komutanı emekli Orgeneral Halil İbrahim Fırtına ve eski 1. Ordu Komutanı emekli Orgeneral Çetin Doğan´ın da aralarında bulunduğu 149 tutuklu sanık ile 21 tutuksuz sanık katıldı. Duruşma bazı sanık vekillerinin taleplerinin alınmasıyla başladı. Daha sonra sorguya geçildi. Bir önceki duruşmada sorgusu yapılamayan Halil Kalkanlı, sanık kürsüsüne çağrıldı. Üye Hakim Murat Üründü, Kalkanlı´ya Plan semineri kapsamında iç tehdide yönelik plan hazırladınız mı? diye sordu. Sanık bu konuda bir çalışma yapmadığını savundu. Kalkanlı´dan sonra söz alan emekli Korgeneral Ayhan Taş, daha önce savunmasında alınan karar nedeniyle kısa konuştuğunu ve anlatmak istediklerini anlatamadığını aktardı. 1. Ordu Komutanlığı bölgesinde faaliyette olan 2. ve 5´inci Kolordu komutanlıklarının ´dış tehdit´le ilgilendiğini yani cephede olduğunu söyledi. 3. ve 15´inci Kolordu komutanlıklarının ise geri planda yani ´iç tehdit´le mücadele ettiğini kaydetti.
Daha sonra söz alan emekli Tümgeneral Behzat Balta ise Taş´ın hocası olduğunu ifade ederek, Sayın komutan -cephede olanlar, geri planda olsanız ne yapardınız- diye, geri planda olan 3 ve 15´e de -siz cephede olsanız ne düşünürdünüz- diye bunlara ilişkin plan hazırlama talimatı vermiştir. Burada ilgili birlikler de talimat doğrultusunda plan yapmıştır. Seminerde sivil hayat konuşulmuştur. dedi. Bu açıklama ise sanıkların daha önceki duruşmalarda ´iç tehdit´e yönelik plan yapılmadı iddialarını da yalanmış oldu. Önceki duruşmalarda savunma yapan emekli Tümgeneral Nuri Ali Karababa, emekli Tuğgeneral Mustafa Kemal Tutkun ile Tümgeneral Nurettin Işık´ın da aralarında bulunduğu bir çok sanık, katıldıkları seminerde ´iç tehdit´in konuşulmadığını, ´dış tehdit´in gündeme geldiğini savunmuştu.
Hakimden sert uyarı: BURASI TİYATRO SALONU DEĞİL
Sanıklardan Tuncay Çakan´ın avukatı Salim Şen ise sanıkların tahliyesi yönünde oy kullanan İstanbul 11. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Şeref Akçay´ın, Beşiktaş´taki adliyede nezaket dışı davranışlara maruz kaldığını ileri sürdü. Şen´in sözlerinin alkışlanması üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Ömer Diken, Burası tiyatro salonu değil! diyerek, izleyicileri uyardı. Diken, önceki duruşmada söylediği ´dedikodu´ konusunun yanlış anlaşıldığını belirterek, Hukuki olan kısımlar hukuk metnidir. Akçay´ın meslektaşlarının ´selamı sabahı kestiğine´ ilişkin sözleri şahsi görüşüdür. Bu kısım hukuki değildir. Akçay´a verdiği karardan dolayı selamı kesen varsa, Teftiş Kurulu bunun gereğini yapsın. dedi. Bir sanığın, Hukuk mu var? diye bağırması üzerine Mahkeme Başkanı, Evet var. Siz kabul etmek istemeseniz de burada hukuki bir yargılama yapılıyor. ifadelerini kullandı. Üye Hakim Ali Efendi Peksak´ın sanık Tuncay Çakan´a Sizce iç tehdit nedir? sorusuna ise bazı avukatlar tepki gösterdi. Peksak ise Açıklama yapmak istiyorsanız butona basarsınız. Genelkurmay Başkanlığı´nın iç tehditle ilgili tarifi varken, o zaman sanıklar niye farklı cevaplar veriyor? diye konuştu.
TAHLİYE TALEPLERİ VE YAKALAMA İTİRAZI REDDEDİLDİ, DAVA 13 HAZİRAN´A ERTELENDİ
Mahkeme, Balyoz darbe planı davasında 162 emekli ve muvazzaf asker sanığın tutukluluk hallerinin devamına karar verdi. GATA´da yatan eski 1. Ordu Komutanı Ergin Saygun hakkındaki yakalama emrinin kaldırılması talebini reddeden heyet, duruşmayı 13 Haziran 2011´e erteledi. Karar okunurken heyeti yuhalayan ve alkışlarla hakimin sözünü kesen izleyici kadınlar arasında, ´Allah belanızı versin.´ diye beddua edenler oldu. Gazetecilerin bulunduğu bölümü de hedef alan izleyiciler, bir gazeteciye ´Bakma öyle gözünü oyarım.´ tehdidinde bulundu.
Balyoz´u yurtdışında itibarsızlaştırma çabası sınır tanımıyor
Emekli Orgeneral Çetin Doğan´ın damadı Dani Rodrik, uzun süredir Balyoz darbe planı davasının delillerini çürütmeye çalışıyor. Tüm Balyoz davası sanıklarının avukatı gibi davranan Rodrik, özellikle yurtdışında davayı itibarsızlaştırmaya yönelik çalışmalarla tanınıyor. Rodrik, son olarak aktivist, Zirve Davası avukatı ve Today´s Zaman Gazetesi köşe yazarı Orhan Kemal Cengiz´in Harvard Üniversitesi´nde yapacağı konuşmayı engellemek için kampanya yaptığı iddiasıyla gündeme geldi. Edinilen bilgilere göre, ABD´deki Harvard Üniversitesi´nde ders veren ekonomist Prof. Dr. Rodrik, Cengiz´in burada konferans vereceğini öğrenince harekete geçiyor. Cengiz, söz konusu olayı dün Twitter´da duyurdu. Cengiz, şunları yazdı: Biraz sonra Harvard´da konuşma yapacağım, Dani Rodrik´in, konferansıma gelinmemesi için gönderdiği e-maili gördüm. Mahçupyan ve beni, taraf olmakla suçluyor. Daha ne diyeceğimi bilmeden, giriştiği karalama kampanyası beni hayretler içerisinde bıraktı doğrusu.
Orhan Kemal Cengiz, konuşmasının ardından konuyu tekrar Twitter´da gündeme getirdi. Cengiz, Harvard´da verdiğim konferans gayet verimli geçti. Dani Rodrik´in toplantıya katılınmaması yönünde telkinde bulunduğu e-mailleri etkili olamadı. ifadelerini kullandı. Rodrik iddiaları yalanladı. Toplantıya gidilmemesi yönünde bir telkinde bulunmadığını ileri sürdü. Ancak Cengiz, Dani Bey ben mesajı gördüm, benim de Mahçupyan gibi Zaman yazarı olduğumu ve taraflı olduğumu söylüyordunuz. O kadar militan ve tarafgirsiniz ki, Türkiye´den gelen misafirleri insanların dinlememesi için kampanya yürütüyorsunuz. diye tepki gösterdi. ( Zaman)
(06 Mayıs 2011), son güncel.: (07 Mayıs 2011)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
BALYOZ İDDİANAMESİNDE ARAMA YAP
Balyoz Planı manşetlerimiz
Ergenekon ve Balyoz gibi davaları engelleme girişimleri
Gelin-damat çürük, deliller balyoz gibi
Balyoz ve Gölcük´ü sulandırma çabası