Zaman yazarı Ali Akkuş köşeyazısında son gazeteci gözaltılarını işliyor. Akkuş gözaltıların eleştirilmesini ve o gazetecilerin o işlere karışmayacak kişiler olduğunun savunulmasını, Şemdinli olaylarına karışan astsubay için Kara Kuvvetleri komutanı Org. Yaşar Büyükanıt´ın söylediği ´tanırım iyi çocuktur´ sözlerine benzetiyor. Ergenekon operasyonlarının ilk gözaltı dalgalarında tutuklanan Ergun Poyraz´ın da gazeteci olduğunu ve hükümet karşıtı kitaplar yazdığını hatırlatan Akkuş, ancak onun Ergenekon´un talimatları doğrultusunda dezenformasyon yaptığının iddianamedeki çok sayıda delille ortaya çıktığını belirtiyor. İşte Akkuş´un yazısı:
Yalan üretme odaları deşifre oluyor
Zaman yazarı Ali Akkuş köşeyazısında son gazeteci gözaltılarını işliyor. Akkuş gözaltıların eleştirilmesini ve o gazetecilerin o işlere karışmayacak kişiler olduğunun savunulmasını, Şemdinli olaylarına karışan astsubay için Kara Kuvvetleri komutanı Org. Yaşar Büyükanıt´ın söylediği ´tanırım iyi çocuktur´ sözlerine benzetiyor. Ergenekon operasyonlarının ilk gözaltı dalgalarında tutuklanan Ergun Poyraz´ın da gazeteci olduğunu ve hükümet karşıtı kitaplar yazdığını hatırlatan Akkuş, ancak onun Ergenekon´un talimatları doğrultusunda dezenformasyon yaptığının iddianamedeki çok sayıda delille ortaya çıktığını belirtiyor. İşte Akkuş´un yazısı:
Ali Akkuş (Zaman): Kimi meslektaşlarımızın ´ileride pişman olmamak için biraz sükunet´ yönündeki çağrılarına aldıran olmadı. Soruşturmayı yürüten savcılığın ´masumiyet karinesi´ni hatırlatarak Unutulmamalıdır ki, herkes kanun önünde eşittir. sözü de kesmedi onları. Yaşar Büyükanıt´ın astsubay, Hanefi Avcı´nın polis müdürü için söylediği gibi, ´Biz onları tanıyoruz, onlar iyi çocuklar.´ diyerek durdurmaya çalıştılar soruşturmayı. Geçmişte hep böyle yapmışlardı çünkü. Kimse dokunamazdı onlara. Nihayetinde onlar için hükümetlerin bile ´Bir manşetlik ömrü vardı.´ 28 Şubat´ta yaptıkları yayınlar, iktidar partisini kapattırmak için ürettikleri haberler, demokrasi tarihimizin utanç vesikaları olarak hala arşivlerde duruyor. Yalan üretme merkezleri deşifre olunca, büyük gazeteci denenlerin maskeleri bir bir düşüyor. ´Teyit etmekte çok zorlandığımız bilgilere göre´ diyerek yeni MİT müsteşarına bile iftira atabilen karanlık odakların, kişileri itibarsızlaştırmak için kurduğu kumpaslar ortaya çıkıyor.
Ekran ekran dolaşıp ´korkuyorum´ diyerek piyasa yapanlar öyle bir yalan rüzgârı estirdiler ki, bu rüzgar karşısında bakışları flulaşanlar oldu. Bakış açısında kayma olanlar İtalyan Savcı Felice Casson´un şu değerlendirmesine kulak vermeli: Türk Gladio´su çok daha karmaşık bir özellik gösteriyor. Çünkü bir taraftan iş dünyası, bir taraftan medya dünyası. Bir taraftan siyasi dünya ilişki içinde. Tam 7 bin 500 kişi sorgulanmış; bir başbakan, 11 bakan, 30 gazeteci tutuklanmış orada. Son soruşturmada gündeme gelen isimlere bir de bu gözle bakalım. Muhalefet partisinin eski başkanına yönelik komplo, Kemal Kılıçdaroğlu´nun bu tuzağa hayır dememesi, referandum sürecinde olduğu gibi seçimler öncesinde de gündemi değiştirecek kitap için görevli gazetecilerin sıkıştırılması, iktidarı yıkmak için bir televizyon kanalının ele geçirilmesi.... Birileri bunlara ´özgür basın faaliyetleri´ diyor ne yazık ki.
Ergenekon´un ilk iddianamesinde örgütün faaliyetleri 11 maddede anlatılmış. 4. madde şöyle: Medya ve yayın organlarının kontrol altına alınıp hakim güç olma faaliyetleri. 5. madde: Kontrol altındaki medya kuruluşlarıyla dezenformasyon amaçlı faaliyetler. Toplumda korku, panik ve kaos oluşturmak isteyenlerin bugüne kadar gazete, televizyon ve kitaplarla nasıl bir dezenformasyon yaptıklarını bilmeyen var mı? Ergenekon sanığı Ergün Poyraz´ın Başbakan Tayyip Erdoğan için yazdığı ´Takunyalı Führer´e, Cumhurbaşkanı için yazdığı Musa´nın Gül´üne kitap demek mümkün mü? İddianamede Poyraz´ın kitaplarının Eruygur´un jandarmaya yaptırdığı fişleme ve dinlemelerinden oluştuğu ayrıntılarıyla anlatılıyor. Şu anda da aynı tarz kitap yazımları gündemde. Örneğin, Ahmet Şık´ın evinde jandarmanın yaptığı dinleme kayıtları çıkmış. İlginçtir, Şık´ın hazırladığı kitapta, kaset çözümlerini şuraya girmek lazım, gibi notlar yer alıyormuş. Şimdi savcı ´Bunları kim yazdı?´ diye soruyor. Yani, isimler değişse de planlar hiç değişmiyor. ( Ali Akkuş / Zaman)
Odatv´de çıkan savaş planları
Soner Yalçın´ın sahibi olduğu Odatv´de ele geçen bir belgede savaş planları ortaya çıktı. Belgede Ergenekon, Balyoz vb. operasyonlardan tavrımız, varoluş-yok oluş savaşındaki düşman unsurlara karşı olan tavrımızla aynı olmalıdır deniyor. Ergenekon soruşturması kapsamında Odatv´den ele geçirildiği belirtilen şok bir belgede, derin yapının yürüttüğü mücadelenin Kurtuluş Savaşındaki mücadeleden farkının olmadığı vurgulandı. İki sayfalık PDF belgesinde Ergenekon, Balyoz vb. operasyonlardaki tavrımız varoluş-yok oluş savaşındaki düşman unsurlara karşı olan tavrımızla aynı olmalıdır şeklinde ifadeler yer aldı. Kamuoyunun davalar aleyhine yönlendirilmesi ve Ergenekon sanıklarına destek sağlaması için ´bilinçlendirme´ ve ´yönlendirme´ amaçlı tavsiyelerin yer aldığı belge, Ergenekon davalarıyla ilgili medyada davanın seyri, içerik ve delillerin konuşulması yerine kamuoyunu etkileyecek çeşitli psikolojik unsurların en başından bu yana son derece planlı ve sistemli bir şekilde uygulandığını gözler önüne seriyor. Programlara katılacakların hukukçu ve akademisyen kimliğinin ön plana çıkarılması istenen belgede, ülke elden gidiyor teması sürekli işlenecek deniliyor.
Zinde kuvvetler göreve
İşte belgede yer alan şok ifadeler:
- Şu anda yapılan mücadelenin Kurtuluş Savaşı döneminde yapılan mücadeleden hiçbir farla yoktur. Ergenekon, Balyoz vb. operasyonlardaki tavrımız varoluş-yok oluş savaşındaki düşman unsurlara karşı olan tavrımızla aynı olmalıdır. Ülkemizin aydınlık insanlarında tekrar Kuvva-i Milliye ruhu uyandırılmalıdır. Bu hususta toplumun her kesimindeki (Türk Silahlı Kuvvetleri (TSK), Medya, Siyaset, Yargı, Sivil Toplum Örgütleri (STÖ) vb. zinde kuvvetler göreve çağrılmak ve aydınlık bir gelecek için yapılan 2. Kurtuluş Savaşı´nda Kuvva-i Milliye saflarında yerlerini almaları sağlanmalıdır.
´Kilit haberleşmeciler´
- Görsel medyadaki tartışma ve haber programlarına kilit haberleşmeci statüsünde olan kişilerin davet edilmesi sağlanmalıdır. Bu kişilerin köşe yazarı, akademisyen ve hukukçu kimliği ön plana çıkarılmalıdır. Konjonktür gereği zaruret olmadıkça emekli personelin davetlere icabet etmesi uygun görülmemektedir.
- Ülke elden gidiyor teması devamlı olarak işlenmelidir. Davaların menfi sonuçlanması durumunda Cumhuriyet´in kazanmalarının kaybedileceği yazılı ve görsel medyadaki vatansever unsurlar tarafından sürekli işlenmelidir. Bunun yanı sıra muhakeme yeteneği yüksek ve olayları iyi analiz eden rütbeli personellere davaların kritiği yaptırılarak aynı temayı işleyen yazılar, yansılar ve afişler hazırlatılmalıdır. Elde edilen dokümanlar öncelikle muvazzaf personele daha sonra haber siteleri ve e-posta yoluyla geniş halk kitlelerine ulaştırılmalıdır.
- Bu millet her zaman mazlum ve mağdurun yanındadır. Mağduriyet teması titizlikle işlenmelidir. Malum davalardaki şüpheli veya sanık durumunda olan vatansever insanların kendilerine yapılan muamele ve işleyen sürece ilişkin söylemleri, röportaj, haber, makale vb. yazıları medyanın aydınlık tarafını temsil edenlere geciktirilmeden servis edilmeli ve ivedi şekilde yayınlanması sağlanmalıdır.
- Bu süreçte kullanılacak uygun bir jargon geliştirilmelidir. İrticai unsurların, süreçte ismi geçen arkadaşlarımız ve davalar için kullandıkları Darbeci, Cuntacı, Ergenekoncu, Balyozcu, Poyrazköy sanık veya sanıkları gibi ifadeler yerine kesinlikle TSK mensupları, asker, vatanseverler vb. ifadeler kullanılmalıdır.
Yargıya psikolojik markaj
- Yargı mensupları üzerlerine düşen görevleri eksiksiz yerine getirmelidir. Nihai hedef tüm davalardan beraat olmalıdır. Ancak taraflı olan yerel mahkemelerin tutumu ilk etapta çok önemlidir. Akademisyenler, hukukçular, yazılı ve görsel basında yargının taraflı davrandığı sürekli işlenmelidir. Duruşmalarda sanıklar ve avukatları tarafından her türlü olumsuz tutum ve davranış sergilenerek yerel mahkemelerin karar vermesi zorlaştırılmalı, alınan kararlar da yargının taraflı davrandığının birer delili olarak gösterilmelidir. ( Bugün)
NTV ile irtibata devam
Ergenekon soruşturmalarının boşa çıkarılması ve iddiaların çürütülmesi için basında faaliyet gösteren ´Psikolojik Harp Hücresi´ deşifre oldu. Odatv´nin Ergenekon soruşturmalarının boşa çıkarılması ve iddiaların çürütülmesi için adeta Ergenekon´un basındaki ´Psikolojik Harp Hücresi´ olarak faaliyet gösterdiğini ortaya koyan belgeler ortaya çıktı. İşte o belgedeki çok çarpıcı notlar:
- Çetin Paşa´nın emeği büyük
- Silivri´yi ne ölçüde takip ediyoruz, isteklerine cevap verebiliyor muyuz?
- Ergenekon savcıları ve polisler hakkında gelen her haberi değerlendirelim.
- Ergenekon hakim ve savcılarının iftar yemeği gibi sağlam bilgiler gelmiyor.
- Av. Vural´ın gönderdikleri değerli, NTV ile irtibata devam.
- Pınar ve Dani Rodrik ile güçlü iletişim. Çetin Paşa´nın Odatv´ye emeği büyük, sınırsız destek.
- Çiçek Genkur bana sahip çıkmıyor, konuşacam diyormuş, Doğan Abi üzerinden iletildi, kızı ile görüş.
- Yalçın hocanın Haberal ile irtibatı teknik sebeplerle aksıyor, çözüm? Avukat üzerinden görüş. Tlf mail yok.
- Yandaş medyanın önemli önemsiz her konuyu Ergenekon´a bağlaması dalgaya alınsın, kara mizah yapılacak.
- Oray´la Akp ve cemaat hakkında yazacağı yazılar hakkında görüş. İstenilen kıvama gelse de yine de dikkat.
Sulandırma haberleri
Sitede yayınlanan haberlerde de Ergenekon davalarının sulandırıldığının çok sayıda örneği yer alıyor: Ergenekon Soruşturmasının Aşure Çorbası İle Ne İlgisi Var, Ergenekon Davasında ABD Karşıtı Subaylar Tasfiye Ediliyor, Bankaları da Ergenekon Batırmış, Meğer Üzeyir Garih´i de Ergenekon Öldürmüş, Ergenekon İddianamesi İle Paris Hilton´un Ne İlgisi Var, Ergenekon´un Ayda Gizli Üssü Var, Ergenekon´un Merkezi Bulundu Çemberlitaş, Hanımın Çiftliği Dizisi İle Ergenekon´un Ne İlgisi Var, İnanmayacaksınız Ama Bunları da Ergenekon Yapmış, Psikiyatride Yeni Hastalık Türü Ergenekon Saplantısı. ( Bugün)
(09 Mart 2011, 10:28)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Bunlar da medyadaki Büyükanıt´lar
İddianameyle gerçek kimlikleri ortaya çıkanlar
Kafası karışanlar, kafa karıştıranlar
Gözaltı için önce mahkeme sonra medya onayı
Flaş!!! Odatv´ye 2. baskın
ODATV İLE İLGİLİ MANŞETLERİMİZ
Ergenekon davasını engelleme girişimleri
Kontrgerilla Medyası
Virüs adı: Oda.. Hedefi: Ergenekon´u bozmak
Ergenekon medyası ´karanlık oda´da yapılandırıldı
Sabah Akşam ´Karanlık Oda´yı aydınlattı
Flaş!!! Odatv´ye baskın