Susurluk davası hükümlüsü eski özel timci polis memuru Ayhan Çarkın, Ergenekon davası ve Devrimci Karargah soruşturması kapsamında tutuklanan Emniyet Müdürü Hanefi Avcı hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bir çok önemli operasyonda yer alan, Hanefi Avcı´nın emrinde de çalıştığını belirten Çarkın, ´Öldürülebilirim sözlerim iyi dinlensin´ diyerek Susurluk´un arkasında Ergenekon´un Merkez Komitesi olduğunu savundu: ´Hanefi Avcı, Ergenekon´un merkez komitesinde yer alan bir isimdir. Susurluk sürecinde de dinlemelerin hepsi onun kontrolündeydi. Devrimci Karargah Ergenekon´a bağlı eski bir yapıdır. Polis öldürme eylemlerinde yer almıştır.´ Ayhan Çarkın, aynı programda daha önce yayınlanan açıklamalarında da Dev-Sol lideri Dursun Karataş´ın cezaevinden kaçmasına göz yumulduğunu ve Karataş´ın, polis otolarıyla gezdiğini açıklamıştı. Bu açıklamalar 1993 yılında İstanbul Kartal´da hücre evine Hanefi Avcı´nın liderliğinde gerçekleştirilen polis baskınında Bedri Yağan´la birlikte 5 Dev-Sol üyesinin öldürüldüğü operasyon tartışmalarını hatırlatmıştı. İddialara göre örgütte bağımsız grup olarak görülen Bedri Yağan ve arkadaşları bu operasyonla ortadan kaldırılarak derin grup olarak adlandırılan Dursun Karataş grubunun önü açılmıştı. Diğer bir deyişle Avcı´nın yönettiği baskınla, ´Dev-Sol´ ´Derin-Sol´a dönüşmüştü.
Ayhan Çarkın: Avcı Ergenekon´un merkez komitesinden
Susurluk davası hükümlüsü eski özel timci polis memuru Ayhan Çarkın, Ergenekon davası ve Devrimci Karargah soruşturması kapsamında tutuklanan Emniyet Müdürü Hanefi Avcı hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Bir çok önemli operasyonda yer alan, Hanefi Avcı´nın emrinde de çalıştığını belirten Çarkın, ´Öldürülebilirim sözlerim iyi dinlensin´ diyerek Susurluk´un arkasında Ergenekon´un Merkez Komitesi olduğunu savundu: ´Hanefi Avcı, Ergenekon´un merkez komitesinde yer alan bir isimdir. Susurluk sürecinde de dinlemelerin hepsi onun kontrolündeydi. Devrimci Karargah Ergenekon´a bağlı eski bir yapıdır. Polis öldürme eylemlerinde yer almıştır.´ Ayhan Çarkın, aynı programda daha önce yayınlanan açıklamalarında da Dev-Sol lideri Dursun Karataş´ın cezaevinden kaçmasına göz yumulduğunu ve Karataş´ın, polis otolarıyla gezdiğini açıklamıştı. Bu açıklamalar 1993 yılında İstanbul Kartal´da hücre evine Hanefi Avcı´nın liderliğinde gerçekleştirilen polis baskınında Bedri Yağan´la birlikte 5 Dev-Sol üyesinin öldürüldüğü operasyon tartışmalarını hatırlatmıştı. İddialara göre örgütte bağımsız grup olarak görülen Bedri Yağan ve arkadaşları bu operasyonla ortadan kaldırılarak derin grup olarak adlandırılan Dursun Karataş grubunun önü açılmıştı. Diğer bir deyişle Avcı´nın yönettiği baskınla, ´Dev-Sol´ ´Derin-Sol´a dönüşmüştü.
TRT Haber kanalında yayınlanan Büyük Takip isimli haber programı şok ifşaatlara yer vermeye devam ediyor. Programa röportaj veren Çarkın, özellikle Ergenekon ve Emniyet Müdürü Hanefi Avcı hakkında çarpıcı iddialarda bulundu. Çarkın, Ergenekon adı verilen ihanet zihniyetinin her yerde kolu var. Bu örgüt nefret ekonomisini çok iyi kullanır. Öldürülebilirim sözlerim iyi dinlensin. şeklinde konuştu. Avcının kitabından da bahseden Çarkın, orada yer alan bir çok olayda yer aldığını anlatarak, Avcı´ya hitaben, Sen benim müdürümdün başkanımdın, devletimdin. Bu kan bu ülkede aktıysa sizin elinizden aktı. Sizden habersiz kim bu kanı akıtabilir ki. diye konuştu. Çarkın bunların adına da görev denildiğini kaydetti. Avcı, ihanetin merkez komitesindedir.
Çatlı ve Gonca Us kazadan sonra öldürüldü
Susurluk´un bir tasfiye operasyonu olduğunu belirterek, Abdullah Çatlı´nın da kazadan sonra kafasına vurularak öldürüldüğünü savundu. Cesetlerle ilgili kriminal bilgiye sahip olduğunu söyleyen Çarkın, Rapora göre mercedesin arkasında bir çizik bile yoktu. Ancak Çatlı ile Gonca Us´un boynu kırılmıştı. Burada bir cinayet işlendi. Çatlı, ihanet edenlerin terörden rant sağladıklarını uyuşturucu işine girdiklerini tespit etmişti. Bunun bertaraf edilmesi gerektiğini savununca da siyasi kapılar yüzüne kapandı. şeklinde konuştu. Çarkın ayrıca Terör örgütü PKK ile ilgili bir çok kurmaca olduğunu ve terör olaylarının arkasında ihanetin varlığını gördüklerini söyledi. ( Zaman)
Çarkın´ın açıklamaları ´derin´ Avcı´yı üzecek
Susurluk kazasında hayatını kaybeden Abdullah Çatlı´nın arkadaşı ve eski özel harekat polisi Ayhan Çarkın TRT haberde daha önce yaptığı açıklamalarda ilginç iddialarda bulunmuştu. Çarkın, DEV-Sol lideri Dursun Karataş´ın ceza evinden kaçmasına göz yumulduğunu ve Karataş´ın polis otolarıyla gezdiğini açıklamıştı: Dursun Karataş ve ekibi firar etti. Ondan sonra ne oldu, İstanbul´da başladı polis öldürme olayları. Bir bakıyorsunuz polis öldürülüyor, ekip otosu taranıyor. Bir bakıyorsunuz generaller öldürülüyor, bir sürü bunları neden PKK öldürmedi de DEV-Sol öldürdü, söyler misin?. DEV-Sol´un başka işi gücü yok muydu?. Yalan söylüyorlar. Kendileri öldürdü kim öldürecek ki? Dursun Karataş, burada ekip otolarında, istihbarat otolarında gezip kendi dava arkadaşlarını sattı. Çarkın´ın bu iddiaları 1993 yılında Kartal´da Dönemin DHKP-C liderlerinden Bedri Yağan ve ekibinin çatışma olmaksızın öldürüldüğü polis operasyonunu anımsatmıştı. Hanefi Avcı tarafından yönetildiği ortaya çıkan operasyonla ilgili konuşan Çarkın, yaptığı açıklamalarla olayların sadece tozunu aldığını belirtmiş ve başka söyleyecek şeyleri de olduğunu da söyleyerek Artık bu işin Yeşil´i pembesi kalmadı, faili meçhulü kalmadı. demişti.
´Derin-Sol´u önünü açan Hanefi Avcı
İddialara göre Dev-Sol terör örgütü içinde bağımsız grup olarak görülen Bedri Yağan grubu bu operasyonla ortadan kaldırılarak devletin denetimindeki derin grup olarak adlandırılan Dursun Karataş grubunun önü açıldı. ´Derin-Sol´ kavramının doğduğu bu baskını yöneten Hanefi Avcı´nın adı derin sol olarak nitelenen Devrimci Karargah örgütüyle esrarengiz bağlantılarının ortaya çıkmasıyla da gündeme gelmişti. Avcı bu örgüte yardım ve yataklıktan tutuklandı. Kitabında Dink ve Danıştay cinayetlerindeki ´derin devleti´ aklamak için şaşırtıcı bir çabaya girişen Avcı´nın, bu cinayetleri ´üç beş çocuğun, dincilerin´ işi olarak göstermesi, derinliklerinin olmadığını iddia etmesi kafaları kurcalamıştı. Avcı´nın, kitabında Ergenekon´u da ´önemsiz´ göstermeye uğraştığı, Ergenekon´un üstüne gidenleri cemaatçilikle suçladığı dikkati çekmekte.
(05 Kasım 2010, 15:52)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Hanefi Avcı´nın iddiaları manşetlerimiz
Ergenekon davasını engelleme girişimleri
Devrimci Karargah Örgütü manşetlerimiz
Çarkın: Karataş, istihbaratla geziyordu
Avcı, Derin-Sol´un önünü açtı