Gazeteci Fatih Altaylı, Hanefi Avcı´da bulunan dinleme kayıtlarıyla ilgili suç duyurusunda bulundu. Yasadışı olarak kaydedildiği öğrenilen gizli dinleme kayıtları içeren 24 teyp kasetinin Avcı´nın bürosunda ele geçirilmesi üzerine soruşturma başlatılmıştı. Ses kayıtlarından birinin ait olduğu gazeteci Mehmet Ali Birand savcılığa verdiği ifadede gizli dinlenmekten rahatsız olduğunu ancak Avcı´dan şikayetçi olmadığını açıklamıştı. Bundan sonraki günlerde de hem medya dünyasından hem de diğer çevrelerden başka isimlerin de buraya gelmesi ve ifade vermeleri bekleniyor.
Altaylı, Birand gibi affetmedi: Avcı´ya suç duyurusu
Gazeteci Fatih Altaylı, Hanefi Avcı´da bulunan dinleme kayıtlarıyla ilgili suç duyurusunda bulundu. Yasadışı olarak kaydedildiği öğrenilen gizli dinleme kayıtları içeren 24 teyp kasetinin Avcı´nın bürosunda ele geçirilmesi üzerine soruşturma başlatılmıştı. Ses kayıtlarından birinin ait olduğu gazeteci Mehmet Ali Birand savcılığa verdiği ifadede gizli dinlenmekten rahatsız olduğunu ancak Avcı´dan şikayetçi olmadığını açıklamıştı. Bundan sonraki günlerde de hem medya dünyasından hem de diğer çevrelerden başka isimlerin de buraya gelmesi ve ifade vermeleri bekleniyor.
Gazeteci Fatih Altaylı, Hanefi Avcı´da bulunan dinleme kayıtlarıyla ilgili suç duyurusunda bulundu. Gazeteci Fatih Altaylı, ´Devrimci Karargah Örgütü´ne yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan Emniyet Müdürü Hanefi Avcı´nın bürosunda ele geçirilen ses kayıtlarına ilişkin olarak ´mağdur´ sıfatıyla ifade verdi. Hakim ve savcıların kullandığı kapıdan Beşiktaş´taki İstanbul Adliyesi´ne giren Altaylı, burada ´Devrimci Karargah Örgütü´ne yönelik soruşturmayı yürüten İstanbul Cumhuriyet Savcısı Kadir Altınışık´a ifade verdi. Bundan sonraki günlerde de hem medya dünyasından hem de diğer çevrelerden başka isimlerin de buraya gelmesi ve ifade vermeleri bekleniyor.
Şikayetçi oldu
Altaylı, adliyeden çıkarken basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Hanefi Avcı´nın bürosunda kendisiyle ilgili bazı telefon görüşmelerinin kayıtlarının bulunduğunu belirterek, ´Benim de 1990´ların ortasından kalma ses kayıtlarım varmış. Şikayetçi oldum´ dedi. Basın mensuplarının, ´Hangi konularda şikayetçi oldunuz?´ diye sorduğu Altaylı, şöyle cevap verdi: ´Alakası olmayan konularda. Tabii soruşturma açısından söylemem mümkün değil, ama o dönemde yazdığım bir yazıya gösterilen tepkilerle ilgili çeşitli kişilerle yaptığımı telefon konuşmalarını kaydetmişler. O zaman, emniyet aleyhine bir yazı yazmışım ben. O yazıya gösterilen tepkilerle ilgili konuşmalarım kaydedilmiş. 15 yıldır da saklanmış hemen hemen.´ Söz konusu illegal kayıtların, Savcılıkta kendisine dinlettirildiğini ifade eden Altaylı, bu dinlemeyi yapan kişiler hakkında şikayetçi olduğunu ve kayıtların imha edilmesi talebinde bulunduğunu aktardı.
´Avcı´yı tanımam bilmem´
Fatih Altaylı, ´Hanefi Avcı´dan şikayetçi oldunuz mu?´ sorusunu da, ´Hanefi Avcı diye bilmiyorum ben. Sonuçta bu kayıtları kim yaptıysa, soruşturma ortaya çıkaracak. Onlardan şikayetçi oldum´ diyerek yanıtladı. Kayıtların Hanefi Avcı´nın Eskişehir´deki çalışma ofisinde bulunan kayıtlar olduğunu anlatan Altaylı, bir soru üzerine, ´Ben Hanefi Avcı´yı hayatımda bir kez, bundan birkaç ay önce bir cenazede gördüm. Uzaktan selamlaştım. Avcıyı tanımam, bilmem, hiç konuşmuşluğum da yoktur´ dedi. Gazetecilerin dün adliyeye aynı konuya ilişkin gelen gazeteci Mehmet Ali Birand´ın kayıtlarla ilgili şikayetçi olmadığını hatırlattığı Altaylı, ´Birand´ı anlamak mümkün değil. Birisi beni illegal dinliyorsa ben şikayetçi olurum. Eğer bir gazeteci kendisini illegal dinleyenlerden şikayetçi olmuyorsa ortada bir sorun var demektir´ diye konuştu.
´Babam da dinlese şikayetçi olurum´
Fatih Altaylı, ´Birand, ´Avcı ile aramız iyi´ demişti. Ne diyorsunuz?´ soruna karşılık da ´Aramızın iyi olması, benim hakkımda kanunsuzluk yapmasını gerektirmez. Beni babam dinlemiş olsa, ondan da şikayetçi olurum´ ifadelerini kullandı. ´Ses kayıtları, birkaç kişiyle mi, tek kişiyle mi görüşmelerin kayıtları?´ diye sorulan Altaylı,´Yok, beni arayan, polis olduğunu söyleyen kişilerle yaptığım tartışmalar telefonda. Bir de kendi Teketek ekibimden çocuklarla yaptığım görüşmeler´ diye konuştu. Altaylı, ´Dinlenen başka gazeteciler de var mı?´ sorusuna karşılık da ´Herhalde vardır, bilmiyorum. Herhalde gelir başka gazeteciler de. Zannediyorum o zaman Doğan´da çalışan herkes girecek sıraya. Çünkü belli ki orayı dinlemişler´ dedi. Gazetecilerin, ´Daha önce ses kayıtlarından haberiniz var mıydı, duyunca şaşırdınız mı?´ diye sorduğu Altaylı, şaşırmadığını, ama şok yaşadığını söyledi. Fatih Altaylı, şöyle devam etti: ´İnsanın dinlenmesi hoş bir şey değil. Dinlendiğimizi zaten biliyoruz yıllardan beri. Muhakkak dinliyorlardı. Dinlemiyorlarsa hata ediyorlar diye düşünüyorum ben. Bizi dinlemeyip kimi dinleyecekler. Ama sonuç olarak hoş değil, hele illegal olması hiç hoş değil.´ Gazeteci Mehmet Ali Birand da aynı soruşturma kapsamında dün Beşiktaş´taki İstanbul Adliyesine gelerek, soruşturma savcısı Kadir Altınışık´a, ´mağdur´ sıfatıyla bir süre ifade vermiş, gizli dinlenmekten rahatsız olduğunu ancak Avcı´dan şikayetçi olmadığını söylemişti. ( Zaman)
Birand şikayetçi olmamıştı
Gazeteci Mehmet Ali Birand, ?Devrimci Karargâh? soruşturması kapsamında tutuklanan Emniyet Müdürü Hanefi Avcı´nın bürosunda ele geçirilen ses kayıtlarına ilişkin ?mağdur? sıfatıyla dün ifade verdi. Birand, Hanefi Avcı´dan şikâyetçi olmadı. Dün Beşiktaş´taki İstanbul Adliyesi´ne gelen Birand, burada ?Devrimci Karargâh? soruşturmasını yürüten Savcı Kadir Altınışık´a ifade verdi. Birand, adliyeden çıkarken basın mensuplarına yaptığı açıklamada, Avcı´ınn ofisinde ele geçirilen görüşme kayıtlarına ilişkin ?Başka birkaç kişi ile yaptığım telefon konuşması. Yani önemli şeyler değil ama ´o nedir, bu nedir´ diye sordu. Şikâyetçi olmadım. Beni mağdur diye çağırdılar? dedi. Gazetecilerin ?Gizli, yasadışı kayıt mı? diye sorduğu Birand, sadece büroda buldukları kayıtlar ve başka biriyle konuşmalarının olduğunu söyledi. Ses kayıtlarının içeriğiyle ilgili soruya ?İçeriği bende kalsın? diyen Birand, ?Kiminle görüşmeleriniz var? sorusuna da ?Bir gazeteci kiminle konuşursa onlarla... Olsa şikâyetçi olurdum? cevabını verdi.
Canımı sıkan, özel görüşmelerimin kaydedilip 10 yıl saklanması
?Neden şikâyetçi olmadınız? sorusuna ise ?Niye şikâyetçi olayım. Benim orada burada yaptığım konuşmalar. Belli ki emniyet dinlemiş, orada kalmış? karşılığını verdi. Birand, Avcı´yla ilgili olarak da ?Tanıdığım Hanefi Avcı farklı bir insandı, bugün şey yapıldığının dışında. Avcı, bana daima sevecen davranmıştır. Kötülüğü hiçbir zaman olmadı? dedi. Birand, dün akşamki haber bülteninde dinleme olayına tepki göstererek, ?Bugün savcıdaydım. Ses kayıtlarını dinlettiler. Canımı sıkan özel görüşmeleri de kayıt edip, 10 yıl boyunca saklamaları oldu. Özelimize tecavüz etmişler? diye konuştu. Birand, Zaman´a yaptığı açıklamada da kendisine dinletilen ses kayıtlarının 1996-97 yıllarına ait olduğunu, 32. Gün programıyla ilgili mesai arkadaşlarıyla yaptığı bazı görüşmeleri ve şahsî birkaç görüşmesini içerdiğini söyledi. Konuşmaları dinlediğinde hayret ettiğini belirten Birand, 28 Şubat döneminde kendisinin de mimli gazeteciler arasında bulunduğunu ifade etti. Mehmet Ali Birand, herhangi bir şikâyette bulunmadığını ancak savcıya, Ne kadar ayıptır ki, emniyet beni dinletmiş ve ne kadar ayıptır ki bu kayıtları hâlâ silmemiş. dediğini kaydetti. Dinleme kayıtlarının neden Hanefi Avcı´dan çıktığını anlamadığını da söyleyen Birand sözlerini şöyle sürdürdü: Avcı neden bu kasetleri saklamış bilmiyorum. Artık emniyetin ne yaptığını anlayamaz oldum. Kayıtları dinlediğimde çok kötü hissettim kendimi.
24 teyp kaseti ele geçirilmişti
28 Eylül 2010´da yapılan operasyonda Avcı´nın ofisinde ve evinde yapılan aramada 24 tane kasetin ele geçirildiği ortaya çıkmıştı. Avcı´da ele geçen delillerin yer aldığı torba geçtiğimiz günlerde hakim önünde açılmıştı. Delil dosyasında yer alan kayıtlardan bazılarının da Birand´a ait olduğu ortaya çıkmış oldu. Devrimci Karargâh soruşturmasında Hanefi Avcı ve Avcı´nın arkadaşı Necdet Kılıç´ın da aralarında bulunduğu 14 şüpheli tutuklu. Kılıç´la birlikte ´Devrimci Karargâh terör örgütü üyeliği´ suçundan tutuklanan 13 şüphelinin tahliye talebi İstanbul 10. Ağır Ceza Mahkemesi heyetince reddedilmişti. Avcı da, 5 Ekim 2010´da tutuklama kararına itiraz etmişti. İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi´nin bugün bu itirazı da karara bağlaması bekleniyor. 28 Eylül´de mahkemeye çıkarılan Avcı, 10 gündür Silivri Cezaevi´nde tutuklu. Aynı gün Avcı´nın Eskişehir´deki evinde de arama yapılmıştı. Bu aramalarda ele geçirilenler bir torba içinde savcılığa teslim edilmişti. Çok sayıda önemli dokümanın olduğu belgeler arasında 24 adet eski teyp kaseti olduğu öğrenilmişti. Torba daha sonra Avcı´nın avukatı ve hakim nezaretinde açılmıştı. Torbadaki 24 eski kasetin çok kritik önemde bilgiler içerdiği iddia edilmişti.Avcı´nın Eskişehir´deki evinde de arama yapılmıştı. Bu aramalarda ele geçirilenler bir torba içinde savcılığa teslim edilmişti. Çok sayıda önemli dokümanın olduğu belgeler arasında 24 adet eski teyp kaseti olduğu öğrenilmişti. Torba daha sonra Avcı´nın avukatı ve hakim nezaretinde açılmıştı. Torbadaki 24 eski kasetin çok kritik önemde bilgiler içerdiği iddia edilmişti. ( Zaman)
Avcı´dan gizli dinleme iddialarına yalanlama geldi
Hanefi Avcı´dan Mehmet Ali Birand ile ilgili iddialara faks ile yalanlama geldi. Gazeteci Mehmet Ali Birand, ´Devrimci Karargah Örgütü´ne yönelik soruşturma kapsamında tutuklanan Emniyet Müdürü Hanefi Avcı´nın bürosunda ele geçirilen ses kayıtlarına ilişkin olarak ´mağdur´ sıfatıyla ifade verdi. Yaşanan bu gelişmeler Birand ile Avcı arasında gizli ses kaydı var iddialarını gündeme getirdi. Avcı bu iddialara Silivri Cezaevi´nden dipnot.tv´ye gönderdiği bir faksla yanıt verdi. Cüneyt Özdemir´e gönderilen 2 sayfalık açıklamada Hanefi Avcı, Mehmet Ali Birand´a bir mektup yazdığını ve Birand´ın dinlendiği iddiaları ile ilgisi olmadığını belirtiyor. İşte o açıklama:
´Dinleme gibi fiili işlerden 1995´te ayrıldım, kasetler komplo´
Sayın Cüneyt Özdemir, Yanımda sadece sizin fax numaranız (son faksınızdan dolayı) olduğu için size yazıyorum. Lütfen bunu Sayın Birand´a iletin. Kamuoyu da duysun. İnandığım bütün kutsal değerler üzerine yemin ederim ki bende ne Birand´ın ne de başka bir kişinin özel hayatı, telefon konuşması ile igili kayıt, bant vs yoktur olamaz da, asla yoktur. Birand´a mektup yazdım, basına ayrıca avukatlar kanalıyla da açıklama göndereceğim. Ama yanlış şeye inanılmasın diye fax çekiyorum. Evimi beni savcılığa çağırdıklarından 5 gün sonra aradılar. Verilen kararın hukuka aykırılığı bir yana evi aramaya Ankara´dan özel görevlilerin gönderildiğini duydum. Eskişehir görevlileri haricindeki kişileri kim niye göndermiştir. 28 gün önce ayrıldığım makamım aranıp eşyalar delil diye toplanıyor.... 28 Şubat döneminde dinleme vs iddiaları çok söylendiğinden 1998´te tutuklandığımdan evimdeki her şeyi, her eşyayı kontrol ettim. Zaten evime hiç resmi iş de getirmem. Benim evimde, iş yerimde asla ve asla bant, dinleme kaydı olamaz. Tüm eşyalarımı, şu an bulunan silahlar, pasaport , kimlik vs odamı toplayan tüm memurlarım gördü. Eşyalarımı onlar toparladı. Ben de Birand´ın kaseti vs yoktur, olamaz, olmaz. Birand en dar zamanda beni programına çıkararak destek vermiştir, neden bandı olsun? Ben fiili işlerden 1995 yılında ayrıldım. Bant bende olamaz. 35 yıllık emniyetçiyi Sol Örgüte yardım etti, yapanlar daha da yapar diye düşünüyordum ama bu kadarını yapmazlar diyordum. Bunu da yaptılar, aslında tüm bunlar yıllarca bu dinlemeleri kimin yaptığını göstermektedir. İnanmayanlara delildir. Asla ve asla bu bantın benimle alakası yoktur. Kimsenin bandı bende yoktur. Lütfen bunu duyurun.. Saygılarımla ( Akşam)
(08 Ekim 2010, 16:13)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Hanefi Avcı Tekirdağ valisini yasadışı dinlemiş
Duyum değil, işte belgesi: Avcı MİT´i bile dinlemiş
Hanefi Avcı´nın iddiaları manşetlerimiz
Ergenekon davasını engelleme girişimleri
Avcı´nın amacı soruşturmayı engellemek