Birinci Ergenekon davasında bugün 158. duruşma yapılıyor. Dünkü duruşmada tanık olarak ifadesi alınan ve çapraz sorgusuna başlanan Danıştay saldırı faili Alparslan Arslan´ın babası İdris Arslan´a saldırı sonrası gelen paraların kaynağı soruldu. Duruşmada Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından İdris Arslan´ın ekonomik durumuna ilişkin hazırlanan rapor okundu. Raporda, Ümraniye´deki dairenin satın alınması için baba Arslan´ın yeterli geliri olmadığı vurgulanıyor. Rapor üzerine hakim ve savcıların yönelttiği sorulara İdris Arslan´ın çelişkili ve yetersiz cevaplar vermesi dikkat çekti. Dünkü duruşmanın en çarpıcı bölümü ise, İdris Arslan´ın oğluna cinlerin musallat olduğunu ve bu nedenle Danıştay´a saldırmış olabileceğini iddia etmesi oldu. Daha önce Arslan´ın deli olduğu iddia edilmiş, birkaç haftalık gözlem sonucu deli olmadığına, bilinçli şekilde deli numarası yaptığına dair 6 doktorun oybirliğiyle rapor verilmişti. Baba Arslan´ın ´cin´ iddiasının ciddiye alınıp alınmayacağı, alınırsa hangi kuruma nasıl bir rapor hazırlatılacağı merak konusu oldu.
Danıştay tetikçisinin babasına gelen paralar sorgulanıyor
Birinci Ergenekon davasında bugün 158. duruşma yapılıyor. Dünkü duruşmada tanık olarak ifadesi alınan ve çapraz sorgusuna başlanan Danıştay saldırı faili Alparslan Arslan´ın babası İdris Arslan´a saldırı sonrası gelen paraların kaynağı soruldu. Duruşmada Mali Suçları Araştırma Kurulu (MASAK) tarafından İdris Arslan´ın ekonomik durumuna ilişkin hazırlanan rapor okundu. Raporda, Ümraniye´deki dairenin satın alınması için baba Arslan´ın yeterli geliri olmadığı vurgulanıyor. Rapor üzerine hakim ve savcıların yönelttiği sorulara İdris Arslan´ın çelişkili ve yetersiz cevaplar vermesi dikkat çekti. Dünkü duruşmanın en çarpıcı bölümü ise, İdris Arslan´ın oğluna cinlerin musallat olduğunu ve bu nedenle Danıştay´a saldırmış olabileceğini iddia etmesi oldu. Daha önce Arslan´ın deli olduğu iddia edilmiş, birkaç haftalık gözlem sonucu deli olmadığına, bilinçli şekilde deli numarası yaptığına dair 6 doktorun oybirliğiyle rapor verilmişti. Baba Arslan´ın ´cin´ iddiasının ciddiye alınıp alınmayacağı, alınırsa hangi kuruma nasıl bir rapor hazırlatılacağı merak konusu oldu.
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi´nde oluşturulan salonda görülen davanın bugünkü 158. duruşmasına, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, Alparslan Arslan ve Osman Yıldırım´ın da aralarında bulunduğu 19 tutuklu sanık katıldı. Tutuklu sanıklar Ergün Poyraz, Erkut Ersoy ve İsmail Yıldız ise duruşmaya gelmedi. Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, tanık olarak dinlenmesine karar verilen ve izleyiciler arasında oturan Alparslan Arslan´ın annesi Porsor Arslan´ı duruşma salonundan dışarı çıkarttı. Duruşma, üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu, Veli Küçük ile Alparslan Arslan olduğu iddia edilen kişinin bulunduğu fotoğrafın basında yer almasının ardından, Aydınlık dergisinde Arslan´ın farklı fotoğraflarının yayımlandığını belirterek, İdris Arslan´a ´Bu fotoğrafın sahte olduğunu ispatlamak için Alparslan ile ilgili bazı aile fotoğraflarınızı neden Aydınlık dergisine verdiniz´ dedi. Arslan da acılar yaşadıklarını, olayın içinden çıkabilmek için çaba gösterdiklerini ifade ederek, ´Denize düşen yılana sarılır´ diye konuştu. Haşıloğlu´nun, ´Başka basın yayın kuruluşlarına verdiniz mi?´ sorusuna Arslan, başka gazetelere de gittiğini, ancak bunun kullanılmadığını ifade ederek, ´Birçok yere gittim, ama kendimi dinletemedim´ şeklinde konuştu. Veli Küçük´ün yanındaki kişinin Alparslan Arslan olmadığını söylemek için İstanbul Terörle Mücadele Şubesine gittiğini belirten Arslan, bu konuya ilişkin dosyayı savcılığa ilettiklerini söylemelerinin ardından da Cumhuriyet Savcısı Zekeriya Öz ile görüşmek için birkaç defa aradığını, ancak konuşamadığını söyledi. İdris Arslan, ´Bu delikanlı niye bu halde? Kimse bunu sormuyor. Aydınlık dergisinden beni aradılar. Ben de oğlumun fotoğraflarını verdim. Alparslan olup olmadığının ortaya çıkması için fotoğraflar karşılaştırıldı´ dedi.
Haşıloğlu´nun, Yeşil olarak bilinen Mahmut Yıldırım ile görüşmesine ilişkin sorusuna da Arslan, ´Alparslan Türkeş´in Elazığ´da bir mitingi vardı. Mitingde karşılaştık. Merhabalaştık, konuştuk. Dünkü duruşmada 1997 olarak söylemiştim. Bu tarih yanlış. 1987´de karşılaştık sanırım. O da Bingöllü. Hemşehri olmamız sebebiyle konuşurduk´ diye konuştu. Üye hakim Haşıloğlu´nun, Mahmut Yıldırım´ın o dönemde görevini sorması üzerine Arslan, ferro krom fabrikasında çalıştığını söyledi. Haşıloğlu, Alparslan Arslan´ın, Danıştay saldırısı öncesi kardeşi Elif Arslan ile yoğun bir telefon mesajı trafiği yaşadığının anlaşıldığının belirterek, bu süreci anlatmasını istedi. İdris Arslan da o zaman 16 yaşında olan kızı Elif ile Alparslan Arslan´ın sık sık telefonda mesajlaştığını belirterek, oğlunun mesajlarda ´Çok zor durumdayım. Bana yardım edin. Bana dua edin´ ifadelerini kullandığını kaydetti. Alparslan Arslan´ın diğer iki kız kardeşine de namaz kılmalarını söylediğini ifade eden İdris Arslan, Danıştay saldırısından bir gün önce de kızlarının sabaha kadar namaz kıldıklarını belirtti. Tutuklu sanıklardan Hayrettin Ertekin de ´Alparslan Arslan, bu saldırıyı kendisinin yaptığını söyledi. Siz de başkalarının yaptığını söylüyorsunuz. Babası olarak oğlunuzu yetiştiremediğiniz için özür dilemenizi beklerdim´ demesi üzerine İdris Arslan, ´Ben bunu oğlumun yaptığına hiçbir zaman inanmadım. Danıştay kayıtları, Sıhhiye Orduevi´nin kayıtlarının silinmesi iyi değildir. İşin içi değişti. Oğluma manevi değerleri aşıladım. Onun saf ve temiz duygularından yararlanmak isteyenler var´ şeklinde konuştu.
Perinçek´ten BBP´ye ağır ithamlar
İdris Arslan´ın partisine yönelik bazı olumsuz sözleri üzerine söz alan tutuklu sanık İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek ise Emniyet, MİT, Genelkurmay Başkanlığı ve Jandarmadan, partilileri silahla, şiddetle ilişkilendiren bir rapor gelmediğini söyledi. Hrant Dink cinayetinden sonra BBP çevresi ve Alperenlerin adının geçtiğini ifade eden Perinçek, ´Malatya´daki Zirve Yayınevi´nde Hristiyanların katledilmesine bakıyorsunuz BBP ve Alperenler. Rahip Santaro cinayetinde yine BBP çevresi ve Alperenler. Birleştirilen Danıştay davasında sanıklar hep BBP´li ve Alperenler. Alparslan Arslan da İdris Arslan da bu çevrelerden. Alparslan Arslan hukuk fakültesi yıllarında, yurt, öğrenci faaliyetlerinde BBP ve çevresi içinde. Gladyonun eylemlerinde bir tarafta PKK, bir tarafta BBP ve Alperenler var´ şeklinde konuştu. Perinçek, BBP´nin arkasında Fethullah Gülen´in olduğunu savunarak, ´Ergenekon´ davasında bir tek bu partililerin yer almadığını dile getirdi. Duruşma, İdris Arslan´ın beyanlarının tamamlanmasının ardından, tanık sıfatıyla ifadesinin alınması için Serkan Toper kürsüye çağrıldı. (AA)
Danıştay saldırısı cinlerin işi!
Davanın dün görülen 157. duruşmasında ?cinli, perili? ilginç diyaloglar yaşandı. Danıştay saldırısı sanığı Alparslan Arslan´ın babası tanıklık yapmak üzere dün mahkeme salonundaydı. Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün, Alparslan Arslan´ın babası olduğu için tanıklıktan çekilme ve aleyhe olan sorulara cevap vermeme hakkı olduğunu söyledi. İdris Arslan tanıklık yapacağını belirtti. Başkan Şengün, ?Tanıklık önemlidir, yalan tanıklıkta bulunmak suçtur ve karşılığında cezası vardır? dedi. Ancak İdris Arslan önemini bildiğini ifade ederek tanıklık yapmakta kararlı olduğunu söyledi. Oğlunun saldırı sırasında kendinde olmadığını iddia eden İdris Arslan, ?Alparslan´ kimyasal ilaç verildi. Kimyasal ilacı bilmediği için cin tarafından etkilendiğini düşünüyor. Cin çıkarma seansları düzenliyorlar. Danıştay saldırısından 1-2 hafta önce yine bir çıkarma seansı olmuş? dedi. Alparslan´ın Amerika´nın istihbarat konularında cinleri kullandığını söylediğini öne süren İdris Arslan, ?Hatta bir ara yanıma gelerek kendisine bir işi için cin lazım olduğunu söylemişti. Danıştay saldırısının ardından Aysel Sağlam isimli kadın Alparslan´ı olay günü Danıştay binasının kapısında iki kişiyle gördüğünü ve bu iki kişinin Alparslan´ı zorla içeri soktuklarını söylemişti. Saldırının ardından Alparslan´ın ziyaretine gittiğimde kendisine sordum. ´Bu kişileri cin olarak mı görüyorsun´ dedim. ´Kimseyle ilişkim yok´ dedi. Ben de ´Sen bu işi ilaçla yaptın. Halüsinasyon görüyorsun, cin sanıyorsun´ dedim? diye konuştu. İdris Arslan, 6 saat boyunca Kur´an-ı Kerim okuyarak Alparslan Arslan´dan cin çıkarmak için seanslar yapıldığını öne sürerek, ?Alparslan, rahatsızlığının kendisine musallat olan cinden kaynaklandığını düşünüyormuş. Seansları cini çıkarmak için yapıyorlarmış. Alparslan, seans sonunda oturduğu yerden fırlayıp odadan çıkıyormuş? dedi. Öte yandan davada tanık olarak dinlenen Alparslan Arslan´ın ev arkadaşı Teoman Ekşioğlu da Alparslan Arslan´a hipnoz yapıldığı konusunda bir bilgisi olmadığını ancak birlikte yaşadıkları öğrenci evinde Arslan´a Danıştay saldırısından bir hafta önce cin çıkarma seansı uygulandığını iddia etmişti. Daha önce Arslan´ın deli olduğu iddia edilmiş, birkaç haftalık gözlem sonucu deli olmadığına, bilinçli şekilde deli numarası yaptığına dair 6 doktorun oybirliğiyle rapor verilmişti. Baba Arslan´ın ´cin´ iddiasının ciddiye alınıp alınmayacağı, alınırsa hangi kuruma nasıl bir rapor hazırlatılacağı merak konusu oldu.
Perinçek´in PKK kampını ziyaret etmesi
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada İdris Arslan savcıların sorularını yanıtlarken doğduğu köye yıllarca giremediğini belirterek, ´Doğu Perinçek´in ziyaret ettiği Abdullah Öcalan yüzünden´ dedi. Başkan Şengün de ´O şahsı ziyaret etmeyen kalmadı´ diye konuştu. Duruşmada savcıların İdris Arslan´a sorularını yöneltmesinin ardından sanıklar soru sordu. Tutuklu sanık İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, İdris Arslan´a, İsmail Paker ismini kullanan İsmail Eksik ve eski savcı avukat Ertaç Giray ile oğlu Alparslan Arslan arasında bir ilişki olup olmadığını sordu. İdris Arslan da bu konuda bir bilgisi olmadığını söyledi. Perinçek ardından Öcalan´ı ziyaret etmediğini, 2000´e Doğru Dergisi Genel Yayın Yönetmeni olarak diğer gazetelerin genel yayın yönetmenleri gibi röportaj yaptığını kaydetti. Perinçek, röportajın dışında Abdullah Öcalan´ın ABD´nin eline düşmemesi için telkinde bulunmaya ve Türkiye vatanseverliği adına Öcalan´ın yanına gittiğini ifade ederek, Öcalan ile yaptığı görüşmenin hepsini sayfalarca yazdıklarını, bu görüşmeyle ilgili yazdığı kitabı da mahkemeye sunduğunu, röportaj sırasında çekilen bütün fotoğrafları da yayımladıklarını anlattı.
Arslan´ın babası Yeşil´le arkadaşmış
Üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu da, İdris Arslan´a gazetelerde ´Yeşil´ kod adlı Mahmut Yıldırım ile akraba olduğuna ilişkin haberler yer aldığını belirterek, ´Mahmut Yıldırım´ı tanıyor musunuz?´ diye sordu. İdris Arslan ise, Yıldırım ile akraba olmadığını belirterek, ´1968 yılında Elazığ İmam Hatip Lisesinden arkadaşım. En son Elazığ merkezde birkaç defa gördüm. 1997 olması lazım. ´Yeşil´ olduktan sonra görmedim´ şeklinde yanıt verdi.
Salih Kurter İdris Arslan´ın kendisini tehdit ettiğini iddia etmişti
Savcılar tarafından İdris Arslan´a, Danıştay saldırısını azmettirdiği iddia edilen Salih Kurter´i tehdit edip etmediği soruldu. Salih Kurter´in, çapraz sorgusu sırasında yaptığı bu iddiasını yalanlayan Arslan, eşi Porsor (Hatice) Arslan´ın Salih hocaya (Salih Kunter) anne olması hasebiyle biraz sert çıktığını ifade etti. Diğer yandan Salih Kurter´in kötü niyetli biri olmadığını söyleyen Arslan, Kurter´in masum olduğuna inandığını söyledi.
Aranızın iyi olduğunu onunla ilgilendiğinizi söylüyordunuz, mesajları neden merak etmediniz, arayıp sormadınız?
Savcı Mehmet Ali Pekgüzel, tanık İdris Arslan´a kızı Elif ile oğlu Alparslan arasındaki Danıştay saldırısı öncesi geçen mesaj trafiğini sordu. Kardeşlerin birbirleriyle mesajlaştıklarını aktaran baba Arslan, metinlerin içeriği garip de olsa ilgilenmediğini söyledi. Bunun üzerine Mahkeme Başkanı Hakim Köksal Şengün´ün, Oğlunuzla aranızın iyi olduğunu onunla ilgilendiğinizi söylüyordunuz. neden merak etmediniz, niçin arayıp sormadınız? sorusuna ise baba Arslan, Oğlum liseye gitmiyor. Üniversiteye gidiyor. Ayrıca Alparslan sık sık kendi arar, gelirdi. Sormadım. şeklinde cevap verdi. Savcı Mehmet Ali Pekgüzel´in Veli Küçük Muzaffer Tekin ile tanışıp tanışmadıklarını sorması üzerine Arslan, Oğlumun arkadaşı Teoman´dan duyduğum kadarıyla Muzaffer Tekin ile Alparslan sosyal çevre vasıtasıyla tanışıyorlardı. Veli Küçük ile tanıştığına dair ise bir bilgim yok. dedi. Arslan, kendisine yöneltilen başka bir soru üzerine tutuksuz sanık Salih Kurter´in evinin kendisine çok gizemli geldiğini söyledi. Arslan´ın daha önce psikolojik tedavi görmediğini söyleyen baba Arslan, Danıştay saldırısından bir ay önce ruhsal durumunun bozuk olduğunu gördüğümden psikologa gitmesi söyledim. diye konuştu.
Arslan, oğlunun birçok arkadaşıyla mezuniyet töreninde tanıştığını ifade ederek, Alparslan Arslan´da öğrencilik yıllarında ve avukat olduktan sonra da silah görmediğini söyledi. Pekgüzel´in sorusu üzerine İdris Arslan, Alparslan´da ulusal basın kartını gördüm. Bize uygun değil deyince, arabayı rahat park etmek ve bazı yerlere rahat girebilmek için kullandığını söyledi. dedi. Pekgüzel, Danıştay saldırısının ardından farklı farklı açıklamaları olduğunu belirterek bu konuda açıklayıcı bilgi vermesini istedi. Bunun üzerine İdris Arslan, ilk önce Cumhuriyet Gazetesi´ne atılan bombalar ile Alparslan Arslan´ın bağlantısı olduğunu bilmediğini, bu ruh haliyle konuştuğunu, ardından türbanlı domuz karikatürü nedeniyle Oğlumu tahrik ettiler, tahriğin olduğu yerde taciz de vardır. şeklinde konuştu.
Vekaleti almak isteyen avukat üste para veriyor
İdris Arslan´ın kazancı evi almaya yeterli değil
Haşıloğlu, Danıştay saldırısının ardından Alparslan Arslan´ın vekaletini almak için görüşen avukat Abdurrahman Sarıoğlu´nun İdris Arslan´a neden 2 bin lira verdiğini sorarak, ´Para alması gereken avukat size neden para veriyor´ dedi. Arslan´ın ´Allah rızası için yaptığını söyledi´ şeklindeki beyanı üzerine Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün de, ´Tanımadığınız, bilmediğiniz bir adam, ilk defa görüyorsunuz. Size para veriyor. Oğlunuzun suçlandığı olaydan dolayı mı para verdi?´ dedi. Arslan da, ´Evet. Alparslan´a, ailesine sahip çıkmak için para verdi´ diye konuştu. Arslan, Başkan Şengün´ün ´Aldıktan sonra iade ettiniz mi?´ sorusuna ise, ´Hayır´ yanıtını verdi. Haşıloğlu ayrıca, MASAK tarafından İdris Arslan´ın ekonomik durumuna ilişkin hazırlanan raporu okudu. Raporda, 16 bin liranın Alparslan Arslan´ın arabasının satışından, 20 bin liranın da çekin tahsilatından geldiğini, Arslan´ın dairesinin satışından elde edilen gelirin 40 bin dolar değil 40 bin TL olduğunun belirtildiğini ifade eden Haşıloğlu, yine İdris Arslan´ın emekli ikramiyesinin de 40 bin lira değil 32 bin 433 lira olarak yer aldığını söyledi. İdris Arslan da, ikramiyesinin 48 bin lira olarak yatırıldığını, ancak inceleyemediğini, farklı sandıklardan gelen paralar olabileceğini belirterek, ´Alparslan Arslan avukat, çalışıyor. Bana ´Evi sattım, elime geçen bu´ dedi. Ümraniye´de 145 bin liraya ev aldım. Bankadaki 100 bin lirayı eve verdim, 50 bin lira da akrabama borçlandım´ dedi. Haşıloğlu raporda Ümraniye´deki evin 135 bin liraya satın alındığının yer aldığını vurgulayarak, İdris Arslan´ın 68 bin lirasının kaynağının belli olduğunu, bu evi almaya ekonomik durumunun yeterli olmadığının yazıldığını kaydetti.
Cumhurbaşkanı Gül tanık olarak dinlensin talebi
Tutuklu sanıklardan Sevgi Erenerol´un avukatı Vural Ergül de, mahkemeye verdiği dilekçede, Cumhurbaşkanı Abdullah Gül´ün tanık olarak dinlenmesini istedi. Gül´ün 17 Mayıs 2006 tarihinde düzenlenen Danıştay saldırısından hemen sonra, dönemin Başbakan Yardımcısı ve Terörle Mücadele Yüksek Kurulu Başkanı sıfatıyla emniyet ve MİT yöneticileriyle toplantı düzenlediğini ifade eden Ergül, bu toplantının kamuoyunda brifing olarak anıldığını kaydetti. Bu toplantıda Gül´ün önüne davanın birçok sanığının da yer aldığı ´Ergenekon´ şemasının konulduğunu ileri süren Ergül, Gül´ün bilgi ve görgüsünün anlattırılması için tanık sıfatıyla dinlenmesini talep etti.
(21 Eylül 2010, 15:23)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Danıştay saldırısının Ergenekon davasıyla birleştirilmesi manşetlerimiz
Danıştay soruşturması sil baştan
Ergenekon´un finans kaynakları manşetlerimiz