AK Parti Konya Milletvekili avukat Hüsnü Tuna´nın imzasını taşıyan ´Faili Belli Meçhul Cinayetler ve Ergenekon´ isimli kitapta Türkiye´nin kamburu haline gelen faili meçhul cinayetlerle ilgili çarpıcı bilgiler yer alıyor. Madımak´ta yanarak ya da boğularak hayatını kaybeden 33 kişiden 4´ünün kurşunlanarak öldürüldüğü iddia edilen kitapta, söz konusu şahıs hakkında tutulan Adli Tıp raporlarının mahkeme tarafından dikkate alınmadığına vurgu yapılıyor: ´Raporlar olayın sorumlusu olarak mahkûm edilen kişilerce öldürülmediği kesin olan, tabanca kurşunu ile ölen insanların varlığını ortaya koymaktadır.. Ne iddianamede ne de davaların birleştirilmesine dair düşünce örneğinde, kurşunla ölümden bahsedilmemiş, ´otuz yedi kişinin karbonmonoksit gazından boğularak öldüğü´ belirtilmiştir.´
Mahkeme, Madımak´ta otopsi raporlarını dikkate almadı
AK Parti Konya Milletvekili avukat Hüsnü Tuna´nın imzasını taşıyan ´Faili Belli Meçhul Cinayetler ve Ergenekon´ isimli kitapta Türkiye´nin kamburu haline gelen faili meçhul cinayetlerle ilgili çarpıcı bilgiler yer alıyor. Madımak´ta yanarak ya da boğularak hayatını kaybeden 33 kişiden 4´ünün kurşunlanarak öldürüldüğü iddia edilen kitapta, söz konusu şahıs hakkında tutulan Adli Tıp raporlarının mahkeme tarafından dikkate alınmadığına vurgu yapılıyor: ´Raporlar olayın sorumlusu olarak mahkûm edilen kişilerce öldürülmediği kesin olan, tabanca kurşunu ile ölen insanların varlığını ortaya koymaktadır.. Ne iddianamede ne de davaların birleştirilmesine dair düşünce örneğinde, kurşunla ölümden bahsedilmemiş, ´otuz yedi kişinin karbonmonoksit gazından boğularak öldüğü´ belirtilmiştir.´
Kitabın üzerine inşa edildiği faili meçhul cinayetlerin hangi amaca hizmet için işlendiği de belgeleriyle ortaya konuluyor. Madımak ve Başbağlar gibi perde arkası aralanmamış, Türkiye´nin kritik dönemlerine denk gelen olayların Ergenekon zihniyeti tarafından planlandığına dikkat çekiliyor. Madımak´ta yanarak ya da boğularak hayatını kaybeden 33 kişiden 4´ünün kurşunlanarak öldürüldüğü iddia edilen kitapta, söz konusu şahıs hakkında tutulan Adli Tıp raporlarının mahkeme tarafından dikkate alınmadığına vurgu yapılıyor. Tuna, iddiasını kitabının 236. sayfasında şöyle anlatıyor: Ancak olayın sorumlusu olarak mahkûm edilen kişilerce öldürülmediği kesin olan, tabanca kurşunu ile ölen insanların varlığını ortaya koymaktadır. Olayda hayatını kaybedenlerin Ahmet Öztürk´ün, ensesinden aldığı kurşun sonucu öldüğü belirlenmiştir. Kurşunla öldürülen Ahmet Alan´ın 03.07.1993 tarihli otopsi tutanağında, ´ateşli silah mermi çekirdeğinin vücuda batın sağ tarafından girip sol tarafından çıkması sırasında karaciğer laserasyonuna bağlı olarak ölümün ateşli silah mermisi ile gerçekleştirildiği´ belirtilmiştir. Ölenlerden Hakan Türkgil´in otopsi raporunda yaralar uyan bölgede ateşli silah mermi çekirdeğinin osipital kemiği delerek, gene kemiğin altında seyirle sağ poruatel bölgede kemiği yıldızvari kırarak çıktığı saptandı. Ne iddianamede ne de davaların birleştirilmesine dair düşünce örneğinde, kurşunla ölümden bahsedilmemiş, ´otuz yedi kişinin karbonmonoksit gazından boğularak öldüğü´ belirtilmiştir. ( Zaman)
(29 Ağustos 2010, 12:05)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: