Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen ´Erzincan´daki silahlı terör örgütü´ davasında çok önemli bir gelişme yaşandı. Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Taner Aksakal, dava dosyasının İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen ve Dursun Çiçek´in de yargılandığı ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ davası ile birleştirilmesini talep etti. Mahkeme duruşmaya saatlerce ara verdi. Mahkeme heyeti gece geç saatte kadar süren görüşmeler sonucu Ergenekon yapılanmasının Erzincan ayağıyla ilgili dava ile İstanbul´daki davanın birleştirilmesine oy çokluğu ile karar verdi. Ancak bu kararla birleşme işlemi hemen gerçekleşmiyor. Bundan sonraki adım, İstanbul´daki Islak İmzalı Komplo Belgesini konu alan 7´nci Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nin bu birleşme isteğine muvafakat (olur) yanıtı vermesi. Eğer bu adım da olumlu gerçekleşirse Erzincan dava dosyası İstanbul´daki Mahkemeye gönderilecek ve davalar birleştirilecek. Davaların ilerde birleşeceğine kesin gözüyle bakılıyordu, ancak bu kadar erken bir birleşme talebi beklenmiyordu. Erzincan´daki Ergenekon örgütlenmesine yönelik ikinci bir soruşturma daha yürütüldüğü Erzincan dava duruşmalarında ortaya çıkmıştı. Bu birleştirme olayı daha önce de gündeme gelmiş ancak gerçekleşmemişti. HSYK tarafından şok kararla görevden alınan Erzincan soruşturmasının önceki savcıları, karar HSYK tarafından kendilerine resmen tebliğ edilmeden önce dosyayı UYAP üzerinden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı´na göndermişti. Ancak dosya üzerinde incelemelerini yapan İstanbul C. Başsavcılığı ise dosyaların benzerliğini kabul etmekle beraber suç yerinin İstanbul dışında olması, dosyanın geniş çaplı olması, birleştirmenin İstanbul´daki soruşturmanın uzamasına neden olabileceği, Erzincan soruşturmasındaki eksiklerin varlığı ve de daha önemlisi birleştirme kararının mahkeme safhasında verilmesinin yetki ihtilafı sorunu nedeniyle daha doğru olduğu gibi beş gerekçeyle dosyanın tekrar Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı´na gönderilmesine karar vermişti.
FLAŞ!!! Erzincan ve Ergenekon için birleşme talebi kabul edildi
Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen ´Erzincan´daki silahlı terör örgütü´ davasında çok önemli bir gelişme yaşandı. Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Taner Aksakal, dava dosyasının İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen ve Dursun Çiçek´in de yargılandığı ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ davası ile birleştirilmesini talep etti. Mahkeme duruşmaya saatlerce ara verdi. Mahkeme heyeti gece geç saatte kadar süren görüşmeler sonucu Ergenekon yapılanmasının Erzincan ayağıyla ilgili dava ile İstanbul´daki davanın birleştirilmesine oy çokluğu ile karar verdi. Ancak bu kararla birleşme işlemi hemen gerçekleşmiyor. Bundan sonraki adım, İstanbul´daki Islak İmzalı Komplo Belgesini konu alan 7´nci Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nin bu birleşme isteğine muvafakat (olur) yanıtı vermesi. Eğer bu adım da olumlu gerçekleşirse Erzincan dava dosyası İstanbul´daki Mahkemeye gönderilecek ve davalar birleştirilecek. Davaların ilerde birleşeceğine kesin gözüyle bakılıyordu, ancak bu kadar erken bir birleşme talebi beklenmiyordu. Erzincan´daki Ergenekon örgütlenmesine yönelik ikinci bir soruşturma daha yürütüldüğü Erzincan dava duruşmalarında ortaya çıkmıştı. Bu birleştirme olayı daha önce de gündeme gelmiş ancak gerçekleşmemişti. HSYK tarafından şok kararla görevden alınan Erzincan soruşturmasının önceki savcıları, karar HSYK tarafından kendilerine resmen tebliğ edilmeden önce dosyayı UYAP üzerinden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı´na göndermişti. Ancak dosya üzerinde incelemelerini yapan İstanbul C. Başsavcılığı ise dosyaların benzerliğini kabul etmekle beraber suç yerinin İstanbul dışında olması, dosyanın geniş çaplı olması, birleştirmenin İstanbul´daki soruşturmanın uzamasına neden olabileceği, Erzincan soruşturmasındaki eksiklerin varlığı ve de daha önemlisi birleştirme kararının mahkeme safhasında verilmesinin yetki ihtilafı sorunu nedeniyle daha doğru olduğu gibi beş gerekçeyle dosyanın tekrar Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı´na gönderilmesine karar vermişti.
Erzincan´daki ´silahlı terör örgütü´ davasında, Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Taner Aksakal, dava dosyasının İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen ve Dursun Çiçek´in de yargılandığı, ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ davası ile birleştirilmesini talep etti. Savcı Aksakal, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen davada yargılanan sanıklar ile Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesi´nde görülen davada yargılanan sanıklar arasında hukuki ve fiili bağ bulunmasını, ?Gizli tanıklar Erzincan, Munzur, Efe, Hazar, X ve Kalem´in beyanlarının Albay Dursun Çiçek´in Demokrasiye Müdahale Planı ile ilgili olduğu ve bu eylem planının Erzincan´da yürürlüğe sokulmak istenmesini? talebine gerekçe olarak gösterdi. Aksakal Ayrıca, tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devam etmesini de istedi.
Sanıklar birleştirme talebine karşı çıktı
Sanık İlhan Cihaner´in avukatı Baki Lütfü Uzun, kendi davalarının İstanbul´daki davayla bir ilgisinin bulunmadığını savundu. Birleştirme talebinin reddedilmesini istedi. Saldıray Berk´in avukatı Zeynel Yüksel de birleştirme talebine karşı çıktı. Duruşmada söz alan İlhan Cihaner de iddia makamının, dava dosyasıyla ilgili talebini doğru bulmadığını dile getirdi. Cihaner, Bu dava dosyasının Dursun Çiçek´in yargılandığı davayla hiçbir bağı bulunmamaktadır. Dursun Çiçek´in, iddianamede belirtildiği gibi Erzincan´a gelmediği anlaşılmıştır. Erzincan´a geldiğine dair bir delil yoktur. Benim Erzincan´da cemaatlere yönelik düzenlediğim operasyonların, Dursun Çiçek imzalı ´İrticayla Mücadele Eylem Planı´ ile bir ilgisi yoktur.´ dedi. ( Zaman)
23.35: Birleşme talebi kabul edildi
Mahkeme heyeti gece geç saatte kadar süren görüşmeler sonucu Ergenekon yapılanmasının Erzincan ayağıyla ilgili dava ile İstanbul´daki davanın birleştirilmesine oy çokluğu ile karar verdi. Mahkeme heyeti sanık ve sanık vekillerinin taleplerinin de İstanbul´daki 13. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından değerlendirilmesi yönünde karar verdi. Bu arada tutuklu sanıkların delilleri karartma ve kuvvetli suç şüphesi sebebiyle tutukluluk hallerinin devamına karar verildi. Erzincan´daki ´silahlı terör örgütü´ davasında, Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Taner Aksakal´ın, dava dosyasının İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen ve Kurmay Albay Dursun Çiçek´in de yargılandığı, ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ davası ile birleştirilmesine ilişkin talebi, Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edildi. Mahkeme heyeti, İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki davayla Erzurum 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki dava arasında hukuki ve fiili irtibat bulunduğunu gerekçe göstererek söz konusu davaların birleştirilmesine oy çokluğuyla karar verdi. Ancak bu kararla birleşme işlemi hemen gerçekleşmiyor. Bundan sonraki adım, İstanbul´daki Islak İmzalı Komplo Belgesini konu alan 7´nci Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nin bu birleşme isteğine muvafakat (olur) yanıtı vermesi. Eğer bu adım da olumlu gerçekleşirse Erzincan dava dosyası İstanbul´daki Mahkemeye gönderilecek ve davalar birleştirilecek. Davaların ilerde birleşeceğine kesin gözüyle bakılıyordu, ancak bu kadar erken bir birleşme talebi beklenmiyordu. Erzincan´daki Ergenekon örgütlenmesine yönelik ikinci bir soruşturma daha yürütüldüğü Erzincan dava duruşmalarında ortaya çıkmıştı.
Üye Hakim Ali Kaya yine karşı oy kullandı
Duruşmada üye hakim Ali Kaya´nın ise karşı oy kullandığı açıklandı. Kaya, söz konusu dosyaların birleştirilmesi hususunun Yargıtay´da çözülmesi gerektiğini belirtti. Kaya ayrıca tutuklu sanıklar Erzincan İl Jandarma Komutanı Albay Recep Gençoğlu, Astsubay Şenol Bozkurt, MİT personelleri Kıvılcım Üstel ile Sadri Barkın İnce´nin tutukluluk hallerinin, adli kontrol uygulanmak suretiyle kaldırılması, Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı İlhan Cihaner ile ilgili ise Cihaner´in yargılanmasının Yargıtay tarafından yapılması gerektiği kanaatinde olduğunu ifade etti. Kaya ayrıca daha önce dava dosyasının CMK kapsamında yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı´na gönderildiği ve yetkisizlik kararı verilerek dosyanın geri gönderilmesinin de dikkate alınarak iddia makamının söz konusu iki dava dosyasının birleştirilmesi ile ilgili talebin İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´nden muvafakat istenmesi ile değerlendirilebileceğini söyledi. Üye hakim Ali Kaya´nın, Erzincan´daki davanın başından beri diğer iki üyeye muhalefet etmesi dikkati çekiyor.
Avukat: Dosya İstanbul´a kaçırıldı
Bu arada ara kararın açıklanmasının ardından tutuklu sanık İlhan Cihaner´in avukatlarından Asım Kılıç, adliye sarayı önünde gazetecilere açıklamalarda bulundu. Dava dosyasının İstanbul´a gönderilmesi kararını eleştiren Kılıç, ´Dosya yine dipsiz kuyu İstanbul´a kaçırılmıştır. Dosyanın İstanbul´a gönderilme kararı hiçbir şekilde hukuka uygun karar değildir. Yani okumadığınız iddianame ile ilgili nasıl birleştirme kararı verilebilir´ dedi. Kılıç, gazetecilerin sorusu üzerine de bu karara ilişkin gerekli itirazlarda bulunacaklarını, gerekirse AİHM´e gideceklerini belirtti.
Cihaner´den bir kez daha ´Yargıtay´ başvurusu
11 Mayıs 2010: Erzurum´daki Ergenekon davasında yargılanan tutuklu sanık Başsavcı İlhan Cihaner´in avukatı Baki Lütfü Uzun, İlhan Cihaner´le ilgili dosyanın İstanbul´dan önce Yargıtay´a gönderilmesi için mahkemeye yazılı başvuruda bulundu. Daha önce de benzer başvurulara gerekçe olarak Cihaner´in Başsavcı olması ve kendisine isnat edilen suçların görevliyken işlenmesi nedeniyle görev suçuna girmesi gösterilmiş ve dolayısıyla yargılamasının da Yargıtay´da yapılması gerektiğini belirtilmişti. Ancak mahkemenin bu talebi kabul etmesi beklenmiyor. Çünkü Erzincan davasına bakan Erzurum 2´nci Ağır Ceza Mahkemesi daha önce bu yöndeki birkaç talebi reddetmiş, Cihaner´e isnat edilen suçların görev değil terör suçu olduğunu dolayısıyla da adli mahkemelerde yargılanması gerektiği görüşünü belirtmişti. Erzincan davasının 2 numaralı sanığı Erzincan başsavcısı İlhan Cihaner´i Yargıtay´da yargılamak için bazı çevrelerin yoğun girişimleri sürüyor. Hatta kendisinin yargıtay üyesi yapmaya kalkışıldığı ancak son anda Yargıtay Başsavcısı Abdurrahman Yalçınkaya´nın karşı çıkmasıyla bu girişimin sonuçsuz kaldığı ortaya çıkmıştı. Başsavcı Cihaner hakkında görev suçları nedeniyle de Yargıtay´da başlayan bir dava var ve bu davaya bakan mahkeme Erzincan dosyasını Erzurum 2. Ağır Ceza´dan talep etmişti. Yargıtay mahkemesinin Cihaner´i kendi mahkemesinde yargılamak için girişimlerde bulunduğu medyaya yansımıştı. Ancak bunun gerçekleşmesi için davaya bakan Erzurum mahkemesinin muvafakat vermesi gerekiyor. Oysa mahkeme bu taleplere şimdiye kadar karşı çıktı ve Cihaner´i kendi mahkemesinde yargılamakta ısrar etti.
Cihaner´in avukatları şokta: Gerekirse AİHM´e gideriz
Başsavcı Cihaner´in avukatları, dava dosyasının Albay Çiçek´in davasıyla birleştirilmesi kararı üzerine dün mahkemeye başvurdu. Avukatlar Cihaner´in Erzurum´daki dosyasının İstanbul´a değil Yargıtay´a gönderilmesini istedi. Erzurum´daki Ergenekon davasının İstanbul´da 4´üncü iddianameyle açılan Ergenekon davasıyla birleştirilmesi kararı üzerine tutuklu sanık Başsavcı İlhan Cihaner´in avukatları mahkemeye başvurdu. Avukatlar, dosyanın Yargıtay´a gitmesini talep etti. Erzurum´daki Ergenekon davasının tutuklu sanığı Başsavcı İlhan Cihaner´i görevi kötüye kullanma ve evrakta sahtecilik iddiasıyla yargılayan Yargıtay 11´inci Ceza Dairesi geçen ayki duruşmada iki davanın bağlantılı olup olmadığının incelenmesi için Erzurum´dan dosyayı istemişti. Ancak Erzurum´daki Ergenekon davasının önceki gün yapılan duruşmasında, bu dosyanın İstanbul´da Albay Dursun Çiçek´in de sanık olduğu ´İrtica ile Mücadele Eylem Planı´ soruşturması sonunda açılan davayla birleştirilmesi kararlaştırıldı. Bunun üzerine aralarında 3´üncü Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk´in de bulunduğu 10´u tutuklu 14 sanıkla birlikte yargılanan Cihaner´in avukatlarından Baki Lütfü Uzun, dün davaya bakan Erzurum Özel Yetkili Ağır Ceza Mahkemesi´ne başvurarak müvekkili hakkındaki dosyanın İstanbul´a değil Yargıtay´a gönderilmesini istedi. Avukat Asım Kılıç da bu karara ilişkin gerekli itirazlarda bulunacaklarını, gerekirse AİHM´ye gideceklerini belirtti. Cihaner´in avukatlarından Turgut Kazan da dosyanın Yargıtay´dan kaçırıldığı iddiasında bulundu. Dün İstanbul´da yazılı açıklama yapan Kazan, birleştirme kararının adil yargılama hakkına açıkça aykırı olduğunu savunarak, şöyle dedi: Mahkeme başkanı Yargıtay yolunu hepten kapamak ve suçlanan kişileri daha da cezalandırmak için, akıl almaz bir birleştirme yolu seçmiştir. Bu yol tam bir keyfiliktir ve mahkeme başkanını reddetmemizin ne kadar haklı olduğunu gösterir. Bugün (Dün) dosyanın önce Yargıtay´a gönderilmesi için yeniden başvurduk. Eğer dosya hemen Ankara´ya gönderilmezse, yapılan iş, dosyayı Yargıtay´dan kaçırma olayıdır. Kesinlikle suçtur. ( Sabah)
İstanbul Cumhuriyet başsavcılığı kendisine gönderilen dosyayı daha önce iade etmişti
Bu birleştirme olayı daha önce de gündeme gelmiş ancak gerçekleşmemişti. HSYK tarafından şok kararla görevden alınan Erzincan soruşturmasının önceki savcıları, karar HSYK tarafından kendilerine resmen tebliğ edilmeden önce dosyayı UYAP üzerinden İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı´na göndermişti. Ancak dosya üzerinde incelemelerini yapan İstanbul C. Başsavcılığı ise dosyaların benzerliğini kabul etmekle beraber suç yerinin İstanbul dışında olması, dosyanın geniş çaplı olması, birleştirmenin İstanbul´daki soruşturmanın uzamasına neden olabileceği, Erzincan soruşturmasındaki eksiklerin varlığı ve de daha önemlisi birleştirme kararının mahkeme safhasında verilmesinin yetki ihtilafı sorunu nedeniyle daha doğru olduğu gibi beş gerekçeyle dosyanın tekrar Erzurum Cumhuriyet Başsavcılığı´na gönderilmesine karar vermişti.
OLAY YERİ ERZİNCAN: Şüphelilerin tamamının suç tarihlerinde Erzincan´da görev yaptıkları/ikamet ettikleri, dolayısıyla soruşturma evrakında suç olarak nitelenen eylemlerini CMK´nın 250. maddesi ile yetkili Erzurum Başsavcılığı yetki sınırları içerisinde gerçekleştirdikleri sabittir. DOSYA GENİŞ ÇAPLI: faaliyetleri yurdun pek çok bölgesine yayılan geniş çaplı yasadışı oluşumlara ait soruşturmaların tek bir dosya üzerinden yürütülmesi mümkün değildir. SORUŞTURMA UZAR: ... Aksi soruşturmanın uzamasına neden olabileceği gibi, olağanüstü iş yükü altındaki mahkemelerin kısa sürede sağlıklı muhakeme yapması, karar vermesi imkanı ortadan kalkacaktır. EKSİKLİKLER: Dosyadaki eksikliklerin Erzurum Başsavcılığınca ikmal edilmesi gerek usul ekonomisi, gerekse şüphelilere atılı eylemlerin Erzincan ve çevresinde yoğunlaşmış olması açısından gereklidir. BİRLEŞTİRME: Kanunda Başsavcılıklar arasındaki yetki ihtilafını çözecek yasal bir düzenleme bulunmuyor. Başsavcılıklar arasındaki yetki sorunu ancak kovuşturma aşamasında mahkemeler gidermeli.
İstanbul Savcıları Erzurum Savcılarının görüşlerini paylaşmıştı
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı yetkisizlik kararında özetle şu tespitlerde bulunmuştu: 1) Erzincan MİT Bölge Müdürlüğü´nde görevli 3 personeli, Dursun Çiçek´in hazırladığı İrticayla Mücadele Eylem Planını uygulamaya koydu.2) ´Fethullahçılara´ ait olduğu iddia edilen yerlere silah, uyuşturucu madde, suç unsuru taşıyan belge koyarak yakalatmak ve haklarında silahlı terör örgütü kapsamında soruşturma yapmak istediler. 3) Teklif edilen bu görevi kabul eden elemanı, MİT görevlileri Erzincan Cumhuriyet Başsavcısı olan şüpheli İlhan Cihaner ile görüştürdü. 4) Cihaner´in MİT görevlilerinin talimatlarını yerine getirmesi için haber elemanını tehdit ettiği yönündeki tespitler üzerine soruşturma genişletildi.
Kritik karar 28 Haziran´da: Birleşme onaylanırsa Cihaner Silivri Cezaevine gelecek
´İrtica Eylem Planı´nı uygulamakla suçlanan sanıkların yargılandığı Erzincan Ergenekon davasına bakan mahkemenin Ergenekon´la birleştirme kararını, planda imzası bulunan Albay Çiçek´in de sanık olduğu davaya bakan İstanbul 13. Ağır Ceza onaylayacak. Ergenekon mahkemesi 28 Haziran´daki ilk duruşmada birleştirmeyi onaylarsa Başsavcı Cihaner´in de aralarında bulunduğu sivil sanıklar Silivri´ye nakledilecek. Asker sanıklar ise Albay Dursun Çiçek´in tutuklu bulunduğu Hasdal Cezaevi´ne sevk edilecek.
İstanbul´a birleştirme müzekkeresi yazılacak
Albay Dursun Çiçek imzalı ´Darbe Andıcı´nı Erzincan´da uygulamakla suçlanan Başsavcı İlhan Cihaner, Eskişehir İl Jandarma Komutanı Albay Recep Gençoğlu, Erzincan İl Jandarma Komutanı Albay Ali Tapan ve MİT Şube Müdürü Şinasi Demir ile 2. Ordu Komutanı Orgeneral Saldıray Berk´in de aralarında bulunduğu 14 sanığın yargılandığı davaya bakan Erzincan 2. Ağır Ceza Mahkemesi, önceki günkü duruşmada önemli bir karar aldı. Mahkeme, Özel Yetkili Cumhuriyet Savcısı Taner Aksakal´ın, İstanbul´da görülen ve Albay Çiçek´in de yargılandığı dava ile birleştirilme talebini kabul etti. Mahkeme kararın ardından firari Bedrettin Dalan ile Albay Dursun Çiçek, ´Darbe Andıcı´nın ele geçirildiği Avukat Serdar Öztürk, MİT´çi Özel Yılmaz´ın da aralarında bulunduğu 7 sanıklı davaya bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´ne birleştirme müzekkeresi yazacak. Ergenekon mahkemesi birleştirme kararı yönünde karar alırsa, Erzurum´daki tutuklu sanıklar İstanbul´a nakledilecek.
İstanbul´daki dava büyüyecek: Danıştay saldırısı sonra sırada Erzincan var
Muvazzaf tutuklu sanıklar asker oldukları için Albay Dursun Çiçek´in de kaldığı Hasdal Cezaevi´ne nakledilecek. Başsavcı İlhan Cihaner, MİT görevlileri ve diğer sivil sanıklar ise Ergenekon davasının görüldüğü Silivri Cezaevi´ne nakledilecek. Çiçek´in ilk kez hakim karşısına çıkacağı 28 Haziran´da Silivri´de yapılacak. Ergenekon savcıları, Silivri´deki dava ile birleştirme talebini ilk duruşmada ele alınmasına karar vermişti. Erzurum´daki mahkemenin kararının da bu duruşmada karara bağlanması bekleniyor. Erzincan davasıyla ilgili birleştirme kararı çıkarsa Danıştay saldırısı davasıyla birlikte Türkiye gündemini belirleyen iki büyük dava Ergenekon´a dahil edilmiş olacak.
Çiçek´in tahliye talebi ilk kez reddedildi
Erzincan davasının kendisiyle birleştirilmesinin istendiği İstanbul´daki ana davanın 2 no´lu sanığı Kurmay Albay Dursun Çiçek için avukatlarının yapmış olduğu tahliye talebi bu kez kabul edilmedi. İrtica ile Mücadele Eylem Planı´nın altında ıslak imzası bulunduğu öne sürülen ve silahlı terör örgütü üyesi olmak, Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti´ni ortadan kaldırmaya teşebbüs etmek iddiasıyla, ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması istenen kurmay Albay Dursun Çiçek´in tahliye talebi reddedildi. Soruşturma kapsamında daha önce iki kez tutuklanan ve her ikisinde de itiraz üzerine çok kısa bir süre sonra tahliye edilen kurmay Albay Dursun Çiçek´in tahliye talebi ilk kez reddedilmiş oldu. İddianamenin İstanbul 13´üncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından 29 Nisan 2010´da kabul edilmesiyle birlikte hakkında yakalama kararı çıkartılan Dursun Çiçek´in 30 Nisan´da stajyer avukatı olan kızı İrem Çiçek ile adliyeye gelerek teslim olmuştu. Dün Çiçek´in talebini değerlendiren İstanbul 14´üncü Ağır Ceza Mahkemesi heyeti tahliye talebinin reddine karar verdi. Kurmay Albay Dursun Çiçek, İstanbul nöbetçi 14´üncü Ağır Ceza Mahkemesi´nce örgüt üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklanmıştı.
(10 Mayıs 2010, 16:05), son güncel.: (12 Mayıs 2010)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
İşte adım adım Erzincan´daki Islak Komplo ve boşa çıkarılması
Erzincan´da savcı Cihaner ve Jandarma´nın ´ıslak imza´ operasyonları
Islak İmza davası Erzincan´ı destekledi
Erzincan iddianamesinde arama yap
Tüm Ergenekon ve bağlantılı iddianamelerde arama yap