Denizli'de, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi olmak suçundan 9 yıl hapis cezası bulunan ve 'eyalet ablası' olduğu iddia edilen Ayşe Özdoğan (44), yakalanmasının ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Özdoğan'ın tutuklanıp cezaevine konulması üzerine Fetö, pkk ve avrupa medyasında Özdoğan'ın "ölümcül kanser hastası olduğu, acımasızca hapse atıldığı" iddiasıyla büyük bir karalama kampanyası başlatıldı. Bir açıklama yapan savcılık ise kararın, Adli Tıp Kurumu'nun oy birliği ile sanığın iyileştiği, düzenli tıbbi kontrolle cezaevinde kalabileceği görüşüne varması üzerine alındığını açıkladı. Kampanyada, PKK/Fetö işbirliği ile tutuklu yargılanan Furkan Vakfı yöneticisi Alparslan Kuytul da yer aldı. Kuytul'un tutuklamaya tepki içerikli sözleri 28 Şubat sürecinde darbeci-aczmendi grubunun dayanışmasını hatırlattı.
06.10.2021 11:32 Denizli'de, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyesi olmak suçundan 9 yıl hapis cezası bulunan ve 'eyalet ablası' olduğu iddia edilen Ayşe Özdoğan (44), yakalanmasının ardından çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
2 Ekim'deki gelişmeye dair edinilen bilgiye göre, Denizli İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi ve İstihbarat Şube Müdürlüğü ekipleri, FETÖ üyesi olmak suçundan 9 yıl 4 ay 15 gün kesinleşmiş hapis cezasıyla aranan Ayşe Özdoğan'ın, Serinhisar ilçesinde bir evde saklandığını tespit etti. 2 Ekim'de operasyon düzenleyen polis, Ayşe Özdoğan'ı yakalayıp, gözaltına aldı. Emniyetteki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edilen Özdoğan çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Ayşe Özdoğan'ın örgüte ait okullarda öğretmenlik yaptığı, ByLock kullanıcısı olduğu ve örgütün 'eyalet ablası' olarak görev yaptığı iddia edildi.
Özdoğan'ın tutuklanıp cezaevine konulması üzerine medyada büyük bir karalama kampanyası başlatıldı. Sosyal medyada yoğunlaşan yayınlar üzerine açıklama yapan Başsavcılık: "FETÖ hükümlüsü Ayşe Özdoğan'ın cezasının infazına cezaevinde devam edilebileceği sonucuna varılmıştır" dedi.
Adli Tıp Kurumu: Kanser yok, cezaevinde kalabilir
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ hükümlüsü Ayşe Özdoğan’ın hastalığı nedeniyle infaz erteleme talebi üzerine Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'nin raporuna göre cezasının infazına cezaevinde devam edilebileceği sonucuna varıldığını açıkladı.
Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ hükümlüsü Ayşe Özdoğan’ın hastalığı ve tedavi sürecine ilişkin bazı basın yayın kuruluşlarında yer alan iddialarla ilgili bir açıklama yaptı. Açıklamada, hükümlü Ayşe Özdoğan’ın hastalığı nedeniyle infaz erteleme talebine ilişkin tedavi ve rapor sürecinin titizlikle takip edildiği belirtilerek, Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi İç Hastalıkları Anabilim Dalı Tıbbi Onkoloji Bilim Dalı’nın hastalığın ilerlemediği ve patolojik bir bulgu saptanmadığı yönündeki tetkik sonuçları ve diğer raporları Adli Tıp Kurumu’na ilettiği kaydedildi. Açıklamada, "1 Ekim 2021 tarihinde Adli Tıp Kurumu Başkanlığı 3. İhtisas Kurulu’nun oy birliğiyle vardığı mütalaaya göre Ayşe Özdoğan’ın tetkiklerinde nüks veya metastaz bulgusuna rastlanmadığı, tedavisiz bir şekilde düzenli aralıklarla takip edildiği, aktif tedavi almadığı tespit edilerek; hayatını cezaevi şartlarında yalnız idame ettirebileceği ve düzenli poliklinik kontrolü sağlanarak cezasının infazına cezaevinde devam edilebileceği sonucuna varılmıştır" denildi.
Açıklamada ayrıca ilgilinin “FETÖ silahlı terör örgütüne üye olma” suçundan kesinleşen cezasının infazı sürecine başlanmasının yasal bir zorunluluk olduğu, adli tıp raporu doğrultusunda infaz işlemlerine başlanıldığı kaydedildi.
Örgütün Isparta sorumlusu olan eşi 13 yıl ceza almıştı
Ayşe Özdoğan 26 Aralık 2019'da sonuçlanan davada eşi ile birlikte yargılanmıştı. Mahkeme heyeti örgütün Isparta sorumlusu olduğu kanıtlanan sanık İlker Özdoğan'a 13 yıl 6 ay, Ayşe Özdoğan'a ise 9 yıl 4 ay 15 gün hapis cezası vermiş, hükümler Yargıtay tarafından da onaylanmıştı.
Şaşırtan karalama kampanyası: Nasrettin Hoca fıkrası gibi
Özdoğan'ın tutuklanıp cezaevine konulması üzerine Fetö, PKK ve Avrupa medyasında Özdoğan'ın "ölümcül hasta olduğu, acımasızca hapse atıldığı" iddiasıyla büyük bir karalama kampanyası başlatıldı. Özellikle batı basınındaki yayınlarda sanıkların suçsuz olduğu, ispatlanmamış suçlamalarla hapislerde yatırıldığı, yargılamaların kumpas olduğu ileri sürülüyor. Bu kampanyaya CHP, Saadet partisi, Deva gibi muhalefet partilerinin yanında Fetö/PKK işbirliği gerekçesiyle tutuklanıp yargılanan Furkan Vakfı yöneticisi Alparslan Kuytul dahi katıldı. Kuytul yetkilileri vicdansızlıkla suçlarken, Fetö sanıklarını "islamcı" diye savundu. İşin garibi Kuytul, "28 Şubatçıların cezaevine atılmadığını, ölmelerinin beklendiğini, hapse sadece islamcıların atıldığını" iddia ederek açık bir provokasyon yaparken, hapse konulan 28 Şubat sanıkları ile çevreleri de "yaşlı insanları niye cezaevine atıyorsunuz, hiç vicdanınız yok mu" şeklinde bir başka provokasyona imza atıyordu. Bu iki zıt görünen kesimden gelen açıklamalar 28 Şubat sürecini ve o süreçteki aczmendileri hatırlatıyor. İslamcı gösterilen bu "kullanışlı grup" o günlerde birden ellerinde asaları ve garip görünümleriyle ortalıkta dolaşmaya başlamış, kışkırtma/destek dayanışması denilecek bu çıkışları ile darbeye giden yolu açmışlardı. 28 Şubat darbecileri ile aczmendilerin yeni versiyonu Furkan grubunun şu an hapiste olması adaletin garip bir tecellisi olarak yorumlanabilir. (Abdullah Harun / kontrgerilla.com)
Paralel yapıya açılan ve sonuçlanan davalar
(06 Ekim 2021, 11:32)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: