Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) adliye ve cezaevi yapılanmasına ilişkin aralarında örgütün mahrem imamlarının da bulunduğu 71 sanık hakkındaki iddianamede, örgütün Adalet Bakanlığı personeline ilişkin fişleme amaçlı bilgileri 'Tarak' adı verdikleri sistemle kayıt altına aldığı ortaya çıktı. İddianamedeki detaylara göre '0' olarak kodlanan kişi Ateist, '1' Allah inancı olup ibadet yapmayan, '2' Cuma namazına giden erkek ve orucunu tutan kadın, '8' paraya zaafı olan kişi olarak kategorize edildiği belirlendi.
16.06.2021 15:40 Ankara'da, Cumhuriyet Başsavcılığı Terör Suçları Soruşturma Bürosunca, FETÖ'nün adliye ve cezaevi yapılanmasına ilişkin aralarında örgütün mahrem imamlarının da bulunduğu 71 sanık hakkında 'silahlı terör örgütü kurma ve yönetme' suçundan 22,5 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlandı.
24 Mayıs'ta Ankara 21. Ağır Ceza Mahkemesine gönderilen iddianamede, örgütün, Adalet Bakanlığı içerisinde kadrolaşmak için bakanlığın açtığı sınavlardan önce kendi elemanlarını veya örgüte kazandırabileceklerini düşündükleri kişileri, sınavlar öncesinde ön mülakata aldığı, bu kişiler için, örgüt müktesebatı ve girecekleri sınavın özelliğine göre kişisel gelişimlerini arttıracak hazırlık kampları düzenlediği anlatıldı.
Bu kamplar sonunda, örgütün mahrem imamlarının, mülakata girecek kişilere 'mülakat adabı' eğitimi verdikten sonra sınavı kazanmaları durumunda ilk maaşlarının yarısını örgüte vermeyi taahhüt ettirdiği belirtilen iddianamede, adayların mesleğe girmeden önce ve sonraki aşamalarda FETÖ'nün amaçları doğrultusunda yönlendirildiği kaydedildi.
FETÖ'nün Türkiye adalet personeli ülke yapılanmasının 6 bölgeden oluştuğu, bu bölge yapılanmalarının altında, birden fazla ili kapsayan 'dar bölge yapılanması', onun da altında 'il yapılanması' bulunduğu aktarılan iddianamede, dar bölge yapılanmalarının genellikle birden fazla ilden oluştuğu il sorumlularının ağır ceza mahkemesi yargı alanlarına göre belirlendiği bilgisine yer verildi.
MAHREM İMAMLARI DA SINIFLANDIRMIŞLAR
FETÖ'nün adliye ve cezaevi yapılanmasında gizliliğinin ön planda olduğu vurgulanan iddianamede, şunlar kaydedildi:
'Gizliliği sağlamaya yönelik olarak, örgüt yöneticilerinin diğer yönetici ve üyelere, örgüt tarafından bölge düzeyinde yapılan toplantılara arabayla gidilmesi halinde bu arabaların çevredeki başka bir yere park edilmesi, toplantıların aileleriyle birlikte yapılması, olası bir polis baskını halinde bu toplantının bir örgüt toplantısı değil, aile toplantısı olduğu görüntüsü verilmesi hususunda talimat verildiği anlaşılmıştır.'
Örgütün her ildeki bilirkişilik pozisyonlarına ve cezaevi izleme kurullarına kendi üyelerini yönlendirmeye çalıştığı da aktarılan iddianamede, 'Örgüt evlerinde yetiştirilen şahısların, düzenli şekilde örgüt abi/ablaları tarafından kontrol edildiği, yaklaşık 8-10 örgüt evinin bir bölge imamına, bölge imamlarının büyük bölgelere, büyük bölgelerin ise en tepede 'Türkiye Adalet Sorumlusuna' bağlı olduğu ve herhangi bir boşluğa mahal verilmeyecek şekilde dizayn edildiği açık biçimde görülmektedir.' bilgisine yer verildi.
Örgütün adliye ve cezaevi yapılanmasında faaliyet gösteren mahrem imamların, 'A','B' ve 'C' olarak sınıflandırıldıkları belirtilen iddianamede, bu kişilerden, 'genel müdür' denilen A statüsündeki kişilerin bölge sorumlusu ya da dar bölge sorumlusu olduğu, 'müdür' veya 'müdür yardımcısı olarak isimlendirilen B statüsündekilerin dar bölge sorumlusu ve il sorumlusu olduğu, 'öğretmen' denilen C statüsündeki kişilerin ise yapı içerisindeki memurlara örgütsel sohbet yapan kişi olduğu kaydedildi.
'TARAK SİSTEMİ' ADI ALTINDA ADALET BAKANLIĞI PERSONELİNİ KODLARLA FİŞLEMİŞLER
İddianamede, FETÖ'nün Adalet Bakanlığında faaliyet alanı genişledikçe ve çevresindeki insanların sayısı arttıkça, örgütün bu kişileri kategorize etme ihtiyacı doğduğu ve bu sınıflandırma sistemine 'Tarak' adı verildiği belirtildi.
İddianamede, terör örgütünün 'Tarak Sistemi' adı altında Adalet Bakanlığı personeline verdiği kodlar şöyle tanımlandı:
0 olarak kodlanan kişi: Ateist
1: Allah inancı olup ibadet yapmayan
2: Cuma namazına giden erkek ve orucunu tutan bayan
3: Beş vakit namazını kılıp orucunu tutan
3a: Beş vakit namazını kılıp orucunu tutan ancak sohbetlere düzensiz olarak katılan
3u: Milliyetçi muhafazakar olan 'ülkücü' olarak nitelendirilen
4: Beş vakit namazını kılıp orucunu tutan, sohbetlere düzenli olarak katılan ancak ara sıra burs ve sadaka veren'
4a: Beş vakit namazını kılıp orucunu tutan, sohbetlere düzenli olarak katılan, sıklıkla burs ve sadaka veren
5: Mütevelli olarak nitelendirilen, düzenli olarak burs, sadaka ve himmet veren
5a: Örgüt içerisinde, çalıştığı kurumdaki bilgileri sorumlu imamıyla paylaşan, istenildiğinde bu bilgileri sorumlu imamına getiren, örgüt elemanı olacağı anlaşılamayacak kadar yaşam tarzına dikkat eden, sır tutan ve örgüte bağlılığı tam olan
6: Başka cemaate müntesip olan kişi
7: Alevi olup, ibadetini yapan
7a: Alevi olup, sol görüşlü olan
7u: Ulusalcı olup, sol görüşlü olan
8 : Paraya zaafı olan
9: Kadına zaafı olan kişi
R: Alkol ve kumar zaafı olan
P: PKK terör örgütü ile ilişkisi olan
İddianamede, tarak sistemiyle toplanan bilgilerin, 3-6 aylık periyotlarla hakim ve cumhuriyet savcıları da dahil ilgili il adliyesi çalışanlarının, isimleri, sicilleri, çalıştığı birimleri yazılmak suretiyle, mahrem imamlar tarafından kayıt altına alındığı, daha sonra 'True-Crypt' isimli şifreleme programı ile bilgilerin gizlendiği belirlendi. Bu şifreleme sistemi sayesinde şifrelenen dosyanın herhangi bir resim, müzik, video veya Excel dosyasının arkasına gizlenebildiği, arkasına dosya gizlenen verinin, asıl boyutunda bir değişikliğin olmadığı kaydedildi.
GÖREV VE YOLLUK HARCIRAHLARININ YÜZDE 50'Sİ ÖRGÜTE
İddianamede örgütün yargı içindeki yapılanması ayrıntılı anlatıldı. İddianamede örgütün bu yapılanmayı ‘mahrem imam'larla yönettiği ve mensuplarından yüklü miktarda ekonomik çıkar sağladığı da aktarıldı.
İddianamede, örgütün Adalet Bakanlığı Merkez ve Taşra Teşkilatı bünyesinde çalışan elemanlarından bekar olanlardan yüzde 10, evli olanlardan yüzde 5 himmet parası dışında ramazan aylarında fitre ve zekat paraları toplandığı ayrıca her örgüt üyesine belli miktarda hedef verilerek, kendisinin fitre ve zekatının haricinde de fitre, zekat ve oruç kefareti bulmalarını talep ettiği aktarıldı. Yine geçici görev ile görevlendirilen personelden geçici görev yolluk ve harcırahların yüzde 50sinin örgüt tarafından alındığı aktarıldı. Ayrıca Kurban Bayramı dönemlerinde ise üyelerinden kurban paralarını istediği, kurban kesemeyecek durumda olanları ise gruplara ayırarak ‘Peygamber efendimiz için kurban parası' adı altında bu kişilerden verebilecekleri miktarda para toplandığı belirtildi.
‘DEŞİFRE OLMAMAK İÇİN RÜŞVET ALIN'
İddianamede, maaş promosyonlarının banka faizi olduğu gerekçesiyle örgüt üyelerinin kullanmaları yasaklanarak, örgüt adına bu paraların toplandığı belirtilip, “Örgüt içerisinde kendisini saklaması gereken ve çalıştığı yerde rüşvet çarkı olan kişilerin (özellikle icra daireleri ve mahkemeler) kendilerini deşifre etmemeleri için zorda kaldıkları durumlarda çalıştıkları yerde dağıtılan rüşvet paralarını alarak kendileri kullanmadan örgüte aktarmaları istenmektedir” denildi.
RÜŞVET PARALARI YİNE RÜŞVET İÇİN KULLANILMIŞ
Örgütün üyelerden topladığı paraların yüzde 50sini örgüt adına yapılan gezi, toplantı gibi faaliyetlerde kullandığını, kalan yüzde 50lik kısmın ise örgütün merkez kasasına aktarıldığı ve bu işlemler için her bölgeye muhasebeci atandığı belirtildi. Ayrıca “Bu muhasebeci hem toplanan paraları hem de istatistiki verileri tutmaktadır. Örneğin Adalet Bakanlığı İç Anadolu Bölgesi ve Yüksek Yargı Bölgesi muhasebecisinin ‘Hakan' ve ‘Sait' kod adlı ‘Hakkı S.' olduğu tespit edilmiştir. Maaş promosyonu ve rüşvet olarak toplanan paraların ise; örgütün açacağı kurumlar için yurt dışında veya yurt içinde rüşvet olarak vermeleri gerektiğinde bu paraların kullanıldığı üyelere söylenmektedir” ifadeleri de iddianamede yer aldı.
45 DAKİKA BAŞ BAŞA
İddianamede, FETÖ'nün Türkiye adalet personeli ülke yapılanmasının altı bölgeden oluştuğu, bu bölge yapılanmalarının altında birden fazla ili kapsayan dar bölge yapılanması, onun da altında il yapılanması bulunduğu belirtildi. Dar bölge yapılanmasının genellikle birden fazla ilden oluştuğu, şehir sorumlularının ağır ceza mahkemesi yargı alanlarına göre belirlendiği kaydedildi.
Örgütün, Adalet Bakanlığı içinde kadrolaşmak için kendi elemanlarını veya örgüte kazandırabileceklerini düşündükleri kişileri sınavdan önce ön mülakata aldığı, bu kişiler için örgüt müktesebatı ve girecekleri sınavın özelliğine göre kişisel gelişimlerini artıracak hazırlık kampları düzenlediği tespit edildi.
Bu kamplar sonunda mahrem imamlarının, mülakata girecek kişilere, mülakat adabı eğitimi verdikten sonra sınavı kazanmaları durumunda ilk maaşlarının yarısını örgüte vermeyi taahhüt ettirdiği aktarıldı. Adayların, mesleğe girmeden önce ve sonraki aşamalarda FETÖ'nün amaçları doğrultusunda yönlendirildiği kaydedildi. İddianamede, örgütün adalet teşkilatı içinde yürüttüğü izdivaç faaliyetlerine ilişkin detaylar dikkat çekti. Hakim Savcılar Kurulu içindeki evlilik faaliyetlerinin HSK kadın ve izdivaç sorumlusu Gül K. tarafından yürütüldüğü belirtildi.
HİTABET YETENEĞİM YÜZÜNDEN EŞİM BENİ SEÇTİ
İddianamede Troodon isimli gizli tanığın, Sümeyye-Ayşe kod adlı Gül K. hakkındaki “Karı-koca HSK'daki kadınların genel durumlarıyla ilgilenirlerdi. Aynı zamanda evlendirme sorumlusudur” ifadelerine yer verildi. Tarih öğretmeni olan Gül K.'nin ifadesinden dikkat çeken kısımlar şöyle:
– Eşim Mahmut K. 2012 yılının ortalarında o dönem HSYK olan HSK'da çalışan memurlara sohbet vermek isteyip istemediğini sordu. O dönem kolejde çalıştığım için yoğundum, ilk zamanlar kabul etmedim ancak daha sonra eşimin yoğun ısrarları nedeniyle haftada veya 15 günde bir olacak şekilde hafta sonları bu memurlara sohbet vermeyi kabul ettim.
– Eşimin kendi çalıştığım kolej haricinde başka şahıslara sohbet vermemi istemesinin sebebi tarih öğretmeni oluşumdan dolayı hitabet yeteneğimin olmasıydı. Eşimin o tarihlerde HSK'da çalışan memurlarla nasıl irtibat kurduğunu ve tanıştığını bilmiyorum, muhtemelen örgüt içerisinde bulunduğu için birilerinin yönlendirdiğini düşünüyorum. Zaten ilk zamanlarda eşim bana sohbet vereceğim ve sorumlu olacağım kişilerin HSK'dan olacağını söylememişti.
BENİM EVİMDE GÖRÜŞTÜLER
– Bekar olan kadın arkadaşları evlenmeleri için yine bekar olan örgüte müzahir erkek şahıslarla görüştürüp görüştüremeyeceğimi sordu. Ben de bu teklifi kabul ettim. Bana örgüte müzahir bekar kadın şahısların izdivaçları ile ilgili yardımcı olmak üzere soy isimlerini hatırlamadığım Hatice ve Gülsüm adında iki kadının yardımcı olacağını söyledi.
– Kadınlar ne tarz erkekler ile evlenmek istediklerini, köken ve fiziksel özellikler belirterek söylediler. Bunun akabinde Hatice ve Gülsüm bu kadınların istedikleri özellikte bulunan erkek şahısları benim ikametime getirdiler ve bu dört kadın şahısla ikametime getirmiş oldukları erkek şahısları görüştürdüler. Bu görüşmeler ikametimin salonunda, kadın ve erkek şahıslar baş başa kalacak şekilde yaklaşık 45 dakika boyunca yapıldı. İkametime gelen erkek şahısların kim olduklarını bilmiyorum ve bu şahısları görmedim. Bu şahısları ikametimde eşim karşılamıştı.
(16 Haziran 2021, 15:40)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: