İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile iltisaklı eski polis müdürleri ve askerlerin yanı sıra firari eski savcı Zekeriya Öz'le irtibatı tespit edildiği iddiasıyla tutuklanan ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz'a, 'FETÖ'ye yardım' suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezası verildi.
14.06.2020 15:15 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) ile iltisaklı eski polis müdürleri ve askerlerin yanı sıra firari eski savcı Zekeriya Öz'le irtibatı tespit edildiği iddiasıyla tutuklanan ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz'a, 'FETÖ'ye yardım' suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezası verildi. Mahkeme ayrıca Topuz'un tutukluluk halinin devamına karar verdi.
11 Haziran'da İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Metin Topuz katıldı. Kovid-19 önlemleri kapsamında az sayıda kişinin maskeyle alındığı ve cezaevi görevlilerinin beyaz tulum (elbise üzerine giyilen sağlık görevlisi giysisi) giydiği duruşmayı, ABD İstanbul Başkonsolosu Daria Darnell de izledi.
Duruşmada konuşan mahkeme heyeti başkanı, eski bakan ve Çek Cumhuriyeti Prag Büyükelçisi Egemen Bağış ile eski bakan Zafer Çağlayan'ın davaya katılma taleplerine ilişkin dilekçe gönderdiklerini belirterek, bu kişilerin taleplerini, "kişisel verileri kaydetmek" ve "gizliliğin ihlali" suçları yönünden kabul etti.
Duruşmada görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, daha önce verdiği mütalaayı tekrar etti. Savcı, İtalya'da yaşadığı belirtilen tanık Feyyaz Öztürk'ün dinlenilmesinden, bu ülkede sokağa çıkma yasağı olması ve tanığa ulaşılıp ulaşılamamasının belli olmaması gerekçeleriyle vazgeçilmesine karar verilmesini istedi.
Söz verilen sanık avukatları, katılma taleplerinin reddini istedi.
TOPUZ, MÜTAALAYA KARŞI SAVUNMA YAPTI
Mütalaaya karşı söz alan sanık Metin Topuz, mütalaanın suçsuz yere tutuklu kaldığı gerçeğini değiştirmediğini belirterek, "Mütalaa benim için kıymetli. Sözde tanık ifadeleriyle bu kez de 'silahlı terör örgütü üyeliği' ile cezalandırılmam isteniyor. Oysaki dosyadaki belgeler ve tanık ifadeleri suçsuzluğumu göstermiştir." dedi. FETÖ'nün hiçbir kurum ve kuruluşuyla irtibatının olmadığını savunan Topuz, ByLock, Eagle, Kakao Talk gibi programlar kullanmadığının bilirkişi raporuyla sabit olduğunu ifade etti. Sanık Topuz, yabancı polis irtibat görevlisi olması nedeniyle amirlerinin talimatıyla Türk emniyet görevlileri, jandarma ve gümrük görevlileriyle irtibatının olduğunu anlatarak, "Türkiye Cumhuriyetini temsil eden makam sahibi görevlilerin yasa dışı faaliyette olup olmadıklarını bilmem mümkün değildir. DEA'daki (Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi) amirlerimin emri olmadan hiçbir yurt dışı seyahate katılmam mümkün değildir." ifadelerini kullandı.
"ZEKERİYA ÖZ İLE DOĞRUDAN DOĞRUYA HİÇBİR İRTİBATIM OLMAMIŞTIR"
Mahkemede tanık Feyyaz Öztürk'ün iddialarını destekleyecek hiçbir delil olmadığını ve iddiaların asılsız olduğunu ileri süren Topuz, şunları söyledi: "Bu kişi ile hiçbir irtibatım tespit edilmemiştir. Zekeriya Öz ile doğrudan doğruya hiçbir irtibatım tespit edilmemiştir. Tek başıma emniyetin hiçbir birimine çatkapı gidemem. Bana verilen talimat üzerine randevu alırım. Tamamen DEA'daki görevim çerçevesinde, amirlerimin talimatı ve gözetiminde, suçun önlenmesi amacıyla, 309 kolluk görevlisiyle binlerce görüşme yapılmıştır. Türk ve Amerikan emniyet birimleriyle iletişimi sağlamak üzere görevimi yerine getirirken kimlerin hain olacağını tespit etmem mümkün değildir. Biz muhatap makamına kim atanırsa onunla görüşürüz. Bunu seçme imkanımız yok. Veya onun suçlarını inceleme şansımız yok. Sözde tanık anlatımlarının gerçek dışı ve hayali olduğu sabittir. Ben hiçbir suç işlemedim. FETÖ ile hiçbir irtibatım yoktur. Bunlara ait okulların, kursların kapısından, önünden bile geçmedim. Üzerime atılı mesnetsiz suçlamalar benim ve ailem için onur kırıcıdır. 990 gündür tutukluyum, aileme ve özgürlüğüme kavuşmak istiyorum. Hakkımdaki tüm suçlardan beraatini isterim."
Topuz'un avukatı Selman Ali Baş da müvekkili hakkında aynı suçtan soruşturma yürütülmesinin hukuki bir tasarruf olmadığını savundu.
NELER YAŞANMIŞTI?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, yabancı uyruklu ve misyon görevlilerinin, FETÖ'nün 17-25 Aralık 2013'teki yargısal darbe teşebbüsü ile 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin davalarda yargılanan eski polis müdürleri, askerler ve firari eski savcı Zekeriya Öz ile irtibatlarına ilişkin soruşturma başlatmıştı.
Bu çalışma sonucunda ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz, eski polis müdürleri ve eski savcı Öz ile irtibatının ortaya çıkması üzerine gözaltına alınmıştı. Topuz, emniyetteki işlemlerinin ardından 4 Ekim 2018'de İstanbul Nöbetçi Sulh Ceza Hakimliğince ''anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme'', ''devletin güvenliği veya iç veya dış siyasal yararları bakımından, niteliği itibarıyla gizli kalması gereken bilgileri, siyasal veya askeri casusluk maksadıyla temin etmek'' ve ''Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs etme'' suçlarından tutuklanmıştı.
İddianamede Topuz'un, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs" suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis ile "devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme, hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek, verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme ve gizliliğin ihlali" suçlarından ise 20 yıldan 35 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması isteniyordu.
MÜTAALADAN
Mahkemeye 10 Mart 2020'de yapılan duruşmada sunulan mütalaada, Metin Topuz'un, "silahlı terör örgütü (FETÖ) üyeliği" suçundan 7,5 yıldan 15 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi. Sanık Topuz'un, "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs", "devletin gizli kalması gereken bilgilerini siyasal veya askeri casusluk amacıyla temin etme", "hukuka aykırı olarak kişisel verileri kaydetmek", "verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme ve gizliliğin ihlali" suçlarından ise beraatine karar verilmesi talep edilen mütalaada, sanığın tutukluluğunun devamına karar verilmesi istendi.
ABD BÜYÜKELÇİLİĞİ: HAYAL KIRIKLIĞI YAŞIYORUZ
ABD Büyükelçiliği'nden Metin Topuz'la ilgili şu açıklama geldi: "ABD'li yetkililer, Metin Topuz'a yönelik davada İstanbul'daki tüm duruşmaları izlemişlerdir. Bugünkü kararın derin hayal kırıklığı içindeyiz. Bu kararı destekleyecek inandırıcı bir delil görmediğimiz gibi, kararın süratle üst mahkeme tarafından bozulmasını diliyoruz. Sayın Topuz, yaklaşık 30 yıldır iki ülke yetkililerinin, vatandaşlarının takdirini kazanan önemli çalışmalar yapmıştır. Talimatlarımız doğrultusunda, Türkiye ve ABD kolluk kuvvetleri arasındaki işbirliğini geliştirmiş; her iki ülkedeki insanların güvenliğine katkıda bulunmuştur. Sayın Topuz'un resmi görevlerine ilişkin iddialar, yerel çalışanlarımızın ABD hükümeti adına ve ikili ilişkilerimizi geliştirmek amacıyla yürüttükleri önemli çalışmaların kapsam ve mahiyetini çarpıtmaktadır."
DIŞİŞLERİ: TÜRKİYE'DE HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜ GEÇERLİDİR
Dışişleri Bakanlığı, 8 yıl 9 ay hapis cezası alan ABD İstanbul Başkonsolosluğu çalışanı Metin Topuz hakkında ABD'li makamlardan gelen açıklamalara tepki gösterdi. Bakanlık Sözcüsü Hami Aksoy tarafından yapılan açıklamada, "Türk yargısı bağımsızdır. ABD'yi yargı kararlarına siyasi anlamlar yüklemekten kaçınmaya davet ediyoruz" denildi.
Sözcü Aksoy, ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu eski çalışanı Metin Topuz hakkındaki mahkeme kararına dair ABD makamlarının yaptığı açıklamalar hakkındaki soruya yazılı cevap verdi.
Aksoy, Metin Topuz'un İstanbul 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nin dün açıkladığı kararla 'FETÖ terör örgütüne yardım etme' suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılmasına hükmettiğini anımsattı. Sözcü Aksoy, Metin Topuz'un 7 gün içinde kararı istinaf etme hakkının bulunduğunu belirterek, "Esasen Metin Topuz, ABD'nin ülkemizdeki temsilciliklerinde çalışan tek FETÖ iltisaklı kişi değildir. 15 Temmuz darbe girişimi sonrasında Kara Harp Okulu'ndan ilişiği kesilen ve 2018 yılı Ekim ayında ABD Büyükelçiliği'nde çalışmaya başlayan Arif Yalçın isimli şahıs da FETÖ/PDY bağlantısı nedeniyle tutuklanarak Silivri Cezaevi'ne nakledilmiştir. Bu durum FETÖ'cülerin sadece devlet kurumlarına değil, Türkiye'deki ABD misyonlarına da sızdığını ya da sızdırıldığını göstermektedir" dedi.
"15 Temmuz darbe girişimi akabinde FETÖ terör örgütünün elebaşı dahil ABD'de bulunduğu bilinen FETÖ üyelerine ilişkin olarak adli makamlarımızca yapılan iade taleplerimize bugüne kadar olumlu yanıt alınamamıştır" diyen Sözcü Aksoy, şunları kaydetti: "Bu da ABD’nin FETÖ terör örgütüne duyarsız yaklaşımını ortaya koymaktadır. Bu yaklaşımları neticesinde ABD’nin FETÖ terör örgütü üyeleri için güvenli bir liman haline geldiğini kaygıyla müşahede ediyoruz. Türkiye’de hukukun üstünlüğü hakimdir ve Türk yargısı bağımsızdır. Ülkemiz, anayasal düzenimize ve milli birliğimize kasteden FETÖ terör örgütüyle mücadelesini evrensel hukuk ilkeleri temelinde kararlılıkla sürdürecektir. ABD makamlarını yargı bağımsızlığı ilkesine saygı duymaya ve yargıyı etkilemeye yönelik tavırlardan uzak durmaya, ayrıca Türkiye’deki bağımsız yargı kararlarına siyasi anlamlar yüklemekten kaçınmaya davet ediyoruz. Kendilerini demokrasi, özgürlükler ve hukukun üstünlüğü ilkelerinin savunucusu ve sahibi konumunda gören müttefiklerimizin konu Türkiye ve insanlık düşmanı terör örgütleri olunca bu temel ilkeleri yok sayması düşündürücüdür."
TÜRKİYE WASHINGTON BÜYÜKELÇİLİĞİ: AÇIKLAMA YARGI BAĞIMSIZLIĞINA MÜDAHALE
Türkiye'nin Washington Büyükelçiliği de, ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu görevlisi Metin Topuz'a "FETÖ'ye yardım suçundan" 8 yıl 9 ay hapis cezası verilmesini eleştiren ABD'nin Ankara Büyükelçiliğine, "Bağımsız Türk mahkemelerinin kararlarına saygı duyma" ve "adli kovuşturmalara müdahale etmekten kaçınma" çağrısında bulundu.
Topuz'un "silahlı terör örgütüne yardım" suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezasına çarptırılmasına ilişkin ABD'nin Ankara Büyükelçiliğinin "Karardan dolayı hayal kırıklığına uğradık" ve "Kararın geri çevrilmesini umuyoruz" açıklaması yapmasına, Türkiye'nin Washington Büyükelçiliğinden tepki geldi. Türkiye'nin Washington Büyükelçiliğinin Twitter hesabından yapılan açıklamada, Topuz'un "FETÖ'ye yardım etmek"ten suçlu bulunduğu ve 7 gün içinde bu kararı temyize götürme hakkı olduğu vurgulanarak şu ifadelere yer verildi:
"ABD'nin Ankara Büyükelçiliğinin Topuz'a yönelik kanuni kararı eleştiren ve bağlamda mahkemenin güvenilirliğini sorgulayan açıklaması, yargı bağımsızlığına bir müdahale teşkil etmekle birlikte yabancı diplomatik misyonların rollerini ve sorumluluklarını belirleyen kural ve uygulamalarla uyuşmamaktadır. ABD Büyükelçiliğine, bağımsız Türk mahkemelerinin kararlarına saygı duyma ve adli kovuşturmalara müdahale etmekten kaçınmasını tavsiye ediyoruz."
ADALET BAKANI GÜL: HİÇBİR ÜLKE TÜRK MAHKEMELERİNE TELKİNDE BULUNAMAZ
ABD'nin hapis kararına yönelik tepkisine bir tepki de Adalet Bakanı Abdülhamit Gül'den geldi. Gül, ABD'nin İstanbul Başkonsolosluğu eski çalışanı Metin Topuz'a "FETÖ'ye yardım suçundan" 8 yıl 9 ay hapis cezası verilmesini eleştiren ABD makamlarına tepki göstererek, bağımsız ve tarafsız Türk yargısının, emir alacağı tek mercinin Anayasa ve kanunlar olduğunu belirtti.
Gül, Twitter'dan yaptığı açıklamada, "Türk yargısı bağımsız ve tarafsızdır, emir alacağı tek merci Anayasa ve kanunlardır. Hiçbir ülke, kişi, kurum veya merci, Türk mahkemelerinin adil yargılamasına etki ve telkinde bulunamaz." ifadelerini kullandı.
Paralel Yapı-25.09.2017-İstanbul 1 sanık ABD İstanbul Başkons. irtibat görevlisi Metin Topuz/casusluk davası
Paralel yapıya açılan ve sonuçlanan davalar
(14 Haziran 2020, 15:15)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: