İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) iş dünyası yapılanmasına yönelik 55 sanıklı davada, kapatılan TUSKON'un başkanı firari sanık Rızanur Meral'in eşi sanık Zeynep Meral savunma yaptı.
08.02.2020 15:59 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) iş dünyası yapılanmasına yönelik 55 sanıklı davada, kapatılan TUSKON'un başkanı firari sanık Rızanur Meral'in eşi sanık Zeynep Meral savunma yaptı.
03.02.2020 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki salonda yapılan duruşmaya, tutuklu sanık Ömer Faruk Kavurmacı ile aralarında TUSKON Başkanı firari sanık Rızanur Meral'in eşi Zeynep Meral'in de bulunduğu tutuksuz 17 sanık ve avukatları katıldı.
Cumhurbaşkanlığı, Ticaret Bakanlığı, TMSF kararıyla kayyım atanan Akfel Holding ile Aydınlı Grup avukatları da salonda hazır bulundu.
Duruşmada, gelen evrakın okunmasının ardından TMSF kararıyla kayyım atanan Akfel Holding ile Aydınlı Grup avukatları söz alarak suçtan zarar gördüklerini beyan edip dosyaya 'katılan' sıfatıyla kabul edilmelerini talep etti.
Duruşma savcısı ve sanık avukatları katılma talebinin reddine karar verilmesini istedi.
Mahkeme heyeti, suçtan doğrudan zarar görmediklerinden, Akfel Holding ve Aydınlı Grup avukatlarının talebinin reddine karar vererek, savunmasını almak üzere tutuksuz sanık Zeynep Meral'i sanık kürsüsüne çağırdı.
Hakkında başka bir mahkemede açılan dava, TUSKON davasıyla birleştirilen sanık Zeynep Meral, ikametindeki internetin kendi üzerine kayıtlı olduğunu söyledi.
ByLock kullanıcısı olduğu iddiasıyla gözaltına alındığını ancak dosyaya giren mesaj içeriklerinden ByLock'u firari sanık olan eşi Rızanur Meral'in evdeki interneti kullanarak yüklediğinin tespit edildiğini belirten Meral, bunun üzerine nöbetçi hakimlik tarafından adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığını aktardı.
Meral, eşinin ByLock uygulamasını kullandığından da haberi olmadığını savunarak, kapatılan Koza İş ve Kadın Derneği'ne de eşinin isteği üzerine üye olduğunu ifade etti.
Sanık Meral, ev hanımı olduğunu ve eşinin verdiği banka kartını kullandığını öne sürerek, 'Eşim, benim bilgim dışında Garanti Bankası'ndan kredi çekip, aynı gün benim ek kartımın olduğu Bank Asya hesabına parayı yatırmış. Hatta eşimin yurt dışına çıkmasından sonra bu krediyi ben ödemek durumunda kaldım. Bu kredinin çekilmesi ve aynı gün benim hesabıma yatırmasına ilişkin belgeleri dosyaya sundum. Banka hesabı eşimin üzerine olduğu için hesap hareketlerine ilişkin benim bilgim yok. Benim yalnızca ek hesabım ve kredi kartım vardı onları kullanıyordum.' diye konuştu.
'Eşimden boşanmayı düşündüm'
Eşinin, kendisinin üzerine kayıtlı ADSL üzerinden ByLock indirmesi ve Bank Asya'ya kendisinin iradesi dışında para yatırması nedeniyle atılı suçlara maruz kaldığını iddia eden Meral, 'Eşim nedeniyle bu dosyada bulunuyorum. Ev hapsim de mahkemenizce uzun süre sonra kaldırılmıştır. Atılı suçlara ilişkin şahsımın hiçbir dahli yoktur. Eşimden boşanmayı düşündüm fakat yurt dışında olmasından dolayı işlemde bulunamayacağımdan ve mali olarak bunu karşılayamayacağımdan girişimde bulunamadım. Dosyamın ayrılmasını ve beraatimi talep ediyorum.' ifadelerini kullandı.
Savunmasını tamamlayan Meral, mahkeme başkanının, 'Eşiniz dosyamızın firari sanığı. Şu an nerede olduğunu biliyor musunuz? Kendisini en son ne zaman gördünüz, görüşüyor musunuz?' şeklindeki sorusuna, 'Eşimin nerede olduğunu bilmiyorum. 4 yıl kadar oldu, darbeden çok önce evden ayrıldı. Sık sık yurt dışında çıkardı. Normal bir şekilde çıkış yaptı. 15 Temmuz'a kadar arıyordu, çocuklarla ilgili görüşürdük. 15 Temmuz'dan sonra görüşmedik. Dönüp dönmeyeceği hakkında bilgi vermiyordu.' yanıtını verdi.
Sanık Meral, mahkeme başkanının, 'Sizin müşterek 2 çocuğunuz var. Siz, 'Çocuklar ne zaman geleceksin diye soruyor?' demiyor muydunuz?' sorusu üzerine de 'Tabii ki soruyordum ama bu konuda bana bilgi vermedi.' dedi.
Duruşma tanık beyanının alınmasıyla sürdü.
04.02.2020 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR
İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesince Silivri Ceza İnfaz Kurumları karşısındaki salonda yapılan duruşmada, mahkeme başkanı, tutuklu sanık Ömer Faruk Kavurmacı, firari sanık Ahmet Sait Kavurmacı ve dosyası ayrılan tutuklu sanık Faruk Güllü hakkında beyanda bulunan 'X347965310' mahlaslı gizli tanığın ifadesinin alınacağını bildirdi.
Başkan, bu tanığın 'gizli tanık koruma kanunu' kapsamından çıkarılıp hakkında Ağır Ceza Mahkemesine dava açıldığını, başka bir davada sanık sıfatı taşıdığından duruşma salonunda normal prosedüre göre dinlenileceğini açıkladı.
Dava dosyasında 'X347965310' mahlasıyla ifadesi giren tanık Recep Kaleli, mahkeme huzurundaki beyanında üniversitede okurken FETÖ evlerinde kaldığında, belirli periyotlarla yurtlarda veya örgüt evlerinde toplantılar olduğunu, sanıklardan Ömer Faruk Kavurmacı ile Sait Kavurmacı'nın da bu toplantılara mütevelli heyeti olarak katıldıklarını söyledi.
Tanığın beyanının ardından müşteki avukatlarının talepleri alındı.
Cumhurbaşkanlığı ve Ticaret Bakanlığı avukatları, dosyanın esas hakkındaki mütalaa için savcıya gönderilmesini talep etti.
Görüşü sorulan cumhuriyet savcısı, tutuklu sanık Ömer Faruk Kavurmacı, tutuksuz sanık Mustafa Şevki Kavurmacı ile firari Ahmet Sait Kavurmacı'nın dosyasının ayrılmasını, ana dava dosyasının mütalaasını hazırlaması için kendisine gönderilmesini, sanık Ömer Faruk Kavurmacı'nın tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.
Tutuklu sanık Ömer Faruk Kavurmacı'nın avukatlarından Hüseyin Ersöz, müvekkilinin sağlık durumuna ilişkin belgeleri mahkemeye sunduklarını, cezaevinde ataklar ve epilepsi krizleri geçirdiğini, ilacın maksimum dozuna ulaştığını, ciddi sağlık sorunları yaşadığını belirterek tahliye talebinde bulundu. Avukat Ersöz ayrıca müvekkilinin şahsi mal varlıkları üzerindeki tedbirlerin kaldırılmasını istedi.
Tutuksuz sanık Mustafa Şevki Kavurmacı'nın avukatlarından Yiğit Akalın ise müvekkilinin onursal başkanı olduğu kayyum atanan Aydınlı Grup'un zarar ettiğini belirterek, 'Şirketin daha fazla zarara uğramaması için en azından kayyum kararının tamamen kaldırılmamasını, denetim kayyumuna dönüştürülmesini istiyoruz.' dedi.
Bazı sanık avukatları da müvekkillerinin şirketler ve şahsi mal üzerindeki kayyum ve tedbir kararları ile adli kontrol kararlarının kaldırılmasını, dosyalarının ayrılmasını istedi.
Sanık Ömer Faruk Kavurmacı, duruşmada dinlenilen tanık Recep Kaleli'nin beyanlarını kabul etmediğini ve kendisini tanımadığını söyledi.
Dosyadaki lehine olan delillerin bugüne kadar dikkate alınmadığını, her seferinde kendisiyle ilgili olmayan gerekçelerle tutukluluğunun devamına karar verildiğini belirten Kavurmacı, 'FETÖ'ye karşı eylemlerimin yoğunluğu, videolarla, gizli tanık beyanlarıyla, kamu tanıklarıyla ispat edilmiş olmasına rağmen, tutukluluk devam kararında 'sanığın eylemlerinin yoğunluğu dikkate alındığında' deniyor. Ciddi sağlık sorunlarım vardır, cezaevi imkanları bu anlamda kısıtlıdır. Tahliyemi ve beraatimi istiyorum.' diye konuştu.
Diğer sanıklar da sırayla söz alarak mal varlıklarındaki tedbirlerin kaldırılmasını ve beraatlerini istedi.
Taleplerin ardından ara kararlarını açıklayan mahkeme heyeti, sanıklar Ömer Faruk Kavurmacı, Mustafa Şevki Kavurmacı ve Ahmet Sait Kavurmacı'nın dosyasının ayrılmasına, bu 3 sanık yönünden esas hakkındaki görüşünü hazırlaması için dosyalarının savcılığa gönderilmesine hükmetti.
Kavurmacı ailesinin duruşmasının 21 Şubat 2020'de İstanbul Adalet Sarayı'nda yapılmasına karar veren heyet, oy çokluğuyla sanık Ömer Faruk Kavurmacı'nın tutukluluk halinin devamına hükmetti. Mahkeme başkanı, sanık Kavurmacı'nın tutukluluk devam kararına muhalefet şerhi koydu.
Heyet, sanıklardan Mehmet Zenginer'in de aralarında bulunduğu 3 sanığın dosyasının ayrılıp, bu sanıklara ilişkin dosyanın da mütalaaya gönderilmesini, duruşmalarının 27 Mayıs 2020'de Çağlayan'da yapılamasını kararlaştırdı.
Sanıklardan başkaca 6 kişinin de dosyasının ayrılarak yeni bir esas üzerine kaydedilmesine hükmeden heyet, yurt dışı çıkış yasaklarının kaldırılmasını isteyen sanıkların bu taleplerinin reddine, bazı sanıkların mal varlıkları üzerindeki tedbirin kaldırılması taleplerinin ise kabulüne hükmetti.
Firari sanıklar hakkındaki yakalama kararlarının infazının beklenmesini kararlaştıran heyet, duruşmayı 27 ve 28 Nisan'da Silivri'de yapılmak üzere erteledi.
Paralel yapı-16 Ağustos (2016) 'İstanbul 86 sanık Tuskon Yapılanması/örgüte finansal destek' davası (bitti)
(08 Şubat 2020, 15:59)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: