İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) iltisakı nedeniyle meslekten ihraç edilen ve bir dönem Ergenekon davasına da bakan eski hakim Hasan Hüseyin Özese, 'FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan yargılandığı davada, 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
21.09.2019 17:52 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'ne (FETÖ) iltisakı nedeniyle meslekten ihraç edilen ve bir dönem Ergenekon davasına da bakan eski hakim Hasan Hüseyin Özese, 'FETÖ silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan yargılandığı davada, 10 yıl hapis cezasına çarptırıldı.
9 Eylül'de İstanbul 24. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen karar duruşmasına, tutuklu sanık Hasan Hüseyin Özese ile avukatı katıldı.
Bir önceki celse verilen savcılık mütalaasına ilişkin son savunmasını yapan sanık Özese, suçsuz olduğunu iddia ederek, hakkında tüm suçlamaları reddetti.
Dosyanın karara bağlanacağı söylenen ve son sözleri sorulan sanık Özese, 'Suçsuzum, beraatimi istiyorum' dedi.
Duruşmada, son savunmasını yapan sanık Özese, şunları söyledi:
'Ben hakimlik şeref ve haysiyetiyle çalıştım 32 yıl boyunca. Türk milleti adına karar verdim. Kimsenin işine karışmadım. Kimseyi işime karıştırmadım. Kimseden talimat almadım, üzerime atılı suçlamayı kabul etmiyorum. Somut suç vakası yoktur. FETÖ/PDY ile hiçbir ilgim yok. Bylock kullanmadım, nasıl kullanıldığını da bilmiyorum. Dijitallerde FETÖ'ye yönelik hiçbir kelime çıkmadı. Ben, eşim, çocuklarım hiçbir şekilde FETÖ dershanelerine gitmedik, okullarında kalmadık. Himmet adı altında bağış, yardım yapmadım. Herhangi bir suç unsuru yoktur. FETÖ gazete ve dergilerine abone olmadım. Benim, eşimin, çocuklarımın Bankasya'da hesabı yoktur. Üzerimde 1 dolar bulunmamıştır. FETÖ/ PDY'den kimseyi tanımam, tanıdığım hakim ve savcıları resmi kimlikleri ile tanırım. Fetullah Gülen'i tanımam.'
Aramalarda ele geçirilen delilleri reddeden sanık Özese, '38 aydır tek kişilik hücredeyim, tutukluyum. 56 yaşında cezaevine girdim, mağduriyeti fazlasıyla yaşadım. Tutukluluğum tedbir değil infazdır. Tahliyemi ve beraatimi istiyorum. Üzerime atılı suçları kabul etmiyorum. Tutukluluğum yasalara uygun değildir. Vicdanınıza göre, hukuka göre karar vereceğinize inanıyorum' dedi.
Mahkeme heyeti, sanık Hasan Hüseyin Özese'nin 'Anayasal düzeni ortadan kaldırma', 'Şiddet kullanarak Türkiye Büyük Millet Meclisini ortadan kaldırmaya teşebbüs' ve 'Cebir ve şiddet kullanarak Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya teşebbüs' suçlarından ayrı ayrı beraatine karar verdi. Heyet, sanık Hasan Hüseyin Özese'nin 'FETÖ/PDY silahlı terör örgütüne üye olma' eyleminin sabit olduğunu belirtti. Sanığın duruşmalardaki tavır ve davranışlarını dikkate alarak cezasında takdiri indirim uygulayan heyet, Özese'yi 10 yıl hapis cezasına çarptırdı. Sanık Özese'nin tutukluluğunun devamına karar verildi.
Hükmün açıklanmasının ardından sanık Özese, karara tepki göstererek, 'Hukuka aykırı karar. Suçum olmadığı halde böyle karar verildi.' ifadesini kullandı.
Diğer dava
Bu davanın dışında Özese, Ankara'da 'Ergenekon davasına bakan 8 eski hakim ve savcının, 'suç uydurmak ve görevi kötüye kullanmak' suçlarından' Yargıtay'da yargılandığı davada sanık olarak bulunuyor.
YASA DIŞI DİNLEMELERİ SAVUNDU
Hazırlanan iddianamede, eski hakim Hasan Hüseyin Özese'nin 'silahlı terör örgütüne üye olma' ve 'Anayasayı ihlal' suçlarından hapis cezasına çarptırılması istenmişti.
Hasan Hüseyin Özese Mart ayında yaptığı savunmada, internette ve medyada yer alan ve yasa dışı elde edilen bazı ses kayıtlarını hukuka aykırının delil olduğunu kabul etmeyerek, dosyaya kazandırmakla suçlandıklarına işaret eden Özese, bu kayıtların sanıklardan eski Genelkurmay Başkanı emekli Orgeneral İlker Başbuğ, emekli Tuğgeneral Levent Ersöz ve Dursun Çiçek ile ilgili olduğunu belirtmişti.
Özese, kayıtların dosyaya kazandırılmasının kanıt toplanmasıyla ilgili olduğunu savunarak, kararın hakimin yargı yetkisi ve takdir hakkı kapsamında kaldığını savunmuştu.
DİNLEMELERİ KİMİN YAPTIĞINI HATIRLAMIYORMUŞ
Mahkeme Başkanı Haydar Metiner, 'Dinlemelerin kim tarafından yapıldığını ve internete verildiğini tespit edebildiniz mi?' sorusu üzerine Özese, 'Hatırlamıyorum. 2013'te karar verdik, aradan 6 yıl geçti' demişti.
Özese, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM), kendi kararları lehine bir kararı bulunduğunu da söyleyen Özese savunmasında, 'Sayın Başkanım, çağdaş medeniyet seviyesine ulaşmaya çalışıyoruz. Hukuku yorumlarken dış dünyadaki kararları da maddi gerçeği bulmayı amaçlayan kararları da dikkate almalıyız. AİHM, bütün dünyada kendini kabul ettirmiş bir mahkeme' demişti.
MAHKEME BAŞKANIYLA AİHM TARTIŞMASI YAŞAMIŞTI
Metiner, bu yanıt üzerine, 'Bizim iç hukukumuz Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi kurallarının ötesinde düzenlemeler getirmiş. Bahsedilen delil, suç olarak kabul ediliyor. Yapacağınız şey suç duyurusunda bulunmaktı. O delil hukuka uygun mu elde edilmiş, onu izah edemiyorsunuz' dedi ve 'özel hayatın gizliliğinin temel bir hak olduğuna' işaret etmişti.
Özese ise internetteki ses kayıtlarına herkesin ulaşabileceğini, ceza hakiminin elindeki dosya ile dış dünyadaki gerçeğin farklı olması halinde adil yargılamadan söz edilemeyeceğini kaydetti ve bu kayıtların dosyaya getirtilmesinde hukuka aykırılık olmadığını öne sürmüştü.
Paralel yapıya açılan ve sonuçlanan davalar
(21 Eylül 2019, 17:46)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: