İzmir Casusluk Kumpası davası

İzmir'de, 'askeri casusluk' soruşturması kapsamında, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyelerinin sahte delil üreterek kumpas kurdukları iddiasıyla açılan davada, 13'ü tutuklu 90 sanığın yargılanmasına devam edildi.

18.05.2019 14:37 İzmir'de, 'askeri casusluk' soruşturması kapsamında, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyelerinin sahte delil üreterek kumpas kurdukları iddiasıyla açılan davada, 13'ü tutuklu 90 sanığın yargılanmasına devam edildi.

14.05.2019 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklarla avukatları katıldı.

Tutuklu sanık Özcan Karanfil, Askeri Casusluk soruşturmasında yaptığı bütün işlemlerin anayasaya uygun olduğunu savunarak hakkındaki suçlamaları reddetti.

Karanfil, hakkındaki fişleme listesinde isminin 'teslimiyeti, sadakati ve bağlılığı en üst seviyede' olanların yer aldığı 'A5' kategorisinde bulunduğuna dair iddiayı reddederek, 'A5 diye kim fişlemiş. Kim tarafından hazırlanmış bu liste, nasıl hazırlanmış. Her türlü manipülasyona açık sanal fişleme listesi. Bu bilgiler nasıl elde edilmiştir. Bu delili kabul etmiyorum. ByLock kullanmadım. Delil olarak gösterilen şeyler sakat delillerdir. Çocuklarımla ilgili sağlık problemlerim vardır. Tahliyemi talep ediyorum.' beyanında bulundu.

Tutuksuz sanık Yasin Ç, Askeri Casusluk soruşturmasındaki ev aramalarında tutulan tutanaklarda herhangi bir kasıt olmadığını ve usulsüzlük yapmadığını savunarak her zamanki rutin işleyiş olduğunu iddia etti.

Yasin Ç. hakkındaki suçlamaları reddederek, 'Bu tutanaklar daha iyi tutulabilir miydi' gibi özeleştiri de yaptım. İhmalim var mıydı diye düşündüm. İhmal için kasıt olması lazım. Herhangi bir kastım olmamıştır. ByLock iddiasını kabul etmiyorum. Bir yanlışlık ve karışıklık olduğunu düşünüyorum.' şeklinde savunma yaptı.

Mahkeme heyeti duruşmaya öğle arası verdi.

Tutuksuz sanık Müjdat K, ByLock kullandığı ve fişleme listesinde isminin 'teslimiyeti, sadakati ve bağlılığı en üst seviyede' olanların yer aldığı 'A5' kategorisinde bulunduğuna dair iddiayı kabul etmediğini söyledi.

Fişleme listesinin nasıl ve kim tarafından hazırlandığını bilmediğini savunan Müjdat K, 'Listeyi emniyete teslim eden gizli tanık Garson 'Bu listeden 40-50 kişiyi tanırım' diyor. Beni tanımıyor. İddia makamı bu fişlemeyi delil olarak gösteriyor. Söz konusu liste hukuki nitelikten yoksundur.' diye konuştu.

Tutuksuz sanık Muhammed Ali Ö. de ByLock kullanmadığını belirterek, 'Bu davada 33 ay tutuklu kaldım. Vicdanları rahatlatacak bir karar bekliyoruz. Terörist olarak lanse edilmekten bıktım. Ben görevimi yaptım.' ifadesini kullandı.

Tutuksuz sanık Mükremin D. ise üzerine atılı suçların boyunu aşan vahim iddialar olduğunu ileri sürdü.

Terörist olmakla yargılandığını vurgulayan sanık, 'Bu dosyada yaklaşık 30 gün çalışmışım. Bana ne yaptığımı söyleyin ben de kendimi savunayım. Sıralı amirlerimin dediğini yapmaktan başka birşey yapmadım. 33 ay içeride kaldım, beraatimi istiyorum.' diye konuştu.

Mahkeme heyeti duruşmanın yarın devam edilmesini kararlaştırdı.

15.05.2019 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.

Tutuksuz sanık eski İzmir Emniyet Müdürü Ali Bilkay 'askeri casusluk' soruşturmasının 30 Eylül 2010'da İzmir İl Emniyet Müdürlüğüne gelen 'fuhuş' ihbarıyla başladığını, soruşturmanın 2011'de 'askeri casusluk' dosyasına dönüştüğünü, bu tarihlerde Sakarya Emniyet Müdürü olduğunu, İzmir'de göreve 21 Kasım 2011'de başladığını söyledi.

'Askeri casusluk' soruşturmasında yer alan bazı bürokratların hayat kadınlarıyla irtibatlı olduğunu ileri süren Bilkay, 'Bu bürokratlar İçişleri Bakanlığında görevli müfettişlerdi. Benim hakkımda 'Ali Bilkay bu telekızlarla irtibata geçen müfettişleri deşifre etti ve bakanlığa isimlerini verdi' iddiası vardı. Gelen müfettişler kin almak amacıyla beni dosyaya dahil ettiler. 8 ay boşuna hapis yattım. Ben aslında benden önce başlayan soruşturmayı durdurmamakla suçlanıyorum.' şeklinde savunma yaptı.

Bilkay, 'FETÖ içerisinde olup, bağlılığı ve sadakati olan ancak bazı konuları sorgulayan ve zaafları olan' anlamına gelen B4 kategorisinde fişlendiğini belirterek, 'Birileri beni zorla FETÖ'cü yapmaya çalışıyor. Benden FETÖ'cü çıkmaz. Hiç kimse yasal dayanağı olmayan yetki kullanamaz. Ben de yasal dayanağı olmayan yetki kullandığımı hatırlamıyorum. Benim soruşturmadan haberim yoktu. Neden bunlarla suçlandığımı anlamıyorum.' dedi.

Duruşma savcısı, Bilkay'a 'Bana demagoji yapıyorsunuz gibi geliyor. Emniyette yürütülen bir soruşturmadan müdürün neden haberi olmaz. Bir il emniyet müdürü, personelinin yürüttüğü soruşmadaki yanlışlıkları bilmez mi?' diye sordu.

Mahkeme Başkanı'nın 'Soruşturma hakkında size bilgi verildiği, soruşturmanın sizin bilginiz dahilinde olduğu iddiası var.' sözleri üzerine Bilkay şunları söyledi:

'Benim bu soruşturmadan operasyonun yapıldığı gün bilgim oldu. Bu dosyayla ilgili bana brifing verilmedi. Operasyona kadar verilmedi. Operasyondan sonra verildi. Hiçbir operasyon öncesinde bilgi istemedim. Bilgim de olmadı.'

Duruşma savcısının 'Bilginiz olsaydı müdahale eder miydiniz?' sorusuna Bilkay, 'Etmezdim, savcı etmeliydi. Görevimi ihmal etmedim.' yanıtını verdi.

Bilkay savunmasının devamında şunları kaydetti:

'Sülalemde ByLock yok. Ali Bilkay'ın sülalesinden cemaate yakın biri çıksın, her şeye razıyım. Devletin bu kadar nimetlerinden faydalanan bir adam 2 çakalın peşinden gidecek, mümkün değil. Hayatımda bir çay içmediğim insanlarla beni bir araya getiriyorlar. Bu örgütün ne sohbetlerine katıldım ne himmet verdim. Bu örgütle hayatımın hiçbir döneminde iletişimim olmadı. İzmir Emniyet Müdürü de bizim elemanımız diye kendilerine pay çıkarmak için beni kodlamış olabilirler. Benim hakkımda terör örgütü iltisakını geçin, 'sempati duyar' diyen bir kişiyi bile duyamazsınız. Beraatimi talep ediyorum.'

Duruşmaya öğle arası verildi.

16.05.2019 GÜNKÜ DURUŞMADA YAŞANANLAR

İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.

Tutuksuz sanık eski Batman Emniyet Müdürü Hasan Ali Okan, hakkındaki suçlamaları reddetti.

Dosyada suç işlediğini gösterir bir delil olmadığını savunan Okan, 'Yaptığımız tüm işlemler yasaya uygundur. Fişleme listesinde hakkımda yer alan A5 (FETÖ içerisinde olup teslimiyeti, bağlılığı ve sadakati en üst düzeyde olan) kategorisini kabul etmiyorum.' dedi.

Tutuklu sanık Ramazan Özdemir de 'Askeri Casusluk' soruşturmasına ilişkin hazırladığı bilgi notlarında usulsüzlük olmadığını öne sürdü.

Fişleme listesinde isminin SAY (FETÖ içerisinde olup her şeyiyle kendisini örgüte teslim etmiş ancak yöneticilik vasfı olmayan polis memuru) kategorisinde gösterildiğini belirten Özdemir, şöyle konuştu:

'Bu bilgiler gerçeğe uygun değildir. Kim tarafından nasıl hazırlandığı belli olmayan listenin delil olarak görülmesi mümkün değildir. ByLock kullanmadım. Bank Asyada hesaplarım oldu ama örgütün talimatını yerine getirmediğim gibi aksine işlemler yaptım. Yaptığım çalışmalardan dolayı kimse mağdur olmadı. 21 aydır tutukluyum ve meslekten ihraç edildim. Beraatimi talep ederim.'

Tutuklu sanık Mustafa Edip Çakmak ise FETÖ üyesi olmadığını ileri sürdü.

ByLock'u Apple Store'dan indirdiğini savunan Çakmak, 'Apple Store'daki programlara meraklı olduğum için indirdim. Suç olduğunu bilseydim indirmezdim. Eşime de indirdim. Tutukluluğumda makul süre dolmuştur.' ifadelerini kullandı.

Mahkeme heyeti, duruşmaya öğle arası verdi.

Duruşmanın öğleden sonraki oturumuna bazı tutuklu ve tutuksuz sanıklar ile avukatları katıldı.

Tutuklu sanık Memduh Tosun, terör örgütü üyesi ve sempatizanı olmadığını savunarak, hakkındaki suçlamaları reddetti.

Tosun, 21 yıllık meslek hayatı olduğunu belirterek, 'Meslek hayatımın 18-19 yılını terörle mücadelede geçirdim. Çatışmaya da girdim. 3 yıldır tutuklu olmama neden olan ByLock kullanma iddiası. 3 günlük bir kullanım söz konusu. Veriler çok sıkıntılı. Bilirkişi raporu aldık. Fişleme listesinde hakkımdaki A4 (FETÖ içerisinde olup, teslimiyeti, bağlılığı ve sadakati üst seviyede olan) kodlaması gerçeği yansıtmıyor. Delil niteliği taşımıyor. Bu dosyada gerçekler çok saptırıldı. Suç varsa herkes cezasını çekmeli. İddia edilen suçları işlemedim. 5 dakikalık bir ByLock kullanımıyla terör örgütü üyesi oldum. Kaçma şüphem yok. 36 aydır tutukluyum.' diye konuştu.

Mahkeme heyeti, duruşmaya yarın devam edilmesini kararlaştırdı.

DAVA

'Askeri gizli bilgi ve belge bulundurma' iddialarına ilişkin İzmir Emniyet Müdürlüğüne 10 Ağustos 2010'da gelen ihbar e-postası üzerine başlatılan soruşturmada, aralarında muvazzaf askerlerin de bulunduğu 357 sanık ve üst düzey askeri yetkili, devletin gizli bilgi ve belgelerini yabancı istihbarat servislerine vermekle suçlanmıştı.

İzmir 5. Ağır Ceza Mahkemesi, yapılan yargılama sonucunda Şubat 2016'da tüm sanıkların beraatine hükmetmişti.

Sahte deliller üretilerek kumpas kurulduğu iddiaları üzerine başlatılan soruşturmada ise 25 şüpheli tutuklanmış, 5 zanlı daha sonra tahliye edilmişti. Soruşturmaya ilişkin İzmir Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'in bir numaralı sanık olarak yer aldığı 68 sanıklı iddianame, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilmişti.

Dava dosyasındaki sanık sayısı, dönemin Emniyet Genel Müdür Yardımcıları Mustafa Gülcü ve Celal Uzunkaya'ya kurulduğu iddia edilen kumpas davasının da birleştirilmesiyle önce 83'e, başka dosya nedeniyle de 91'e yükselmişti.

Örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in dosyasının ayrılmasıyla sanık sayısı 90'a düşmüştü.

Paralel yapı-03 Kasım (2015) 'İzmir 91 sanık (ilk 68) Askeri Casusluk Kumpası (1)' davası

(18 Mayıs 2019, 14:37)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: Göster/Gizle

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=14190