İzmir, Sakarya, Adana, Kırklareli, Kayseri, Gaziantep, İstanbul'da görülen az sanıklı Fetö davalarında toplam 18 sanığa örgütteki konumları göz önüne alınarak toplam 120 yıl hapis cezası verildi. Bu sanıklar arasında 15 yıl hapis cezası alan eski HSYK Genel Sekreteri Muzaffer Bayram ile 8 yıl hapis cezası alan örgütün 'Evlendirme Mesulü' hakimi Ali özel de yer alıyor. Öte yandan Konya'da Cumhuriyet Savcısı Ahmet Hakan Özdemir tarafından hazırlanan iddianamede, özellikle askeri yapılanma içerisindeki elemanların açığa çıkmaması ve örgütsel faaliyetlerini sürdürebilmesi için mahrem imamlar tarafından kullanıldığı tespit edilen ilginç şifreleme metotlarına dikkat çekildi.
21.04.2019 13:37 İzmir, Sakarya, Adana, Kırklareli, Kayseri, Gaziantep, İstanbul'da görülen az sanıklı Fetö davalarında toplam 18 sanığa örgütteki konumları göz önüne alınarak toplam 120 yıl hapis cezası verildi. Bu sanıklar arasında 15 yıl hapis cezası alan eski HSYK Genel Sekreteri Muzaffer Bayram ile 8 yıl hapis cezası alan örgütün 'Evlendirme Mesulü' hakimi Ali özel de yer alıyor.
Kronolojik sıralamayla gelişmeler şu şekilde gerçekleşti:
İzmir: Genç İşadamları Derneği Başkanına 8 yıl hapis
9 Nisan'da İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık iş adamı Mehmet Timuroğlu ile tutuksuz sanık Mustafa P. ve avukatları katıldı.
Mahkeme Başkanı, tutuksuz sanık Mustafa P. hakkında mahkemeye ulaşan siber raporunda sanığın dijitallerinde Instagram görünümlü kriptolu Eagle programının kalıntılarının tespit edildiğini bildirdi.
Sanık Mustafa P, programı kullanmadığını öne sürerek, "15 Temmuz'dan 10 gün sonra tablet aldım. Tabletin faturası bulunsun, ikinci el olduğu ortaya çıkacaktır. Eagle ismini yeni duydum." dedi.
Tutuklu sanık Mehmet Timuroğlu ise İzmir Genç İşadamları Derneğine iş adamı çevresi olması amacıyla tavsiyeyle üye olduğunu savunarak şunları kaydetti:
"Yönetim kuruluna davet edildim. En uygun başkan adayı bendim. Başarılı bir başkanlık yaptığım için devam ettim. Tek zaafım bu yapının eğitim faaliyetlerine aldanmaktı. Bunlara kendimi kullandırmışım. Gerçek yüzlerini görünce 2013 yılında koptum. Hiçbir mütevellide, grupta yokum. Bu yapı bir süs eşyası gibi beni vitrine koymuş. İnkar etmiyorum, yapının eğitim faaliyetlerinden etkilendim. Uzun tutukluluk sürem ve hastalıklarım dikkate alınarak tahliyemi talep ediyorum."
Timuroğlu'nun avukatı müvekkilinin tutukluluk süresinin 3 yıla yaklaştığını belirterek tahliye talebinde bulundu.
Son sözü sorulan Timuroğlu, "Keşke bu yapıyı hiç tanımasaydım. Bunun pişmanlığını ömür boyu taşıyacağım." dedi.
Mahkeme heyeti, tutuksuz sanık Mustafa P'nin "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla 7 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, mahkemedeki saygılı tutumu ve sabıkasız geçmişi nedeniyle cezanın 6 yıl 5 ay 15 güne indirilmesine karar verdi.
Heyet, tutuklu sanık Mehmet Timuroğlu'nun "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçlamasıyla 10 yıl 6 ay hapis cezası ile çarptırılmasına, mahkemedeki saygılı tutumu ve sabıkasız geçmişi nedeniyle cezanın 8 yıl 9 aya indirilmesine ve tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Olay
Ağustos 2016'da FETÖ/PDY'ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, KHK ile kapatılan Yarımada Yeşeren Ümitler Derneği ile Özel Menba Hacı Vafir Ertan Erkek Öğrenci Yurdu'na düzenlenen operasyonda çok sayıda şüpheli gözaltına alınmıştı.
Cumhuriyet Savcısı Berkant Karakaya tarafından hazırlanan iddianamede 22 sanık hakkında "silahlı terör örgütü üyesi olmak" suçlamasıyla dava açılmıştı.
Başka suçtan tutuklu bulunan iş adamı Mehmet Timuroğlu'nun bu dosyadan da tutuklanmasına karar verilmişti. Hakkında dava açılmasının ardından tutuksuz yargılanan Gözde T'nin dosyasının bu davayla birleştirilmesinin ardından sanık sayısı 23'e yükselmişti.
Örgüt adına faaliyet gösterdiği iddiasıyla yargılanan 21 sanıktan 15'i, 2 yıl 1 ay ile 12 yıl arasında hapis cezalarına çarptırılmış, 6 sanık beraat etmişti.
Heyet, tutuklu sanık iş adamı Mehmet Timuroğlu ile tutuksuz sanık Mustafa P'nin dosyalarını haklarındaki bazı raporlar gelmediği için ayırmıştı.
Paralel yapı-02 Ağustos (2016) 'İzmir 23 sanık (ilk 22) Çeşme İlçe Yapılanması' davası (bitti)
Sakarya: Kom Şube Müdürü polise 7 yıl hapis
9 Nisan'da Sakarya 5. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, örgütün "TSK imamı" olduğu belirlenen firari Adil Öksüz'ü arama çalışmalarında da yer alan dönemin Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürü sanık Ercan Özoğluöz, tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemiyle (SEGBİS) katılırken, avukatı ve yakınları salonda hazır bulundu.
Söz verilen sanık Özoğluöz, gizli tanıklar tarafından kendisine yöneltilen suçlamaların somut gerçeklikten uzak olduğunu belirterek, FETÖ üyesi olmadığını öne sürdü.
Hakkında sürekli algı operasyonları yapıldığını, aleyhinde hiçbir delilin bulunmadığını iddia eden Özoğluöz, tahliyesini istedi.
Sanık avukatı da önceki savunmalarını tekrar ettiklerini, gizli tanıkların beyanlarını kabul etmediklerini belirterek, müvekkilinin FETÖ üyesi olmadığını ileri sürdü. Dosyanın tamamıyla kumpas ürünü olduğunu iddia eden sanık avukatı, müvekkilinin tahliyesini talep etti.
Mahkemeye ara verilmesinin ardından son sözleri sorulan sanık Özoğluöz, "Mahkemenin vereceği karara saygım sonsuz. FETÖ üyesi değilim, hiçbir şekilde içlerinde bulunmadım. Bir an evvel aileme kavuşmak istiyorum, tahliyemi talep ediyorum." dedi.
Kararını açıklayan mahkeme heyeti, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası verdiği sanığın, tutukluluk halinin devamını kararlaştırdı.
Süreç
Sakarya'da, FETÖ/PDY'ye yönelik soruşturmada, örgütün "TSK imamı" olduğu belirlenen ve 15 Temmuz darbe girişimini Akıncı Üssü'nden yöneten firari Adil Öksüz'ü Sakarya'daki arama çalışmalarında da yer alan dönemin Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele (KOM) Şube Müdürü E.Ö, 29 Haziran 2018'de tutuklanmıştı.
E.Ö, 4 Aralık 2018'deki duruşmada adli kontrolle serbest bırakılmasının ardından Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığının itirazı üzerine 9 Aralık 2018'de gözaltına alınmış, çıkarıldığı hakimlikçe yeniden tutuklanmıştı.
Sakarya Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ve 5. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede sanık hakkında, "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan 15 yıla kadar hapis cezası isteniyordu.
Adana: Eski savcıya 8 yıl, doktor eşine 6 yıl hapis
9 Nisan'da Adana 11. Ağır Ceza Mahkemesince görülen duruşmaya doktor tutuksuz sanık Fatma Doğan ile avukatı katıldı.
Eski savcı tutuklu sanık Abdulbaki Doğan ise mahkemeye bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
Hakkındaki iddialar hatırlatılarak savunması alınan sanık Abdulbaki Doğan, üzerine atılı suçlamaları kabul etmediğini belirterek, "ByLock programını yüklemedim ve kullanmadım. FETÖ terör örgütü üyesi değilim. Tahliyemi ve beraatimi talep ediyorum." ifadesini kullandı.
Sanık Fatma Doğan da FETÖ terör örgütü üyesi olmadığını savunarak beraatini istedi.
Cumhuriyet savcısı ise esas hakkındaki mütalaasında, dosya kapsamındaki mevcut delil durumu dikkate alınarak sanıkların "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan cezalandırılması ve tutuklu sanığın mevcut halinin devamına karar verilmesi yönünde görüş sundu.
Mahkeme heyeti de sanıklardan Abdulbaki Doğan'ı 8 yıl 3 ay, eşi Fatma Doğan'ı ise 6 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırarak mevcut hallerinin devamına karar verdi.
Adana: 5 sanığa 2-7 yıl hapis
10 Nisan'da Adana 12. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmada tutuksuz yargılanan Salih Ulu, Bekir Sıddık Koç ve R.Y. ile avukatları hazır bulundu.
Sanıklar Hakan Özdemir ve Fahri Doğan ise cezaevinden SEGBİS aracılığıyla duruşmaya katıldı.
Esas hakkındaki değerlendirmesi alınan cumhuriyet savcısı, dosya kapsamındaki mevcut delil durumu dikkate alınarak sanıklar Ulu, Koç, Özdemir ile Doğan'ın "silahlı terör örgütüne üye olma" suçundan cezalandırılması, sanık R.Y'nin ise delil yetersizliğinden beraatine karar verilmesi yönünde görüş bildirdi.
Sanık Özdemir savunmasında, hakkındaki tanık beyanlarını kabul etmediğini belirterek, "FETÖ/PDY üyesi değilim. ByLock programını kullanmadım. Mütalaayı kabul etmiyorum." dedi.
Diğer sanıklar da suçlamaları kabul etmeyerek beraatlerini istedi.
Mahkeme heyeti, sanık Hakan Özdemir'i 7 yıl 6 ay, Fahri Doğan'ı 6 yıl 3 ay, Bekir Sıddık Koç'u 3 yıl 9 ay, Salih Ulu'yu 2 yıl 1 ay hapis cezasına çarptırdı. Sanık R.Y'nin ise delil yetersizliğinden beraatine karar verildi.
Sanıklar Doğan ve Özdemir, tutuklulukta kaldıkları süre dikkate alınarak adli kontrol tedbiriyle tahliye edildi.
İzmir: Esidef'in Başkanına 10 yıl hapis
15 Nisan'da İzmir 13'üncü Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davanın son duruşmasına tutuklu sanık Mustafa Özkara ve avukatı katıldı.
Duruşma savcısı geçen celse esasa yönelik verdiği mütalaasını tekrar ettiğini belirterek, sanığın 'silahlı terör örgütü üyesi olma' suçundan 15 yıla kadar hapis cezasına çarptırılmasını ve tutukluluk halinin devamını talep etti. Mütalaasında sanık hakkında düzenlenen MASAK raporunun sonuç kısmına değinen savcı, yasal ekonomik faaliyetler sonucunda elde edildiğine ilişkin tespit bulunmayan kaynağı belirsiz nakit varlıkların, FETÖ tarafından sanık ve ortaklık payı olan şirketlere aktarıldığını belirterek, 3 milyon 690 bin lira, 2 bin 700 dolar ve 536 bin 980 euronun müsaderesini istedi.
Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen sanık Mustafa Özkara, "Sahibi olduğum şirkette her şey kayıt altına alınmıştır. Çalışanlarıma verdiğim primleri bile resmi olarak verdim. Kayıt dışı hiçbir işlemim olmamıştır. Örgüt adına hiçbir suç işlemedim. 33 aydır tutukluyum. Beraatimi talep ediyorum" dedi.
Mahkeme heyeti, tutukluluk halinin devamına karar verilen Özkara'yı 10 yıl 6 ay hapis cezasına mahkum ederken, kaynağı belirlenemeyen 3 milyon 690 bin lira, 2 bin 700 dolar ve 536 bin 980 euronun müsaderesine karar verdi.
İzmir Emniyet Müdürlüğü tarafından FETÖ/PDY'ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında, kapatılan ESİDEF'in yönetim kurulu başkanı Mustafa Özkara, İzmir fahri konsolosluğunu yürüttüğü Kırgızistan'a kaçmaya çalıştığı sırada, 29 Temmuz 2016 tarihinde İstanbul Atatürk Havalimanı'nda gözaltına alındı. Emniyetteki sorgusunun ardından sevk edildiği adliyede tutuklanan Özkara hakkında 'silahlı terör örgütü üyesi olma' suçundan dava açılmıştı.
Kırklareli: Öldürülen gazeteci Haydar Meriç'in takibi davasında polise 4 yıl hapis
15 Nisan'da Kırklareli 2. Ağır Ceza Mahkemesinde ayrı ayrı görülen duruşmaların ilkinde, FETÖ/PDY'nin "usulsüz dinleme" davasından dosyası ayrılan İstanbul Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesinde görevliyken ihraç edilen tutuksuz sanık M.S.K hakim karşısına çıktı.
Mahkeme Başkanı Vahdet Yeltepe'nin mahkemeye gelen belgeleri okuması ile başlayan duruşmada, Cumhuriyet Savcısı esas hakkında mütalaasını verdi.
Savcılık mütalaasında, sanık M.S.K'nın "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" suçundan beraatini, "konut dokunulmazlığını ihlal", "kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması", "kişisel verilerin kaydedilmesi" ve "silahlı terör örgütüne üye olma" suçlarından cezalandırılmasını ve hükümle birlikte tutuklanmasını talep etti.
M.S.K, savunmasında, hakkındaki suçlamaları reddetti.
Kırklareli'ne takviye olarak resmi bir görevlendirme ile geldiklerini ileri süren M.S.K, istihbari görevini yerine getirdiğini ve suç unsuru oluşturacak bir davranışta bulunmadığını savundu. M.S.K, beraatini talep etti.
Sanık avukatının da savunmasının ardından duruşmaya bir süre ara verildi.
Daha sonra kararını açıklayan mahkeme, sanık M.S.K'nın "Türkiye Cumhuriyeti Hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme" suçundan beraatine, "konut dokunulmazlığını ihlal", "kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması", "kişisel verilerin kaydedilmesi" suçlarından 4 yıl 6 ay hapis cezasına çarptırılmasına karar verdi.
Tüm suçlardan beraat etti
Dosyası ayrılan eski polis memuru tutuksuz sanıklardan H.Ç. de Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı.
H.Ç, savunmasında, hiçbir zaman suç işleyecek davranışta bulunmadığını ileri sürdü.
Mahkeme heyeti, sanığın tüm suçlardan beraatine hükmetti.
Dosyası ayrılan diğer tutuksuz sanık eski polis memuru H.K. da yine SEGBİS ile duruşmaya katıldı.
Mahkeme Başkanı Yeltepe, gelen belgeleri okudu. Sanık H.K, avukatının mazeret bildirmesi gerekçesi ile avukatı olmadan savunma yapmak istemediğini bildirdi.
H.K'nın duruşması, 24 Haziran tarihine ertelendi.
Paralel yapı-05 Ekim (2017) 'Kırklareli 40 sanık (ilk 33) gazeteci Haydar Meriç ve 70 ismi yasadışı dinleme' davası
Kayseri: Tabletinde ByLock çıkan kadına 7.5 yıl hapis
16 Nisan'da Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada tutuksuz sanık kadın S.A. ve avukatı hazır bulundu.
Kendisine ait tabletinde örgütün gizli iletişim programı by lock çıktığı, örgütün bankasında hesap açtırarak para yatırdığı iddiaları ile tutuksuz yargılanan kadın S.A., "Ağabeyim N.A. Ankara 22. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yargılanıyor. Kendisi yargılandığı mahkemede birlikte kaldığımız dönemde tableti, telefonu kullandığını söyledi. Ben suçsuzu, beraatımı istiyorum. By lock programını ağabeyim kullandı" diye konuştu.
Mahkeme heyeti tutuksuz sanık S.A.'ya 'silahlı terör örgütü üyesi olma' suçundan 7 yıl 6 ay hapis cezası verdi. Mahkeme, hükmün infazının başlanılacağı zamana kadar sanığın yurt dışı yasağının devamına hükmetti.
İzmir: Fetö sanığına 9 yıl hapis
16 Nisan'da İzmir 13. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, tutuklu sanık Ercan Baydemir ve avukatı katıldı.
Duruşma savcısı, FETÖ'nün şifreli haberleşme programı ByLock'u kullandığı tespit edilen sanığın örgüt hiyerarşisinde yer aldığının, tanık beyanları ve somut delillerle sabit olduğundan "silahlı terör örgütü üyesi olma" suçundan cezalandırılması ayrıca tutukluluk halinin devamı yönünde esasa ilişkin mütalaa verdi.
Sanık Baydemir, FETÖ'nün kapatılan kolejinde öğretmenlik yaptığı için pişmanlık duyduğunu dile getirdi.
Dini amaçlarla girdiği bu yapının daha sonra kendisini kullandığını savunan Baydemir, ByLock'u kullanıp kullanmadığını ise hatırlamadığını öne sürdü.
Yaklaşık 2 yıldan beri tutuklu bulunduğunu ve ailesinin de mağdur olduğunu ifade eden Baydemir, beraati ve tahliyesini istedi.
Mahkeme heyeti, "silahlı terör örgütü üyesi olma" suçundan 9 yıl 3 ay hapis cezasına çarptırdığı Baydemir'in tutukluluk halinin devamına karar verdi.
Gaziantep: Eski HSYK Genel Sekreteri Muzaffer Bayram'a 15 yıl hapis
17 Nisan'da Gaziantep 9. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, Muzaffer Bayram, tutuklu bulunduğu Keskin T Tipi Kapalı Cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlandı.
Sanık Bayram, herhangi bir örgütle bağlantısının bulunmadığını, talimat almadığını ve vermediğini öne sürerek beraatini talep etti.
Duruşma savcısı, sanığın Adalet Bakanlığı tetkik hakimliği, daire başkanlığı, HSYK genel sekreter yardımcılığı ve genel sekterliği yaptığını ve Malatya savcılığı görevinden sonra meslekten ihraç edildiğini anımsatarak, iki ayrı telefonda ByLock kullandığını, kullanıcı adının 'Hk.2013' olduğunu ve programda ekli kişilerin çoğunlukla hakim savcılardan oluştuğunu belirtti.
Sanığın üniversite öğrenciliğinden beri örgüt yapılanması içerisinde bulunduğunu, HSYK tarafından belirlenecek Yargıtay ve Danıştay üyelerinin tespit edilmesinde etkin rol aldığını, son olarak da örgütün 'hakim savcılar Türkiye imamı yardımcısı' ve 'HSYK imamı' olarak görev yaptığını kaydeden savcı, Bayram'ın atılı suçlardan cezalandırılmasını talep etti.
Mahkeme heyeti, sanık Muzaffer Bayram'a 'silahlı terör örgütü kurma ve yönetme' suçundan 15 yıl hapis cezası vererek tutukluluk halinin devamına hükmetti.
İstanbul: Örgütün 'Evlendirme Mesulü' hakimine 8 yıl hapis
18 Nisan'da İstanbul 23. Ağır Ceza Mahkemesinde bugün görülen karar duruşmasına tutuklu sanık Ali Özel ve avukatı katıldı. Duruşmada, 2 tanık ifadesi dinlendi. Sanık Özel son savunmasında hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek, tahliyesini ve beraatini talep etti.
Dosyayı karara bağlayan mahkeme heyeti, tutuklu sanık Özel'e ''silahlı terör örgütüne üye olmak'' suçundan 8 yıl 9 ay hapis cezası verdi. Heyet, sanığa verilen ceza miktarını dikkate alarak tutukluluk halinin devamına da karar verdi.
İddianame
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Terör ve Örgütlü Suçlar Bürosunca hazırlanan iddianamede, bylock kullanıcısı olan şüpheli Ali Özel’in bylocktaki yazışmalarında Eagle ve Tango programlarının telefon ve tabletlere kurulması konusunda görüştüğü, örgüt talimatı ile himmet topladığı, topladığı himmetleri ne yapacağı hususunda sivil imamdan talimat istediği, topladığı himmetleri raporladığı, dağıtılacak himmet konusunda talimat aldığı belirtildi.
İddianamede şüpheli Özel'in, Gaziantep’ de gerçekleştirilecek örgütsel toplantı için görüştüğü, kurulacak istinaf mahkemeleri tayinleri ile ilgili görüştüğü ve bu hususta adliyedeki diğer hakim/savcılar ile ilgili saha çalışması kapsamında bilgi topladığı ve sivil imam ile paylaştığı, tayini konusunda örgüt talimatları doğrultusunda hareket ettiğine dair ByLock yazışmaları bulunduğu kaydedildi.
Evlendirme mesulü
İddianamede, şüpheli Ali Özel’in, Yargıtay Tetkik Hakimliği yaptığı dönemde, hakim-savcı adayları ile ilgili örgütün “Evlendirme Mesulü” olduğu ve bu görevi sırasında “YÜCEL KOD” adını kullandığı, bu kapsamda örgüt politikaları doğrultusunda ve örgüt üyelerinin örgütsel birlik ve bağlılığını sağlamak amacıyla evlendirilmeleri sürecinde aktif olarak görev aldığı vurgulanarak, örgüt içerisindeki hakim-savcı adaylarını örgüt içi evlilik konusunda teşvik ettiği ve yönlendirdiği, bu amaçla evlilik adayları ile birebir görüşmeler yaptığı, formlar doldurttuğu, fotoğraflarını aldığı, evlilik adayı örgüt üyelerinin tanışmasını sağladığı, bu görevi için evini dahi bu işe tahsis ettiğinin tespit edildiği ve bu konuda 4 kişinin bu doğrultuda beyanın alındığına yer verildi.
Aynı zamanda HSK soruşturmasına da konu olan ve 15 Temmuz 2016 darbe girişimi sonrasında Şanlıurfa Cumhuriyet Başsavcılığı’nın soruşturma kapsamında haklarında silahlı FETÖ/PDY terör örgütüne üye olmak suçundan şüpheli sıfatı ile soruşturma yapılan Hakim ve Cumhuriyet Savcılarının TOKİ Akabe Lojmanlarında 17 Temmuz 2016 günü yapılan arama ve diğer işlemler sırasında, soruşturma şüphelileri adliye lojmanının bahçesine getirildiklerinde, aynı lojmanda ikamet eden şüpheli Ali Özel’in gözaltına alınan hakim ve cumhuriyet savcıları ile örgütsel dayanışmasını göstermek ve haklarında soruşturma yapılan şüphelilere destek olmak amacı ile yanlarına gittiği belirtilen iddianamede, arama işlemleri bitene dek yanlarında durarak ve soruşturma şüphelileri ile birlikte hareket ederek örgütsel tavır sergilemesine ilişkin tespitlerin bulunduğu kaydedildi.
İddianamede, silahlı FETÖ/PDY Terör Örgütü’nün hiyerarşik yapılanması içerisinde bilerek ve benimseyerek yer alan şüphelinin, süreklilik arz eden eylemleri ile silahlı FETÖ/PDY terör örgütünün üyesi olduğu ve bu suçtan cezalandırılması istenmişti.
Kayseri: 3 astsubaya 6-7'şer yıl hapis
18 Nisan'da Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen davanın bugünkü celsesinde tutuksuz sanık astsubay Cengiz Yılmaz ve avukatı hazır bulundu.
Örgütün mahrem yapılanmasında öğretmen konumunda olan kişilerle sabit hatlardan ardışık arama yaparak görüştüğü iddiasını kabul etmeyen Yılmaz, bu yapıyla hiçbir bağının olmadığını öne sürerek beraatini istedi.
Mahkeme heyeti, sanık Yılmaz'a "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 6 yıl 3 ay hapis cezası verdi.
Kayseri 4. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen duruşmalarda ise tutuklu eski astsubaylar Hüseyin Kara ve İlyas Karaca, örgütün "mahrem imamları" ile ardışık görüştükleri iddiasını kabul etmedi.
Örgüt üyeliği suçlamasını da reddeden sanıklar, tahliye ve beraatlerini istedi.
Mahkeme heyeti, sanıklar Kara ve Karaca'ya "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 7 yıl 6'şar ay hapis cezası vererek, tahliyelerine hükmetti.
Fetö'nün Ankesörlü Telefon "Şifresi"
Konya'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik ankesörlü telefon soruşturması kapsamında hazırlanan iddianamede, mahrem imamların, kendi sorumluluğu altında bulunan askerlerin deşifre olmaması için, telefon numaralarını şifreleme metodu kullanarak kaydettikleri vurgulandı.
18 Nisan tarihli Savaş Güler imzalı habere göre, Konya Cumhuriyet Savcısı Ahmet Hakan Özdemir tarafından hazırlanan 23 sayfalık iddianamede, özellikle askeri yapılanma içerisindeki elemanların açığa çıkmaması ve örgütsel faaliyetlerini sürdürebilmesi için mahrem imamlar tarafından kullanıldığı tespit edilen ilginç şifreleme metotlarına dikkat çekildi.
FETÖ/PDY'nin, askeri personelle irtibatın gizliliğine çok önem verdiği belirtilen iddianamede, "Mahrem imam tarafından askeri personelin çok aranmasının, o personelle ilgili bir sıkıntının olduğunun, yani örgütle irtibatını koparmaya çalışmak gibi etkenlere işaret ettiğinin, bu sebeple çok aranarak ikna edilmeye çalışıldığının, az aranan askeri personelin ise toplantılara düzenli geldiğinin, gerçekleştirilen toplantılarda yüz yüze alınan kararlar sonucunda bir sonraki toplantıya düzenli katıldığının göstergesidir." ifadesi kullanıldı.
Onlarca şifreleme metodu tespit edildi
Şifreli haberleşme metotlarının, yapılan soruşturmalarda alınan ifadeler ve istihbarat birimlerinin yaptığı çalışmalar sonucu belirlendiğine işaret edilen iddianamede, söz konusu metotlara ilişkin şunlar aktarıldı:
"On (10) Rakamına Tamamlama: Öğrencilerin telefon numaralarını telefona kaydetmek yasak olduğu için normal bir esnafın kartvizitinin arkasına veya herhangi bir kağıda telefon numarasının son dört rakamının her biri, 10'a tamamlanarak kaydedilir.
Sondan İkili Rakam Bloklarını Çapraz Yer Değiştirme: Telefon numarasının sonundaki ikili rakam bloklarının yerlerinin, çapraz olarak değiştirilmesi yöntemidir.
Rakam Bloklarını Ters Yazma: Telefon numarasının operatöre ait ilk 3 rakamları sabit kalmak şartıyla geri kalan rakamları ise rakam bloklarının kendi arasında ters yazılarak kaydedilmesidir.
Sondan 4'üncü Rakamı Dört (4) Arttırma: Telefon numarasının sondan dördüncü rakamına dört eklenerek kaydedilmesi yöntemidir.
Sondan 2'nci ve 4'üncü Rakamı Yer Değiştirme: Telefon numarasının sondan ikinci ve dördüncü rakamlarının yerlerinin değiştirilerek kaydedilmesidir."
Karıştırıp yanlış numarayı aramışlar
İddianamede, mahrem imamların arama yapmadan önce numaralara baktığında şifreleme yaptığını unutarak yazılı olan şifreli numarayı aradığı, daha sonra yanlış numara çevirdiğini fark ederek, örgüte mensup askeri tekrar gerçek numarasından aradıklarının da sıklıkla gözlemlendiği anlatıldı.
Şifreleme metotlarının değişik türevlerde de hazırlandığı aktarılan iddianamede, şunlar kaydedildi:
"Telefon Numarasını Oluşturan Rakamları Kredi Kartı Numarasına Benzetme: Telefon numarasını oluşturan rakamların başına ve sonuna rakamlar ekleyerek veya 16 haneli kredi kartı numarası şeklinde kaydedilmesidir.
Telefon Numarasını Oluşturan Rakamları Servis Sağlayıcı Operatör Kodunun İl Alan Koduna Değiştirme: Operatör kodunun herhangi veya faaliyet gösterdiği il kodu şeklinde kaydedilmesidir.
Doksandokuza (99) Tamamlama: Aranacak telefon numaralarının, doğrudan değil son iki hanesinin 99'a tamamlanması yöntemiyle aranmasıdır.
Yüze (100) Tamamlama: Aranacak telefon numaralarının, doğrudan değil son iki hanesinin 100'e tamamlanması yöntemiyle aranmasıdır.
Çaprazlama metodu: Aranacak telefon numaralarının, doğrudan değil, son dört hanesinin ikili gruplar halinde kendi içinde çaprazlama yöntemiyle aranmasıdır."
Öte yandan, yürütülen soruşturmalar kapsamında hakkında işlem yapılan örgütün mahrem imamlarından M.B, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanarak verdiği ifadede, acil durumlarda toplantıları iptal etmek veya başka konuları aktarmak için öğrencilerin cep telefon numaralarını küçük kağıtlara kodlu olarak kaydettiklerini itiraf etti.
Örgüt üyelerinin kesinlikle cep telefonundan aranmadığını aktaran M.B, "Bana bağlı öğrencileri aramam gerektiğinde olabildiğince evime uzak büfelerden kontörlü telefonlardan arıyordum. Büfeden sadece bir kişiyi arardım. Birkaç kişiyi arayacağım zaman farklı büfeleri gezerdim. Bu da uyulması gereken bir tedbirdi. Aynı büfeden art arda askerlerin aranmış olması, o büfeden arayan öğretmenin tedbire uymadığını gösterir." beyanında bulundu.
Paralel yapı-02 Ağustos (2016) 'İzmir 23 sanık (ilk 22) Çeşme İlçe Yapılanması' davası (bitti)
Paralel yapı-05 Ekim (2017) 'Kırklareli 40 sanık (ilk 33) gazeteci Haydar Meriç ve 70 ismi yasadışı dinleme' davası
Paralel yapı-Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, HSYK üyelerine açılan davalar
Paralel yapı-08 Ekim (2017) 'Ankara 77 sanık Yüksek Yargı Yapılanması' soruşturması/fezlekesi (Yargıtay)
Paralel yapıya açılan ve sonuçlanan davalar
Paralel yapı-Gizlenme taktikleri/teknikleri
(21 Nisan 2019, 13:37)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: