Birinci Ergenekon Davası´nın 131. duruşması Silivri´de devam ediyor. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´ndeki duruşmanın öğleden sonraki bölümünde Osman Yıldırım´ın çapraz sorgusu, Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün´ün sorularını yanıtlamasının ardından tamamlandı. Duruşmada gergin anlar yaşandı, Alpaslan Arslan duruşmada Osman Yıldırım´a kafa atmak istedi. Olaya jandarma müdahale etti. Duruşmada dikkat çeken bir başka ayrıntı da, sanık Osman Yıldırım´ın Mahkeme Başkanı Köksal Şengün´ü, ısrarla sorduğu sorulara cevap alamamasıyla sinirlendirmesi oldu. ´Dosyanın buraya gelmesine sebep oldun niye konuşmuyorsun?´ ve ´Öyle olduğunu ne biliyorsun?´ gibi sorulara, ´Nereden biliyorsam biliyorum.´ cevabını veren Yıldırım, konuştukça, aydınlatmaya çalıştıkça dışarıdakilerin kendisine saldırdığını fakat devletin seyirci kaldığını ifade etti.
Ergenekon´da gerginlik: Arslan Yıldırım´a saldırdı
Birinci Ergenekon Davası´nın 131. duruşması Silivri´de devam ediyor. İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi´ndeki duruşmanın öğleden sonraki bölümünde Osman Yıldırım´ın çapraz sorgusu, Mahkeme Heyeti Başkanı Köksal Şengün´ün sorularını yanıtlamasının ardından tamamlandı. Duruşmada gergin anlar yaşandı, Alpaslan Arslan duruşmada Osman Yıldırım´a kafa atmak istedi. Olaya jandarma müdahale etti. Duruşmada dikkat çeken bir başka ayrıntı da, sanık Osman Yıldırım´ın Mahkeme Başkanı Köksal Şengün´ü, ısrarla sorduğu sorulara cevap alamamasıyla sinirlendirmesi oldu. ´Dosyanın buraya gelmesine sebep oldun niye konuşmuyorsun?´ ve ´Öyle olduğunu ne biliyorsun?´ gibi sorulara, ´Nereden biliyorsam biliyorum.´ cevabını veren Yıldırım, konuştukça, aydınlatmaya çalıştıkça dışarıdakilerin kendisine saldırdığını fakat devletin seyirci kaldığını ifade etti.
Osman Yıldırım´ın 9 oturumda tamamlanan çapraz sorgunun ardından sanık ve avukatlarının taleplerinin alınmasına geçildi. Osman Yıldırım´ın sorgusu dava kapsamında en uzun süren çapraz sorgu oldu. Danıştay saldırısı davası ve Cumhuriyet gazetesine el bombası atılması olaylarının azmettiricisi olduğu iddia edilen sanık Osman Yıldırım, Ankara´da cezaevindeyken ziyaretine gelen Avukat Teoman Ekşioğlu´nun, kendisinden, vatan sevgisi üzerine kurulu savunmasını değiştirerek dini motifli savunma yapmasını istediğini söyledi.
Yıldırım Mahkeme başkanını sinirlendirdi: Dosyanın buraya gelmesine sebep oldun niye konuşmuyorsun?
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen Ergenekon davasının 131´inci duruşmasında Danıştay ve Cumhuriyet gazetesine yönelik saldırılara ilişkin dava ile birleştirilen dosyanın sanığı Osman Yıldırım´ın çapraz sorgusuna devam edildi. Duruşmaya, emekli Tuğgeneral Veli Küçük, İşçi Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek, Alparslan Arslan ve Osman Yıldırım´ın da aralarında bulunduğu tutuklu 23 sanık katıldı. Diğer tutuklu sanıklar Ümit Sayın, Ergün Poyraz, Hayrettin Ertekin ve Sevgi Erenerol ise duruşmaya gelmedi. Tutuklu sanık Osman Yıldırım´ın önceki oturumdan yarım kalan çapraz sorgusuna yine üye Hakim Sedat Sami Haşıloğlu´nun sorularıyla devam edildi. Hakim Haşıloğlu´nun 2 günlük soru maratonundan sonra ise sanık Yıldırım´ın sorgulanmasına, Başkan Köksal Şengün tarafından devam edildi.
Muzaffer Tekin selam yolladı
Osman Yıldırım, Mahkeme Başkanı Köksal Şengün´ün sorusu üzerine Teoman Ekşioğlu ve Ahmet Doğan´ın Ankara´da kendisini ziyaret ettiğini söyledi. Köksal Şengün´ün Peki seninle ne konuştular? sorusuna Osman Yıldırım, Teoman Ekşioğlu bana Muzaffer Tekin´in selamını getirdi. Savunmanı böyle yaparsan daha iyi olur dediler. İfadelerimde vatanımı, milletimi sevdiğim yerine, dini motifler kullan dediler diye cevap verdi. Bunun üzerine Başkan Köksal Şengün, Muzaffer Tekin´in talimatı mıydı? diye sorunca Osman Yıldırım Selamı var dediğine göre o çıkıyor dedi.
Mahkeme başkanının ısrarlı sorularını Yıldırım cevaplamadı ya da geçiştirdi
Şengün, bir biri ardına sorduğu sorularla sanık Yıldırım´ın, Danıştay saldırısı sanığı Alparslan Arslan ile olan ilişkisini anlatmasını istedi. Şengün, tanışıklıkları sırasında Arslan´ın örgüt çatısı altında olup olmadığını sorarak, Birlikte bir yığın iş yaptığınız anlaşılıyor. Tahsilat, yasal ya da gayri yasal gibi. Bunları açıklar mısın? diye sordu. Birlikte yasal iş yaptıklarını savunan Yıldırım, sanık Alparslan Arslan´ı devletini seven, dürüst bir kişi olarak tanıdığını söyledi. Başkan Şengün, Cumhuriyet olayına kadar Alparslan Arslan´ın etrafında bulunan kimleri tanıyordun? Açık ve net söyle. diye sordu. Şengün, sanık Yıldırım´dan dava kapsamında yargılanan Hüseyin Görüm, Muzaffer Tekin ve Veli Küçük´ün de aralarında bulunduğu bazı dava sanıkları tanıyıp tanımadığını, tanıyorsa ne zamandan itibaren ve nasıl tanıdığını açıklamasını istedi. Hüseyin Görüm´ü Alparslan Arslan´ın bürosunda bir kez gördüğünü, Muzaffer Tekin´i ise Arslan´ın tanıştırmadığını belirten Yıldırım, Tekin´i 1993´ten itibaren gıyaben tanıdığını, daha sonraları da Kadıköy ve Üsküdar´da zaman zaman gördüğünü söyledi. Tekin´i gördüğü yerleri söylemesi istenen Yıldırım, Ortak dostların mekanında görüşmüşlüğümüz var. Merhabalaşmamız olmuştur. Sedat Peker ve İbrahim Genç´in gittiği bazı ofisler vardı. Buralarda Tekin´i gördüm. diye konuştu. Muzaffer Tekin ile Alparslan Arslan kadar samimi olmadıklarını belirten Yıldırım, sanık Oktay Yıldırım´ı da Arslan´ın kendisine uzaktan gösterdiğini ifade etti.
Yıldırım, konuştukça saldırıya uğradığını devletin seyirci kaldığını iddia etti
Tutuklu sanık Mehmet Zekeriya Öztürk gözaltına alındığında kendisini Ataşehir´de yapıldığı iddia edilen toplantıda gördüğünü hatırladığını belirten Yıldırım, Fikri Karadağ´ı da Üsküdar´da gördüğünü anlattı. Veli Küçük´ü kimin tanıştırdığına ilişkin soruyu ise Yıldırım, Cevap vermiştim diye yanıtladı. Bunun üzerine Hakim Şengün, Cevap ver! Alparslan Arslan mı? diye sordu. Arslan ile tanışmadan çok önce Veli Küçük´ü tanıdığını belirten Yıldırım´a Şengün Samimiyetiniz, birlikteliğiniz nedir? diye sordu. Yıldırım ise bu soruya cevap vermek istemediğini söyledi. Bunun üzerine Köksal Şengün, savcılık makamına ifade ve dilekçeler verdiğini belirterek Yıldırım´a, İki eylemin örgüt bağlantısı olduğu iddian var. Bu dosya senin açıklamaların sayesinde buraya geldi. Cevap vermiyorum diyorsun? diye sordu. Konuştukça, aydınlatmaya çalıştıkça dışarıdakilerin kendisine saldırdığını belirten Yıldırım, Baykal da bana saldırıyor. Devlet seyirci kalıyor. Ben savundukça vatan hainiymiş gibi saldıran saldırana. dedi.
Yıldırım´dan mahkeme başkanına: Nereden biliyorsam biliyorum
Mahkemenin gerçeği ortaya koymaya çalıştığını belirten Başkan Şengün, Senin iddialarından dolayı bu dosya buraya geldi. Gerek yazılı, gerek sözlü olarak savcıya verdiğin bilgiler var. dedi. Şimdilik konuşmayacağını belirten Yıldırım, Alparslan Arslan yargıça saldırdı, onu eleştiren yok, aksine savunuyorlar. ´Benim bu saldırı ile alakam yok´ diyorum, herkes bana saldırıyor. şeklinde konuştu. Verdiğin bilgileri kimden aldığını soran Başkan Köksal, Devlete bilgi verdiğini söylüyorsun. Susmakla mı bilgi vereceksin? diye sordu. Yıldırım bu soruyu da Önlemini al, ülke kaosa sürüklenmesin diyorum. İyilik yaparken kötü oluyorum. diye cevapladı. Yıldırım, iyilik yaptığı şeyleri nereden bildiğine ilişkin soruya da Nereden biliyorsam biliyorum diye cevap verdi. Yıldırım´a, Cumhuriyet gazetesine el bombası atması için 500 bin dolar teklif edildiğini hatırlatan Şengün, bu teklif sırasında Alparslan Arslan´ın konumunu ve arabulucu olup olmadığını sordu. Yıldırım bu soru üzerine Arslan´ın arabulucu olmadığını, teklif eden kişilerle fikirsel olarak birlikteliği bulunduğu bilgisini verdi. Bu işi verenlerin, amaçlarını dürüst bir şekilde söylemediklerini belirten Yıldırım, Onlara yolunuza gidin derdim. Kendileri beni başlarına bela etti. Ben itiraz edince de saldırıyorlar. diye konuştu.
Arslan Yıldırım´a saldırdı
Bu arada söz alan sanık Alparslan Arslan, Veli Küçük´ü hayatında hiç görmediğini belirterek, O´nu milliyetçi ve mukaddesatçı olarak tanıdığını söyledi. Osman Yıldırım, Yer yer sevilen yer yer de yerilen bir insandır. Yerilen derken eleştirilen anlamında söylemiyorum diye konuştu. Çapraz sorgusu tamamlanan Osman Yıldırım´ın sanıkların bulunduğu bölüme oturtulmasının ardından Alparslan Arslan ayağa kalktı. Alparslan Arslan, Osman Yıldırım´ın bulunduğu bölüme doğru yürüdü. Hareketlerinden Osman Yıldırım´a kafa atmak istediği anlaşılan Arslan jandarmalar tarafından yere yatırılarak etkisiz hale getirildi. Arslan, Başkan Şengün´ün Yavaş yavaş dışarı çıkarın uyarısı üzerine, salondan dışarı çıkartıldı. Şengün bu durumu tutanağa Arslan taşkınlıklar yapması sebebiyle dışarı çıkartıldı diye geçirdi. Osman Yıldırım´ın avukatı Murat Eken ise savunmasını Perşembe günü yapacağını belirtti. Başkan Şengün bunun üzerine sanık ve avukatlarının taleplerini almaya başladı. İşçi Partisi (İP) Genel Başkanı Doğu Perinçek´in avukatı Mehmet Cengiz Bir an evvel Danıştay enkazının ortadan kaldırılmasını istiyoruz. Gizli tanık 9 olduğu anlaşılan Osman Yıldırım´ın, Ümit Sayın´a yapılan uygulama gibi gizli tanık ifadesi alınarak beyanının saptanmasını istiyoruz dedi. Duruşma taleplerin alınmasıyla devam ediyor. ( Zaman, Hürriyet)
İP´li Senem: Çapan´a MİT yönlendirmesi yapıldı
Öte yandan, ikinci davanın sanıkları Mustafa Balbay ve 23 Ocak 2010 tarihinde tahliye olan Gürbüz Çapan ile aynı koğuşta kalan İP Genel sekreteri Nusret Senem, 22 Ocak 2010 günü MİT Samsun bölge Başkanı ya da başka bir MİT görevlisinin Çapan ile görüşmek üzere duruşma salonuna geldiğini iddia etti. Senem, MİT Müsteşarlığı´na yazı yazılarak MİT Samsun Bölge Başkanı ya da başka bir MİT görevlisinin 22 Ocak 2010 günü Gürbüz Çapan ile görüşmek üzere duruşma salonuna MİT Müsteşarlığı´nın emriyle mi geldiğinin sorulmasına, Çapan´a 4 sayfalık bir yönlendirme mektubu gönderilip gönderilmediğinin sorulmasını talep ediyoruz. dedi.
Oktay Yıldırım: Ümraniye bomba kayıtlarındaki seslerin dökümünü yapan TÜBİTAK karartma yaptı
Tutuklu sanıklardan Oktay Yıldırım, Ümraniye´de el bombalarının ele geçirilmesi sırasında emniyet görevlileri tarafından yapılan konuşmalara ilişkin ses kaydının TÜBİTAK tarafından yapılan çözümü ile kendisinin yaptığı çözümü karşılaştırdı. Yıldırım, TÜBİTAK´ın açıkça bir karartma uyguladığını, ses uyumuna uygun, anlam karmaşasına neden olacak çözümlemeler yaptığını iddia etti. Yıldırım, ses kaydında TÜBİTAK incelemesi ve kendi incelemesi ile tezat oluşturan konuşma kayıtlarını parça parça mahkeme salonunda dinleterek farklılıklar bulunduğunu öne sürdü. Yıldırım, Hiçbir tartışmaya gerek yok. Benim kulaklarım iyi duyar. Sizin kulaklarınız da iyi duyar. Önemli olan bunu kulakların değil, vicdanların duymasıdır. diye konuştu. ( Zaman)
(26 Ocak 2010, 16:42)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:
Danıştay saldırısının Ergenekon davasıyla birleştirilmesi
Danıştay soruşturması sil baştan