Ankara'da, FETÖ/PDY'nin TSK yapılanmasına yönelik "mahrem imamlar" ve "ankesörlü telefon" soruşturmalarında gözaltına alınan örgüt mensubu subaylar ve mahrem imamların yanı sıra soruşturmalar kapsamında henüz deşifre olmamalarına rağmen kendi istekleriyle emniyete gelerek itiraflarda bulunanların sayısı her geçen gün artıyor. Operasyonlar kapsamında bugüne kadar 444 örgüt mensubu etkin pişmanlıktan yararlanarak itirafçı oldu, bu kişilerin itirafları doğrultusunda deşifre edilen 950 mahrem imam yakalandı. Diğer gelişmede, örgütün Jandarma Genel Komutanlığındaki yapılanmasına yönelik soruşturmada kapsamında gözaltına alınan 50 kişiden 23'ü, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak için itirafçı oldu. Gülen Terör Örgütü'ne dair somut bilgiler veren bu kişiler mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı. Trabzon'da Fetö'den tutuklanan albay 'Askeri Okul Soruları Sınavdan Bir Gün Önce Verildi' dedi itiraflarda bulundu. Trabzon'da, FETÖ/PDY'ye yönelik soruşturma kapsamında iki albay ve bir emekli yarbayın itirafları, örgütün 33 yıl önce askeri liselere giriş sınavlarında, sınav sorularının çalınması ve "renk körlüğü" bulunan örgüt üyelerinin sahte sağlık raporlarıyla askeri okullara sızması, örgütün kirli emellerini gerçekleştirmek için her yolu denediğini ortaya koydu. Fetullah Gülen aylar önce verdiği bir videosunda itiraflarda bulunanlara beddua etmiş, ahiretlerini kaybettiklerini dahi iddia etmişti. Ancak bedduaya rağmen itiraflar giderek artıyor ve örgütün özellikle kripto isimleri bir bir ortaya çıkıyor.
18.11.2018 17:04 Ankara'da, FETÖ/PDY'nin TSK yapılanmasına yönelik "mahrem imamlar" ve "ankesörlü telefon" soruşturmalarında gözaltına alınan örgüt mensubu subaylar ve mahrem imamların yanı sıra, bu ve diğer soruşturmalar kapsamında henüz deşifre olmamalarına rağmen kendi istekleriyle emniyete gelerek itiraflarda bulunanların sayısı her geçen gün artıyor.
444 itirafçı
11 Kasım'da AA muhabirin edindiği bilgiye göre, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde, İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şubesi tarafından FETÖ/PDY'nin TSK yapılanmasına yönelik operasyonlar sürüyor.
Operasyonlar kapsamında bugüne kadar 444 örgüt mensubu etkin pişmanlıktan yararlanarak itirafçı oldu, bu kişilerin itirafları doğrultusunda deşifre edilen 950 mahrem imam yakalandı.
Gözaltına alınan örgüt mensubu subaylar ve mahrem imamların yanı sıra henüz deşifre olmamalarına rağmen kendi istekleriyle emniyete gelerek itiraflarda bulunan örgüt mensuplarının sayısı gün geçtikçe artıyor.
Örgüt mensuplarının itiraflarında, askeri okulların sınav sorularının kendilerine nasıl verildiği, "mahrem abi"lerin emirlerine uymayan öğrenci ve subayların okuldan ve çalıştıkları birimlerden nasıl kovulduklarına yönelik anlatımlar, örgütün gerçek yüzü ve TSK'nın en önemli noktalarına kadar nasıl sızıldığını gözler önüne seriyor.
Sorular sınavdan önce gösterilip yemin ettirilmiş
Soruşturma kapsamında itirafçı olan örgüt mensubu askerlerin ifadelerinde, jandarma astsubay ve sözleşmeli subay sınavları öncesi kendilerine dizüstü bilgisayardan sınavda çıkacak soruların ezberletildiği, ayrıca bu soruları kimseyle paylaşmayacaklarına dair kendilerine yemin metininin okutulduğu gibi bilgiler yer aldı.
Kara Harp Okulu 2011- 2013 sınavlarında öğrencilere "mahrem imam"lık yapan bir şüphelinin ise daha sonra sözleşmeli subay olarak örgütsel faaliyetlerini TSK içinde sürdürdüğü bilgisi de itiraflar arasına eklendi.
Talimatlara uymayanları okuldan ve kurslardan atmışlar
Soruşturma kapsamında itirafçı olan Jandarma Kara Havacılık Komutanlığında görevli pilot, emniyetteki ifadesinde, okul döneminde örgütsel toplantılara ilişkin çağrılara uymadığı için kendisine baskı ve tehdit uygulandığını, "Hafta sonları abin ile görüşeceksin" diye okulda bulunan bazı komutanlarca tehdit edildiğini belirtti.
Kendisiyle aynı dönemde sınavı kazanan ve örgütsel toplantılara katılmayıp "mahrem abi"lerle görüşmeyi reddeden örgüt mensubunun okuldan atıldığıyla ilgili ifadelerine yer verilen pilot, mahrem imamdan izin almadan komando kursuna katılan bir örgüt mensubu subayın ise eğitiminin bitmesine 1-2 hafta kala kurstan atıldığını anlattı.
Bu subayın kendisine, komando okulundan dönüşte otogarda "mahrem abi"lerince karşılandığını ve "izinsiz yapılan hareketlerin sonunun bu şekilde olacağı" yönünde tehdit edildiğini anlattığı bilgisini veren itirafçı pilot, örgütün emir ve talimatlarına uymayan çok sayıda arkadaşının harp okullarından ve çalıştıkları birimlerden atıldıklarını ve üzerinde bu şekilde baskı kurulduğunu kaydetti.
Soruşturma kapsamında itiraflarda bulunan bir başka örgüt mensubu subay da örgütsel buluşma ve toplantıları aksattığı dönemde, görevlerde kullandığı hücum yeleğinin cebine "Dikkat et, sen ve ailen şefkat tokadı yemesin" şeklinde tehdit içerikli not bırakıldığını söyledi.
"Darbe olsa nasıl olur?" diye sormuşlar
Örgüt mensubu olan ve hakkında herhangi bir soruşturma yürütülmeden önce teslim olan bazı subayların itirafları ise örgütün sapkın yüzünü ortaya koydu.
Lise ve üniversite döneminden itibaren örgüt içerinde yer aldığını anlatan bir itirafçı ise ifadesinde, katıldığı örgütsel toplantıda kendilerine, "Şimdi kapından içeri Peygamber Efendimiz girse dahi hükümsüzdür, şimdi Fetullah Gülen Hocaefendi'nin zamanıdır." şeklinde sapkın söylemlerde bulunulduğunu söyledi.
Soruşturma kapsamında ifade veren bazı itirafçıların anlatımları ise 15 Temmuz darbe girişimin örgüt tarafından nasıl planlandığı ve hayata geçirildiğini ortaya koydu.
Örgütün mahrem imamlarının darbe girişimi öncesi bazı subay ve astsubayları topladığı ve "Sizce darbe olsa nasıl olur?" şeklinde sorular yönelterek aldıkları görüş ve düşünceleri, örgütün üst kademesine aktardıkları ifadelerde yer buldu.
Jandarma'da operasyon: 50 şüpheliden 23'ü itirafçı oldu serbest bırakıldı
16 Kasım'da bir başka benzer gelişme yine Ankara'da yaşandı. Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Jandarma Genel Komutanlığındaki yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan 50 kişiden 23'ü, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak için itirafçı oldu.
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca, FETÖ'nün "mahrem imamları" ile irtibatlı oldukları iddiasıyla Jandarma Genel Komutanlığından 35'i muvazzaf 50 asker hakkında gözaltı kararı verilmişti.
Aralarında bir yüzbaşının da bulunduğu şüpheliler, Ankara Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğündeki işlemlerinin ardından adliyeye sevk edildi.
Soruşturmayı yürüten Cumhuriyet Savcısı Göksel Ünüvar'a ifade veren şüphelilerden 23'ü, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak için itirafçı oldu ve örgüte ilişkin bildiklerini anlattı.
Şüphelilerin, örgütle bağlantısını bildikleri askerlerin isimlerini verdiği, "mahrem imamları" da teşhis ettiği öğrenildi.
İfade işlemlerinin ardından mahkemeye sevk edilen şüphelilerden 26'sı tutuklanırken, aralarında itirafçıların da bulunduğu 24 kişi mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakıldı.
Fetö'den Tutuklanan Albay 'Askeri Okul Soruları Sınavdan Bir Gün Önce Verildi'
Trabzon’da, FETÖ/PDY’ye yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanlığında görevli Albay Ali Şahin, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı.
14 Kasım'da Trabzon'da, FETÖ/PDY'ye yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınan Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanlığında görevli Albay Ali Şahin, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Albay Şahin, askeri okula girdiği süreçte yaşadıklarını itiraf ederek FETÖ'nün yaptığı haksızlığı anlattı.
Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü ekiplerinin, Fetulahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik gerçekleştirdiği operasyonla "Anayasal düzeni yıkmaya teşebbüs, terör örgütü üyesi olmak" suçlamalarından gözaltına alınan Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanlığında görevli Albay Ali Şahin, emniyetteki işlemlerin ardından Kaşüstü'nde bulunan Trabzon Adliyesi'ne sevk edildi.
Cumhuriyet savcısına verdiği ifadede, FETÖ'ye ait yurtta askeri okul sınavlarına hazırlanırken örgüt abilerinin kendileriyle ilgilendiğini ve Fetullah Gülen'i anlattıklarını söyleyen Şahin, önceki gün FETÖ/PDY'den hakkında başlatılan soruşturma kapsamında çıkarıldığı mahkemece yurt dışı yasağı konularak adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Trabzon İl Jandarma Komutan Yardımcısı Albay Duran Ç.'nin de kendisiyle aynı yurtta kaldığını ve askeri okul sınavlarına birlikte hazırlandıklarını, soruların kendilerine sınavdan bir gün önce verildiğini itiraf etti. Şahin, savcılıktaki beyanında, soruları veren mahrem imamın "Bu sorular sınavda çıkacak. Bunları çözün. Sınavda tamamını yapmasanız da olur." dediğini ifade etti.
Kendilerinden sorumlu 'mahrem imam'ın askeri okul sınavlarına girmek üzere kendilerini İzmir'e götürdüğünü anlatan Şahin, sınavdan 1 gün önce kolunun kırıldığını ve sağlık raporu için gittikleri hastanede kolunun kırık olduğunu gören mahrem imamın, "Kendi başına iş açtın. Söyleseydin yerine adam sokardık" dediğini aktardı.
Şahin, ortopedi doktorunun verdiği rapor doğrultusunda elendiğini, bunun üzerine mahrem imamın ertesi gün başka bir doktor ayarlayarak sağlık raporu çıkarttığını, sınavın ardından Maltepe Askeri Lisesini kazandığını söyledi.
Şahin, kendisine yöneltilen ardışık arama yöntemiyle örgüt üyeleriyle görüştüğü iddialarını ise kabul etmedi.
Şahin, savcılık sorgusunun ardından çıkarıldığı 1. Sulh Ceza Mahkemesince tutuklanarak Bahçecik E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna gönderildi.
Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü TEM Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından kentte FETÖ/PDY'ye yönelik yürütülen soruşturma kapsamında 8 Kasım'da, İl Jandarma Komutan Yardımcısı Albay Duran Ç. ile Kara Kuvvetleri
Komutanlığı Lojistik Komutanlığında görevli albay Ali Şahin, "Anayasal düzeni yıkmaya teşebbüs ve terör örgütü üyesi olmak" suçlarından gözaltına alınmıştı.
Diğer detaylar
Trabzon'da, Fetullahçı Terör Örgütü/Paralel Devlet Yapılanması'na (FETÖ/PDY) yönelik soruşturma kapsamında, 8 Kasım 2018'de Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü Terörle Mücadele (TEM) Şube Müdürlüğü ekiplerinin operasyonuyla Trabzon İl Jandarma Komutan Yardımcısı Albay Duran Ç. ile birlikte gözaltına alınan Kara Kuvvetleri Lojistik Komutanlığında görevli Albay Ali Şahin, Trabzon Adliyesi'nde çıkarıldığı 1. Sulh Ceza Hakimliğince 'Silahlı terör örgütüne üye olma' suçundan tutuklandı.
Tutuklanan Şahin, TEM Şube ekiplerince Bahçecik'te bulunan Trabzon E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na getirildi. Cezaevi jandarma ekipleri, Şahin'e girişte üst araması yaptı. Yapılan üst aramasında, Şahin'in üzerinden, örgüt içinde parola ya da kimlik anlamı taşıdığı, elektronik bir sisteme giriş anahtarı ya da haberleşme aracı olarak kullanıldığı değerlendirilen, 1 Amerikan Doları bulundu.
Trabzon Ortahisar İlçe Jandarma Komutanlığı ekiplerinin, cumhuriyet savcını bilgilendirmesinin ardından, banknot halindeki 1 doların tahkikat dosyasına eklenmesi talimatı verildi. Savcının talimatıyla el konulan '1 Dolar', soruşturma dosyasına eklenmek üzere Trabzon İl Emniyet Müdürlüğü ekiplerine teslim edildi.
Tutuklanan Albay Ali Şahin, Cumhuriyet savcısına verdiği ifadede; FETÖ'ye ait yurtta askeri okul sınavlarına hazırlanırken örgüt abilerinin kendileriyle ilgilendiğini ve Fetullah Gülen'i anlattıklarını, askeri okul sınav sorularının kendisine sınavdan bir gün önce verildiğini itiraf etmiş, kendilerinden sorumlu 'mahrem imam'ın askeri okul sınavlarına girmek üzere kendilerini İzmir'e götürdüğünü, sınavdan 1 gün önce kolunun kırıldığını ve sağlık raporu için gittikleri hastanede kolunun kırık olduğunu gören mahrem imamın, "Kendi başına iş açtın. Söyleseydin yerine adam sokardık" beyanında bulunmuştu.
Şahin, ortopedi doktorunun verdiği rapor doğrultusunda elendiğini, bunun üzerine mahrem imamın ertesi gün başka bir doktor ayarlayarak sağlık raporu çıkarttığını, sınavın ardından Maltepe Askeri Lisesi'ni kazandığını söylemişti.
Genelkurmay'da görevli FETÖ'cü yüzbaşıdan 'ankesör' itirafı
FETÖ mensubu askerlere yönelik "ankesörlü telefon" soruşturması kapsamında gözaltına alınan ve hakkında dava açılan Genelkurmay'da görevli yüzbaşı, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak üzere verdiği ifadede, örgütün ankesörlü telefon taktiğini anlattı.
31 Ekim'deki gelişmeye göre, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca FETÖ'nün 15 Temmuz 2016'daki darbe girişiminin ardından örgütün ordudaki kripto yapılanmasının deşifre edilmesi için yürütülen "ankesörlü telefon" soruşturmaları kapsamında gözaltına alınan Genelkurmay'da görevli yüzbaşı S.K. hakkında, "silahlı terör örgütüne üye olmak" suçundan 15 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırlanarak dava açıldı.
FETÖ'nün kuruluşu, ideolojisi ve faaliyetlerine değinilen iddianamede, orduya sızan örgüt üyelerince 15 Temmuz 2016'da gerçekleştirilen darbe girişimi sonrasında Silahlı Kuvvetlerdeki kripto FETÖ'cülerin ortaya çıkarılması için başlatılan ankesörlü telefon soruşturmalarının halen sürdürüldüğü ifade edildi.
Örgütün sözde mahrem imamları ile 2011-2015 arasında 55 sefer sabit hatlarla iletişim kurduğu belirlenen S.K, FETÖ'nün gizliliğe önem verdiğini, bu nedenle mahrem imamlarla ankesörlü telefonla irtibat kurduklarını ifade etti.
S.K, etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak üzere örgüte dair bildiklerini anlatırken örgütle ortaokul son sınıfta tanıştığını, askeri lise ve Kara Harp Okulunda eğitim gördüğü sürede "Alaattin" kod adlı FETÖ'cünün kendisi ile ilgilendiğini belirtti.
Belirli aralıklarla örgüt üyeleri ile sohbetlere katıldığını ancak hiç himmet vermediğini savunan yüzbaşı S.K, Harp Okulunun ardından İstanbul'daki eğitim süresince de FETÖ mensupları ile görüşmelerinin sürdüğünü bildirdi. S.K, şunları anlattı:
"6 aylık İstanbul eğitimim süresince benden sorumlu olan ismini bilmediğim abi ile 2 veya 3 sefer yüz yüze bir kafede görüştük. Bu görüşmede okulda mesai saatleri içerisinde oruç tutmamamız, namazı kimsenin görmediği yerlerde kılmamız, deşifre olmamamız konusunda telkinlerde bulunuyordu. Yüz yüze görüşmelerimiz dışında büfe, ankesör gibi sabit hatlardan ve öğrencilik yıllarımda kullandığım, numarasını hatırlamadığım GSM hattımı aradığında da görüşüyorduk."
3 subaydan sohbet grubu
Sanık S.K, Tunceli'de görev yaptığı 2008-2010 yılları arasında FETÖ mensuplarınca aranmasına rağmen sohbet adı altındaki örgüt toplantılarına katılmadığını, yıllık izinli olduğu süreçte sadece bir sefer görüşme yaptığını ifade etti.
Tanıştığı eşi ile örgüt dışı evlilik yaptığını açıklayan S.K, 2010 Temmuz'dan sonra Ankara Mamak'taki 28. Mekanize Piyade Tugayı'na atandığını, Ankara'ya gelişinden sonra "Enes" kod isimli FETÖ mensubu ile toplantılara devam ettiğini bildirdi.
Askeri lojmana çıktıktan sonra sohbetlere katılmamaya başladığını savunan S.K, "Enes" kod adlı örgüt üyesinin kendisini sabit hatlardan arayarak sohbetlere çağırmaya devam ettiğini, gitmemeye devam etmesi üzerine de aynı birlikte görev yaptığı M.A. isimli subay ile kendisine haber yolladığını açıkladı. Sanık S.K, şu ifadeleri kullandı:
"Lojmana taşınana kadar değişik tarihlerde 'Enes' isimli abi ile görüşmelerimiz sürdü. 2-3 ay kadar yüz yüze hiç görüşmedim, beni her ne kadar büfe-ankesör gibi sabit hatlardan arasa da telefonumu açmadım. Açtığımda da görevi bahane ederek geçiştirdim. Aynı birlikte çalıştığım M.A. isimli üsteğmen beni aradı, sohbet etmeye başladık. Birkaç dakika sonra, 'Enes ile birlikte bir gün buluşalım, oturup sohbet edelim.' dedi. Telefon görüşmesinden yaklaşık 1 hafta sonra Enes'in Öveçler'deki evinde M.A. ile buluştuk. Bu buluşmada namaz kıldık, Fetullah Gülen'in kitaplarından okuduk, videolarını izledik. 2011 yılı içerisinde bizden sorumlu Enes, M.A ile birlikte üsteğmen A.T'yi kendi evinde bizle tanıştırdı."
Etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istedi
FETÖ'nün 17-25 Aralık'taki kumpaslarından sonra "dini bir cemaat" olarak gördüğü örgütten soğumaya başladığını, 2014 Mayıs ayından sonra hiçbir irtibatının bulunmadığını iddia eden sanık S.K, 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Ankara dışında görevli olduğunu, örgüt üyelerinden darbeye yönelik bir emir ya da talimat almadığını savundu.
S.K, örgüte dair bildiklerini anlattığını ileri sürerek etkin pişmanlık hükümlerinden faydalanmak istediğini belirtti.
Emekli yarbayın itirafları, örgütün 33 yıl önce askeri liselere giriş sınavlarında yaptıklarını ortaya çıkardı
Trabzon'da, FETÖ/PDY'ye yönelik soruşturma kapsamında iki albay ve bir emekli yarbayın itirafları, örgütün 33 yıl önce askeri liselere giriş sınavlarında, sınav sorularının çalınması ve "renk körlüğü" bulunan örgüt üyelerinin sahte sağlık raporlarıyla askeri okullara sızması, örgütün kirli emellerini gerçekleştirmek için her yolu denediğini ortaya koydu.
16 Kasım'daki gelişmeye göre, sanıkların itiraflarından FETÖ'nün 1985 yılında çalınan askeri liseye giriş sınavı sorularının örgüt yurdunda kalan birçok öğrenciye önceden çözdürülerek orduya nasıl sızdıkları gözler önüne serildi.
FETÖ, askeri okullara hazırlanan öğrencileri yurtta kampa almış
Trabzon Cumhuriyet Başsavcılığı'nca FETÖ'nün askeri mahrem yapılanmasına yönelik yürütülen soruşturma kapsamında düzenlenen operasyonlarda gözaltına alınan iki albay ve bir emekli yarbayın ifadelerinden, 33 yıl önce Çorum'da FETÖ'ye ait yurtta birlikte kaldıkları ve doktor olan "mahrem imam" tarafından bu yurtta askeri okullara hazırlandıkları ortaya çıktı.
Çıkarıldığı mahkemece adli kontrol şartıyla serbest bırakılan Kara Kuvvetleri'nde albay olarak görev yapan U.D. savcılık ifadesinde 1985 yılında ortaokul yıllarında Çorum'da FETÖ'ye ait yurtta, doktor olan mahrem imamın kendileriyle özel olarak ilgilendiğini ve askeri okullara hazırlandıklarını anlattı.
U.D. ifadesinde, o yıllarda yurtta askeri sınavlara birlikte hazırlandığı kişiler arasında en son Trabzon İl Jandarma Komutan Yardımcısı olan albay D.Ç. ve emekli yarbay R.A'nın da isimlerini verdi.
Doktor olan FETÖ imamıyla birlikte İzmir'e gittiklerini aktaran U.D. burada renk körlüğü dolayısıyla sağlık raporundan geçememesi üzerine Ankara'da düzenlenen sağlık raporuyla askeri lise sınavına girdiğini söyledi.
FETÖ 33 yıl önce askeri lise sorularını çalmış
Emekli yarbay R.A. ise ifadesinde, 1985 yılında Çorum'da FETÖ'ye ait yurtta kaldığını ve örgüt abileri tarafından askeri okullara hazırlandıklarını belirtti.
Sınavdan önce Türkçe sorularının kendilerine gösterildiğini anlatan R.A, bu soruların hepsinin sınavda çıktığını belirterek, soruların yurtta kalan tüm arkadaşlarına çözdürüldüğünü kaydetti.
R.A, doktor olan FETÖ imamının kendileriyle ilgilendiğini ve yurtta FETÖ elebaşı Fetullah Gülen'e ait kitapların okunduğunu belirterek, bir gün yurda doktorların geldiğini ve askeri okullara hazırlanan öğrencilerle görüşerek kontrol ettiklerini aktardı.
Doktorların yurtta yaptığı kontrol sonucu kendisi ile yurtta birlikte kaldıkları eski albaylar D.Ç. ve U.D'nin de renk körü çıktığını anlatan R.A, kendileri yerine başkalarının muayeneye girerek sağlık raporu aldıklarını ve 1985 yılında Kuleli Askeri Lisesi'ne yerleştirildiğini itiraf etti.
Trabzon Jandarma Komutan Yardımcısı albay D.Ç. de askeri lise sınavı sorularının önceden kendilerine verildiğini ve sağlık kontrolüne götürüldüğünde yapılan sağlık kontrollerinde renk körlüğünün ortaya çıkması üzerine mahrem imam tarafından kendisi yerine başka birinin doktor muayenesinden geçirilerek adına düzenlenmiş geçerli sağlık raporu çıkartıldığını anlatmıştı.
Gülen'in bedduaları yalama oldu: İtiraf patlaması yaşanıyor
Paralel yapı mensuplarından gelen itiraflar
Paralel yapı-Fetullah Gülen'in bedduaları
Gülen: İtirafçılar kafir, ahiretleri gitti!
Beddua tutmadı, tanıklar artıyor
Bir beddua da itirafçılara
Beddua sanıkları vuracak
Gülen'in bedduasından utanıyorlar
'Beddualarınız tutmuyor' fırçası
(18 Kasım 2018, 17:04)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: