Ankara'da, Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nce 'Ergenekon' davasına bakan 7 eski hakim ve savcının 'cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, görevi kötüye kullanma, suç uydurma, resmi belgede sahtecilik, suç delillerini yok etme' suçlarından yargılandığı davada, Ergenekon davasının ilk mahkeme başkanı Köksal Şengün'ün İstanbul'da talimatla tanık olarak ifadesi alındı. Ancak ifadenin teknik aksaklık ve dosyanın İstanbul'da olmaması nedeniyle eksik alınacağının anlaşılması üzerine ifade alma işleminin davaya bakan Yargıtay'da yapılmasına karar verildi. Bu olaydan 1 hafta sonra da Yargıtay'da davanın duruşması görüldü. Ergenekon davası sanıklarından Hurşit Tolon, Dursun Çiçek, Mehmet Ali Çelebi, Tuncay Özkan, Serdar Öztürk, Kemal Kerinçsiz ve Sedat Peker'in aralarında bulunduğu bazı şikayetçilerin davaya katılma talepleri kabul edildi.
17.11.2018 14:18 Ankara'da, Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nce "Ergenekon" davasına bakan 7 eski hakim ve savcının "cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, görevi kötüye kullanma, suç uydurma, resmi belgede sahtecilik, suç delillerini yok etme" suçlarından yargılanacağı davada ilk duruşmalar yapıldı.
09.11.2018 GÜNÜ İSTANBUL/BAKIRKÖY 13. ACM'DEKİ DURUŞMADA YAŞANANLAR
9 Kasım'da, sanıklar hakkında ilk derece mahkemesi sıfatıyla yargılama yapan Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nin, talimatla ifadesinin alınmasına karar verdiği emekli hakim Köksal Şengün, "Balyoz Planı" ile "Ergenekon" davalarında yargılanan CHP'li eski milletvekili Dursun Çiçek ve Ergenekon'da yargılanan Veli Küçük'ün avukatı Zeynep Küçük ile Bakırköy Adalet Sarayı'na geldi.
Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan talimat duruşmasına katılan Şengün'ün tanık sıfatıyla ifadesi alındı.
Ergenekon Davasına bakan mahkemenin eski hakimi olan Tanık Şengün, dava açıldıktan sonra Temmuz 2011 yılına kadar İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı olarak görev yaptığını belirterek, O dönemde FETÖ Terör Örgütü diye zikredilen bir örgüt yoktu. Bu sebeple üye hakimler tahliye ve ya tutukluluk durumunun devamı konusunda görüşlerini bildirir durumdaydılar. Bence o görüşler doğru görüşler değildi. Dosya kapsamına göre bu insanların tahliye olması gerekirken devam yönünde oy kullandılar. Bu da bana yolunda gitmeyen bir şeyler olduğunu hissettiriyordu dedi. Şengün, TÜBİTAK'tan gelen raporların ve belgelerin kendisine gösterilmediğini, saklandığını düşündüğünü sözlerine ekledi.
YOLUNDA GİTMEYEN BİRŞEYLER OLDUĞUNU HİSSETTİRİYORDU
Bakırköy 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde Ergenekon Davası'na bakan eski 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nin başkanı Köksal Şengün tanık olarak talimatla ifade verdi. Tanık Köksal Şengün Ergenekon Davası açıldıktan sonra Temmuz 2011 yılına kadar İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı olarak görev yaptığını belirtti. Şengün, Hakimler Hasan Hüseyin Özese, Sedat Sami Haşıloğlu, Hüsnü Çalmuk ile Cumhuriyet Savcısı Mehmet Ali Pekgüzel ve Nihat Taşkın ile birlikte çalıştım. Son soruşturmanın açılması kararında sanıklara isnat olunan eylemler ile ilgili bilgi ve görgüm olması muhtemeldir. Ancak bunların dava dosyasında maddi delillerle de desteklendiği dosya incelendiğinde görülecektir. Heyette yer alan adı geçen hakimlerle tutukluluk durumlarının değerlendirilmesinde aramızda tartışmalar oluyordu. Ancak o dönemde FETÖ Terör Örgütü diye zikredilen bir örgüt yoktu. Bu sebeple üye hakimler tahliye ve ya tutukluluk durumunun devamı konusunda görüşlerini bildirir durumdaydılar. Bence o görüşler doğru görüşler değildi. Dosya kapsamına göre bu insanların tahliye olması gerekirken devam yönünde oy kullandılar. Bu da bana yolunda gitmeyen birşeyler olduğunu hissettiriyordu dedi.
TÜBİTAK'TAN GELEN RAPORLARIN VE BELGELERİN BANA GÖSTERİLMEDİĞİNİ SAKLANDIĞINI DÜŞÜNÜYORUM
Şengün, 2008 yılı Temmuz ayında 13. Ağır Ceza Mahkemesi'ne mevcut bulunan hakimler arasında 2 heyet olarak belirlemeyi ben yaptım. 2. heyetin hakimlerini ben görevlendirdim. Onlar Beşiktaş'taki Özel Yetkili Mahkemede görev yapıyorlardı. Kurulmuş bir heyet vardı. Yanlış doğru heyetler arasında hakim değiştirmek etik olmadığından heyetler bu şekilde değişiklik yapılmadan çalıştı. Dosyanın içinde delil olarak gösterilen CD, Flash bellek gibi delilleri biz TÜBİTAK'a gönderiyorduk. TÜBİTAK'tan gelen raporların ve belgelerin bana gösterilmediğini saklandığını düşünüyorum. Daha sonradan bu belgeler kalemde elimizin altından çıktı. Ben bu belgeleri hiçbir zaman görmedim. Bu belgeler çıktığı zaman ben görevden ayrılmıştım. Böyle olduğunu duydum ifadelerini kullandı.
BEN BİLDİĞİM HERŞEYİ SORULAN HER YERDE CEVAPLARIM
Dava konusu olaya ilişkin görülen dava sırasında yargılanan sanıklar hakkında tahliyeye ilişkin kimler karşı oy kullandı şeklindeki soruya Şengün, Benim dışımda karşı oy kullananlar olmuştu. Ancak bu da hakimlerin görüşü olabilir diye cevap verdi. Dosyanın kendisi burada olmadığı için eylemleri tek tek sorulması ve tespit edilmesi ve beyanınızın alınması sağlıklı olmamakta olduğundan bizzat Yargıtay'da ifadenizin alınması yönünde talepte bulunmak istiyoruz. Orada da beyanda bulunabilir misiniz diye sorulması üzerine tanık Şengün, Ben bildiğim her şeyi sorulan her yerde cevaplarım. Yargıtay'da beyan verebilirim şeklinde konuştu. Savcı, talimat evrakının mahkemesine iadesini talep etti.
EVRAKIN MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE KARAR VERİLDİ
Mahkeme heyeti de talimat evrakına ekli olarak gelen belgelerin çıktısının çok kapsamlı olması, UYAP sisteminin donması sebebiyle alınamadığını, dosya içeriğinin görülemediği ve tanığa sorulacak soruların sağlıklı değerlendirilemediğini kaydetti. Beyanın alınmasında bu nedenle zorluk çekildiğinin değerlendirildiğini kararında belirten mahkeme heyeti, tanığın beyanını ilgili Yargıtay Ceza Dairesi'nde vereceğini beyan etmesini de göz önünde bulundurarak talimat evrakının mahkemesine gönderilmesine oy birliğiyle karar verdi. Öte yandan Ergenekon ve Balyoz Davalarının sanığı eski CHP Milletvekili Dursun Çiçek de müşteki olarak duruşmaya katıldı.,
Davanın ilk duruşması 16 Kasım Cuma günü Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nde görülecek.
16.11.2018 GÜNÜ ANKARA/YARGITAY'DAKİ DURUŞMADA YAŞANANLAR
İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 8. Ceza Dairesince Yargıtay ek binadaki salonda yapılan duruşmada katılma talepleri değerlendirildi.
Sanıklara katılma talepleriyle ilgili söz verildi. Tutuklu bulunduğu cezaevinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katılan sanık Hasan Hüseyin Özese, Ergenekon davasında Türk milleti adına yasal yargılama faaliyeti yaptıklarını, kimsenin zarara uğramadığını savunarak katılma taleplerinin reddini istedi.
Sanık Hüsnü Çalmuk da suçtan doğrudan zarar görenlerin tespit edilerek buna göre karar verilmesi talebinde bulundu. Çalmuk ayrıca CMK'dan zorunlu atanan avukatıyla görüşemediğini ve yan yana oturmak istediğini söyledi. Salondaki mağdur ve müştekiler, "En azından aranızda jandarma yok, üstten sarkan mikrofonlar yok" diyerek Çalmuk'a tepki gösterdi. Diğer sanıklar da katılma taleplerinin reddini istedi.
Mahkeme heyeti, oy birliğiyle Tolon, Çiçek, Çelebi, Özkan, Öztürk, Kerinçsiz, Peker ile Hıfzı Çubuklu, Nusret Senem, Ergün Poyraz, Hüseyin Buzoğlu'nun da aralarında bulunduğu bazı Ergenekon davası sanıklarının suçtan zarar görme ihtimallerine karşı davaya katılma taleplerini kabul etti.
CHP milletvekilleri Mahmut Tanal, Veli Ağbaba ve Özgür Özel'in katılma talepleri ise mağdur veya suçtan zarar görme sıfatları bulunmadığından oy birliğiyle reddedildi.
Eski Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ ile Veli Küçük'ün katılma taleplerinin bugün mahkemeye verilmesi nedeniyle bu konuda inceleme yapıldıktan sonra karar verileceği belirtildi.
Mahkeme Başkanı Haydar Metiner, kimlik tespitinin ardından son soruşturma kararındaki sanıklara ilişkin suçlamaları okudu. Son soruşturmanın kabulüne ilişkin kararda, sanıkların Ergenekon duruşması sırasında tanık dinlenme taleplerini CMK'ya aykırı şekilde reddettikleri, gerekçeli kararı geç yazdıkları, jandarma personeline talimat vererek kapıları kilitlettikleri ve avukatların dilekçe sunmalarını engelledikleri iddia edildi.
Kararda ayrıca İlker Başbuğ hakkında, "Genelkurmay başkanlarının Yüce Divan'da yargılanacağı hükmü"nü dikkate almadan haksız yere yargılama yaptıkları, yargılama sürecinde tutuklu sanıkların itirazlarını incelemeyerek, yetersiz gerekçelerle tutukluluğun devamına karar verdikleri, böylece Anayasa Mahkemesinden ihlal kararı çıkmasına sebep oldukları da anlatıldı.
Yasa dışı ses kayıtlarının dava dosyasına girmesine neden olmakla da suçlanan sanıkların, Ergenekon duruşmalarında sanıklara savunma için yalnızca 15'er dakika süre verdikleri, hazırladıkları gerekçeli kararı taraflara açıklamadan kitap tanıtımı yapar gibi basına sundukları, Silivri'deki 41 bilgisayardaki bilgi ve belgeleri geri dönüşü olmayacak şekilde sildirdikleri de kaydedildi.
Başkan Metiner'in suç isnatlarını okuduğu sırada, sanık Hüsnü Çalmuk, usul itirazında bulunacağını belirterek, sık sık söz istedi. Bunun üzerine Başkan Metiner, Çalmuk'a, "Usul hükümlerini ihlal ettiğinizden hakkınızda işlem yapmak zorunda kalacağım. Lütfen sesinizi keser misiniz?" dedi.
Başkan Metiner, suç isnatlarını okumasının ardından Çalmuk'un "söz hakkının engellendiği"ne ilişkin dilekçe gönderdiğini ifade ederek Çalmuk'a söz verdi. Çalmuk'un "24 yıl hakimlik yaptım, ceza yargılamasını biliyorum." sözlerine karşılık Başkan Metiner, "Çok iyi biliyorsunuz anlaşıldı. Hakkınızdaki iddialar da öyle zaten." karşılığını verdi.
Sanık Çalmuk'un, "Bizi Ergenekon sırasında, '15 dakika savunma hakkı verdin' diye suçluyorsunuz, şimdi siz konuşturmuyorsunuz." sözlerine Metiner, "Gereksiz yere uzatıyorsun. Bunları savunmanda anlatırsın." ifadelerini kullandı.
Daha sonra duruşmaya öğle arası verildi.
Bu arada, katılma talebi kabul edilen Sedat Peker, gazetecilerin soruları üzerine, "İlahi adaletin var olduğunu görmek için buraya geldim. Geçmişte bizlere bu eziyeti yapan insanların bu şekilde hesap veriyor olmaları çok önemli." dedi.
İlk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 8. Ceza Dairesince Yargıtay ek binadaki salonda yapılan duruşmanın öğleden sonraki bölümünde heyet, sanıkların usule ilişkin itirazlarını karara bağladı.
Sanıkların, haklarındaki FETÖ üyeliği suçlamasından yürüyen yargılamaların bu davayla birleştirilmesi, bu duruşmayla ilgili görevsizlik veya durma kararı verilmesi talepleri reddedildi.
Savunma için söz verilen sanıklar, hazır olmadıklarını belirterek, 3 aylık ek süre verilmesi talebinde bulundu.
Başka suçtan tutuklu bulunduğu için Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya bağlanan sanık Fatih Mehmet Uslu, usul itirazlarını dile getirmek için süre istediğini ancak heyetin kendisine süre vermediğini savunarak, "Bu davanın konusu Ergenekon'da bizim sanıklara söz hakkı vermememiz. Ama siz o uygulamanın daha fazlasını şu an bize yapıyorsunuz." dedi.
Ergenekon davasının sanıklarından başka suçtan tutuklu bulunduğu için SEGBİS ile şikayetçi sıfatıyla duruşmaya bağlanan Bedirhan Şinal ise "Siz bize yıllarca söz hakkı vermediniz. Başkanım, bunların hakkı vatana ihanetten direkt idam." ifadelerini kullandı.
Başka suçtan tutuklu mağdur Bora Ballı da SEGBİS ile verdiği ifadede sanıklardan şikayetçi olduğunu belirterek, Ergenekon davasında 3 yıl tutuklu kaldığını, bu davada FETÖ ihanet şebekesinin Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarına kumpas kurduğunu söyledi.
Ballı, "Burada yargılamayı uzatacakları yerde hayatlarını kararttıkları insanlarla yüzleşsinler." dedi.
Diğer tutuklu mağdur Bedirhan Şinal da Cumhuriyet Gazetesi'ne bomba atma olayının kurgu olduğunu, yapı tarafından kayıt dışı istihbarat elemanı olarak bu olayda kullanıldığını söyledi.
Cumhuriyet Gazetesi bombalaması senaryosunun Ergenekon davasıyla birleştirilmesi için kendisine Zekeriya Öz ve Kadir Altınışık'ın talimat verdiğini anlatan Şinal, verdiği ifadeler sonrasında davanın Ergenekon ile birleştirildiğini kaydetti. Şinal, pişman olduktan sonra yapıyı Ergenekon duruşmalarında deşifre ettiğini ancak bugün yargılanan sanıkların bu konudaki beyanlarını görmezden geldiğini söyledi.
Söz isteyen sanık Mehmet Ali Pekgüzel de şikayetçi Şinal'ın "Vatan haini" ifadeleriyle ilgili suç duyurusunda bulunulmasını istedi.
Bu sözler üzerine Şinal, "O benim şeref madalyamdır. Bu işin sonunda idam var, rahat olun." dedi.
Mahkeme Başkanı Haydar Metiner, bugün duruşmayı bitirmenin mümkün olmadığını belirterek, Çarşamba günü şikayetçilerin beyanlarının alınmasıyla duruşmaya devam edileceğini bildirdi.
Bu sırada davaya katılma talebi kabul edilen Tuncay Özkan, Levent Göktaş ve Mehmet Ali Çelebi'nin avukatı Hüseyin Ersöz, söz alarak başka suçtan tutuklu sanıkların bu suçtan da tutuklanmasını talep etti.
Avukat Ersöz, en azından kaçma şüphesi bulunması nedeniyle tutuksuz sanık Ercan Fırat'ın bu duruşmada tutuklanmasını istedi. Başkan Metiner, hiçbir konuda bugün karar vermeyeceklerini, ara kararı şikayetçileri dinledikten sonra vereceğini söyledi.
Duruşmaya 21 Kasım Çarşamba günü devam edilecek.
Öte yandan, sanık Hasan Hüseyin Özese hakkında daha önce ayrılarak görevsizlik kararı ile Yargıtay 9. Ceza Dairesine gönderilen dava dosyasında Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kurulunca Yargıtay 8. Ceza Dairesinin görevli olduğuna karar verdiği kaydedilerek, dosyanın bu davayla birleştirildiği bildirildi. Böylece davadaki sanık sayısı 8'e çıktı.
Duruşmada Ergenekon davasına bakan sanıklardan tutuklu eski hakim Hüsnü Çalmuk ile tutuksuz yargılanan eski hakim Ercan Fırat salonda yer alırken "FETÖ üyeliği" suçlamasıyla tutuklu diğer sanıklar Fatih Mehmet Uslu, Hasan Hüseyin Özese ve eski savcı Mehmet Ali Pekgüzel, bulundukları cezaevlerinden SEGBİS ile duruşmaya bağlandı.
Tutuksuz sanık Nihat Topal'ın istinabe yoluyla ifadesinin alınması ve savunma için süre verilmesi nedeniyle duruşmaya katılmadığı öğrenildi.
Eski hakim Sedat Sami Haşıloğlu ile eski savcı Mehmet Murat Dalkuş'un halen firari oldukları, haklarında "silahlı terör örgütü üyeliği" suçundan yakalama kararı bulunduğu belirtildi.
DAVANIN GEÇMİŞİ
Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı'nca son soruşturmanın açılması amacıyla hazırlanan iddianamede, aralarında eski Anayasa Mahkemesi Üyesi Osman Alifeyyaz Paksüt'ün eşi Ferda Paksüt, CHP milletvekilleri Mahmut Tanal, Mehmet Ali Çelebi, Ergenekon davası sanıklarından Dursun Çiçek, Hasan Atilla Uğur, Sedat Peker ile avukatlar Hüseyin Ersöz, İlkay Sezer'in bulunduğu 15 kişi müşteki olarak yer alıyor.
İddianamede, Ergenekon davasına bakan eski hakimler Hüsnü Çalmuk, Sedat Sami Haşıloğlu, Ercan Fırat, Fatih Mehmet Uslu, Nihat Topal ve eski savcılar Mehmet Ali Pekgüzel ile Mehmet Murat Dalkuş hakkında, "cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, görevi kötüye kullanma, suç uydurma, resmi belgede sahtecilik, suç delillerini yok etme" gibi suçlardan 3 ila 600 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezası isteniyor.
Yargıtay 8. Dairesi'nin kararı
Dava sürecinde sanıklar hakkında verilen son soruşturma açılması kararı Yargıtay'a gönderilmiş, Yargıtay 8. Ceza Dairesi, davaya bakan 7 eski hakim ve savcı hakkında "cebir, tehdit veya hile kullanarak kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, görevi kötüye kullanma, suç uydurma, resmi belgede sahtecilik, suç delillerini yok etme" suçlarından hazırlanan son soruşturma kararını kabul etmişti.
Yargıtay 8. Ceza Dairesi, Ergenekon davasına bakan eski hakim Hasan Hüseyin Özese hakkında dosyayı, görevsizlik kararı ile Yargıtay 9. Ceza Dairesi'ne göndermişti. Dosyanın tekrar daireye gönderilmesi halinde celse arasında birleştirme konusunda karar alınmasına hükmedilmişti.
Özese hakkında, FETÖ üyeliği suçundan açılan davalar ise ayrılmıştı.
Yargıtay, Ergenekon davasına bakan İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı iken FETÖ kumpasıyla görevden alınan emekli hakim Köksal Şengün'ün tanık sıfatıyla dinlenmesi için Bakırköy Ağır Ceza Mahkemesi'ne talimat yazılmasına karar vermişti.
Sanıklar hakkındaki davanın ilk duruşması, 16 Kasım'da ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 8. Ceza Dairesi'nde görülecek.
Paralel yapı-10 Temmuz (2017) 'Ankara (İstanbul) 8 sanık Ergenekon hakim ve savcıları' davası (Yargıtay)
Ergenekon yargısına 600 yıl hapis!
Paralel yapı-02 Mart (2016) 'Erzincan Ergenekon davasında kumpas' soruşturması
Paralel yapı-30 Aralık (2016) 'İstanbul 18 sanık Ergenekon'da Islak İmza Kumpası' davası
Paralel yapı-25 Ocak (2017) 'Ankara 18 sanık Ergenekon davasında kumpas' davası
Paralel yapı-30 Kasım (2017) 'İstanbul 1 sanık Ergenekon avukatı Vural Ergül' davası
Paralel yapı-11 Ocak (2018) 'Adana 1 sanık Ergenekon eski savcısı Mehmet Ali Pekgüzel/örgüt üyeliği' davası
Paralel yapı-25 Ekim (2017) 'İstanbul 1 sanık Yargı Yapılanması/Ergenekon Savcısı Ercan Şafak' davası
Paralel yapı-Ergenekon davasında kumpas
Paralel yapı-Ergenekon
Yargıtay Ergenekon davasını bozdu
Paralel'e de Ergenekon'a da hayır
(17 Kasım 2018, 14:18)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: