Tam
EskidenYeniye
 

Fetö Yüksek yargısı yargılanıyor

Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Hakimler Savcılar Kurulu (HSYK) üyelerinin ayrı ayrı yargılanmasına devam edildi. Bu kapsamda Anayasa Mahkemesi Eski Üyeleri Alparslan Altan ve Erdal Tercan ile Danıştay Eski Üyesi Galip Tuncay Tutar ve Yargıtay Eski Üyesi Mehmet Murat Yönder hakim karşısına çıkarıldı.

Önceki haber title=Sonraki haber

19.05.2018 15:49 Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Hakimler Savcılar Kurulu (HSYK) üyelerinin ayrı ayrı yargılanmasına devam edildi. Bu kapsamda Anayasa Mahkemesi Eski Üyeleri Alparslan Altan ve Erdal Tercan ile Danıştay Eski Üyesi Galip Tuncay Tutar ve Yargıtay Eski Üyesi Mehmet Murat Yönder hakim karşısına çıkarıldı.

ANAYASA MAHKEMESİ ESKİ ÜYESİ ALPARSLAN ALTAN

15 Mayıs'ta ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, eski Anayasa Mahkemesi Üyesi Alparslan Altan hakim karşısına çıktı.

Duruşmaya, Altan, avukatı Erol Aras ve sanık yakınları katıldı.

Duruşmada, Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mutahhar Keleşoğlu, sanık hakkındaki iddianamenin özetini okudu.

İddianamede, Altan'ın örgüt içinde yer aldığı, "Selahattin" kod adını kullandığı, örgüt tarafından iletilen talimatları yerine getirmek için gizlilik içinde hareket ettiği, örgüt mensuplarıyla görüştüğü, sanığa, örgüt tarafından "patates hat" denilen gizli telefon hattı verildiği, örgütün sivil imamlarıyla yurt dışına çıktığı, Anayasa Mahkemesi'nde kararların, örgüt talimatı doğrultusunda çıkmasını sağlamaya çalıştığı öne sürüldü.

Savunma için söz verilen Alparslan Altan, hiçbir terör örgütünün üyesi olmadığını, hiçbir örgütle iltisaklı veya irtibatlı bulunmadığını savundu.

Öz geçmişini hatırlatan Altan, 1991'de hakim-savcı adayı olarak başladığı mesleğine 2001'de Anayasa Mahkemesi raportörü olarak devam ettiğini, 2010'da Denizcilik Müsteşarlığı Müsteşar Yardımcılığı görevine atandığını, ardından da Abdullah Gül tarafından Anayasa Mahkemesi üyeliğine seçildiğini belirtti. Altan, 2011'de ise Mahkeme üyelerinin çoğunluğunun oyuyla Başkanvekili olduğunu, bu görevi 4 yıl sürdürdüğünü kaydetti.

Anayasa Mahkemesi'ndeki görevi sırasında Avrupa Konseyi ile yapılan ortak projelerin yürütülmesi ve koordinasyonunda, bireysel başvurunun hazırlık çalışmalarında etkin görev aldığını dile getiren Altan, Mahkeme ile uluslararası kurumların ilişkilerinin artırılması yönünde de yoğun çalışmalar yaptığını anlattı.

Görevini yerine getirirken, emir ve talimat almanın fıtratına ters olduğunu savunan Altan, emir, talimat, baskı ve tehditlere boyun eğmeden görevini layıkıyla yerine getirdiğini, bu nedenle terör örgütünün talimatıyla hareket ettiği yönündeki iddia ve ithamı kesinlikle kabul edemeyeceğini söyledi.

Anayasa Mahkemesi üyelerinin görevlerinden doğan veya görevleri sırasında işledikleri iddia edilen suçlarla ilgili yargılama yerinin Anayasa Mahkemesi olduğunu, 15 Temmuz darbe girişimiyle hiçbir ilgisinin bulunmadığını, tutuklama kararı ve iddianamede buna ilişkin bir iddianın da yer almadığını ileri süren Altan, hakkında suçüstü hükümlerinin uygulanamayacağını iddia etti. Altan, bu nedenlerle durma kararı verilerek, dosyasının Anayasa Mahkemesi'ne gönderilmesi gerektiğini öne sürdü.

Darbe teşebbüsünü herkes gibi televizyondan öğrendiğini, 16 Temmuz günü bir sonraki gündemin dosyalarını okuduğu sırada saat 16.30'da polislerin evine gelerek, hakkında gözaltı kararı olduğunu söylediklerini anlatan Altan, "Polislere Anayasa Mahkemesi üyesi olduğumu, bu şekilde gözaltına alınamayacağımı ifade ettim. O sırada eve gelen Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan da benim Anayasa Mahkemesi üyesi olduğumu, mahkeme tarafından karar verilmeksizin gözaltına alamayacaklarını söylemesine rağmen gözaltı işlemine devam ettiler." diye konuştu.

Hakkındaki delillerin tutuklandıktan aylar sonra dosyasına girdiğini iddia eden Altan, gözaltına alındıktan 17 ay sonra iddianamenin hazırlandığını, 22 ay sonra hakim karşısına çıkarıldığını, bu durumun hakkındaki ihlali daha da ağırlaştırdığını ileri sürdü.

"Mahkemenin arşivi ortadadır ve açıktır"

FETÖ bağlantılı Anayasa Mahkemesine yapılan başvurularda kullandığı karşı oy yazılarının da hakkındaki suçlamalara dayanak yapıldığını belirten Altan, şu savunmayı yaptı:

"Söz konusu karşı oylarımda ifade ettiğim görüşlerim Anayasa Mahkemesinin önceki kararlarında yer alan ve anayasadaki temel hak ve özgürlüklerin korunmasına yönelik teknik gerekçelere dayanmaktadır. Benim için sanığın kimliği veya mensubiyeti değil, önümdeki dosyanın hukuki niteliği önemlidir. Balyoz ve Ergenekon sürecinde de FETÖ ile ilgili başvurularda da durduğum yer değişmemiştir. Bu doğrultuda oyumu kullandım ve karşı oylarımı yazdım. Mahkemenin arşivi ortadadır ve açıktır. Birkaç başvuruda FETÖ bağlantılı başvurular lehine karşı oy kullandığım doğru ise de yüzlerce bireysel başvuruda bu kişiler aleyhine verilen kararlarda imzam olduğu gerçeği gözardı edilmemelidir. Bugün aynı dosya gelse aynı şekilde karşı oy yazacağım gerekçelerdir."

Altan, aleyhinde ifade veren eski Anayasa Mahkemesi raportörü Recep Ünal'ın soyut tahmine dayalı beyanlarda bulunduğunu, somut hiçbir suçlama ortaya koyamadığını ileri sürdü. Ünal'ın "ByLock yazışmalarında geçen Selahattin isminin çağrışımının Alparslan Altan olduğunu" söylemesi nedeniyle bu kod adını kullandığının iddia edildiğini belirten Altan, bunun asılsız bir iddia olduğunu savundu.

Alparslan Altan, hakkında ifade veren diğer iki kişinin gizli tanık yapıldığını, beyanlarında hiçbir somut veri bulunmadığını öne sürdü.

Örgütün gizli haberleşme programı ByLock kullanmadığını, bu yönde bir iddia da bulunmadığını söyleyen Altan, "Bana ait olduğu ileri sürülen kod ismini iddianameden öğrendim, karşılıklı mesajların gönderildiği şahıslarla herhangi bir ilişkim bulunmamaktadır. Tutarsız ve anlamsız yazışmalar beni bağlamaz." dedi.

"Patates hat" suçlamasını reddetti

Sanık Altan, örgüt tarafından kendisine "patates hat" denilen gizli hat verildiği iddiasını da kabul etmedi. Altan, kullandığı tek bir telefon hattı bulunduğunu, adına kayıtlı diğer iki hattın eşi ve babası tarafından kullanıldığını, bunların dışında herhangi bir telefonunun bulunmadığını savundu.

Gözaltına alındığı gün evde telefonlarına, bilgisayarlara el konulduğunu, böyle bir hattın evinde ele geçirilmediğini anlatan Altan, "Patates hat" denilen hattın HTS incelemesinde gözaltına alındıktan sonra da kullanıldığının görüldüğünü, bu durumun hattın kendisinde bulunmadığının kanıtı olduğunu öne sürdü.

Örgütün sivil imamlarıyla yurt dışına çıktığı iddiasını da reddeden Altan, iddia edilen tarihte Anayasa Mahkemesinin resmi gezisi nedeniyle Almanya'ya gittiğini, gezide Anayasa Mahkemesi Başkanı Zühtü Arslan ve diğer bazı üyelerin de bulunduğunu belirterek, geziye ilişkin fotoğrafları heyete sundu.

Alparslan Altan, Anayasa Mahkemesinin kendisiyle ilgili ihraç kararını da eleştirerek, kararın Mahkemenin ve Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'nin (AİHM) içtihatlarına aykırı olduğu savunmasını yaptı.

Altan, Anayasa Mahkemesine yaptığı bireysel başvuruya yönelik kararın reddedilmesini de "Anayasa Mahkemesi bu davada bireysel başvuruyu inceleyen bir insan hakları mahkemesi gibi değil, sanığı mahkum etmeye çalışan taraflı bir alt mahkeme hakimi gibi davranmıştır. Bu karar da mahkeme ilkelerine ve AİHM içtihatlarına aykırıdır." sözleriyle değerlendirdi.

Sanık Altan, savunmasının sonunda tahliye ve beraat talep etti.

Daha sonra Mahkeme Başkanı Burhan Karaloğlu, dosyaya gelen bilgi ve belgeleri okudu.

Karaloğlu, sanığın Bank Asya'da hesabının olmadığını, terör örgütü tepe yöneticileriyle irtibatına rastlanmadığını, adına kullandığı telefon hatlarında ByLock bulunmadığını aktardı.

Başkan Karaloğlu, Altan'a gözaltı sırasında el konulan telefonunun şifresi bilinmediğinden imajının alınamadığını söyledi ve şifreyi sordu. Altan, şifreyi hatırlamadığını, parmak izi kullandığını belirtti.

Altan'ın avukatı Erol Aras da eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç'ın tanık olarak dinlenmesine karar verilmesini isteyerek, tahliye talebinde bulundu.

Verilen aranın ardından toplanan mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Altan'ın şifresi bilinmeyen telefonunun gelecek celse duruşmaya getirilmesi ve parmak iziyle açılması nedeniyle imajının alınması için teknik elemanların ekipmanıyla duruşmada hazır edilmesi kararlaştırıldı.

Eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç ile sanık hakkında ifade veren eski Anayasa Mahkemesi raportörü Recep Ünal'ın tanık olarak dinlenmesine, duruşmanın 27 Eylül'e bırakılmasına karar verildi.

ANAYASA MAHKEMESİ ESKİ ÜYESİ ERDAL TERCAN

15 Mayıs'ta ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, eski Anayasa Mahkemesi Üyesi Erdal Tercan hakim karşısına çıktı.

Duruşmaya, Tercan, avukatları ve yakınları katıldı. Duruşmada, Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Mutahhar Keleşoğlu, sanık hakkındaki iddianamenin özetini okudu.

İddianamede, Tercan'ın örgüt içinde yer aldığı, "Ertan" kod adını kullandığı, örgüt tarafından iletilen talimatları yerine getirmek için gizlilik içinde hareket ettiği, örgüt mensuplarıyla görüştüğü, Anayasa Mahkemesinde kararların, örgüt talimatı doğrultusunda çıkmasını sağlamaya çalıştığı öne sürüldü.

Savunma için söz verilen Erdal Tercan, hakkındaki suçlamaları reddetti.

Okul hayatı boyunca örgüte ait evlerde veya yurtlarda kalmadığını, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun olduktan sonra, üniversitelerde kariyer yaptığını anlatan Tercan, 2000'de doçent, 2006'da profesör unvanını aldığını söyledi.

Tercan, Ankara Üniversitesi Hukuk Fakültesinde öğretim üyesi olarak görev yaparken, Akdeniz Üniversitesi Hukuk Fakültesinde dekanlığa getirildiğini, ardından da 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül tarafından 2011'de, YÖK kontenjanından Anayasa Mahkemesi üyeliğine atandığını kaydetti.

Dekanlık ve Anayasa Mahkemesi üyeliği görevlerine, kendi talep veya girişimiyle gelmediğini, iki görevi de yapılan ısrarlar nedeniyle kabul ettiğini savunan Tercan, Gül'ün kendisini 2010'da Anayasa Mahkemesi üyeliğine atamayı düşündüğünü söylediğini, dönem ortası olması nedeniyle öğrencilerini bırakmamak için daha geç atanmak konusunda talepte bulunduğunu ileri sürdü.

Bu durumun, Abdullah Gül ve Haşim Kılıç'a sorulabileceğini belirten Tercan, iki ismin de tanık olarak dinlenmesini istedi.

Meslek hayatındaki hiçbir görevinde terör örgütünün etkisi olmadığını, ülkesini, milletini seven bir insan olarak, çalışarak bu görevleri elde ettiğini ileri süren Erdal Tercan, "Ülkeme, milletime asla ihanet etmedim. Görevimi vicdanıma uygun olarak yerine getirmeye çalıştım. Hiçbir örgütle alakam olmadı. Darbe girişiminde bulunulduğunu medyadan öğrendim. FETÖ'yü de FETÖ'nün darbe girişimini de lanetliyorum. Yapanların da yaptıranların da Allah belasını versin." dedi.

Erdal Tercan, tutuklandığında dosyada tek bir delil bile bulunmadığını, hakkındaki delillerin tutuklandıktan aylar sonra dosyasına girdiğini iddia etti.

Milliyetçi, muhafazakar bir yapıya sahip olduğunu, alkol kullanmadığını, namaz kıldığını, eşinin başının kapalı olduğunu anlatan Erdal Tercan, 1990'lı yıllarda, özellikle Ankara Üniversitesinde görevliyken bu durumlar nedeniyle sıkıntılar yaşadığını savundu.

-"Yanlış bir algı oluştu"

Bu dönemlerde, namaz kılanların, alkol kullanmayanların antilaik, yobaz olarak nitelendirildiğini, cemaat denilen yapı ortaya çıktıktan sonra cemaatçi denildiğini ileri süren Tercan, "Mahkemede konuşurken ülke gündemine ilişkin eleştirdiğim bazı konular oluyordu. Bazı iptal davalarında ve bireysel başvurularda da muhalif kaldığım oluyordu. Bu eleştirilerim ve bir iki dosyadaki karşı görüşüm nedeniyle Mahkemede cemaatçi olduğum yönünde yanlış bir algı oluştu." diye konuştu.

FETÖ mensupları tarafından Anayasa Mahkemesine yapılan başvurularda kullandığı karşı oy yazılarının da hakkındaki suçlamalara dayanak yapıldığını belirten Tercan, bu kararların sayısının bir ikiyi geçmeyeceğini, bu karşı oyları, kimseden talimat almadan, hukuki görüşüne göre yazdığını iddia etti.

Aleyhinde ifade veren eski Anayasa Mahkemesi raportörü Recep Ünal ile diğer iki gizli tanığın, soyut tahmine dayalı beyanlarda bulunduğunu, somut hiçbir suçlama ortaya koyamadığını ileri süren Tercan, örgüt içinde "Ertan" kod adını kullandığı iddiasını da "Bilgim ve ilgim dışında örgüt mensuplarının ByLock yazışmalarında geçen Ertan kod adının kendime ait olduğunu kesinlikle kabul etmiyorum." diyerek reddetti.

Erdal Tercan, gizli tanık "Kitapçı" ile ramazan ayında evinin yakınındaki düzenli gittiği camide tanıştığını, aralarındaki konuşma sırasında Kuran okuma dersi almak istediğini söylemesi üzerine, gizli tanık "Kitapçı"nın kendisine bir hoca adı söyleyerek, bir eve çağırdığını anlattı. Bu eve bir iki kez gittiğini, evde Kuran ve Risale-i Nur okunduğunu, Fetullah Gülen kitaplarının asla okunmadığını söyleyen Tercan, okumayı geliştirmek için yapılan bu toplantıların gizli bir örgüt toplantısı olduğu yönünde bir kanıya varmadığını ileri sürdü.

Tercan, burada tanıştığı, Başbakanlıkta uzman olan gizli tanık "Kitapçı"nın, sonradan Anayasa Mahkemesinde raportör olmak amacıyla birkaç kez yanına geldiğini, kendisinin de yol gösterdiğini, ancak dönemin Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç ile arasının iyi olmaması nedeniyle referans olamayacağını söylediğini aktardı. Tercan, tanık olan "Kitapçı"nın, bu durumu ifadesinde, "Cemaatçi olduğu için referans olmadı." şeklinde değerlendirdiğini belirtti.

Gizli tanıkların, mahkemede "cemaatçi olduğu" yönünde oluşan yanlış algı nedeniyle bu şekilde beyanda bulunduklarını düşündüğünü dile getiren Erdal Tercan, FETÖ ile ilgili bütün kararlara muhalif kalmış gibi yansıtıldığını da ileri sürdü.

Örgüt bağlantılı kişilerin yaptığı bireysel başvuruların iki veya üçünde muhalefet yazdığını söyleyen Erdal Tercan, terör örgütü elebaşı Fetullah Gülen'in bireysel başvurusunun reddedilmesi yönünde oy kullandığını, örgüt tarafından büyük önem verilen Balyoz ve Ergenekon davasında mağdur olanların yaptığı bireysel başvurularda da ihlal yönünde oy kullandığını, karşı oyu bulunmadığını anlattı. "Gülen benim için sıradan bir başvurucudur, başvurusunun reddi yönünde oy kullandım." diyen Erdal Tercan, bu dosyalara ilişkin kararları heyete sundu.

Verdiği her kararın gerekçesini açıklayacak durumda bulunduğunu ifade eden Tercan, "Aklımı kimseye kiraya vermedim, birilerine ipotek etmedim. Bir başkasının bana nasıl hareket edeceğimi söylemesi akıl ve mantık dışıdır. Kararlarımı kendi kanaatime göre verdim." diye konuştu.

Sanık Tercan, savunmasının sonunda tahliye ve beraat talep etti.

Verilen aranın ardından toplanan mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi.

Sanığın, 11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül'ün tanık olarak dinlenilmesi talebi reddedilirken, eski Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç ile sanık hakkında ifade veren eski Anayasa Mahkemesi raportörü Recep Ünal'ın tanık olarak dinlenilmesi, duruşmanın 27 Eylül'e bırakılması kararlaştırıldı.

Kılıç'ın, bugün eski Anayasa Mahkemesi Başkanvekili Alparslan Altan'ın yargılandığı davada da tanık olmasına karar verilmişti.

DANIŞTAY ESKİ ÜYESİ GALİP TUNCAY TUTAR

16 Mayıs'ta ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmada, eski Danıştay üyesi Galip Tuncay Tutar, hakim karşısına çıktı. Duruşmaya, sanık Tutar ile avukatı katıldı.

Duruşmada sanık hakkındaki iddianamenin özeti okundu. İddianamede sanığın, örgütün Danıştaydaki özel göreve haiz yöneticisi olarak, örgüt mensubu üyelere talimat verdiği, sohbet gruplarını, üyelerin dairelerini, iş bölümünü belirlediği, seçimlerde kime oy verileceği veya seçimlerin kilitleneceği kararlarını verdiği iddia edildi.

Savunma için söz verilen Tutar, iddianame eklerinin kendisine tebliğ edilmediğini, bu nedenle esasa ilişkin savunmasını hazırlayamadığını ileri sürerek, esasa ilişkin savunma için süre istedi.

Duruşmada, usul itirazlarını dile getireceğini belirten Tutar, hakkındaki soruşturmanın hukuksuz ve usulsüz yürütüldüğünü ileri sürdü.

Galip Tuncay Tutar, tanık olarak ifadesi alınan eski HSYK Birinci Daire Başkanı İbrahim Okur ile eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem'in, cemaat mensubu üyelerin Yargıtay ve Danıştaydaki etkinliğini kırmak amacıyla cemaatçi olmayan yüksek yargı üyelerini bir araya getirerek, toplantılar düzenlediklerini söylediklerini hatırlattı.

Yargıtay 9. Ceza Dairesinde yargılamayı yapan heyette yer alan başkan ile iki üyenin, bu toplantılara katıldıklarını belirten Tutar, "Tarafsızlığını yitirdiğiniz gerekçesiyle sizleri çekilmeye davet ediyorum." dedi.

Talebi müzakere eden heyet, çekilmeye gerektirecek bir durum bulunmadığına karar vererek, reddetti.

Sanık bu kez, reddi hakim talebinde bulundu.

Söz verilen sanık avukatı Adem Kaplan da Yargıtay 9. Ceza Dairesi heyetinin, yürütmenin etkisi altında kaldığını iddia ederek, bağımsızlığını kaybettiğini öne sürdü. Kaplan, "Hakimler ve Savcılar Kurulunun (HSK), hakimlere tahliyeler konusunda talimat verdiğini, 24 ay dolmadan sanıkların tahliyesine karar verilmemesi yönünde telkinde bulunduğunu" ileri sürdü.

Mahkeme Başkanı: "Mahkememizin bağımsızlığını tartıştırmam"

Makeme Başkanı Burhan Karaloğlu, sözleri üzerine avukat Kaplan'ı uyararak, "Bunu, bu heyete saygısızlık olarak addederim. Mahkememizin bağımsızlığını tartıştırmam. İddianızla ilgili yazılı bir belgeniz var mı?" diye sordu.

Yazılı belge bulunmadığını, konunun gazetelerde haber olduğunu aktaran Kaplan, tüm HSK üyelerinin konuyla ilgili dinlenmesini talep etti.

Heyet, reddi hakim talebiyle ilgili karar vermek üzere duruşmaya ara verdi. Aranın ardından toplanan heyet, reddi hakim talepleriyle ilgili yeterli delil bulunmadığını, duruşmayı uzatma amaçlı olduğunu belirterek talebi reddetti.

Savunmasına devam eden Galip Tuncay Tutar, savunma hazırlamak için bazı engellerle karşılaştığını, kitap ve internete ulaşamadığını, avukatıyla görüşmesinde de kısıtlama olduğunu iddia etti.

Duruşmaya verilen aranın ardından, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verilerek, sanığa esas hakkındaki savunması için gelecek duruşmaya kadar süre verildi. Heyet, Avukat Kaplan'ın HSK ile ilgili sözlerinin SEGBİS çözümünün yapılarak, HSK'ya gönderilmesine de karar vererek duruşmayı erteledi.

Örgütün "Danıştay abisi"

Danıştay üyesi seçildikten sonra, örgütün "Danıştay abisi" olarak çalıştığı, örgüt mensupları hakkında soruşturmaların bertaraf edilmesini sağladığı, Danıştay içindeki örgüt lehine düzenlemeleri organize ettiği belirtilen Tutar'ın, yüksek yargıdaki diğer "abi"lerle istişare kurulunda görev yaptığı belirlenmişti.

Sanık Tutar'ın, 17-25 Aralık'tan sonra ABD'ye gidip geldikten sonra cebinde taşıdığı 1 doları örgüt mensuplarından birine 30 ya da 50 dolara sattığı da iddia edilmişti.

Tutar'ın, FETÖ'cü eski hakimlerin, Danıştaya üye seçildikten sonra, örgüt elebaşı Fetullah Gülen'in ABD'ye gitmeden önce kaldığı Altunizade'deki FEM Dershanesi'nin en üst katını müze gibi gezdikleri geziyi düzenlediği de bazı sanıklar tarafından dile getirilmişti.

YARGITAY ESKİ ÜYESİ MEHMET MURAT YÖNDER

17 Mayıs'ta ilk derece mahkemesi sıfatıyla Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen duruşmaya, sanık Yönder ile avukatı ve yakınları katıldı.

Duruşmada sanık hakkındaki iddianamenin özeti okundu. İddianamede sanığın örgüt tarafından özel yetkili savcı yapıldığı, kamuoyunda kumpas davaları olarak bilinen Ergenekon, Balyoz, Poyrazköy, ÇYDD gibi davaların soruşturma süreçlerini yürüttüğü ifade edildi.

Sanığın, uydurma delillerle basit olayları abartarak gece gözaltıları dahil tutuklama yapılması gibi haksız ve adil olmayan işlemleri yapan ekip içinde yer aldığı, örgüt talimatıyla Yargıtaya üye seçildiği, üye seçildikten sonra da FETÖ mensuplarıyla bir araya gelerek toplantılara katıldığı belirtildi.

Savunma için söz verilen Yönder, usul itirazlarını dile getirdi.

Darbe girişimini kınayan Yönder, teşebbüsün ardından gözaltına alınan yüksek yargı mensuplarına ilişkin listelerin 2013'te eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem ile bazı yargı mensuplarınca hazırlandığının Erdem tarafından belirtildiğini hatırlattı.

Erdem'in bu listeleri hazırlamak için düzenlediği toplantılara şu anki Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı ile Başsavcıvekilinin de katıldığını öne süren Yönder, bu nedenle hakkında düzenlenen iddianamenin usulsüz olduğunu iddia etti.

İddianamede örgüt tarafından özel yetkili savcı olarak görevlendirilip Ergenekon, Balyoz, ÇYDD gibi soruşturmalarda sahte delil üreterek haksız ve hukuksuz uygulamaların içinde yer aldığının ileri sürüldüğü ifade eden Yönder, iddianamenin bu dosyalar incelenmeden hazırlandığını savundu.

Sahtecilik, delil üretilmesi, basın yoluyla şüphelilerin linç ettirilmesi gibi iddialara ilişkin somut verilerin iddianameye konulmadığını öne süren Yönder, ByLock kullandığının iddia edildiğini ancak program içeriklerine ilişkin bilgi ve belgelerin de iddianamede bulunmadığını kaydetti.

Sanık Yönder, atılı suçların görev suçu kapsamında olduğunu, bu nedenle dosyanın görevsizlik kararı verilerek Anayasa Mahkemesine gönderilmesini istedi.

Yönder, bu konuda bir karar verildikten sonra savunmasına devam edeceğini söylemesi üzerine duruşmaya ara verildi. Aranın ardından heyet, görevsizlik talebini reddetti.

Ara kararın ardından savunmasına devam eden Yönder, silahlı terör örgütü üyeliği suçlaması ve aleyhindeki tanık ifadelerini reddetti. Yönder, "Her zaman demokrasiden, hukuktan yana oldum. 15 Temmuz gibi darbe girişimlerini her zaman lanetledim. Bu menfur darbe girişimine katılanların doğru şekilde tespit edilip hak ettikleri cezayı almalarını bekliyorum." dedi.

Darbe girişiminin yaşandığı gün Mersin'de tatilde olduğunu, teşebbüsü televizyondan öğrendiğini iddia eden Yönder, hakkında gözaltı kararı çıkarıldığını da yine basından öğrendiğini söyledi. Bu nedenle Ankara'ya dönmeye karar verdiğini anlatan Yönder, "Yakınlarım yüklü paralarla kredi kartları ve bir araçla geldiler, kaçmamı teklif ettiler. İstemedim, evime döndüm, polisleri bekledim." diye konuştu.

Tahliyesini isteyen Yönder'in savunmasını bugün tamamlayamayacağını belirtmesi üzerine heyet duruşmayı bitirerek bir sonraki celse savunmaya devam etmesi için sanığa süre verdi.

Mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamını, duruşmanın 26 Eylül'e bırakılmasını kararlaştırdı.

Firari Öz ile çalıştı

Firari eski savcı Zekeriya Öz ile Ergenekon soruşturmasını yürüten Yönder, soruşturma kapsamına ÇYDD'yi sokarak, derneğin Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan'ın İstanbul'daki evinde sabaha karşı arama yaptırmıştı.

Saylan'ın kanser hastası olması nedeniyle arama ve gözaltı işlemleri kamuoyunda tepkilere neden olmuştu.

Paralel yapı-Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, HSYK üyelerine açılan davalar
Paralel yapı-08 Ekim (2017) 'Ankara 77 sanık Yüksek Yargı Yapılanması' soruşturması/fezlekesi (Yargıtay)

(19 Mayıs 2018, 15:49)

HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN

HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER:

PARALEL YAPI KONULU HABER GRUPLARINDAN KISA BİR BÖLÜM: (TÜMÜ ve LİNKLER İÇİN TIKLAYIN)  
Paralel Yapıya yönelik hemen hemen tüm operasyonlar ve açılan davalar
Paralel yapıya açılan ve sonuçlanan davalar
Paralel yapı ve diğer kurum kuruluşlarla bağlantıları
Başbakan Erdoğan'ın paralel yapıyla ilgili açıklamaları
Paralel yapı-Abdullah Gül
Paralel yapı-Taksim Gezi Parkı olayları bağlantısı
Paralel yapı-Çeşitli davalardaki kumpaslar
Paralel yapı-Ergenekon
Paralel yapı-Behçet Oktay intiharı
Paralel yapı-Hablemitoğlu cinayeti
Paralel yapı-Üzeyir Garih cinayeti
Paralel yapı-Cevzet Soysal cinayeti
Paralel yapı-Gaffar Okkan cinayeti
Paralel yapı-Paris cinayetleri
Paralel yapı-Haydar Meriç cinayeti
Paralel yapı-15 Temmuz (2016) 'TSK'daki Fetö'cülerin darbe girişimine açılan davalar'
Paralel yapı-Fenerbahçe/Şike soruşturması
Paralel yapı-Ses kayıtları
Paralel yapı-Hanefi Avcı'nın cemaat iddiaları
Paralel yapı-Sabri Uzun'un cemaat iddiaları
Paralel yapı-28 Şubat süreci
Paralel yapı-Kaset olaylarıyla bağlantısı
Paralel yapı-Rusya Ankara Büyükelçisi Andrey Karlov suikasti
Paralel yapı-1990 Uğur Mumcu vd. Laiklik suikastleri soruşturmasında kumpas
Paralel yapı-TSK'daki Fetö'cülerin 15 Temmuz askeri darbe girişimi ile bağlantısının delilleri
Paralel yapı-15 Temmuz askeri darbe girişimindeki rollerini saptırma gayretleri
Paralel yapı-Yargılandıkları davalarda Fetö'nün terör örgütü olduğunu kabul etmeyen sanıklar
Paralel yapıya karşı devlet kurumlarının attığı adımlar
Paralel yapı-Deşifreyi ve soruşturmaları engelleme çabaları
Paralel yapı-Kamikaze tahliye girişimleri
Paralel yapı-Teslim olmayıp saklanan ya da yurtdışına firar eden şüpheliler
Paralel yapıya dair hukuki deliller
Paralel yapı mensuplarından gelen itiraflar
Paralel yapı-Suç duyuruları
Paralel yapı-Abdullah Harun
Paralel yapı-Dış ülke bağlantıları
Paralel yapı-Vatana ihanet
Paralel yapı-Misyonerlik/Dinlerarası Diyalog Bağlantıları
Paralel yapı-İslami açıdan sapkın görüşleri
Paralel yapı-Fetullah Gülen'in bedduaları
Paralel yapı-Örgüt mensuplarının intiharları
Paralel yapı konulu kitaplar
Paralel yapı konulu filmler
Paralel yapı bahanesiyle kontrgerilla yapılanmalarının gözden kaçırılma çabaları ... (TÜMÜ ve LİNKLER İÇİN TIKLAYIN)

http://www.kontrgerilla.com/mnsetgoster.asp?haber_no=13015    yazdır/print

ŞOK! TSK'daki Fetö'den darbe

15.07.2016 22:46 Türkiye, 15 Temmuz saat 22:00'den beri şok dakikalar yaşıyor.. İlk önce Jandarmadan bazı birliklerin İstanbul'un iki yakasını birbirine bağlayan köprüleri tanklarla ulaşıma kapattığı haberleri geldi. İlerleyen dakikala..
Tamamı 15.7.2016

İşte çılgınlıklarının nedeni

17.07.2016 14:13 TSK'daki Fetö'cülerin darbe girişimi "çılgınca" ve "gözü dönmüş" olarak değerlendiriliyor. Bir çok detay bu değerlendirmeye yol açıyor. Örneğin Meclis'in bombalanması.. Örneğin TRT'yi ele geçirirken canlı yayında darbe..
Tamamı 17.07.2016

İşte Paralel'in 81 il imamı

20.01.2015 21:02 Fetullah Gülen cemaatinin Marmara bölge imamı ile birlikte 8 il imamı olduğu iddia edildi. Bu isimlerin fotoğraflı özgeçmişleri yayınlandı. Bu imamların bir devlet memuru gibi terfi alarak kademe kademe yükseldiği iddia ediliyor..
Tamamı 20.01.2015

Paralel'e de Ergenekon'a da hayır

11.03.2014 14:52 Türkiye'de dün yargıda şiddetli bir deprem yaşandı. Daha önce benzeri yaşanmayan bu depremin merkez üssü, Ergenekon davasına bakan özel yetkili İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi oldu. Ergenekon davasına bakan İstanbul ..
Tamamı 11.3.2014

Büyükanıt: Huzurum kalmadı!

19.12.2015 23:00 Abdullah HARUN / kontrgerilla.com - 27 Nisan e-muhtırası soruşturmasında 'şüpheli' olarak sorgulanan dönemin Genelkurmay Başkanı Yaşar Büyükanıt'ın ifadesi ortaya çıktı. Kontrgerilla.com'un ulaştığı iki sayfalık ifaded..
Tamamı 19.12.2015

Fehmi Koru sitemize taş attı

12.10.2015 19:46 Maişet derdi nedeniyle yaklaşık 1 yıldır günlük yerine haftalık haber girişine geçmek zorunda kaldık. Dikkat edenler bunu farketmiştir. Saatlerdir süren bu haftalık haber girişini de az önce tamamlamış ve internet..
Tamamı 12.10.2015

Şok!!! Savcı Öz yurtdışına kaçtı

18.08.2015 20:19 HSYK tarafından haklarında terör örgütü üyeliği suçlamasıyla soruşturma başlatılan, ardından mahkemece yakalama kararı çıkarılan savcılar Zekeriya Öz ve Celal Kara'nın yurtdışına kaçtıkları ortaya çıktı. Mahkeme eski s..
Tamamı 18.08.2015

Balyoz Planı gerçek: 7 beraate itiraz

09.10.2016 13:55 Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, Orgeneral Çetin Doğan'ın da aralarında bulunduğu 7 sanığın beraat kararının bozulması yönünde görüş bildirdi. 6 Ekim'de yaşanan gelişmeye göre, Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı adına B..
Tamamı 9.10.2016

Belgesel: Gezi'nin ardındakiler

24.06.2013 11:20 Taksim Gezi olaylarına katılanlar.. Haber, açıklama ve attıkları twitlerle destek verenler.. 'Çapulcu' olduklarını açıkça belirtenler.. 'Mesele Gezi değil sen hala anlamadın mı?' diyerek hükümeti bir ayaklanma ile devirmeye destek verenler..
Tamamı 24.06.2013

7 sanıklı Balyoz davası kapandı mı?

16.12.2018 11:00 İstanbul'da, Fetö yargısının etkin olduğu dönemde açılan ve 237 sanığın müebbet hapse mahkum edildiği, Fetö ile mücadelenin başlamasının ardından davanın kumpas olduğuna dair somut delillerin ortaya çıkması üzerine..
Tamamı 16.12.2018

Humeyni planı suya düştü

08.11.2014 13:58 Yıllardır ABD'de yaşayan Türk vatandaşı Fetullah Gülen'in Türkiye'ye dönmekten kesinlikle vazgeçtiği ileri sürülüyor. Gülen cemaatinin liderliğini yapan Fetullah Gülen, kendisine DGM tarafından dava açılmadan hemen önc..
Tamamı 8.11.2014

Gülen: 28 Şubat MGK'sı sevaptı

01.11.2014 17:35 Erdoğan'ın ilk kez 'Cumhurbaşkanı' sıfatıyla başkanlık ettiği Ekim ayı MGK toplantısı 10 saati aşarak en uzun MGK rekorunu kırdı. 28 Şubat süreci kararlarının alındığı MGK toplantısı ise 8 saat sürmüştü. MGK'da paralel..
Tamamı 1.11.2014

Ayrıntılarıyla 7 Şubat krizi

08.02.2014 15:18 Tarih: 7 Şubat 2012.. Ankara, Cumhuriyet tarihinde benzeri görülmemiş bir olayla sarsıldı. MİT Müsteşarı Hakan Fidan dahil 5 MİT yöneticisi hakkında savcılık tarafından yakalama kararı çıkartıldı.. Sabah gazetesinden A..
Tamamı 8.2.2014

Beddua etti, suç duyurusu yağdı

27.01.2014 13:03 Fetullah Gülen'in avukatı: Psikolojik harekâtta yeni aşamaya geçildi.. Fetullah Gülen Hocaefendi'nin avukatı Nurullah Albayrak, müvekkili hakkında ortaya atılan iftiraların suç duyurusu şeklinde yargıya taşınması suret..
Tamamı 27.1.2014

Paralel Yapı = P2 Locası

14.01.2014 15:48 Gülen cemaatinin lideri Fethullah Gülen'in paralel yapıyı uzaktan yönetmek için yaptığı telefon görüşmeleri bugün internette yayınlandı. (1) Görüşmelerde Gülen'in, bir dini cemaat liderinin ötesine geçerek siyaset..
Tamamı 14.1.2014

Özkök ve Yalman'dan şok inkar

03.11.2014 19:23 Balyoz davasında Anayasa Mahkemesi'nin verdiği 'hak ihlali' kararı üzerine yeniden yargılama başladı. Duruşma, Anadolu 4. Ağır Ceza Mahkemesi'nce Anadolu Adalet Sarayı'ndaki 450 kişilik Şehit Hakan Kılıç Konferans Salo..
Tamamı 3.11.2014

Yabancı vakıflara suç duyurusu

02.12.2013 16:57 Sivil Toplum Kuruluşu Adalet Platformu, Türkiye'de faaliyet gösteren yabancı vakıflar hakkında, yasak olmasına karşın Türkiye'deki siyasi olaylara müdahale ettikleri gerekçesiyle suç duyurusunda bulundu. Suç duyurusund..
Tamamı 2.12.2013

Düşünen adam da olacak mı?

19.06.2013 17:17 Taksim Gezi olayları 19 günlük bir süreç sonra polisin Gezi parkını boşaltmasıyla sona erdi. Ancak artçı gelişmeler sürüyor. İki gündür 'duran adam' eylemi gündemde. Hükümeti protesto eden ve Gezi eylemcilerine destek ..
Tamamı 19.6.2013

Fetö'nün Şok Mangasına dava

21.11.2022 14:22 Ankara'da, Cumhuriyet Başsavcılığı, FETÖ'cü olmayan askeri öğrencilerin "şok mangası" yöntemiyle fiziki ve psikolojik şiddet uygulayarak okulu bırakmalarına neden oldukları ileri sürülen 8 eski asker hakkında "işkence ..
Tamamı 21.11.2022

Kara Kuvvetleri: 80 Müebbet Onandı

29.11.2022 10:33 Ankara'da, FETÖ'nün darbe girişimi sırasında Kara Kuvvetleri Komutanlığı (KKK) karargahında yaşanan olaylara ilişkin aralarında 4 eski generalin de bulunduğu 132 sanıklı dava dosyasının istinaf incelemesi tamamlandı..
Tamamı 29.11.2022

Kars: 12 Müebbetin Gerekçesi

30.11.2022 13:13 Kars'ta, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) darbe girişimine katıldıkları ve örgütün kentteki sözde 'ana komuta kademesi'nde yer aldıkları iddia edilen, aralarında örgütün sözde 'sıkıyönetim komutanı' ve dönemin 14. Me..
Tamamı 30.11.2022

Yakalanan İlk Darbeciye Müebbet

29.11.2022 11:03 Bursa'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında Bursa'da sözde 'sıkıyönetim komutanı' olmayı beklerken 'yakalanan ilk darbeci' olan dönemin İl Jandarma Komutanı Yurdakul Akkuş'un da..
Tamamı 29.11.2022

Darbeci Yaver'in Müebbeti Onandı

29.11.2022 10:43 Ankara'da, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişimi akşamı Cumhurbaşkanı Recep Tayip Erdoğan'ın kaldığı oteli darbecilere bildirdiği belirlenen eski başyaver Ali Yazıcı'ya verilen ağırlaştırılmış müebbet ile eski Dalaman Deni..
Tamamı 29.11.2022

Çatı Davada Müebbetler Değişmedi

29.11.2022 10:22 Ankara'da, Yargıtay'ın 15 Temmuz darbe girişiminden önce açılan FETÖ çatı davasında, örgütün tepe yöneticileri eski Samanyolu Yayın Grubu Başkanı Hidayet Karaca, eski milletvekili İlhan İşbilen, keski Zaman Gazetesi İm..
Tamamı 29.11.2022

Askeri Hakimlere Müebbet Onandı

02.12.2022 09:55 Ankara'da, Yargıtay 3. Ceza Dairesi, Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesince FETÖ'nün darbe girişiminde yer alan dönemin Genelkurmay Başkanlığı adli müşavirleri Hayrettin Kaldırım ve Muharrem Köse'nin de aralarında bulundu..
Tamamı 2.12.2022

Poyrazköy Kumpası: 1. Dava Başladı

28.11.2022 13:39 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün "Poyrazköy'de ele geçirilen mühimmat, Kafes eylem planı, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği (ÇYDD), Amirallere Suikast" gibi davalardaki usulsüzlüklere ilişkin polis mem..
Tamamı 28.11.2022

Poyrazköy Kumpası: 2. Dava Yargıya

28.11.2022 15:42 İstanbul'da, kamuoyunda 'Poyrazköy davası' olarak bilinen dava ve soruşturmalarda görev alan 48 eski hakim ve savcı hakkında 'gizliliği ihlal', 'iftira', 'suç delillerini yok etme', 'kişisel verileri hukuka aykırı olar..
Tamamı 28.11.2022

1985'teki Sınav Hırsızlığına Dava

02.12.2022 12:37 Ankara'da, FETÖ irtibatı nedeniyle hakkında dava açılan eski Albay Cengiz C.'nin, 1985'te yapılan askeri lisesi sınav sorularını, 'örgüt abisi' aracılığıyla önceden aldığını itiraf etmesi, verdiği bilgilerin doğru çı..
Tamamı 2.12.2022

Pinhan Restaurant'a 9 Hapis

30.11.2022 12:08 İstanbul'da, Fetullah Gülen liderliğindeki terör örgütü (Fetö) adına faaliyetlerde bulunulduğu gerekçesiyle kayyum atanan örgütün karargahı konumundaki Maltepe Pinhan Restoran yapılanmasına dair 45 sanıklı davaya devam..
Tamamı 30.11.2022

Zırhlı Tugay Darbe davası

30.11.2022 12:40 İstanbul'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimine ilişkin aralarında muvazzafların da bulunduğu 28'si tutuklu 138 askerin 'kamu malına zarar verme' suçundan altışar yıl ile 'Anayasal düzeni ort..
Tamamı 30.11.2022

Darbede Valilik İşgali davası

30.11.2022 12:29 İstanbul'da, FETÖ'nün 15 Temmuz darbe girişiminde İstanbul Valiliğinin işgalini konu alan 90 sanıklı davada ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası Yargıtay tarafından bozulan eski Yarbay Recep Karaçam'ın yeniden yargılan..
Tamamı 30.11.2022

Donanma Darbe davası

28.11.2022 13:24 Kocaeli'de, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında Donanma Komutanlığındaki eylemlere ilişkin davada dosyaları ayrılan 6'sı tutuksuz, 13'ü firari 19 sanığın yargılanmasına devam edildi..
Tamamı 28.11.2022

Adana Yasadışı Dinleme davası

21.11.2022 12:10 Adana'da, Fetullahçı Terör Örgütü (FETÖ) üyeliğinden hüküm giyen eski İl Emniyet Müdürü Ahmet Zeki Gürkan ile terörden sorumlu emniyet müdür yardımcısı İsmail Bilgin'in, Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) mensubunu yasa ..
Tamamı 21.11.2022

Tır Kumpası Organizatörleri davası

21.11.2022 11:57 Adana ve Hatay'da MİT tırlarının durdurulması ve aranmasını organize ettikleri gerekçesiyle haklarında 2'şer kez ağırlaştırılmış müebbet ve 50 yıl 5'er ay hapis cezası istemiyle dava açılan Fetullahçı Terör Örgütü'nün ..
Tamamı 21.11.2022

13.08.2001'den beri ziyaretçi sayısı:
66.008.781