Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) ASELSAN'daki yapılanmasına ilişkin haklarında 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan dava açılan 25 sanığın yargılanmasına başlandı.
10.03.2018 16:34 Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) ASELSAN'daki yapılanmasına ilişkin haklarında 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan dava açılan 25 sanığın yargılanmasına başlandı.
5 Mart'ta Ankara 25. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen davanın duruşmasında, tutuksuz sanıklar hazır bulundu. Duruşmaya tutuklu 11 sanık ise bulundukları cezaevlerinden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı.
Sanıkların kimlik tespitinin yapılması ve iddianamenin özetlenmesinin okunmasının ardından dosyaya gelen evrak okundu.
Duruşmada, tutuklu sanık Ali Tunçkılıç savunma yaptı.
Kırıkkale F Tipi Yüksek Güvenlikli Kapalı Cezaevi'nden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile duruşmaya katılan Tunçkılıç, mahkeme huzurunda vereceği beyanlarının esas alınmasını istedi.
ASELSAN'da uzun yıllar işçi statüsünde görev yaptığını belirten Tunçkılıç, hakkında isnat edilen suçlamaları kabul etmediğini, aleyhinde tanıklık yapanların beyanlarının ise gerçeği yansıtmadığını söyledi.
Süleyman isimli bir arkadaşı aracılığıyla örgütle tanıştığını aktaran Tunçkılıç, dini duygularla birkaç kez sohbetlere katıldığını, bu süreçte illegal bir eylemde bulunmadığını iddia etti.
Örgütün organize ettiği Türkçe olimpiyatlarından etkilendiğini dile getiren Tunçkılıç, bir dönem Ankara Batıkent'te faaliyette bulunan Memurlar Vakfı'ndaki (MEVA) örgüt toplantılarına katıldığını anlattı.
Tunçkılıç, 17/25 Aralık kumpas davalarının ardından FETÖ ile bağını kestiğini iddia ederek 'Toplantılara katılmamdaki tek amaç Allah rızası ve İslam dinini tam manasıyla yaşamaktan ibarettir. 17/25 Aralık sürecinden sonra FETÖ/PDY silahlı terör örgütünün düzenlemiş olduğu MEVA toplantılarına kesinlikle katılmadım. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Darbe girişimini de lanetliyorum. Tahliyemi talep ediyorum.' diye konuştu.
- 'Okul taksitleri için Bank Asya'da hesap açtım'
Tutuklu sanık Bilgin Erol da 2002'de ASELSAN'da şoför olarak göreve başladığını, bu süreçte devlet aleyhinde bir eylemde bulunmadığını öne sürdü.
Hakkında isnat edilen suçlamaların somut delilere dayanmadığını savunan Erol, oğlunun öğrenim gördüğü FETÖ'ye ait okulun taksitlerini ödemek için Bank Asya'da hesap açtırdığını kaydetti.
Bu amaç dışında söz konusu hesabı kullanmadığını iddia eden Erol, bir dönem ihtiyaçları için başka bankalardan kredi çekmesini bu durumuna örnek gösterdi.
Aleyhinde tanıklık yapanların beyanlarının duyuma dayalı olduğunu belirten Erol, 'Tanıkların iddia ettikleri gibi FETÖ bağlantısı olan kişilerle hiçbir zaman yan yana gelmedim. HTS kayıtları da beni doğruluyor. Aleyhimde tanıklık yapan şahsı da tanımıyorum, mahkeme huzurunda yüzleşmek istiyorum.' dedi.
Himmet adı altında kimseye para vermediğini anlatan Erol, FETÖ'nün ASELSAN yapılanmasında yer aldığı tespit edilen şahıslarla irtibatının bulunmadığına dair tespitin iddianamede yer aldığını aktardı.
Örgütün şifreli haberleşme programı 'ByLock'u kullananların listesinde ismimin yer almadığını kaydeden Erol, örgüt üyesi olmadığını savunarak tahliye talebinde bulundu.
Duruşmanın öğleden sonraki bölümünde, olay tarihinde Haberleşme Bilgi Teknolojileri Elektronik Üretim Biriminde Müdür Yardımcısı olarak görev yapan Gürsoy Güngör hakim karşısına çıktı.
FETÖ üyesi olmadığını, kendine isnat edilen suçlamaların somut delillere dayanmadığını iddia eden Güngör, gizli ve açık kimliğiyle dava dosyası kapsamında tanıklık yapanların da aleyhinde beyanda bulunmadıklarını ifade etti.
Örgütün gazete ve dergi gibi yayınlarına üye olmadığını, FETÖ elebaşının talimatıyla Bank Asya'ya para yatırmadığını, sosyal medyada kara propaganda içerikli paylaşımlarda bulunmadığını belirten Güngör, şöyle devam etti:
'Kurumdaki bazı isimleri el üstünde tuttuğum ve onlara iyi sicil notu vererek kurumda iyi yerlere gelmelerini sağladığım iddia ediliyor. Ben üretim alanında görev yapıyordum. Burada çalışanların en fazla geleceği yer şefliktir. General ya da emniyet müdürü olacak değiller. Sicil notu ise benim tek başıma verebileceğim bir şey değildir. Eğer FETÖ üyesi olsaydım, yurt dışı görevlerine bu yapıdan olan isimleri göndermem gerekiyordu ancak ben yurt dışındaki görevlere işin ehli olanları gönderdim.'
İddianamede, tiyatrocu ve film sanatçısı kardeşi Gürol Güngör'ün FETÖ'nün amacına hizmet eden film ve dizilerde rol oynadığına ilişkin bir tespitin yer aldığını aktaran Güngör, bu durumun 'suçların şahsiliği ilkesine' aykırı olduğunu savundu.
Sanık Güngör, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatrolarındaki görevine devam eden kardeşinin bugüne kadar birçok dizi ve film projesinde yer aldığını, bunların hiçbirinde suç unsuru bulunmadığını kaydetti.
- ByLock kullanıcısı çıktı
Tutuklu sanık Numan Beşikçi, girdiği yazılı ve sözlü sınavlarda başarılı olması nedeniyle ASELSAN'da çalışmaya başladığını savundu.
Örgütün kriptolu haberleşme programı ByLock kullanıcısı olduğuna ilişkin iddianamedeki tespiti hatırlatan Beşikçi, söz konusu programın kullanıldığı belirlenen numaranın, veri hattına ait olduğunu söyledi.
Sesli görüşmeye imkan vermeyen bu hatla sadece internete girilebildiğini aktaran Beşikçi, son zamanlarda ortaya çıkan 'mor beyin uygulaması' mağduru olduğunu düşündüğünü dile getirdi.
Beşikçi, 'Zira tarafıma gönderilen ByLock tespit tutanağına göre bu program üzerinden veri alışverişi olmadığı görülüyor.' dedi.
Bunun üzerine üye hakim, Beşikçi'nin ByLock'a girişi tarihleri ile bu program üzerine oluşturulan gruptaki diğer örgüt üyelerinin isimlerini okudu.
Söz konusu şahısları tanımadığını öne süren Beşikçi, kendisine gönderilen tespit tutanağında yazışma içeriklerinin yer almadığını ifade etti.
- '1 dolar hatıra'
Tutuklu sanık Hasan Hüseyin Türkanoğlu da savunmasına, hakkındaki suçlamaları kabul etmediğini belirterek başladı.
İddianamede yer alan hesap hareketlerinin aynı işyerindeki arkadaşlarından borç para alıp verme işleminden kaynaklandığını öne süren Türkanoğlu, arama sırasında üzerinde çıkan 1 doların ise kuzeninin hatırası olduğunu iddia etti.
Hakkında beyanda bulunan tanıklardan birinin psikolojik sorunları olduğunu, bu nedenle iddialarının dikkate alınmaması gerektiğini savunan Türkanoğlu, 'Tanık beyanları birbiriyle çelişiyor. Somut olgulardan ziyade duyumlardan ibaret olduğu görülüyor.' dedi.
Tutuklu olması nedeniyle kendisinin ve ailesinin mağduriyetinin arttığını ifade eden Türkanoğlu, tahliyesini istedi.
Tutuklu sanıklar Sefa Demir, Yiğit Ali Doğan ve Zafer Keskin'in de savunma yaptığı duruşmaya, yarın devam edilmek üzere ara verildi.
İddianame
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca 25 sanık hakkında hazırlanan iddianamede, FETÖ üyelerinin ASELSAN'ın Sincan, Keçiören ve Yenimahalle birimlerinde görev yaptıkları ifade edildi.
Sanıklar İsmail Sin, Zafer Keskin, Zafer Türkkan ve Yiğit Ali Doğan'ın ASELSAN Haberleşme Bilgi Teknolojileri Elektronik Üretim Müdürlüğüne bağlı kripto bölümünde çalıştığına dikkat çekilen iddianamede, söz konusu isimlerin Türk Silahlı Kuvvetlerine (TSK) tahsis edilen kripto cihazlarına yazılım yükledikleri belirtildi.
İddianamede, sanıklardan bazılarının örgütün kriptolu haberleşme programını ByLock kullanıcısı oldukları tespitine yer verildi.
Sanıkların 'silahlı terör örgütüne üye olmak' suçundan 5 yıldan 10 yıla kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.
Paralel yapı-09 Mart (2017) 'Ankara 25 sanık Aselsan Yapılanması' davası
Paralel yapı-Aselsan Yapılanması
(10 Mart 2018, 16:34)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: