Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Hakimler Savcılar Kurulu üyelerinin yargılanmasına Yargıtay'da devam edildi. Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen davanın duruşmasında, eski Yargıtay üyesi sanık İrfan Doğan hakim karşısına çıktı.
10.12.2017 12:31 Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında görevlerinden ihraç edilen ve çıkarıldıkları mahkemelerce tutuklanan Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay ve Hakimler Savcılar Kurulu üyelerinin yargılanmasına Yargıtay'da yargılanmasına devam edildi.
5 Aralık'ta Yargıtay 9. Ceza Dairesince, Yargıtay Genel Kurul Salonu'nda görülen davanın duruşmasında, eski Yargıtay üyesi sanık İrfan Doğan hakim karşısına çıktı. Duruşmaya, Doğan ve avukatı ile yakınları katıldı.
Duruşmada, Yargıtay Savcısı, sanık Doğan hakkındaki iddianamenin özetini okudu. İddianamede, Doğan'ın FETÖ'nün HSYK'da etkin olduğu dönemde örgüt liderinin talimatı doğrultusunda Yargıtaya üye seçildiği belirtildi.
Doğan'ın örgütün şifreli haberleşme programı ByLock kullandığına ilişkin bir tespit bulunmamasına karşın, örgüt üyeleri arasında yapılan yazışmalarda kendisinden söz edildiği aktarıldı. İddianamede ayrıca örgütün eğitim biriminin Doğan'ın kızıyla ilgilendiğine ilişkin ByLock yazışmaları bulunduğu kaydedildi.
Örgüt üyeliği suçlamasını reddeden Doğan, üniversiteyi dershaneye gitmeden kazandığını, devlet yurdunda kaldığını, hiçbir kişi ve kurumdan burs veya yardım almadığını söyledi.
Hatay'da hakimlik yaptığı dönemde eski Adalet Bakanı Sadullah Ergin ile bir samimiyetinin olduğunu, binlerce dosyada isabetli kararlar verdiği için Ergin bakan olduktan sonra kendisini Bakanlık ya da Yargıtayda görmek istediğini söylediğini anlatan Doğan, Ergin'in desteğiyle Yargıtay üyesi olduğunu düşündüğünü ifade etti.
Sanık Doğan, meslek hayatı boyunca soruşturma geçirmediğini, HSYK seçimlerinde hiçbir grubu desteklemediğini savundu.
İddianamede suçüstü halinden söz edildiğini bildiren Doğan, kendisi açısından suçüstü hükümlerinin uygulanamayacağını, FETÖ'nün darbe girişiminin yaşandığı 15 Temmuz akşamı tatilde olduğu ve olayları televizyondan takip ettiğini dile getirdi.
Gözaltı listelerinde isminin bulunduğunu öğrendikten sonra kaçmayı hiç düşünmediğini ileri süren Doğan, evine geçtiğini ve polisleri beklediğini kaydetti.
Aleyhine ifade verenlerin beyanlarına değinen Doğan, bunların bir bütün olarak değerlendirildiğinde savunmasını doğruladığının görüleceğini öne sürdü.
Eski HSYK üyesi İbrahim Okur'un verdiği isimler arasında bulunmadığını vurgulayan Doğan, Okur'un 'İrfan Doğan, cemaat listesinden seçildi. Ben başarılı olduğu için destekledim, Sadullah Ergin de onun seçilmesini istemişti.' yönündeki beyanını anımsattı. Doğan, 'Başarılı çalışmalarım nedeniyle o listelere girmişim, hangi listeye eklendiğimi bilmiyorum.' dedi.
Doğan, Okur'un, eski Yargıtay Genel Sekreteri Aydın Boşgelmez'in 'İrfan Doğan, bizden değil ama bizden olmayanları da destekledik.' dediğine ilişkin beyanlarını da hatırlattı.
Eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem'in ise hiçbir somut olaya değinmeden 132 isim saydığını, bunlar içinde kendisinin de bulunduğunu belirten Doğan, bu isimlerden hakkında dava açılmayan, görevine iade edilenler olduğunu bildirdi. Doğan, Erdem'in kendisi hakkında da yanılmış olabileceğini mahkemenin takdirine sundu.
'Tarihleri ve isimleri karıştırmış olabilir'
Eski HSYK üyesi Mustafa Kemal Özçelik ile Ladik'te yaklaşık 6 ay görev yaptığını anlatan Doğan, ilçenin küçük bir yer olduğunu, başka arkadaşı olmadığı için Özçelik ile görüştüğünü söyledi. Doğan, 'Evine giderdim, doğrudur namaz kıldık, kitap okuduk ama kesinlikle cemaat güdüsüyle hareket etmedim.' savunmasını yaptı.
Özçelik'in ifadesinde geçen diğer kişilerle bir araya gelmediğini öne süren Doğan, Özçelik'in tarihleri ve isimleri karıştırmış olabileceğini savundu.
Örgütün eğitim biriminin çocuğuyla ilgilendiği suçlamasına değinen Doğan, mesajlarda 16 çocuğun isminin sayıldığını, bunlardan birinin kızı olduğunu söyledi. Doğan, buna karşın mesajın altındaki bölümde 'İrtibatta tek sıkıntılı olan Rabia Nur, bizimle görüşmüyor.' denildiğini, Rabia Nur'un kızı olduğuna dikkati çekti. Sanık Doğan, bu ifadenin örgütün ilgilenmesine karşın kendilerinin buna karşılık vermediğini gösterdiğini savundu.
FETÖ'nün eğitim birimi sorumlusu olduğu belirtilen Osman Sayın ile örgütün yargıdaki sivil imamları olduğu belirtilen Ömer Ali Kardeş, Mustafa Oflaz, Selçuk Ayhan ve Mehmet Özçelik'i tanıyıp tanımadığı sorulan Doğan, bu isimleri tanımadığını bildirdi.
Örgütün şifreli haberleşme programı ByLock'u kullanmadığı ve Bank Asyaya para yatırmadığını öne süren Doğan, tahliyesi ve beraatini istedi.
Mahkeme, sanık hakkında ifade veren eski Adalet Bakanlığı Müsteşarı Birol Erdem ile eski HSYK üyeleri İbrahim Okur ve Mustafa Kemal Özçelik'in tanık olarak dinlenmesine karar verdi.
Ayrıca sanığın yurt dışına çıkış yasağı konularak tutuksuz yargılanmak üzere tahliyesini kararlaştıran mahkeme, duruşmayı 25 Ocak 2018'a erteledi. Tahliye kararı, 3'e 2 oy çokluğuyla alındı.
Yargılamalarda daha önce de eski Yargıtay üyesi Ahmet Turan Doğan tahliye olmuştu.
Paralel yapı-Anayasa Mahkemesi, Yargıtay, Danıştay, HSYK üyelerine açılan davalar
Paralel yapı-08 Ekim (2017) 'Ankara 77 sanık Yüksek Yargı Yapılanması' soruşturması/fezlekesi (Yargıtay)
(10 Aralık 2017, 12:31)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: