Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Hava Kuvvetleri Komutanlığındaki mahrem yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında 76 'mahrem imam' ile 81 askeri personelin yer aldığı, 68'i tutuklu 157 sanığın yargılandığı davaya devam edildi.
25.11.2017 14:25 Ankara'da, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) Hava Kuvvetleri Komutanlığındaki mahrem yapılanmasına yönelik soruşturma kapsamında 76 'mahrem imam' ile 81 askeri personelin yer aldığı, 68'i tutuklu 157 sanığın yargılandığı davaya devam edildi.
20 Kasım'da Ankara 16. Ağır Ceza Mahkemesince, Sincan Ceza İnfaz Kurumları Yerleşkesi'nde görülen duruşmaya sanıklar, avukatları ve yakınları ile TBMM, Başbakanlık ve Milli Savunma Bakanlığı avukatları katıldı.
Tutuksuz sanık H.Ü. savunmasında, hakkındaki suçlamaları kabul etmeyerek FETÖ ile irtibatı olmadığını öne sürdü.
İddianamede, 'Hasan' kod ismini kullandığı belirtilen H.Ü. FETÖ ile iltisaklı olduğu gerekçesiyle KHK kapsamında kapatılan İpek Üniversitesinde yazılım uzmanı olarak görev yaptığını ve herhangi bir kod isim kullanmadığını savundu.
ABD'de master yaptığını, orada evlendikten sonra ailevi nedenlerle 2014'te Türkiye'ye döndüğünü söyleyen H.Ü. '1995'te ODTÜ'yü kazandım, öğrencilik süresince 1 yıl cemaat evlerinde kaldım. 2000-2014 yıllarında ABD'de bilgisayar şirketlerinde danışmanlık yaptım. Evlendikten sonra ailevi sebeplerle Türkiye'ye dönüş yaptım.' dedi.
Sanıklardan Ufuk Işık ile tanışmasının en büyük şanssızlığı olduğunu ileri süren H.Ü, 'Kod adı 'Salih' olan Ufuk ile tanışmam en büyük şanssızlığım. Ufuk, bir gün kamuda çalışan bazı arkadaşlar olduğunu, çalıştıkları ortam gereği inançlarını açıktan yaşayamadıklarını belirterek, 'Bir tanesi evine gelsin haftada bir, iki, namaz kılar bir şeyler okursunuz. Olur mu?' dedi. 2015 yaz aylarında Eyüp isimli birini evime getirdi, Eyüp ile 7-8 kez görüştük. 2015 sonuna doğru Ufuk, 'eğer müsaitsen bir arkadaş daha gelsin.' dedi. Ufuk beni 'Hasan' diye tanıttı ama gerçek ismimi ve kendimle alakalı şeyleri bu kişilerle paylaştım.' ifadesini kullandı.
Yanına gelen kişileri, kamu kurumlarında mühendis olarak bildiğini ancak TSK'da çalıştıklarını öğrendikten sonra tedirgin olduğunu savunan H.Ü, 'Ufuk'a bu işi yapmak istemediğimi söyledim ve ayrıldım. Görüştüğüm kişilerle dini sohbet dışında bir şey yapmadık. Daha önceki ifademde belirttiğim kişilerle de tanışmam tesadüftür. Çocuğumu evimize yakın olduğu için Samanyolu Koleji'ne gönderdim. Eve gelen kişilerden, zarf içerisinde bana verilen paranın miktarını bilmiyordum ve Ufuk ile aynı iş yerinde olduğumuz için ona teslim ediyordum.' diye konuştu.
Amerika'da kaldığı dönemde FETÖ ile iltisaklı olduğu belirtilen Türk Kültür Merkezine (Turkish Cultural Center) gittiğini bildiren tutuksuz sanık H.Ü, 'ABD'de ara sıra bu merkeze giderdim. Hava Kuvvetleri Komutanlığı mahrem yapılanmasının Akıncı 4. Ana Jet Üssü Komutanlığında 'sivil abi/imam' olarak faaliyet yürütmedim ve beraatımı talep ediyorum.' dedi.
Tutuksuz sanık eski Pilot Üsteğmen S.K. da daha önceki ifadelerini tekrarlayarak, 'Bu yapıyla ortaokul döneminde tanıştım. İstanbul Üniversitesini kazandım, okuldayken evlerinde kalırken İsmail isimli kişi, 'Türk Silahlı Kuvvetleri içerisinde dini bütün insanlara ihtiyaç var, sizin gibi Anadolu çocukları oraya gitmezse kötü niyetli kişiler buraya gider, sizlerin önceliğiniz bu okullar olsun.' dedi. Kara ve Hava Kuvvetleri sınavlarını kazandım. Daha rahat çalışma şartlarına sahip olduğu için Hava Kuvvetlerini seçtim.' ifadesini kullandı.
Hakkındaki suçlamaları kabul etmeyen S.K, 'Öğrenciliğim döneminde ikametgahım İstanbul'da olduğu için evci olarak dışarı çıkıyordum. Evde FETÖ elebaşının videolarını izletip, kendimi belirtmemem ve dine önem verdiğimi göstermemem gerektiği, bu görüşmelerin çok önemli olduğu, aksatırsam hayat düzenimin bozulabileceği şeklinde sürekli telkinlerde bulundular. Görüşmelerde telefon bulundurmuyor ve bir sonraki görüşmeyi o zaman belirliyorduk.' diye konuştu.
Hava Harp Okulundan 2011'de mezun olduktan sonra İzmir Çiğli'de göreve başladığını belirten H.K, şunları kaydetti:
'Yunus kod isimli kişi, Bornova'da bir marketin önünde buluşmamızı söyledi. Göreve başladıktan bir hafta sonra ben, Fatih Sabur, Metin Çetiner ve Ömer Tarık Gümüş belirtilen yere gittik. Yanımıza 'İbrahim' kod isimli Fatih Ballı geldi, kendisiyle konuştuğumuzda bize ev tutacağını söyledi ve eşyalar için 3 bin lira istedi. Cumartesi veya pazar günleri yanımıza geldi, Kuran ve Fetullah Gülen'e ait kitapları okumamızı, namaz kılmamızı istedi. Eve bazen 'Hasan' isimli birisi geliyordu, okulda ne yaptığımızı, sıkıntımızın olup olmadığını soruyor, uçuşlarımız hakkında bilgi alıyordu. Aylık aidat adı altında para alıyordu, kişi başı 700- 800 lira alıyordu.'
'2010 ve sonrasındaki pilotların çoğunluğunun ilgileri vardır'
Ankara Akıncı 4. Ana Jet Üs Komutanlığına 2013'te tayin olduğunu belirten H.K, Ankara'ya gelmeden kiminle görüşeceği konusunda yer ve zaman bilgisi verildiğini söyledi.
Ankara'da görüşme yapacakları eve hangi günlerde gelmesi ve geliş gidişlerde nelere dikkat etmesi hususunda bilgi verildiğini ifade eden Korkusuz, 'Görüşmelerde çalıştığımız kurumla ilgili sorular sorarak sohbet ediliyordu. 'İhsan' kod isimli kişiyle daha çok dini sohbetler yapıyorduk. Sohbetlerde özellikle 17-25 Aralık sürecinden sonra hükümet aleyhine söylemler artmaya başladı. Dini sohbetlerin yanı sıra hükümeti eleştiren cümleler kullanılmaya başlandı. İhsan ve Bülent kod isimli kişiler geldiklerinde mutlaka hükümet hakkında olumsuz şeyler konuşuyorlardı. Aylık aidat parası olarak 850 lira ve yıllık bir defaya mahsus kurban parasını İhsan'a veriyorduk.' ifadelerini kullandı.
Ocak 2015'te Bandırma 162. Jet Filo Komutanlığı 6. Ana Jet Üssü Komutanlığında göreve başladığını ifade eden Korkusuz, 'Hiçbir zaman vatanıma ve milletime karşı ihanet içerisinde bulunmadım, 15 Temmuz darbe girişimini kesinlikle lanetliyorum. Sadece dini sohbetlere katıldım, haricinde illegal bir olay içerisinde yer almadım. 2010 ve sonrası yıllarda işe alınan pilotların büyük çoğunluğunun bu yapıyla ilgilerinin olduğunu söyleyebilirim. Beraatimi istiyorum.' dedi.
'Müslim Macit'i ben indirdim'
Darbe girişimi gecesi Erzurum'dan havalanarak Ankara'da darbecilerin kontrolündeki savaş uçaklarını indirmek için görev yaptığını ve kendisinin darbeci olmadığını savunan tutuksuz sanık B.T, FETÖ'nün darbe girişimine ilişkin Akıncı Üssü davasının sanıklarından Müslim Macit'in uçağını kendisinin indirdiğini ileri sürdü.
Tutuksuz sanık B.T, 'Darbe gecesi, telsiz konuşmalarından, bombalama yapan uçağın pilotunun Müslim Macit olduğunu tahmin ettim. Anonsla kendisine, 'İn yoksa vurulacaksın' dedim. İyi ki indi, yoksa Ankara içinde bir uçak vurulacaktı. Bu durum, Hava Kuvvetleri için utanç verici bir olaydır. Zaten Macit de yargılandığı davada bundan bahsetti.' dedi.
Darbe girişiminin ertesi sabahı uçakla Afyonkarahisar'a iniş yaptığını, Ankara'da izinsiz uçuş yapan helikopterleri indirmek için tekrar Ankara'ya geldiğini ileri süren B.T, 'Bu esnada Akıncı'dan bir helikopter kalktı. Biz amacının ne olduğunu sorduk, bize askeri teamüller içerisinde Genelkurmay Başkanını taşıdığını söyledi. Biz de inene kadar refakat ettik. Görev icra ederken FETÖ'nün darbe girişiminde bulunduğundan haberdar oldum. FETÖ üyesi olsaydım, darbe girişimine destek vermem gerekirdi. FETÖ üyesi değilim, beraatımı istiyorum.' ifadesini kullandı.
Duruşmada tutuksuz sanıklar S.Y.G, C.K. ve M.P. de savunma yaptı. Sanıklar üzerlerine atılı suçlamaları kabul etmeyerek, beraat talebinde bulundu.
Sanık avukatları da tutuklu müvekkillerinin tahliyesini, tutuksuzların da beraatına karar verilmesini istedi.
Ara karar
Cumhuriyet Savcısı Emre Giray Keskin, TBMM avukatlarının davaya katılma taleplerinin kabulüne karar verilerek, tutuksuz sanık Hüseyin Ülker'in tutuklanmasına ve tüm tutuklu sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar verilmesini istedi.
Mahkeme Başkan Sabahattin Sarıdoğan, sanıklardan 6'sının tahliyesine, TBMM'nin davaya müdahil olmasına, tutuksuz sanık Ülker'in tutuklanmasına, tutuklu sanıkların mevcut hallerinin devamına karar verildiğini belirterek duruşmayı erteledi.
Duruşmayı eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı AK Parti Kayseri Milletvekili Taner Yıldız ile AK Parti Gençlik Kollarının bazı üyeleri de izledi.
İstenilen cezalar
İddianamede, 76'sı 'mahrem imam', 81'i ise 'FETÖ üyesi askeri personel' olan sanıklar hakkında, 'anayasal düzeni ortadan kaldırmaya teşebbüs etme', 'Cumhurbaşkanına suikast', 'TBMM'yi ortadan kaldırmaya ve görevini yapmasını engellemeye teşebbüs etme', 'Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüs', 'silahlı terör örgütü kurma veya yönetme' ve 'silahlı terör örgütüne üye olma' suçlarından dörder kez ağırlaştırılmış müebbet ile 7 yıldan 15'er yıla kadar hapis cezası isteniyor.
Paralel yapı-15 Temmuz (2016)-23 Mart (2017) 'Ankara 157 sanık Hava Kuvvetleri ve Mahrem İmam Yap.' davası
(25 Kasım 2017, 14:25)
HABERLE İLGİLİ ŞİKAYET, DÜZELTME GİBİ TALEPLERİNİZİ İLETMEK İÇİN TIKLAYIN
HABERLE BAĞLANTILI OLABİLECEK LİNKLER: